8 Sayfa SON POSTA Kahraman bir Türkün maceraları KIZIL KILIÇLI ASLAN —> Yazan: Ömer Rıza e m Kızıl Kılıçlıya Yalvarıyor, “Gözlerimi Kör Pine!» Diyordu Çünkü ancak bu suretle onun il rtulmıya şerrinden ku: imkân var- dır.,, Duramadım: İ — İmparator, İrenin gözlerini © “Şayet mumaleyba, İn n- yapılacak mu: Mn son- ol Ba ne müthiş bir | mel ekini e. okuduktan sonra ni verdi v — Ne emrediyorum jeneral! yö Sordı n de? — İçeriki'odadal Kumandan yağın muhafazası altında. le ket etmelerini kay ariye paratorun mektubunu aldığıma dair a e w gemi ei etti, dink” £ konağındaki : iremde oturuyordum. Jod yanım- tirmelerini söyle- 1. İmperatoriçenin bir gibi giyindiğini, hâlâ gü- zel olan yüzünü örttüğün sonra- dan öğrendim. İmperatoriçenin odama ve ini (hissedince ayağa kalktım eğildim, oturmi rica ettim. — İren güzel, tatlı sesi ile cevap verdi: ”— Hayır. Bif insan hâkiminin nda oturamaz. Sizi selâm- lıyorum, Jeneral l Az değiş. : tekrar sıhhatta gördüğümden memnunum. Size iğim rütbe di h Nikofordan size iii a ler dım. ve İZ i olur. Kumandan, mi ür mektubunu oi İren Kej ni imani! el — Pek âlâ! mektubun ti- ni madam İrene verin! sl e okurken söyle- gr e köpek diye homur- beee Mektubu bitirdikten nra bana baktı v. — Aslan! dedi, ie bu adama kendi. elimle teslim ettim. hsi servetimi ona devretti; Bunun mukabilinde huzur ela yaşamak iin halbuki bu hain, gözlerimin kör edilmesini istiyor. Eli ayağı ola kame maskar olsun! rezil olsun bi ye gömüldüğünü bilmesinf1), resi göre Bi yren kafa rakibi kıral Krum tara kadehi gibi lir a nere- bpm Mn bir lâhze durdu. Sonra iy bir sesle bana hitap — Gözlerimi kör vi As- ii) ie ” başka bir tesel- lim kalmadı. Gözlerim kör olursa halim eri lur. od ona cevap vel erdi cevap w — İmpratora ii muhalefet edebiliriz. o Topumu; hayatı onun emrini icraya lı! ne dediğini okumadınız mı? sizi kör BirsRs ancak adaleti yapmış olacağım. ğe tekrar — Ben sana ik ettim. al Sen etme! Sana ne yap- sevgimden dolayı ye vaar 'un sesi yine — Allâh bir kimseyi aşkına uğratmasın... ( Arkası var ) g li Arasında Muh- telif Tavassutlar Yapıldı | (Baştarafı 1 inci sayfada) ihtilâfın esaslı noktaları pe başka teavün sand yn de genç doktorlardan alınan çoktur. ,, fikirde bulunanların bi ja Mazhar Osman, Hayri Ön mer, Sia | e Beyler bulunmak- dır. yakında ayrı e dak eşkal vücude ge- e kar: erdikleri anlaşıl- vr Etibba Mahadeet Cemi- yeti Reisi leş'et man Bey li kemi şunları söyle- Mek avün sandığı i için, ölen k yetine üç lira verir. Ayı beş eder. Bazı genç dok- orlar buna itiraz etmektedirler. İp bu doğru değildir. Ek ek lâzımdir. itba Hikba m aça on üç senede: nberi y. » Bir on sene için alınan para çok değildir. Taavün sandığının doktorlara çok faydalı” ere anlaşılmıştır. Ba- zan genç arkadaşlarımızın küveti e mm bir mana görmi- Sihhiye Müdürü Ali Rıza Bey iye kiz “ Etibba Muhadenet cemi- yekiğdenlin, fakat işlerimden do- iki senedir Jayı sen. uğryamiyorum. Hâdise hakkında birşey söylesem ae doktorlar Ali vE Paği de tiyar olduğu için ibtiyarlan mü- dafaa etmiş derler. Eğimi bunu onlardan öğren, Son Vi İhtilâfın * halli için iki çeşit düşünce sahipleri arasında tavas- sutta bulunulmuştur. Fakat bu tavassut henüz netice vermemiştir. Bir kısım doktorlar Muhadenet cemiyetinden ayrılarak ikinci bir cemiyet kurmakta musır görün- mektedirler. ( Baştarafı İ İnel sayda ) bir türbe vardır. Mezar taşında hiçbir işaret olmadığı halde bu- rada' yat oşlur Bel z 5 tafa ağam” rivayet ederler. ,, Bu sırada, Abhiçelebi camii imamı Hacı Hasan Ef. söze ka- rıştı : — Öyleya... yatar., « Sordum: — i Mustafa mı, Bekir Mustafa mı ? Hoca başını salladı — Benim o zatı selin Bekri demeye dilim varmıyor. Bilmem, hikâyeyi kimseden dinlediniz mi? el Mustafayı elm Haftasına v. armadan zm bir çocuğu ve bi geli Bel bu mevsimsiz. i görün :e, karı- üstüne ürür : — Karı kl e doğruyu le bü işi aramızda örtbas ederiz. Yok yalana sapacak olur- bilirsin, e <a ağlıya ağlıya iti- raf eder. Fakat