TERTEİ KT TEN İ 8.-6- 934 i_ııIesadîîf AR. va « Bizim Eılıı_i_" idîslektaşlaî, â—eyoğlu Cad- desinde Önümüze Onun, bu nezaketini suiistimal etmek istemedim. Derhal parmak- larımla ağzını kapayarak sözünü kestim: — Yok, Nail., artık o sözler- den bahis yok. Herşey geçti. Dedim. Güle oynaya yemeğimizi yedik. Hattâ, yemek üstüne hafif tertip bir de üyku kestirdik. Saat dörde doğrü araba getirttik. Bindik. Doğruca (Olyon) a giderek ma- ğazanın önünde arabadan indik. Hava, fazlaca soğuk olduğu için mantomun yakasını kaldır- — mıştım. İkimiz de vitrinin önünde duruyor, kumaşlara bakıyorduk. Nailin hoşuna giden o mavi ku- maş, cidden güzeldi. Bundan nasıl bir rop yapılabileceği hakkında Nail izahat veriyordu. Birdenbire koltuğumun — altındaki çantaya, arkamdan geçen bir adamın sert kolu dokundu. Çanta " düşer gibi oldu. Gayrühtiyari bir hisle çan- tamı kavradım ve bu saygısız adamın kim olduğunu görmek için arkama döndüm baktım. O anda da olduğum yerde dona kaldım. Karşımda bir erkekle bir ka- — din dürüyor, hayretinden büyüyen '( gözlerile ikisi de bana bakıyordu. — Birdenbire —yükselen bir ses, dimağımı yaktı kavurdu. O kadın: — Aaaaa., Bizim Roza.. Hay Allah belânı versin.. Kız, ne- relerde idin. Bu ne hal.. Bu ne şıklık.. ulan, sen bayağı kon- tes olmuşsun be... Diyordu. Erkeğe gelince; o da ondan daha büyük — bir hayret * gösteriyor: — Aferin Roza.. galiba eyi bir enayi — bulmuşsun., — yallahi memnun oldum. Bak bize şürü- — müyoruz. Kumpanya dağıldı.. he- pimiz perişan olduk.., Deye söyleniyordu. Bunların biri, mahut tiyatro kumpanyasından belâlı Marika, diğeri de Sulu Raifti. — Nailin Faki Zabtiye, Çatalçeşme sokağı, 28 İSTANBUL Gazetemizde — çıkan — yazı ve resimlerin bütün hakları mahfuz ve gazetemize aittir. ABONE FiATLARI 1400| 750 2340 | 1220 710 | 270 12700 | 1400 800 | 300 Abone bedeli peşindir. Adı değiştirmek 28 kuraştar ” öntrrz | ECNEBİ Gelen evrak geri verilmez. Hânlardan mes'uliyet alınmaz. Cevap için mektuplara 10 S Ça BV ea A Posta kutusu: 741 İstanbul Çıkıvermişlerdi .. » yanında bunlarla — karşılaşmak, aklın ve hayalin alamıyacağı ka- dar büyük bir felâketti. Geriye dönüp te onların gözlerile karşı- laşır karşılaşmaz, bir anda bey- nim karıncalanmıya — başlamıştı. Hele seylediği sözler, artık bende en küçük bir tahammül ve müva- zene bırakmamıştı... Koca Be- yoğlu caddesi, gittikçe kararan gözlerimin önünde sanki fırıl fırıl dönüyor.. işittiğim sesler, yavaş derinleşiyordu. Birdenbire kulağımın dibinde bir kahkaha çınladı. Nailin göz- leri, keskin ve müstehzi bir han- çer gibi kalbime saplandı. Bu gözlerde: — Vay, kibar yerde doğmuş, büyümüş hammefendi, vay... Dün akşam bana azamet satıyordun amma.. işte masken çarçabuk önüne düştü. Manasını andıran bir. ifade vardı. Bu ifade, artık bütün şuur ve irademi bir anda yaktı. Vüöcudüm sağa sola sallandı. Başım, şiddetle kaldırıma çarptı. * Gözlerimi