Japonya Emrivaki Kapısını Zorlayor Çinin vaziyeti ve Japonyanın bu memleket hakkında beslediği ihtiras. kâr emöller gösteriyor ki efrat kadar geilletler için fayda ancak ve herşey- den evvel kendisinden gelebilir. Fa- kat esefle görülüyor ki Çin milleti bu bakikati anlamış değildir. Daha doğ- rusu, onun başına belâ kesilen ve ber biri bir semtte haydutluktan ye- tişme olan jenerallar, bir türlü yola gelip doğru dürüst çalışmaya yanaşmı- yorlar. Bu vaziyette Japonyadan nasıl bir battı hareket istemek mümküs glabilir? Japonlar, Uzak Şarkın 14 üncü msir İngilteresidir. Onun kadar emper- yelist, oaun kadar doymak bilmez bir iştihayâ Ssahiptir. Cin gibi fevkalâde geniş bir sanayli beslemek kabiliye- tinde bulunan büyük bir saha, Japon- yanın kurmayı düşündüğü alemşumul bir imparatorluk için elzem bir pazar- dır. Bu pazarı, her ne yapıp yaparak ele geçirmek istemek, Japonya için bir hayat davasıdır. Dünyanın bugün. kü müsait vaziyetidirki, onu, emriva- kiler kapımmı sik sık zorlamaya -'M.'b'ı Eğer bu teşebbüslerile Jıvuı.n_ ir esasa — bağlayaı yarın için bu işi banıibilğîıl:ıt #üpbelidir. O zaman, belki- bugü gün ;İ::l':: düşündüren ve sıkan İktısa- SKM he ai v Haa menfaat — ihtilâfları bambaşka — istikam etmiş olacaktır. Ş gteveecdk Japonyanın aceleşi geldiği gibi Amıdkııı:.î:::ü.:l'r #ebebi de, tek başına Japonlarla "; pişır vaziyete düşüp diğer auııııî:ı. ekmeğine yağ sürmemektir. Uzak bir harp olacak, bu, muhak- kaktır, Fakat ilk silâhın pek çok yere den birden patlamasını temin llıak içindir ki ihtiyatlı hareket Olunuyor, Süreyya Bulgaristan Ve Devletler Roma 27 — Bulgar Ba; gvekili M Muşanof Budapeşteye hareketinden di müna- zebat hakkında görüşmek için - gitti. ğini söyledikten sonra Romayı ziya. relinin, bilhassa ikâ memleket ara. sında İktısadi. sahada çıkan leri halletmiyı dirmlştir. Halbuki bankada bi memurlar vınıiııı l:ı he:unbg:rzîüç- gerdefa onunla kur etmek için ve-« sile aramışlar yüz bulamamışlar â:k tabil olarak O böyle neticesiz heveslerden Bankada çalışan öteki Onlar vakitlerini hoş geçi: k için fırsat kıçırmııludı.'ğş:rmg;ı biri ile öğle N yemeği yemek, b .ıî:ı::u:u '.l::ek_"hk ıılıkı'dışlı: iz gil bir b!r_ ırr_:dışla liyıînıyî.'“ ol:: gıdıŞ eğlenmeyi kâr sanıyorlardı. Veznede çalışan Şükrü :mdekj bir genç onu kaç klî?ı emaya davet etmişti, S: senedat kısmındaki lşgeııç Olğl'ı: â:llîı_de küçük spor ötomobili * irkaç kere gezinti teklif HW. Münire bütün bu davete ve birer bahane Uzak Şark Durulmadı İngiltere, Ç;ıagl;î_Menfaatlerînîn Kaybolmasına Hiç Razı Değil Vaşington, 27 — Buradaki Japon sefiri M. Saito, Japon hariciye noza- reti namına Çin haxkında yapılmış alan beyanatın dünyada uyandırmış olduğu heyocanın zail olarak yerini makul bir anlayışa terkedeceği ümi. dini izhar etmiştir. M. Saito, Amerika hükümetine yapılacak hiçbir resmi tebliğat olma- dığını ve Japonyanın vaziyelini an- lTatmak için hiçbir mürkcaatta bulun- mak niyetinde bulunmadı il SEMkgü adığını ilâve t ıSefLr. milletler cemiyeti mürah. aslarının Çindeki faaliyetlerinin Ja- | Ponyanın canını sıktığını bildlrıniı ve Şunları ilâve etmiştir: 6 .