bu işte si bir yi li ol ai ai çağın ığradığı tır, Bai Mana, “bir az düşündük: san sel apalım, der, kaderi- miz sa imiş. Sen hiç üzülme. ben, çocuğu alır, mesçidin yaşi sına bizakığim: Hayır Sahipli erin- den biri görüp eta, kabul ederse ne âlâ... Göre: İmazsa vibe bulmuş gibi bie alır, yak direr, — Ayel, hani senin hüccetin? diye sorarlar. Hacı şaşalar: — Ne hücceti Ötekil nde birer yi kağ çıkarırlar: haberin o yokmu? Haccı kab meri melekler, birer hüccet verirler. Durma, koş, dizesi ini Hacı telâşla “tekrar arafata adam: o hacım.. Der, sen de bilet ire geldin? — Öyleya.. Hüccetimi isterim. Bir kâğıt karalayıp bunun da m se bir 17 Mayıs Da akşamı ai ,45te GLOR a Sinema ve Be: li in m şit BEİ daresind: Ja Senienik orkestrası arafıudan verilec: - BÜYÜK ç KONSER ! için Fiatlar : 75 - 100 - 150-200 kuruş. (3307) rum era beni çok mah- zuz ediyo: — a desizi selâmlarım ma- dam! Az kaldı Kelem diyecektim. Sonra Me etti ali iel imperator kuranlar metin adamlardır. Bizden ayrılmak isteyen arkadaşların fi- Mi ai yeçinlk ii zan- nedej Maarif Sıhhiye sinir ee gıp Bey ise bu fikird — ia ve üni pen Şmrmm> Bugün EMER ETUAL Sinemada mevsimin en PAPRİKA ATEŞİN GENÇLİK mümessili : FRANSİZ GAL . Herkesin tekrar tekrar görmek istiyeceği yogâne GN eline verirler. Hacı, yolda açıp e Kâğıtta şunu yazıyormuş: “ haccının kabul edil mesini in iye İstanbulda Zindan- kapısında Bekri li bulsun Bekin du- rekâtile haccı Allâh indin- de kabul edilir.,, Bütün eğri zim a gelir- gelmez bekri Mustafaya koşarlar. Bekriyi arıya arıya .— meyhane- nede bulurlar: — Aman Mustafacığım.. Bize dua et! Diye yalvarırlar. — Bekri hayret şaraplı ağzile yaptığı duanın na- 9) Bekir Mustafa. p kandil; Mayıs 15 Mahalleler Arasında Bir Tetkik Bekri Mustafanın Türbe- sini EE Mahalle sıl bir tesiri olabileceğini ei evlendiği gecenin da kucağına alıp eee ocuk gelir: — Olsa olsa.. Bu mas hürmetine allah b ayr umun yüzüsi affetti deye Hacı Hasan efendi, (Bekri az bilse in derece- ne sözü mlm Baba" Cafer'e tirdi: — Bu zat ta mazannedendir « Vaktile bu gördüğünüz xzın- hanının altı, Bi ıl danı imiş İstanb: fethe gelen İmam Hüseyin evlâdından Seyit Cafer isminde bir zat, bu yeşil kapının içinde medfundur. t Cafer, beş altı yüz kişilik (o bir mücahit kafilesile Harunürre; zamanında ( elçilikle (İstanbula gelmişler. Bu ziyareti, arapların bir mahalle teşkil ikleri şim- diki Kocamustafapa; semtinin rumlar (o tarafından basıldığı ve yüzle: arabın şehit edildiği günlere (o rastla Öldürüle, arapların cenazeleri, sokak üzer- lerinde (o kaldığ yit Cafere haber vermişler; kazmı Cafer Rahmetullahialeyh zaten celâl bir adammış. İmperatorun huzuruna çıkarak ileri geri lâflar etmiş. İmparator- da vir endisini bu N hapset iş. Evliya çelebi Cilerin, darda ileterek a dürüldüğünü yaza! li bir e e; Kiekeliln bu rutubetli zındanda kanlı basurdan m Yaramaz, ge ocukları vaktile bu türbe- ye li tesbihten geçirirlerdi.,, Maamafih, hocanın bu anlat- tığı şeyler rivayet Slm Harunürreşit devrinde seyit Ca- fer veya Cafer Sadık isminde bir şahsın İstanbula geldiğin dair tarihlerde bir kayt klan Şimdiki Zından hanının bu- et- lunduğu yerde, bir vardı. inci (o Abdi kuyumcubaşısı daum bu har kolu yıktırarak, üz. hanını yara Te ye ban Cafe erin mevhum türbesile yaptırmak omüsaadesini Türbe, hanın inşası tarıhi olan 1298 de ti gö, tür, la, kapısı. İstanbulun büyük zahir. cilerinin landığı bir ticaret merkezidir. Zından kapısının kar- şısındaki sokağın içinde bulu ea daha e A alış veri: a dükkan! ie çep ei ile örtülü imi; den biridir. yollar, di ni Fe tarif liye EN ölüleri bazan günlerce me üstünde kalır. Çöpçi ü- mahallenin semtine uğramaz. yi ısın bekâr odala- rında tam hamal yatıp kal- kar. Bu odal ne halde ol- duğunu kolayca tahmin edebilir- sıhhat işleri müdür- ciddi bir ediye lüğünün bekâr Da kontrola tabi tutması lâzımdır. Şehrin alabalık” elimi sari hastalıklar için dâlmi bir yuva bere ettiklerini bilmem söyle- ye lüzum var mı! gop