20 Ağustos 1933 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5

20 Ağustos 1933 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Sayta $ Makedonya Komitesi Yine Çalışıyor Makedonya istiklâli için çalışmak azmile teşekkül eden meşhur “ Ma- kedonya komitesi , gün geçmiyor ki varlığının delillerini bir veya birkaç siyasi cinayetle ispat etmiş olmasın. Bu komitenin tarihçesi oldukça eski- dir. Osmanlı idaresine karşı Bulgar Makedonyasının — istiklâlini — temin maksadile ve dört Bulgar münevve- rinin kararile vücut bulan koamitc, © gün, bugün kadrolarını genişlete, genişlete hakimiyetini bütün Bulga- ristan ve Makedonyaya — yaymıştır. Fakat komitenin emellerine muvaffak olması geciktikçe mensupları ara. sında zaruri bazı abenksizlikler, ko- mite içinde riyaset mevkii iddiaları da meydan almakta teahhur etme- miştir. " Bir ara İşe karışan bazı ecnebi parmakları, zaten —mevcut olan — iftirak —meyillerini büsbütün arttırmış ve Makedonya komitesi iki parça olmuştur. Evvelce Makedonya istiklâlinin düşmanlarına karşı hare- ket edilirken, sonraları, bü hareket, olunmuş, Makedonya bütün kanlı bir siyasetgâh haline gelmiştir. Komitenin son ha- reketini sabık Bulgar Başvekili M. Çankofa — karşı - atılan bombalarla müşahede etmiş oluyoruz. Bereket versin bu bombalar hedeflerini tut- mamışlardır. Fakat öldürülmek isteni- len adam M. Çankof olduğuna göre, sulkastin, olsa olsa, Makedonya ko- mitesinin Protogerof hizbi tarafından tertip edilmiş olmasını akla getiriyor. Hususi siyasi, bütün — suikastler menfurdurlar. Makedonya - komitesi- min vaziyetinde olduğu gibi bele is- Tidal malicodeltak b ağurdü. vakşan bir partinin dahilinde, eşhasın biribi- rine düşmesini intaç ederse büsbütün hazin oluyor. İrlânda müstesna;'hiç bir siyasi cidal, Makedonya komitesininki kadar kurban vermemiş ve bunha- rane olmamıştır. — Süreyya Bir Ressamin Rekoru Nevyork, 19 — Fransız ressamla- rından Martin Marie, tek başına At- las denizini tek direkli küçük bir yelkenli ile geçerek buraya geldi. M. Martin Marie, Brest li lan kalk- miş, Madere, Saint - Domingue ve Fort - de France Himanlarına uğra- mıştı. Ressam, 2850 mili 19 günde yapmıştır. Sıtkı Paşa Pariste Paris, 19 — Mısır Başvekili Sıtkı Paşa Parise gelmiştir. Deniz Silâhları Yarışı JaponRekabeti Yüzünden ÇokEndişeli Bir Vaziyete Girmektedir Paris 19 Tan tesi, * Deniz si- lâhları yarışı, başlıklı yazısında, Amö- rikanın yeni deniz İnşaatı proğram ile Japonyanın Londrada yapılan deniz muahedesini 193Ste yenilemiyeceği tehdidinden doğan endişeleri kayde- diyor. Bu takdirde, Amerika hareket bestisini geri alacak ve İngiltere d karkee e Te ha aa Gazete diyor ki: | * Deniz silâhları yarışı,, Bahrimu- hitte Amerika ve Japonya rekabeti yüzünden çok fazla endişeli bir şekilde tekrar başlamağa mecbur gibi görü- müyor. Böyle yeni bir deniz - silâhları yarışı ile esasen birçok teknik ve .îd müşküllerle karşılaşan bütün ilâhları bırakma bozu- facağım saklamak P;:E:l_ı—.