“* Japonya, Çine yapılacak bütün istikrazların, Fransız, Amerikan, İngi- Liz ve Japon bankerleri grupu vasıta. sile yapılması lüzumu kanaatındadır; M. Saito, Çine yapılan ( 'azların aakeri gaye'ere kullanilmasını Japon. yanın istemediğini söylemiştir ingiltereden Bir Ses Londra, 27 — Uzak Şark vaziyetini mütalaa eden “ Niyuz Kronikl ,, ga- zetesi, Japonyanın vaziyeti en iyi şekilde tefsir bile edilse, kabul edil- diği takdirde tam bir kargaşalık ve Uçürüm teşkil edeceğini yazmakta ve demektedir kk “ Propagandalara, suların taşma- larına, Japonyanın Mançuri ve Mon« göolistan akınlarına rağmen Nankin hükümeti için büyük bir. kızmında metanetini muhafaza etmektedir. İn- sani hisler bertaraf, İyi bir Müşteri- ıııî(x l:ı!ııııııı için Çinin sulh, sükün ve refah içinde olmasma ( vardır. Halbuki Japonya Çıl—:İ’l—l:: hından çok korkuyor.,, Amerika - ingiltere Londra, 27 — İııileı—!ı, Japon- yanın Çine dalir yapmış olduğu beya- nata karşı aldığı vaziyetten birleşik î:uilu kükümetini tamamen haber- ettiği, bugün e ği d gü Lvn.dııdı teyit İngiltere — sefirinln Tokyo'da M. Hirota'ya — yapmış olduğu beyanat xutıArenlı:ıkVııın[ton sefiri tarafın- el n SbAŞ Glümiün arlciye — nezarotine —MRi d:"':nd“hü halde öteki arka- davet oei dlıriııı böyle bir yorlardı. * Ve Bankada bu zintilere, eğlencelere ler, dedikodular hem çalkanıp dururdu. Münire pek ayıpladığ hareketleri düşünfulı::ı 'lıimî kel:'dıii': d;ı hemen hemen ayni şekil, r — davet lu.lı:ı’ıçııl. karşısında , Şakıa onu davet eden şefi h'ıL Hayri Arif Bey çok lerbiy'eli. ciddi ve temkinli bir genç adam- dı. Sonrı. şimdiye kadar böyle manalı bir maksatla yanındaki genç lnılnğl: bir. teklifte bulun- mamıştı. na ra; enç kız aralarındaki reımlğt:iyegîlh nerek bu eğlencede — beraber bulunmayı hoş görmüyordu. Baloda eean Hindistan Yine Karıştı Hindistanda Ingilizlerin emri altında asayişe memur bir Hint müfrezesi Bombay, 27 — Polis, 'galeyan ha- Hinde bulunan bir. halk kalabalığına ateş açmak meeburiyetinde kalmıştır. Bu kalabalığın arasında bin kadar grev halinde bu'unan mensucat İşçi- leri vard.. Bu - işçiler çalışmakta devam eden diğer işçilere hücum etmişlerdi. Polisler ellerinde sopalarla hücum etmişlerse de halk kendilerine taşlar we öteberiler atarak mukabele etmiş- tir. Bunun Üzerine polis ateş açmış ve kalabalığı dağıtmıştır. Hiç yara- Innan yoktur. Beş kişi tevkif edil. miştir. Fransa - Çekoslovakya M. Bartu Şimdi De Çekoslovakyada Görüşmeler Yapıyor Prag, 27 — Hariciye Nazın