açtığım zaman, et- rafıma baktım. Odamda ve yata- ğımda olduğumu anladım. Ner- leli bir ses, itinalı bir mülayemetle: — Nasılsınız, hanımefendi?.. Dedi. O zaman başımı çevir- dim, Gözlük camlarının altından süzgün nazarlarla bana bakan adamın, bir dektor olduğunu his- settim. Cevap verdim : — Teşekkür ederim, efendim.. Biraz fazlaca başım ağrıyor. — Geçer efendim.. Onun ehemmiyeti yok. Birakaç gün ta- mamen İstirahat edeceksiniz ?.. Başımı kımıldatmadan gözleri- mi etrafta dolaştırdım. Odada, ondan başka kimse olmadığını anladım. Sesimi mümküa olduğu kadar sükünetle idare — ederek sordum: — Nail Bey buradalar mı | efendim? — Hayır hanımefedi... Mama- fih, burada olsalar da yine kendi- lerile görüşemezsiniz. Hatta, ne Nail Bey.. Ve ne de başka hiçbir | kimse ile.. İki gün, tam bir sükü- | net içinde kalacaksınız. Konuş- mak.. Heyecanlanmak — yasak. Hadi bakalım, şunu da içiniz. Doktor, bunları — söylerken, yanındaai etajer üzerinde duran bir şişeden küçük bir kadehe koyduğu ilâcı uzatmıştı. Bir elini başımın altına sokarak yavaşça kaldırırken kadehi de dudaklarıma dayamıştı. Sert bir eter kokusu burnuma çarptı. İlâç hafifçe bo- gazımı ve göğsümü yakarak mi- deme aktı. — Gözlerinizi yumunuz, birkaç saat daha uyuyunuz. Ben akşam Üzeri tekrar geleceğim. Dedi. Doktorun emirlerine itaat ettim, Gözlerimi kapadıktan sonra başımı duvardan — tarafa çevirdim. Pembe bir karanlık içinde birtakım hayaller peyda oluyor., uzaktan uzağa kulağıma anlayamadığım — birtakım — sesler geliyordu. SON POST ğ'elâkkiye — Sen Bütün hayatım için tükenmez bir servet olacaksın sevgilim... — Babamın ölümünden sora Mı? Dünya İktısat Haberleri | Türkiye - Fransa Harici Ticareti Fransız gümrük istatistik ida- resi 1934 senesi ilk — dört ayına ait ithalât ve ih- racat rakkamları- mı tesbit etmiştir. Bu istatistiklere göre bu senenin ilk dört ayı zar-« fında Fransadan Türkiyeye yapı- lan ithalât 29 buçuk milyon Tür- kiyeden Fransaya yapılan ihracat ise 14 buçuk milyon Framsız Frangıdır (12,03 frank bir lira). Bu vaziyete göre Türk - Fran- sız harici ticaret blânçosu 1934 senesi ilk dört ayı zarfında 15 milyon Fransız frangı gibi mü- him bir açıkla aleyhimize kapan- nuştar. Yukardaki rakkamlar çen senehin ayni devresi ıırg:: daki istatistiklerle karşılaştırıla- cak olursa meselenin ehemmiyeti bir kat daha artar, Fransaya ihracatımız azdır 1933 senesi ilk dört ayına | kıyasla 1934 senesinde Fransaya yaptığımız ihracat 2 milyon frank (170 bin lira) azaldığı halde | Fransanın memleketimize yaptı- gı ithalât bilâkis (11) — milyon frank (takriben dokuz yüz bin lira) artmıştır. istatistiklerine göre olan bu vaziyet Fransanın çok lehindedir. Fakat — geçen sene hemen hemen mütevazin bir man- zara arzeden Türk-Fransız ticaret plânçosunun 1934 senesi ilk dört ayında böyle yüzde elliden fazla bir açık vermesi harici ticaretimiz noktai nazarından tetkik