ı-ıkll- dır. Filhakika, bilhassa Avrupa dev- letlerine müteveçcih olan kara ve hava silâhlarını azaltma — meselesi ancak deniz silâhlarının muvazi bir şekilde azaltılmaları ile halledilebilir. Âksi takdirde dünya hâkimiyeti en kuvvetli deniz devletlerinin yani Ame- rika ile İngilterenin ellerinde olmuş olacaktır. danda milli -ov:udl; yetlerini ve haysiyetlerini korumal mecburiyeti. olan devletler için emniyetsizlik ve bu kuvvetlere boyun | eğmek vaziyeti hasıl olacaktır. Alman-Avusturya İhtilâfı Ne Halde Paria 19 — Pöti Parizien gazete- «i Almanya ile avusturya arasındaki gerginlikten mütevellit vaziyeti umu- mi surette tetkik ederek diyor ki: Almanyada|Nazi unsurlarının müte- madiyen yapmakta oldukları tahrikât | karşısında Viyana hüküme'tine müza- heret etmek için Londra, Paris ve Roma bükümetleri arasında noktal- nazar teatisine devam edilmektedir. bir müdahale ve tavassu- tun şekli hakkında bemüz bir karar verilmiş değildir. Maamafih acilen iktısadi ve milli bir yardım yapılması hususunun derpiş edilmekte olduğu- nu söyliyebiliriz. Münihten telsizle neşrolunan nv- tuklar ne kadar ürici olursa olsun bunların ehemmiyetini izam et- mek doğru değildir bunları yeni hî tan tetkik etmek zamanı ihtimal pel akında gelecektir. Halihazırda mer- ıeıl Avrupanın ihyasına dair müba- lağalı plânları tatbika kalkışmak mu- wafık olmaz, çünkü böyle birşey çok vakit kaybettirir. Ve bir takım endişeler uyandırır. İrlanda Mavi Gömlek Teşkilâtı M. dö Valera İrlandayı tam manasile müstakil bir cumhuriyet haline getirmek isliyor. İktisadi sebeplerden dolayı ve sabık Başvekil M. Kosgrav İngiltere ile olan alâkanın kesilmesinin istemiyor. Bu aralık eski Dublin polis müdürü bir mavi gömlek teşkilâti vücude getirmiştir. Bu teşkilât tamamile M. dö Valeraya muhalif bulunmaktadır. Resmimiz ;mavi gömlek — teşkilâtinm erkâmharbiy gösteriyor. Ortada Jeneral O' Duffy rünmektedir. - İtalya Macaristanmı Ya- şatmıya Çalışıyor Paris 19 — Maten gazetesinin Ro- ma mühabiri, İtalya ve Macaristan iktısadi mukaveleleri kkında şun- ları yazıyarı - Buğday meselesinden hariç olarak bu yeni mukaveleler, geniş krediler ile mensucat, makineler gibi bazı İtal- yan mamulâtının Macaristana ihali işini tanzim etmektedir. Macaristan'ın açıktan açığa lehi- ne olan bu mukavelelerin heyetiumu- miyesi, İtalyanın Macar hükümetinin keodi kendine yaşıyabilmesi için yap- tığı yardımın büyüklüğünü göster- ektedir. Bu cibetten, mukaveleler ı:ı.lyı'ıı- orta ÂAvrupayı tanzim için yaptığı teşebbüslerin mühim bir mer- halesini teşkil etmektedir. Bu muka- veleleri İtalya ile Avusturya ve Ro- manya ve belki de Çekoslovakya ile Yugoslavya — arasında — mukaveleler ip — Hitler Dünyayı Kaç Defa |Dolaşmış Berlin, 18 — Son 14 sene içinde - Hitler, otomobille Alman yolları üze- rinde 1,300.000 kilometreye yakın bir mesafe katetmiştir. Bu rakam 33 defa dünya çevresi demektir. Terziler