M. Benes, Varşovadan buraya — gelen Fransız Hariciye Naxırı M. Bartu şe- refine verdiği akşam ziyafetinde irat ettiği nutukta, Prağa yaplığı Ülk res- mi ziyaretten dolayı Fransız Hariciye Nazırına teşekkür etmiş ve Çekozlo- vakyamın kendisine karşi samimi ve dostane teşrikimesaisini hiçbir zaman eksik etmediği Fransa hakkında Çe- kosluvak millet ve devletinin değiş- mez ve derlin hislerini hatırlatmıştır. Çekos'ovakya — hiçbir. vakit ne Fransanın hâkimiyetini duymuş, ne de bir metbuiyet hissetmiştir. Çekoslo- evvel gizlenebilecekti. Fakat er- tesi gün Hayri Arif in kendi- sile baloda beraber bulunduğu derhal yayılacaktı. Öteki arka- daşlarımın minmetle, sevinçle kabul edecekleri bu vaziyet genç kıza ağır geliyordu. Vakıa bu balo yüksek ailelerin en kibar balosu idi ve Hayri Arif Bey temiz bir ailenin çok ağır başlı bir çocuğu idi. Fakat ne de olsa onları görecekler — yanında çalışan bir baloya gelmiş diyecekler ve bu beraberliğe bin türlü mana vereceklerdi, O gün akşama kadar çalıştığı Kalde Eıı kıiru:ıılu içinden çıkmadı. Kendisi kalben bu teklifte bir çirkinlik bulmıyordu. Hayri Arif Beyin temiz bir hayat geçiren bekârlardan oldu- ğunu biliyordu. Harhalde onun u davetine can atacak kızlar ve kadınlar pekdnküı Bütün bu hazırdaki arkadaşları bırakıp onu le:tih etmesi de herhalde kendi- sinin ahlâkına emniyeti olduğu di. lçil'Kiıılılli' belki o da bu kibar baloya gitmesini, oturup kalkma- sını bâl:n bir arkadaşla gitmek isti ıylî:r_lııldı Hayri Arif Beyin bu davetinde ve ısrarında gayri- tabii Mıhiwyıldır byok:: 'er ol: eraber çalış- Haa kalde böyle bir münasebet için fırsat arayacak va bulacaktı. vakya da, Fransa gibi, Milletler Cemi- yetine sarsılmaz bir surette bağlıdır. Fakat hürriyet ve emniyetini n son kuvvetile müdafaa edecektir. Fransz dostluğu ve ittifakı yapıcıdır. Silâhlar işi Ve Amorika Vaşington, 27 — M. Norman Da. wle bugün M. Hul ve M. Filips ile Avrupa vaziyeti hhkkında görüşmüş- tür. M. Norman Davis silâhsızlanma meselesi hakkında yüksek memurlarla görüşmek için bir müddet Vaşington- da kalacağını söylemiştir. Her halde şimdiye kadar onu tetkik etmiş ve Löyle bir yerde kendisine arkadaşlık edebileceğine inandığı için tercihan kendisini davet etmişti. Akşam paydos zilleri çalarken arkadaşları brrer birer çekilmeye baş'adılar. Münire de son ı.lı:rrl bitirip vapura yetişmek içim nrlıı:yorg:. Hı'yrtil.:n'f Bey, ona uzaktan gülümseyerek işaret ettiz — Yarın değil mi ? Başile selâm verdi: — Evet! Vapurda her zamanki yerini buldu. Her zamanki yol arka- daşları etrafını aldılar. Hepsi bin dereden dedikodu ediyorlardı. İtalyan — bankasında çalışan Sevim lâkırdı arasında atıldır- — Perşembe akşamı matbuat balosu var çocuklar. On gündür bir davetiye arıyordum, bulama- dım. Bizim direktöre gelmiş amma Münire dudak büktü: — Tabil kendi ıld;::': Dave- idir. zanne' u’d:.' (ı)i:::ııeı. Belki de ikinci direktöre vermiştir. Bir başkası atıldı: — Bizim direktör hiç kaçır- maz, Kendi gider. — İhtiyarlar baloya gidip ne yaparlar bilmem kil Böyle bilet, davetiye gelince bankaların en Gönül İşleri Karilerin Suallerine Cevaplarım * 22 yaşında bir kızım. Ailem beni tanımadığım bir adama nişanladı. Halbuki dokuz aydam beri başka bir gençle sevişiyorum. Sevgi'ime nişanlandığımı söyledim, Ses çıkarmadı. Ayrıldık. Fakat şimdi biribirimizi unutamıyacağır mizi anlıyoruz. Edirnekapi * Betbaht kız Evlenmekte acela etmeyiniz, Nişanlı hayatınızı uzatınız. Bu müddet zarfında sevgilinizi unu- tup nişanlınızı sevmeye çalışınız. Buna muvaffak olamazsanız, sev- gilinizle anlaşınız ve nişanı bo- Zzunuz. * «Altı aydanberi - bir gwçl_o sevişiyoruz. Fakat bu genç bir başka kızla nişanlıdır. Nihayet nişanlısına — ayrılmayı toklif etti ve benimle evlenmek istedi. Far kat nişanlısı onu çok seviyor ve onu bırakırsa öleceğini söylüyor. Sevgilim şaşırdı. Ne yapalım?» Feride Erkeğin nişanlısına karşı bu hareketinde samimi — olduğuna kani iseniz, işi zorlamayımız. Bir müddet oluruna bırakınız. N'ışur lısını tedricen ihmal etsin. Nişanlı kız nihayet erkekten bayır olma- dığını anlayarak bu işten vaz geçecektir. d HANIMTEYZE Amerikanın ticareti Vaşington, 27 — Mart ayında Amerika ihracatı, ithalâttan 32 mil. | yon dolar fazladır. İbracat şubat ayı- nn 163 milyon dolarına karşı 190 milyon İthalât, şubatın 133 milyonuna karşı 158 milyondur. Almanyanın borçları Londra, 27 — Röyter ajansı İngiltere hükümetinin, Alman hükümetinâ Yung ve Daves istikrazlarının nakil- lerine konulacak heıhın[kii“moıı:;;:- m teklifini ağır bir şekilde - ı’ı;u..... bildirdiğini haber almıştır. İspânya Grevl Saragos '1’1.—'25 gündenberi ilân edilmiş olan umuml grev, balledilme- den devam ediyor. Mühim hiçbir hâ- dise kaydedilmemiştir. genç memurlarına dağıtmalı, eğ- lensinler. Kahkahalar arasında Sevim ilâve etti: — Yalnız her davetiyeye bir de ellilik banknot ilâve etmek lâzum. Baloya gitmek kolay mı. B' bise ister, tuvalet ister, iskarpin ister, Münire bunları dikkatle Üllş' yordu. Her zaman etrafına neş'e veren, hoş fıkralarile arkadaşlarır nıkgı':ildürend:znç kız bu akşam *“Hatta Hisara çıkarken Sevim ona: | Kai Üz d bozuk! dedi. Yir a yaç kiz bakikat hasta gibi Si narelesi yalnız işinin bulun- duğu yere inhisar eden bir adam- la baloya gidecekti. Bu gidişin manası telâkkiye E:rn” öre değişebilirdi. Münire dala bir kız olmadığı için er- keklerin böyle —davetlerden ne umduklarını bilmez değildi. Hele bankalarda kendileri gibi az ma- aşla çalışan küçük memurların maksatları pek açıktı. Onlar bir sinema, bir kır gezintisi gibi kü- ük bir masrafla yanlarında genç â&ı taşımak , zevki. peşinde " ( Arkası var )