19 Temmuz 1933 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 3
&undan tir. Haai a » Reisicümhur Hz. dün akşam refakatlerindeki zatlerle birlikt_e Uğrul yatile Yalovayı teşrif etmişlerdir. Nafıa Vekili Malatyada Malatya, 19 (Hususi) — Nafha Vekili Hilmi Bey refakatindeki Zevat ile birlikte" Malatyaya vasıl Olmuş, coşgun tezahüratla karşı- hmiş, Halk Evine misafir edik Miştir. Ankaraya giden Malatya eyeti de dönmüştür. Edirnede Sıcak Dalgası Edirne; 18 (A.A.) — Birkaç gündenberi Edirne baş kaldıra- miyacak derecede şiddetli bir sıcak dalgası içindedir. Yağmurlu avaları takip eden bu sıcaktan Çiftçiler çok memnundur. Pancar L“ah_xulünün bu sene çok bere- etli olacağı tahmin ediliyor. Ko- Za mahsulü de iyidir. Koza satışı araretli bir surette devam et- mektedir, Çok Çocuklulara Mükâfat Ankara, 18 (Cumhuriyet) — Çok çocuklu validelere verilecek nakdi mükâfat için aranılacak evrakı müsbite Maliye Vekâletin- €e teşbit edilerek malsandıkları- na bildirilmiştir. Cevdet Kerim Beyin Moskovadaki Nutku Moskova, 18 (A.A.) — Cev- det Kerim ve Halim Beylerin bu akşam radyoda söyliyecekleri nu- hlıllu_ 45,38 metrelik kısa tulü- mevçli Kızıl ordu merkezindeki Postadan verilecektir. Barzan Şeyhi İraka Gidiyor 4 Bağdat, ( Hususi) — Gazete- €re nazaran Şeyh Ahmet Bar- Zan, ilân olunan aftan istifade emeli ile Irak hükümetine deha- 'ete karar vermiştir. Kendisi Eski- Z*"'. Ankara, Diyarbekir tarikile h hoya gelecek ve oradan İrak tududuna dahil olacak hüküme- tin tayin edeceği Barzan köyle- Tinden birinde iskân olunacaktır. Tavukların Başına Gelen.. On beş bin tanesine €çen sene bulda salgın bir halde tavuk- h vardı. 'un neticesidir ki (40) bin ka- V" kümes hayvanı olmuştu. dıllyet ve belediye Baytar mü- u'l"llıllu'ıııııı müşterek mesaileri :işhttunde bilâhara tavuk kolera, © ve difterisi çok azaldı. Ma- Tafih bu hastalıklar en ziyade emmuz ve Ağustosta tahribat Yaptığı için Vilâyet B'ü',' mü- — Yerikn Tüiçten d olarek gel ikan hariçten diri olaral re ııııkı.l.ıc::îılç hayvanların , ancak tavukçularda — kesildikten sonra ı-îlılıhilec ine karar vermiş, diri ©| îrık gerek sokaklarda ve ge- rekse tavukçu dükkânlarında sa- tılmasını Menetmiştir. Kesilmiş kümes hayvanları her yerde ser- ljestçe satılabilecektir. Şimdi mev- sim dolayısile belediyenin (13) ve Baytar Müdürlüğünün (7) baytarı faaliyete geçmişlerdir. Bir hasta- hk haber verilince derhal hayvan- TA aşı ve serum yapılmaktadır. Geçen sene İstanbulda (15) bin tavuğa aşı ve serum yapılmıştır. ııç;ıt'buıîllğ) kiı'ı’meı hayvanlarının miktarı in - kada min edilmeklediı.) e * karşı 3 sayı ile galip olarak bitirdi- w— Bütün —dünya gazeteleri bugün Koca Jeneral Balbo'nun kumandası altındaki Bâ İtalyan tayyaresinin Amerikaya vasıl olduklarından bahsediyorlar. ramanlığıdır. “tayyare — filosile geçmek yirminci asrın en büyük kah- SON.TELGRAF HABERLERİ Bursa Soygununu Yapanlar ' Samsun'da Yakalandılar Kahramanlığın devresi yoktur, an- Okyanusu cak zamana göre şeklini değiştirir. Samsun, 19 (Hususi) — Bursa - Orhaneli soy- günculuğunu yapan ve bir jandarmamızla bir köy- lümüzü şehit eden 6 şerir burada yakalanmıştır. Bunlar karabiber Hamit namı diğer Mehmet, kar- deşi Mustafa namı diğer Rıdvan, Rizeli Ali Rıza namı diğer Bekir, Rizeli Ali oğlu Ömer, Oflu Fa- zıl ve İlyastır. Bu şerirler soygundan sonra Mudanya yolile İstanbula geçmişler ve Dumlupınar vapuru — ile Samsuna gelmişlerdir. Zabıta bu şerirlerin Bankalar caddesinde Sür- meneli Caferin kahvesinin üstündeki odalarla Bafra otelinde — yerleştiklerini ve bir banka