Grevi Bitti Nevyork, 19 — Dikiş yerlerinde i:]qıı üşçilerin yaptıkları grev bak- mda bir. anlaşma elde edilmiştir. Greve iştirak eden 60 bin işçi vazi- felerine yeniden başlıyacaklardır. — İsabet.. çok şükür artık kış geldi. " — Hayret, seviniyorsun? Genç kız güldü: — Kış insanları daha samimi yapar. — Böyle bir tecrübe yapıldı- gim hiç işitmemiştim. Beavo.. Galiba bunun kahramanı sen olacaksın! Gretta ayakları altında uçuşa uçuşa birer köşeye takılan yap- rakları gösterdi: — Yaz vefasızdır. Aylarca yüz verip şımarttıklarını işte böyle yerlerde süründürür. Ve sonra.. — Ey, sonra? — Ben kışın mümkün olduğu kadar çabuk gelmesini istiyorum. — Peki, sebep? Genç kız çiselemiye başlayan yağmurdan kaçmak bahanesile onu sürükledi: — Kış geldi, kış geldi. Kâ- munusanide ölmdeyiz. Ahmet Reşit onun maksadınmı şimdi. anlamıştı. Burhban Cahit Edebi Romsa memecar a S9 sarmaen — Mükemmel, — dedi, Üç ayınız var. — Ne çıkar. Sen vazgeçme- dikten sonra. — Vazgeçmem yalnız için bir sebep vardır. Genç kız telâşla sordu: — Nedir o sebep? — Beni bırakıp yalnız gitmen! Gretta kolunu sıktı: — O.. Buna ne lüzum var. “Buna imkân yok!,, diyecekti. Fakat cesaret edemedi. Bu son gezintiden sonra ha- kikat Parisin o gamlı kışı başla- mıştı., Hele ikindiden sonra daima yağan yağmur hatta şehir içinde- ki Mouceau parkı Lüxembourg ve Tuileries bahçelerini bile berbat ediyordu. Onun için artık pazar tatille- rini Parisin bulvar üzerindeki Lo- kantalarında geçiriyorlardı. Bunlar arasında en çok hoş- larına giden Arc defi dan Viktor Hügo caddesine giden bulvar üzeri: (Moka) lokan- daha tası idi. Buranın kendine mahsus bir şarabı vardı ki bu hususiyeti sayesinde birçok —müşteri tut- muştu. İkisi de pazarları artık bura- da için ittifak ettiler. Masaları hazır Ü'"lğ::dı. Hava çok yağışlı olmazsa buraya kadar geliyorlardı. Ahmet Reşit bu pazarlara o kadar alışmıştır ki ona Darülfü- nunda ve gazetede sıkı fiki ta- nıştığı birçok bekâr arkadaşları beraber gezmek ve eğlenmek teklifinde bulundukları halde ka- bul etmiyordu. Hattâ gazete idaresindeki bir | çapkın Parisli arkadaşı ona: — Sen galiba evlisin! diyecek kadar şüphesini saklamadı. Dört beş milyon insanın kay- naştığı koca Pariste kim kimi gö- rebilirdi. Ahmet Reşit genç kızla | bir seneye yakın zamandanberi beraber gezip dolaştığı halde tanıdık olarak ancak Türklerden |iki kişiye tesadüf etmişti. Bu tesadüflerinde Gretta'nın şark musikisi dinlemek arzusile gittik- leri Mikado barında olmuştur. Ahmet Reşit kendine kalsaydı buraya ayak basmazdı. Fakat Grotta ilânlarında (Mikado barjın .