oluna- cak bir meseledir. * Belgrattan bildiriliyor: Yunanistanla Yugoslavya ara- sında mer'i bulu- nan ticaret anlaş- ması müddeti bitmek Üzeredir. Yeni bir anlaşma yapmak için iki memleket Aarasında tediyat ve diğer bazı ticari mesailin hal- lolunması lâzım gelmektedir. Bu cihetlerin halli için yakmda iki memleket arasında müzakerata girişilecektir. Müzakerat neticesi alınıncıya kadar müddeti biten anlaşmanın 1 temmuz 934 - tarihine kadar tatbik mevkiünde bulundurulması kararlaştırılmış ve Belgrat Yunan elçiliği ile Yugoslav Hariciye Nezareti arasında nota - teatisi Jsuretile bu karar kat'i bir şekil gee Ki Fransız anlaşması $ d S T Haziran 3 İstanbul Varidat Tahak: kuk Müdürlüğünden: 30/Mayıs/934 tarihinde neşredilen muhtelif maddelerden alına- cak istihlâk vergisi kanunu mucibince fabrika imalâthanelerle mezkür kanunda yazılı maddeleri hariçten ithal edip toptan satan müesseselerin kanunun neşrinde fabrika, imalâthane ve depo ve mağazalarında mevcut ve aşağıdaki listede gösterilen malların cins ve miktarı ile bulundukları yerleri mübeyyin beyannamelerini ka- nunun neşrinden itibaren 48 saat zarfında tabakkuk şubelerine vermiye mecbur oldukları. 1 — ( Kahve, ( çiy kahve, kavrulmuş kahve, kahve kabuğu, hazırlanmış kahve dahil ). 2 — ( Çay, taklit çaylar dahil ) beher kilogramından 50 kuruş. 3 — Kakao ( tane, toz veya hamur, yağ halinde şekerli ve şekersiz dahil.) 4 — Kavuçuk mamulâtı A — Ham kauçuk ( temizlenmiş, temizlenmemiş ve döküntüleri ), B — Güm- rük tarife kanununun 447 inci maddasinde yazılı mamulât ( tam veya parça hâlinde memlekete ithalinde ). 5 — Pencere camı (her nevi ). 6 — Kâğit ( sarğılı kâğıt, matbaa kâğıdı, yazı kâğıdı ve her nevi mukavva dahil ), 7 — Çimento. 8 — Deri mamulâtı), A — Kösele, vaketalardan. B — Meşin ve sahtiyandan. C — Vi- dala, rugan, ve sair ince derilerden. 9 — Pamuk ipliğin ve pa- muklu mensucat ve mamulâtından. A — Hariçten ithal olunan veya dahildeki fabrikalarda imal olunup fabrikadan satılan pamuk ipliklerinden. B — Hariçten ithal olunan mensucat ile dahildeki fabrikaların kendi imal ettikleri ipliklerle dokunan pamuklu mensucattan. L — Beher metre murabbamın sıkleti 150 grama kadar ( 150 dahil ) olanlardan beher kilogramdan. 2 — Beher metre murabba- mın sikleti 150 gramdan fazla olanlardan beher kilogramdan. 3 - Gümrük tarife kanununun 39 ve 40mncı fasıllarına dahil diğer pamukla maddelerin beher kiloğramından, 10 — Yün, İpekli, Yünlü mensucat ve mamulâttan. A - Hariç ten ithal olunan veya dahildeki fabrikalarda imal edilip fabrikadan satılan yün iplikleri. B - Hariçten ithal olunan veya dahildeki fab- rikalardan bu fabrikaların kendi imal ettikleri ipliklerle dokunan alelüâmum yünlü mensucattan. 1 — Beher metre murabbamın skleti 600 grama kadar (600 dahil). 2 — Behber metre murabbamın sikleti 600 gramdan fazla olanlardan. 