4 Nisan 1934 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 4
O Şapılır. Memleket Manzarası Bigada Maarif Hareketleri Biga, (Hususi) — Şehrim'zin maârif teşkilâtı çok müntazamdır. 38 mektepte 3315 vatan yavrusu- okuyup feyz almaktadır. Kaza merkez.indeki Sakarya ve Dumlupınar ve İasönü mektep- lerinde talebenin miktarı 700 den fazladır. Mektep binaları yeni ve tedrisata gayet e'ver.şlid'r. Karabiga, Dimetoka ve Çan- kazar köy mektepleri de tam teş- pilâtlıdır. Dimetoka ve Çanpazar köyü halknm gayreti ve hususi muhasebe idaresin.n yardımile bu nahiye mekteplerinin ittisalinde otuzar yataklı birer de yaltı mek- tebi açılmıştır. Köylüler, yavrularının her ay yiyecekleri komanyayı — getirip muntazaman — mektep - idaresine teslim etmekte ve idarede tedarik edilen bir aşçı ve çamaşırcı kadın vasıtasile — bu - yavruları — leyli olarak bakıp — yetişt'rmekte ve bu suretle köylülere yardım etmektedir. Çocuk babaları bu teşkilâttan son derece memnun olmakta ve yavrularının bir hususi itina ile büyüyüp yetişmelerinden dolayı mektep idaresine minnettar kalmaktadır. Köyler de dahil olduğu halde mmlakamudı 50 amuallim ve 18 de muallim vekili — vardır. Husust Muhasebe memuru Tevfik Beyin fevkalâde çalışkanlığı çalış- kanlığı sayesinde muallim maaş- ları çok ciddi bir inlizam daire- sinde tesviye cdilmektedir. Mekteplere devam eden tale- benin 1846 s. erkek ve 1469 u kızdır. Merkez mekteplerinde kırta- siye ile iştigal eden kooperatifler de vardır. Bunlar talebe tarafın- dan idare edilmekte ve muhtaç talebeye defter vesaire meccanen verilmektedir. Merkez mekteplerinde fakir talebe için yine talebe tarafından Adare edilen yardım sandıkları vardır. Pek fakir talebenin kitap parası vesair tedris levazımı bu sandıklardan tedarik ve tesviye olunmaktadır. Talebe arasında ayrıca bir de Hilâliahmer teşkilâtı Yvardır.Talebe arasında birde imayei X hayvanat cemiyeti teşekkül etti- rilmiş ve Maarif idaresinden gön- derilen hayvanat resimlerile sa- lonları süslenmiş ve hayvanları koruma için de talebede bir hissi şafkat uyandırımıya — çalışmakta bulunulmuştur. Mekteplerde mevcut müzelerle Gazi köşeleri ve talebe kütüpha- neleri de çok zengin ve emşaline kat kat faiktir. Bunlar da hep ta- lebe tarafından idare “edilmek- tedir.Münderecatı dördüncü ve be- şinci sınıf talebesinin güzel yazı- larından mürekkep bir de «Filiz» gazetesi çıkarılma tadır. Resimli ve on beş günde bir olarak El yazısı ile çıkarılan bu çocuk gazetesinin bir nüüshası mektep Salonuna — asılmakta ve * diğer vüshaları da maarif müdürlüğile ertamektebe ve civar kaza mek- teplerine gönderilmektedir. Mek- teplerde sıhhi bir vak'a olduğunda pek muntazam olan mektep ceza- nesinde mudavatı iptidaiye yapıl- makta ve bundan sonra da dok- tora. müracaat edilmektedir. Mek- teplerin sıhhi istatistikleri de çok mun'azam bir şekilde tutulmak- tadır.Sakarya mektebi başmuallimi ve merkez muiarif memuru Ali Beyin h.mmenie bir de muallimler tasarruf sandığı açılmıştır. Her muallimin elinde bir cürdarı var- dır. Her ay teslimat muntazamen - kaydedilir. ve ihtiyaç vukuunda — gmuallimlere bu sandıktan ikrazat Bin ikiyöz lira mevcu'lu olan bu sandığın parası bankada nemalandırılmaktadır. Bu teşkilât alnız beş sene için yapılmıştır. Eerde lüzum — görüldükçe tevsi edilecektir. Her sene hasıl olan kârdan hissedarlar istifade et- mekte ve istikraz eden muallim- ler de yüzde bir faiz vermektedir. W 5. SON POS'I'A MEMLEKET HABERLERİ Sarıkamışta Daha İki Ay Kış Var Hilâliahmer Balosu Çok Güzel Oldu Sarıkamış (Husus:) — Türkiye- mizin Şark hudutlarında bulu- nan ve deniz hizasından 2200 metre irtifaında en yüksek kasa- bası olan * Sarıkamış, beş ay- danberi karla örtülüdür. Bu mey-« simde yollar karla kapandığın- dan nakil vasıtası yalnız kızak- lara inhisar eder, otomobil ve şi- mendifer işleye- mez. İstanbul