ıgııdılıı şark salonlarında alaturka musiki ve danslar yapıl- dığını okuyunca merak etmişti. Halbuki bu — musiki ve bu danslarla alaturkanın münasebeti yoktu. İstanbuldan Parise gelen birkaç Rum ve Ermeni burada Arap kıyafetine girerek numara- lar yapıyorlardı. Et yığımı halinde yaşlı bir Rum karısı kıvıra kıvıra göbek dansları yapıyor, üzerlerine İstan- bul mezatlarından alınmiş eski | sırmalı paşa elbiseleri geymiş, başlarına birer uzun"püsküllü Mı- sır fesi geçirmiş birkaç ermeni de kemençe, kanun, ud çalıyorlardı. Köşede uydurma bir ocak ya- pılmış, divarlar arabesk maran- gozluk marifetlerile süslenmişti. Burada masa ve sandalye yok- to. Müşteriler yine arap tarzında uzun ve Üürerleri hah — döşeli divanlarda oturuyor, önlerindeki Şam işi sedefli altı köşe masalar- da kahve içiyorlardı. Hergün Paris'e akın eden İn- giliz ve Amerikalı seyyahların Şark musikisi dinlemek için fırak ve smokinlerle buraya gelip se- dirler üzerinde çarpuk, çurpuk oturuşları görülecek şeydi, Ahmet Reşit bu manzaradan Halbuki Parise tahsile giden Gönül İşleri Bir İhtiyarın Derdi Gönül derdi bas de- ğil ya, ihtiyarların da kendilerine mahsus gönül dertleri vardır. arasında imtizaçsızlık — vardı bundan 'sei müteessir . Ben bunlardan ibret aldığımdan teehhülümde bahr tiyar olmak için müstakbel zev- cemle hüsnüimtizaç etmiye ken- dimle ahdüpeyman etmiştim. 24 sene birlikte muammer ©o Üümitler benimle izdivaca tehalük derece- sinde talip olmuştu. Aradan se- neler geçip te benim vaziyeti iç- timaiyem tekaütlük münasebetile tebe ettikten ve dünyaya dört m:k ta geldikten sonra zev- cem olan muamelesini istiyorum. Hanımın hal ve vakti benimkinden iyi olduğu halde ayrıldıktan sonra da benim cüz'i tekaüt maaşımdan istifade etmek istiyor. O vakıt benim idare ve maişetim — beni çindirmiyecek çocuklarım Ielıu[ş:ımd yetişmiş ve kendilerini — kurtarmışlardır. Bizim hanım bana ölmeyince ka- mdan gitme demek istiyor ve Bıeııi koca yerine değil hanede bulunan bir uşak rahatsı- Hasekide: Mehmet Yaşları başının almış adam- larsınız, bu yaştan sonra ayrı- maktan ne faydanız olur. ÂAsıl şimdiden sonra biribirinize lâzım- sınız. Bukadar senelik refikanızın hareketlerini hoş görünüz. İhti- yarlar kemale ermiş insanlardır. Onlarda at ve müsamaha çok ileridedir. Siz de affediniz ve sü- kün içinde yaşamıya bakınız. HANİMTEYZE gençlerden çoğu ekseriya buraya geliyorlardı. itekim — memleket yemeği yemek için de Pariste pilâv ve patlıcan dolması yapan bir Erme- ninin dükkânından da çıkmıyor- lardı. Ahmet Reşit işte ilk defa Gretta ile burada — görülmüştü. Yanındaki ç ve güzel kız onların ıa-ıfı: uyandırmıştı. * Ve.resim tahsil eden bir gı Grettanın akademiye devam eden İsveçli bir kız olduğunu haber vermişti. Ondan sonra artık dedikodu İstanbulda başlamıştı, .... Paris- te geçen ve Pariste milyonlarca insanın meçhulü olan bu dostluk İstanbulda ağızdan ağıza yayı- mıştı. Birçokları: — Ahmet Reşit bir Fransız kızı almış. — Kız Ahmet Reşidi mem- lekete götürecekmiş ! Diye riyayet çıkarıyorlardı. Bunun sebebini Ahmet Reşit keşfetmekte güçlük çekmedi. Ahmet Rıflaya yazdığı mek- tupların birinde kış ortasında Nocl tatillerinden istifade ederek bir seyahat ği ve ihtimal Baltık sahillerine uzana- cağını söylemişti. ( Arkası var ) n

Bu sayıdan diğer sayfalar: