SarbiTrakyaMektubu Genç Unsurlar Müteassıp Zümre- SON POSTA BAYRAMA GİRERKEN.. Piyasa'da Eski Ve Kullanılmış Elbise Alış Verişi Haylı Çoğaldı! ye GalebeÇalıyor| Kelli Felli Efendiler, Bohçayı Koltuklarına Sıkıştırıp Bitpazarına Akın Ediyorlar İskeçe, ( Garbt Trakya muha- birimizden) — Sekiz on senedem- beri yapılan intihabatta, Türkiye aleyhtarı ve taassup mümessilleri, bittabi yardım görerek, ekseriyet temin etmekte idiler. Senelerden- beri bugün taassuba karşı de- vamlı mücadele yapan ve içtimal yeniliklere şiddetle taraftar olan gruplardan bir kısmı, son inti- habatta bu terakki düşmanlarına galebe çaldı. ve daha fazla meb'us çıkardı. Bu meb'uslardan bazılarının — gayretile, — şimdiye kadar yeni harfleri kabul yolunda bütün Garbi Trakya kasabala- modan geri kalmış olan Gümül- €ine'de, — mektepler — bunların elinden alındı ve yeni - harflerle tedrisata — başlandı. Terakki ve yenilik hamlelerinde kasabalardan geri kalmıyın ve hatta kasabaları geçen birçok köyler vardır ve buralarda. yeni harfleri öğren- miyen köylü yok gibidir. Tütün Meselesi Üç, dört senedenberi müte- madi düşüşlerle kıymetinin yüzde yetmiş beşini kaybeden İskeçe ve civarı tütünleri için, drahminin düşmesile, iyi Hiatlar beklenmekte idi. Fakat gerek al.cıların birkaç ecaebi — kumpanyasına — inhisar etmiş olması, gerek hariçtea memlekete para getirmek husu- tundaki müşkülât, bu Ümitleri kırmıştır. Bir haftadan beri, geçen sene- lera nisbetle pek cüz'1 zamlarla ve yine pek düşkün fiatlerle alış, veriş başlamiştır. Üç, dört sene- den beri olduğu gibi, bu sene da küçük tüccarlarla milli ticaretha- peler ellerindeki stok malı sata- madıklarından, tütün alış verişine iştirak edememektedirler. Ekin re,nperliğide, bütün Garbt Trak- ya'da, bu — senenin — kuraklığı yüzünden Ffena tehlikeler geçir- mişse de, son günlerde oldukça bol yağan yağmurlar, çiftçiyi biraz güldürmüştür. Türkçe Ezan Türkçe ezan ve kur'an için Garbi Trakya köylüsü arasında büyük bir alâka uyanmışsa da gamilerin henüz multaassıp ve yenilik düşmanları elinde bulun- ması, müezzinlerin pek çoğu türkçe ezanı öğrendikleri halde, ekuyamamaktadırlar. Geçen hafta, Gümülcine —cemaat — dairesinde Türkçe ezan ve kametle namaz kıldıran bir hoca efendi, kasaba camilerinden — birinde de aynı suretle harekete teşebbüs etmiş, fakat — Gümülcine — Müftüsü ve maruf — Türk düşmanı — Nevzat hoca tarafından menedilmiştir. Maamafih Garbi Trakya Türklüğü, bu gibi enğellere bakımıyarak üzerlerine düşen vazifeyi yapmak- tan geri kalın yacaklardır. — * Nalatya'da Kumarbaz Kadın Malatya (Hususi) — Zabıta kumarla mücadeleye devam et- mektedir. Hamiyet H. isminde bir kadının çalıştığı kahvede bir odayı zille kahve ocağına bağlı- yarak odada gizlice kumar oy- nattığı haber alınmış ve kumar- bazlar cürmü —meşhut halinde yakalanmışlardır. Vuktile, yeni bir elbise yapın- dığımız. zaman eş dosttan dua alırdık. — Güle güle giyin eskisi süp- rüntülüğe | Umumt barp- ten beri, bu du- aya âmin diyen kamadı. Hiç bir elbise, — birkaç sahip değiştirme- den süprüntülü- çirdiğimiz — caki elbiselere, şimdi kapı kapı dolaşıp müşteri ar-i | soluk... Pantalonla yoruz. Eskiler alıcılar, bu gidişle bapı yutacak... Kelli felli efendi. ler, koltuklarına bohçayı & kıştı- rıp soluğu Sandal bedesteninde al yorlar, Hele bayram Üstü, eski elbise satışları okadar çoğaldı ki, şaş- mamak elden gelmiyor. Sandal bedesteninin hemen yarı muamelesi, bunlar Üzerine... Ayağına, | bir şalvar geçirmek isteyen köy- löü, ayıbını örtecek kadar temizce bir elbiseyi, en ucuz fiata temin etmeyi düşünen esnaf, Mahmut- paşadaki — hazırdlarla — pazarlığı uyduramıyan devlet düşkünü hep orada... - Aba pantalondan — simokine, vestondan redingota kadar önü- nüze yığıyorlar. Beyen beyende al! öyle al... Bir taraftanda bob- ça bohça, #epet sepet eski elbise taşıyorlar, Bakıyorsunuz ! — kuyruğunun ucu görünen zeytun! bir jaket atayın yanında yağlı bir avcı pantalonu... Yazlık bir keten e- bisenin kolları arasında iyi terzi eliuden çıkmış lâcivert bir kos- tüm.? Eski elbise - satışlarında cins, milliyet, mezhep - gözetil- miyor: bazan bir hoca cüppesinin içinde bir papas başlığı, bir me- lon şapkaniın yanı başında kuzu derisinden - bir kalpak - buluyor- sunuz. Bu elbiseler içinde öyleleri vardır. ki, elini dokundurmıya tiksinirsiniz. Yine öyleleri var ki, sırtınıza geçirecek — olsanız size hınği_ terzide kaça yaptırdığınızı sorar.ar. Ben sandal Bedestenine gir- diğim zaman, kayt muamelesi yeni başlamıştı. Herkes, malını çıkarıp gösteriyor. Muhammin de köşesinde bunlara birer birer fiyat biçiyor. Müracaatların çok- luğu karşısnda bazan kaydiçin bir gün evvelinden Bedestene gelmek zarureti bile hasıl olu- yormuş. Bir ihtiyar, elinde tuttu- ğu yeleği memura uzattı. Bu ye- leğin kusuru sade eski olması değildi. Fazla olarak iki yerinden yamalı idi Memur yüzünü bu- ruşturdu : — Buna para veren bulun- mazl Hem yamalı, hem rengi söyle çela kullanılınış | eeketi de beraber olsa, iki Hiraya kadar belki müşterisi çıkardı. İhtiyar, içini çekti: — Pantalonu bir hafta evvel sattım, ceketi benim sırtımdaki... Elimde bir yelek kaldı. Mubammin, öteki müracaat- larla maşgul olmıya başlayınca, ihtiyar, elinde yamalı yeleği, boynunu bükerek çekildi. O sırada birisi haline acıya- rak; arkasından geslendi: | — Bitpazarına git, Bitpaza- rına! Orada üç beş kuruş veren olur... Siyah peçesi —altında yüzü sapsarı görünen zayf bir kadın, koltuğundaki bohçayı uzatırken mırıldandı: — Bir ceket.. İki de pantalon efendim... Rengi yer yer uçmuş ceketle Petürke'd Müddeiumumiyi Yaralayan- yar Malatya'ya Gönderildi Petürke ( Hususi ) — Cümhu- riyet Müddeiumumisi Saffet Beyi geçenlerde kahvede otururken öldürmek kastile ve balta ila yaralıyan Ömer Oğlu Ahmedin Elâziz Akliye hastanesinde müşa- hede altına alındığını yazmıştım. Bu adaüi hakkında hastanenin raporu gelmiştir. Ethem Ruhi ve Sürmeli Ali Bey isminde iki avukat Ömer oğlu Ahmedi tahrik etmiş olmakla zan altına alınarak tevkif edilmişler ve mahakeme edilmek Üzere Malatya'ya gön. derilmişlerdir. Saffet Bey iyileşerek hastane- den çıkmış, fakat elleri sakat kalmıştır. çe e SON POSTANIN " İLÂN FİATLERİ —lİlânın tek sütunt satırı gazeten'n melin yamısile vasati 4 kolimedir. 2—Ayni yazının 2 aatırı 1 santimdir. S—Daha kalın ve daha ince yazılar gantim İle hesap edilir. 4 —Bayfasına göre ilânlar aşağıdaki fiatlere tâbidir: Eavfa Bantimi T itci 400 « R2sa 3 « 200 4-B « 09 Diğer sayfalarda 5Ü Bon — sayfada 26 pantalona şçöyle bir göz attıktan Bonra cevabı kestileri — Olmarz an neciğim.. — Biz, bunları — kabul edemeyizl Kadın utancıtr dan — kıpkırmızı kesildi. Koynuna Böyler gibir — Beni bilen ler bilir... Dedi, büşa biçbir xa- man kabul et mem, bu yaştan sonra.. — Allah yazdisa bozsun... Sattığı şeyle- vin hırsızlık malı olduğunu — İma ; ediyorlar zannet- mişti. Tasrih ettileri — Yok Hanım.. Senin anla- d ğın gibi değil... Bu elbiselerin (etü)sü yapılmamış... Canı sıkıldı: — Eski elbiseye ütü ne iktıza a efendiciğim?.. — Ütü değil, valide etü.. Şaşaladı ! — Etü nedir? — Giyilmiş elbiseleri, bubarlı kazana koyup temizlerler Etü odur. Gedipaşayı biliyor musun? Oraya git: “Tephirhane neresi?,, diye sor. Sana