soygunu yapmayı tasarladıklarını haber almış, bunları adım adım takip ederek bir gece ani bir arama yapıp hepsini birden yakalamıştır. Şerirler soygunculuğu yaptıklarını ve bir jan- darmamızla bir köylüyü şehit ettiklerimi itiraf et Moskova Maçı Bir Adam (Şerirler Samsuna İstanbuldan Gittiler mişlerdir. Geçen sene Bursada vukubulan Osmanlı Bankası soygununu da burların yaptığı anlaşılmakta- dır. Bunlardan ikisinin Bursa soygunundan evvel Rizede şekavet yaptıkları tahakkuk etmiştir, Bu iki şaki İstanbul zabıtası tarafından yaka- lanmış, şakavetle melüf oldukları için Rize'ye gönderilmişlerdir. Fakat İstanbul — zabıtası bun- ların Bursa soygunu ile alakadar olduklarını tahmin etmemiştir. Şerirler vapurda kelepçelerini kırarak Rizeye kaçmışlar ve Bursadan gelen arka- daşlarma iltihak etmişlerdir. Ankara, 18 (A.A.)— Bursa - Orhı::h yolu üze- rinde ve bir jandarma ile bir köylümüzü şehit îeî".'.'ı..ı".'.î. reisi piyade oğullarından İslâm oğlu Mustafa ve biraderi Mehmet ve ayni çeteden uzun Ahmet oğullarından Hasan oğlu Bekir Sam- sunda zabıtamız tarafından silâhları ile yakalanmış- lar ve cürümlerini itiraf etmişlerdir. Köy Muallimleri Ruslar İkiye Karşı Yedi Karısının ıç..,.ıö.a. Zi:;:ı Bilgisi Sayı İle Gı_kı_ı_ Geldiler A şı kını Öldür. Te .ğı;;ne .)eı-_ Ğ ü KUNON GK S &. n Çeya eee mee İmde ; zirkab, ebilyüei Rus maçı bugün 150 bin seyirci- da feci bir cinayet oldu. Hâdise okutmak için köy muallimlerine nin huzurile ve hakem Kemal | şudur: mahsus ziraat kursları 1 ağustos- Halim Beyin idaresinde yapıldı. a Hasan Alııiıdelıirıı"hıı k:_ı: ta Ankara, .;lı'ıırıı İzmir ve Ada- Maç umumiyet itibarile ahank- | Rüstem — Ağanın karısile nada açılacaktır. ü 5 ğ münasebet etmiştir. Rüstem A; Ankarada yüksek ziraat siz oldu. İlk devreyi Ruslar ikiye bu vaziyete bir. nihayet "m!; Mükürnedi ıçı.l.yıüuk olıııı:ıı ens- ler. İkinci devrede Türk takımının| ve bir de için nb'hwığş;ğ: buıııııııı. Eskişehir, Kırşehir, Yozgat, An- kara vilâyetleri köy mektepleri bir şey yapmamasına mukabil »| Aıl-n:w" W'İd;_î_'ı'(""d'?'“'î i- ::ıll::::(ıl;eb';r ıi:t.;:kükdhdî Ruslar 4 gol daha attılar; ve | Zide gitmiş yine kadına alâka- İi edecek- neticede ikiye karşı 7 sayı ile galip geldiler. Oyun samimi bir hava içinde oynandı. Kaleci Avni ve An- karalı ihsan hafifçe yaralandılar. azetede okuduk: "Bhlı)ân. camm sıkıldi. Akşama doğrü Suadiyeye gitmet istedim. En klâsik makil vasıtası olan trene bindim. Temiz ve rahattı. Suadiyede de bir aksi- liğe şahit oldum. Deniz kenarına hava almıya, serinle miye gelmiş olanlar gazino ortasında etrafı kapalı ve dünyayı görmez bir yerde dansediyorlardı... Hanımlar- dan birçoğu belkemiklerine kadar açılırken eldivenle diyorlardı. daıı:a“) vakit tekrar trenle döndüm... Allah Allah! Tren mi? Panayır - yerimi? Muhaceret filmi çevirmek için toplanmış figüranlar mı?,. “Ne yok Yatabbi?.. Keçi yavrusuna kadar var.. Hem nerede? İkinci mevkide... Ne yapalım, bindik... Yer bulmıya imkân yok... Ayakta duracağız. Lâkin ona da imkân yok. Neden?.. Çünkü yalnız benim bulunduğum temadi ettirmiştir. Rüstem :';ı Eâ::niî'(o karisile blı'ı— ken,_ Beni dava eden sen misin? diye Rüstem Ağanın 'ü""i'“ yü- rümüştür. Bunun üzerine Rüstem ni kesmiş ve: ateş etmiş ve Ha: nn eküer Ze Rüstem Ağa derhal Müddei- umumiliğe teslim olmuştur. —— mm% İSTER İNAN İSTER İNANMA! vagonda dört hanım ayakkabılarını çıkarmışlar efendim güzelce hani kanapelerin tepesindeki ağaçlar yak mu ? Oraya koymuşlardı.. Kendileri de taşa ölçelim taban- Jarını havaya kaldırmak ve minderin üstüne dizçökmek suretile pencereden bakıyor, gelip geçene yarenlik edi- yorlardı. Hanımların o sırada ayakları rahat ettiğinden şüphe yoktu. Lâkin etraftakilerin burnu ne halde idi? Orası malüm değil... “ Biraz daha ileri gittim.. Bir de baktım.. ( Şıkım! ) kanaatinde bir delikanlı.. Beyaz pantalan, beyaz kun- dura, beyaz gömlek.. Siyah ceket ve - dikkat! - beyaz eldiven.. Eh, bu şıklığa can m dayanır?.. Evet! Yaz sıcak! Kiyamet 1... O, yine beyaz eldivenle. Ve bunda da aynı tersliğe şahit oldum. Eldiven çıkaracak yerde kunduraları çıkarıyoruz. « İSTER İNAN İSTER İNANMA! Şaygün — olamıyacağım Ağa tabancasını çekerek Hasana Sözün Kısası Kübik Şapka * Faşistlere verilen yeni altı emri, bilmem, duydunuz mu? Bizim azetelerde benim göremediğim akat İtalyanca gazetelerin ilân ettikleri bu yeni emirlerden üçü çok mühimdir. Muhterem Duçe, ilk müsved- desini kendi elile yazarak verdiği bu emirlerin birincisinde gündüz- leri, bilhassa geceleri lokanta ve bar gibi lüks yerlere gitmemeyi tavsiye ediyor. Ahlâk ve tasarruf bakımların- dan pek iyi olan bu emre, on- dan zarar edecek lokanta ve sahip leri de elbette bir şe diyemezler İkinci emir mümkün olduğu k'ıdır çok yayan yürümiye dair- dir. Uzak yerler için de muhterem Duce - “ faydalı ,, makineleri, en iyisi motosikleti tavsiye ediyor. Bu emir de hem sağlık, hem ucuzluk bakımlarından çok âlâ. Yalnız — motosikletler koşarken, yaya gidenlerin — çiğnenmekten nası| sakınacaklarına dair emirde bir şey — yoktur. Motosikletler çoğalınca elbette bunun için baş- ka bir emir sadir olacağından şimdilik diyecek bir şey bulunamaz Hepsinden mühim olan üçüncü emir bizim “ Silindir şapka ,, de- diğimiz soba bacalarına dairdir. Resmi — toplantılarda bu — soba bacalarının başta — taşınmasını emir mennediyor ve sadece siyah gömlekle kanaat edilmesini söy- lüyor. Siyah gömlek başa değil, ar- kaya giyilen bir şey olduğundan şapkanın yerini tutmiyacağı aşi- kârdır. Onun için bu üçüncü emir insana, ilk önce, eksik gibi geliyor. Fakat bu son günlerde İtalyan gazetelerini rmüş — olanlar o eksiği kendi kendilerine tamam- hyabilirler. *“ Fütürism =ı edebiyatta ba Si ğ Z ıeniçiuqıpkı .-odııı ile de meşgul olduğundan bir iki hafta evvel Milâno'da açtığı bir sergide fütürist şapkalar göstermişti. Demek oluyor ki, İtalya'da za- manını anlıyan herkes gibi, can- dan bir faşist olduğuna şüphe edilemiyen — Sinyor Marinetti, Duçenin arzularını daha evvelin- den keşfederek soba bhorusu şap- kanın yerini tutacak yeni şekilde şapkalar düşünmüştür. x Silindir. şapkayı icat etmi; olan İngilizler bu::ın uzun b: tetkik neticesinde meydana gel- diğini ve uzun olsun, yuvarlak olsun her kafaya uygun olduğunu iddia ederler. Bu iddia bir gurur neticesi- Her şapkanın her başa kadınların bağka tüi Şeples illeri aşka şa| er. Onun — için fütürist — şapka mucidi silindir. şapkanın yerine birçok örnekte şapkalar gös- termiş. Bunların arasında türlü türlü şekillerde örneklerde olan- lar bulunduğu gibi şeffaf şapka- lar bile varmış. Herkes. başının göre T gibi dir. biçimine, derisinin iğ e v i 'e L kmiş. Hanımlar gibi. tetik bakımından bu da çok iyi şey. Yalnız erkeklerin bütçesi, hanımlarınki gibi, böyle süslü süslü — şapkalar almıya — yeti- şemiyeceğinden bu modanın er- kekler arasında pek te tutacağını zannedemiyorum. * Benim fikrimce, silindir şapka kalkınca onun yerine gelecek kübik şapkadan başka bir şey olamaz. Evler kübik, döşemeler kübik olduktan sonra şapkalar - niçin kübik olmasın. Dünyayı daha ziyade çirkinleştirmek için buu- dan daha münasibi bulunabi- lir mi?