pos- tası ancak on, on iki günde ge- lebilir, bazı fır- | tmalı, tipili za- ı manlarda kırak- lar bile işliye- mediği için ara- sıra geç kalan — gazetelerin, artık İstanbul için unutulmuş gibi clan havadisleri burada yeni bir merakla karşılanır. Bununla beraber yaz günle- rinden pek fazla devam eden kış ayları, nenş'e, zevk ve eğlenceler ile geçiyor. Bursanın Uludağında daha yeni tanınmıya başlayan kayaklar, buralarda çocukların en zevkli bir eğlencesi olmaktadır. Hele kuvvetli hayvanların çıngrak sesleri arasında uçurur gibi gö- türdükleri kızaklarla gezmek ne kadar neş'eli oluyor. Sarıkamışın oldukça muntazam bir sineması vardır. Buraya Karstan sesli fillmler de geliyor; tabii İstanbulda görülüp bıkılan filimler burada ancak bir iki sene sonra görülebilir. Meselâ : ( Kaçakçılar ), (Karım beni alda« tırsa ) (Gün doğarken ) gibi sesli filimleri bu sene görmek kabil Trabzon'da Büyük Fir Resim Sergisi Açılıyor Trabzon (Hususi) — Halkevi Şarki Anadoluya şamil olmak üze- re bir resim, heykel ve tezyinat sergisi uçmıya karar vermiş, ha- zırlıklara başlamıştır. Sergiye Muş, Beyazıt, Van, Erzurum, Kars, Erzincan, — Gümüşhane, Çoruh, Giresun, Ordu, Samsun sanatkâr- ları ietisako edi'miderdir. Ödnvet | | Üstte : Zabitler Yurdu | Alttar karlt bir manzara olabildi. Hilâliahmerin senelik balosu, geçen gece zabitler yurdunua salonlarında büyük bir muvaffa- kıyetle verildi. Her sene olduğu gibi bu seneki Hilâliahmer ba- losu da sik sık verilen baloların en mükemmeli oldu ve memle- ketin her köşesine şefkatli elle- rini uzatan cemiyet için epeyce hasılât temin eyldi. Bu hayırlı teşebbüsü himayelerine alan ku- mandan Muhiddin Paşanın yar- dım ve muzaharetleri — muvaffa- kıyetin en büyük âmildir. Başta Hilâliahmer reisi Nedime Mücip Hanım olduğu halde idare heyeti azalarının faaliyetlerini de takdir- le yademek icap eder. Baloda kumandan paşanın Hi- lâ'iahmer hakkındaki — kıymetli bitabelerinden ve İstiklâl mar- şından sonra Hilâliahmerin hiz- m:!lenııı gösferen canlı tıl:lo Adapaıarında Atıcılık — Müsabakası Adapazarı (Hususi) — Avcılar kulübünün tertip ettiği atıcılık ve binicilik müsabakasma 33 kişi iştirak etmiş, Travres tesellüm memuru Osman Bey lıımıcılıgı_ kulüp ressi Hikmet Bey ikinciliğ kazanmışlardır. Osman Beye bır çıhe tüfengi hediye edilmiştir. Teşhıı edilecek eserler iktibas olmıyacaktır. Sergi bir Haziranda acılacaktır. pek ziyade ab kışlandı. Kasablanın hamiyetli tüccar- larının — teberru ettikleri| eşya pi- yangoları — çok rağbet gördü.Eğ- lencelerle geçen saatlerden sonra sabahın hafif ay- #ınlıkları pençe- relerden süzülür- ken yurdun geniş merdivenleri ö- nünde sıralanmış kızaklarına binüp karlar üzerinde gıfırdan aşağı 25 derecelik bir soğuk içinde dağılan davetlilerin yüzünde — Hilâliahmere — yardım etmekten mütevellit bir hazzın ifadeleri okunuyordu. Sarıkamışta kış mevsimi ek- Sarıkamıştan seriya sıfırdan aşağı 20 derecelik soğuklarla geçer; fakat rutubetsiz bir hava içinde bu derece soğuk hemen hiç hissedilmez gibidir. İstanbul'daki rutubetli hava- ların 3-5 derecelik soğukları bü- yük, titretici bir tesir yaptığı hal- de buralarda nakıs 20-25 derecelik soğuktan müteessir olan yoktur" Şimdi bu günlerde İstanbul'un artık kışı geçmiş, yaz yaklaşmış- tır; fakat buralarda daha iki aylık bir kış vardır. Temmuz ge- meden evvel paltoların çıkarıl- ması mümkün olmaz. İstanbul'da bu satırları okuyanları her halde bu uzun kışın hayali bile titrete- cclmı sanırım. — R. Ş Zarada — Bir Gençlik Teşekkülü Yapıldı Zın (Hasusi) — Burada Kı- mldağ Gençler Birliği namı altın- da b r spor teşekkülü vücuda ge- tirilmiş, şimdiye kadar ayrı ayrı teşekkü'er halinde idare edilen temsil, hitabet, musiki, spor kol- ları da bu teşekküle bağlanmıştır. Belediye birliğe 100 lira muave- nette bulun-ıııhır 1 — Konya Valisi Cemal Bey asanatikanın hüsnümuhafazasma fevkalâde ehemmiyet vermek- Mumaileyh maiyetile birlikte Akşehire de gitmiş, Selçuk âsarından olan Taşmedreseyi tahliye, icap eden yerlerini tamir ve kaza havalisinde bu- eserleri buraya lettirmiştir. Resmimiz Vali Beyle maiyetini Taş- tedir, luman kabilinakil kıymetli medrese önünde göstermektedir. 