gösterirler. Par- ça başına altınış para masrafını werip etüye koydurduktan sonra kâğıdını alır getirirsin! Bu karışık muamele, belliki gözünü yıldırmıştı. Bobçayı koltuğuna aldığı gibi, arkasına bakmadan yürüdü. - Bedestenin dış karçısında her gelenin bohçasını gümrük kok cusu gibi muayeneden geçiren adamlar var. Bolçaların içinde işlerine — gelen birşey gö- rürlerse, sahibini kaşla göz are- sında kandırmıya çabalıyorları — Dön dolaş.. Eger bu fiatı vereni bulursan haddim olmıyarak #eni tepeden tırnağa donatayım! — Dur, Hanım. Bir de biz görelim. Mübarek ramazan günü iki saat ayakta bekleme! — Üç buçuk benden.. Oldu mu gönlün? Şimdi hadi, git sağlıcakla.. — Paltoya dört veriyorum! sen benim gibişini bulamazsın. iki laf bir pazarlık.. — Müslümansan inan Hanım., Bizde yalan yok! — Bir buçuk lira.. O da se- nin güzel hatırın için... — Boy yok, pantolonda.. Boy olsa, üç de veririm..,, Dışarıda bu szhneler devam ederken içe- ride de müzayede başlamıştı. Memurun sesi; salonu bir baş- | tan bir başa inletiyordu: — (625)6 satıyorum. — Satı- yorum.. Sa..ttımi — Güvesi yok, yenigi yok.. lekesi yok bir kat müstamel el bise.. 8,5 litaya.. — Sa...tıyorum #a...tiyorum.. Sa...ttıml t ! », Kari Mektupları Darülbedayî’de i Muallim Ve Tale- be Gecesi Lâzım Darülbedayi'de eskiden her temsilde bir muallim ve talebe gecesi vardı. Bununla münevver şebir halkının ihmal edilmiyecek birsmıfı haftada bir gece olsup bir arada toplanıyordu. Öpereb lerde bu tenzilâllı gecenin kak- dırılmış olması belediyemizin va- ridatına tesir yapmış olsa bile harsımız için bir tarar değil mi» dir? Kaç talebe ve kaç muallim 150 kuruş vererek temsil sey- redebilir, Hoca ve talebeler namına bu getenin İhyasına müsaade edik mesini rica ediyoruz. Muallim: M. 8. 7,40 Vapuru Geç Xalkıyor Sabahları Pendikten hareket eden ikinci trea Haydarpaşaya tams saat 7,25te “yani tam vak» tında geliyor. Bu trenin vapuru Haydarpaşadan 7,40 da kalkıyor bir yolcu kütlesi, yağmur ve şid- detli poryaz cereyanı altında on beş dakika vapur beklemek mec- buriyetinde kalıyor. Ekseriti ta- lebe olan bu yolcular hemen hers gün bastalanıyorlar, Seyrisefaln idaresi ba vapuru Kadıköyünden on dakika evvel hareket ettirir. se bu mühim mahzur ortadan kalkmış bulunur. Esasen bu tre- nin (Pendikten on beş dakika evvel hareket etlirilmesi, — tale- benin vakti zamanile derslerine yetişmesi için yapılmıştı. Mercil sidinin nazarı dikkatını celbet- menizi rica ederim. Sabri Salim Kadınlar Camia Citmeli mi?. Burada ramazan münasebetiy- le yatsı mamazına erkeklerle beraber kadınlarda — camile- re dolmaktadr. Bu kadınlar arar sında küçük çocuklarla genç kız- lar da bulunmaktadır. Çocuklar rın ağlama ve gürültüleriyle genç kızların konuşmaları doğrumudur? Gönen; Cım Dürbin itizasi.0 mektüp yazan kar ritmizeğ 1 — Memlekette bir. çuval va bir kâğıt fabrikası açılmak - üre- redir. Projeleri hazirlanıyor. 2 — İstanbulda muhtelif konser- ve fabrikaları olduğu çibi Gelk buluda da vardır. Denize dökiük len balıklar bu fabrikaların da ih- tiyacından fazla olanlar ve satık mak İçin piyasaya çıkarılıp ta sar tılamıyan ve kokan balıklardır. 3 — Zeytinyağı — istihsalâtımıs hakkında İktısat vekilinin gazetee lerde çıkan beyanatı bu husustae» ki sualinize verilmiş ©a iyi ce- cevaptır. 4 — Yalnız altın ve gömüş madenlerinin değil, diğer madem — lerimizin işletilmsi için de esaslı adımlar atılmıştır. * Merzifonda Gazl Mahbup mahallesin” de Salim Hüseyin Beye: — Mektubunuzdaki — şikâyetk niz haklıdır. Fakat biz yazamı” yız, matbuat kanunu manidir. müddel umumiliğe müracast edi- | ni ge