3 — Gümrük ithalât tarife kanununun 11, 12, 13 üncü fasıl- larına dahil sair yünlü maddelerden sıkletin hesabında kilo kesirleri kilo itibar olunur. Vergiye tâbi maddelerin zurufa hakkında gümrük resminin sureti hesabında kabul ve tatbik olunan usuller aynen cereyan eder. 2 — Kırışık mamulâta kıymetli cins, ve mıktarı ©6 25 ten (25 dahil) fazla olmadıkça maddei asliyenin mamulünün kıymetli cinsi miktarı *6 25 ten fazla bulunduğu takdirde heyeti umumiyesinden kıymetli madde mamulünün vergisi alınır. -(2948) istanbul Sıhhi Müesseseler Satınalma Komisyonu Reisliğinden: Sıhhi Müesseselerin 1934 mali senesi yaz sebzelerinin kısmı azamına kapalı zarfla vaki teklifler yüksek görüldüğünden 9/6/034 Cumartesi günü saat 14 de pazarlıkla — yapılacaktır. müracaatları. (2946) Malatyada Baytar Umum Müdürü Sultansuyu Harasını Teftiş Ediyor Malatya, (Husust) — Ziraat Vekâleti baytar müdürü umumisi Sabri Bey şehrimize gelerek Zi- raat Vekâletine bağlı Sultansuyu harasına gitmiştir. Müdürü umu- mi Bey hara vaziyeti ve harada hayvancılık ve hayvanlarla hara işlerini tetkik edecektir. Seyhan vilâyeti ziraat mektebi talebesin- den 30 kişilik bir kafile de Ma- latyaya gelmiştir. Kafileye mek- tebin müdürü Fazıl Bey riyaset etmektedir. Talebe İsmetpaşa — nahiyesi, Gündüz, Necde ve eski Malatya köylerile Sultansuyu harasını gez- miş ve Elâzize dönmüştür. ÜT yaelmilel ipek leiuılıeeı;uyonu.ı yonu, Asya milletlerinin ya rekabeti | tıkları rek:beîi karşısında | mevzubahs etmiş- tir. Federasyon, iktısadi şartların, iş şartları biribirlerine — uygun milletler arasındaki bağların tak- viyesini icap ettirdiği kanaatin- dedir. — Federasyon, — teşekküle dahil gruplara Asya ithalâtına karşı bilhassa ham ipek mamu- Lâtını inkişaf ettirerek mücadele Asya edilmesi için neler yapılması icap Diyarıbekirde Vali Faiz Beyle Maarif Müdürü Köy Ve Nahiye Mekteplerini Gezdiler Diyarıbekir, (Hususi) — Vali Faiz Bey Maarif Müdürü Reşit Beyle birlikte köyleri ve nahiye- leri gezerek mektepler hakkında tetkikatta bulunmoştur. Mektep binalarını kira ile tutan köyler ve nahiyelerde yeni ders senesine kadar birer mektep yaptırılacak- tır. Bismil Türkmen, Bismil Türk- menacı, ve Kadıköy köylerile Balahor ve Medya köylerinde ye- ni mektep inşaatı hazırlıklarına başlanılmıştır. Ba tetkik seyahati esnasında mekteplerin tedris le- vazımı vesair ihtiyaçları da temin olunacaktır. Maarif müdürü — Reşit Bey köylerde tesadüf ettiği asarıati- kayı tetkik ve bunların Diyarı- bekirde tesis edilecek müzeye öleri İkinci yenileme bürosundanı Makbule Hanımın kocası İatanbul — Çarşamba Kovacıdede — mahallesinde Camüşerif tokağında 14 No.lu hanede — snkin Nuri ef aleyhinde açtığı boşanma da- vasının yenilenmesi esnasında halon ikametgâhı meçhul bulunan müddea- aleyhe ilânen tebligat icrasına ve tok kikatın icra kılınacağı 18-7-934 tarihi- ne müsadif çarşamba günü saat 14 te makamına — kaim olmak. — üzere ilâm Olunuz. (ü26)