2 — Siirt tamamile yaza kavuşmuştur. nasebetle canlı bir faaliyet te başlamış, vaktile izbe halinde bulunan mağazalar, Vali Sakıp Beyin Resimli Memleket Haberleri UTT R 9 kısa bir zaman güzel caddeler su ve yol ihtiy nak- çalışmaktadır. yaptırdığı C!mhıırıycl başlanmıştır. Bu cadde pek güzeldir. ve 3 ay gibi caddesme — naktecilmeye zarfında iki tarafına büyük binalar, yapılmıştır. Sürdin Üüç sene içinde acı tamamen ikmal edilecektir. 3 — Gönen Maliye teşkilâtı çok muntazam Bötün tahsildarlar bir örnek elbise giymekte, vergi tahsilâtımı teahhursüz yapmakta, Bu mü- bu tahsilât esnasımda halka, bilhassa köylüye de teshilât göstermektedir. Resimde Gönen Maliye teşkilâtı memur ve tahsildarları görülmektedirler. — |kantoya.. [ 129 Marttan WSonra Nurullah Ata İstanbul Şehir tiyatrosu, ya geçen seneye kadar taşıdığı ism ile Darülbedayi, mütemadi münakaşa mevzuudur. Bu, muh: rirlerimizin tiyatro işine ne kadi büyük alâka gös'erdiklerini isp ettiği için, şüphesiz sevinilecek bir haldir. Fakat münakaşa'a! ekseriya çok kanşık — oluyorü çünkü söze karışanların çoğu n€ istediklerini, açıkça bilmiyorlar. Hattâ banılarının yazılarınd Ertuğrul Müuhsin'e karşı şa dost'uk veya öfkelerinin akisle seziliyor. Ben de onu severim çünkü bu — memlekette — bazi iyi eserler sırf onun bimme tile oynanmıştır.. Ona kızd gım da çok olür, çünkü o beyed mediği, beğenmesine hiç bir im kân tasavvur edilmiyecek eserle rin de kendi idare ettiği Uyatro da oynanmasına razı olmuştur. Güzel eserler için sevdiğim Muhsin'den, fena eserler - için de nefret — ederim. Shakespeare'i, İbsen'i, — Pirandello'n — oymyan adam benim dostumdur; fakat Vernevil ve emsalinin - eserlerini oynuyanı da elbette düşman sayı rim. Diyorlar ki: «Ne yapsın? Halk vodvilleri, hissi piyesleri terci ediyor. İyi eserleri gidip seyret miyor. Dardamelle'i — tercümü ettirdi, bu harikulâde komedi; salahiyet sahibi sayılan münekkit- ler de bir vodvil — sandılar. Knock'a tercüme ettirdi, ikim akşam — kaldırmağa mecbur oldu. » Bu gözleri kendisi de kabul ediyor. Ben kabul edemem. Çünkü Şehir tiyatrosunun vazifesi halki celbetmek değil, gelenlere — iyi eser göstermektir. Şehir tiyatro- sunun vazifesi memlekette salâ- biyet sahibi sayılan münekkitle- rinki de dahil, zevksizliği ezmeye çalışmaktır. « Onlardan biri », « Şarlatan » ve daha başka iyi piyesler -muvaflakıyetsizliğe uğ- radı ise bu, yalmız halkın zevke sizliğinin değil, rağbet kazanan piyeslerin de mahsulüdür. Çünkü « Blöf », «Zehirli kucak», «Dok-s tor İhsan » gibi manasızlıklar o zevksizliği besledi. Muhsinden iki nevi eser bek-« liyorduk : İyi veya kötü yerli piyesler, yalaız iyi ccnebi pi yesler. Fakat, ne de olsa Mühsin'l severim; hataları, çok da olsa, meziyetlerini — unutturmamalıdır. Zeten kendisini de muztarip eden zaruretler dolayısile hataya düşü- yor. Bu memlekette güzel tiyat« royu seven herkes onu müdafaa etmeğe mecburdur, Fakat bu mü- dafaa kabahatlerini de söylemekle olur. Muhsin'in bu memlekette müt- hiş bir düşmanı vardır; her doğrü ve her güzel şeyin düşmanı olan tedriç fikri. “Yavaş yavaş! hele halkın ayağı vodvillerle, hissi dramlarla tiyatroya alışsın, sonra iyi eserler de oynanır!,, İşte bu feci zihniyet!.. “Yorganımıza göre ayağımızı — uzatalımi, — İşte her doğru ve hayırlı teşebbüse engel olan zihniyet... Hayır, ayağımıza göre yorgan isteriz; yoksa bacağımız büzülür. Shakespeare — oymyan — Ertuğrül Muhsin'i de büzdüler, ona vodvil oynattırıyorlar, Vodvil — tedr'celf operete götürür, sonra da bellö
