Memleket Manzaraları Kozan Yeniden Kuruluyor Kozan, ( Hususi) — Büyük Türk Tarihinin çok eski devir. lere ait değerli asarını etrafında toplıyan, derebeylik zamanında Kozan oğullarının idaresi altında yaşıyan — kasabamızın — binaları kesme taşlarla inşa edilmiştir. Kasaba Fransız işgalinden evvel dört bin haneyi mütecaviz iken istilâda çok harap olmuş yıkıl- | mış ve bina mikdarı yarıya İn- miştir. Kasabada elektrik tenvi- ratı yoktur. İşlek cadde ve so- çkaklar lüks lâmbalar ile tenvir edilse halkımız karanlıktan kur- tulmuş olacaktır. İçme suyu için de yazın sıkinti — çekilmektedir. Kasabaya altı saat çeken ( Da- gılcak ) yaylasının çok sağlam bir suyu vardır, bunu şehre akıt- mak az bir masrafla — mümkün olacaktır. Belediye — bu hususta tetkikat yapmaktadır. Kasabada yeni bekçi teşkilâlı yapıldığı gibi kir bekçileri de — bir teşkilâta raptedilmiş — ve bhepsi bir örnek elbise — giymeye mecbur tutuk muşlardır. Devrek'te Çok Vahşice Bir Cinayet Yapıldı Devrek ( Husust ) — Burada şimdiye kadar işitilmemiş feci ve tüyler örçertici bir cinayet olmuş, şerir bir adam kardaşmı Farça parça parçalıyarak — öldür- müştür: Dergene köyünden Pirnebi oğlu Mehmet çavuş, bir miras meselesindan — dolayı — kardaşı Ömere kızmış, evvelki gece geç vakit komşusundan dönen kar- daşına pusu kurarak, saçma ile muhtelif yerlerinden yaralamıştır. Mehmet çavuş Ömerin düp tüğünü gördükten sonra koşmuş, elindeki bıçakla kardaşının kıh- sını, — kollarını, — bacaklarını vücudunun muhtelif yerlerini pu— çalamıya başlamıştır. Katil bu caniyane bareketin- den sonra kaçmış fakat yaka- Tanmıştır. İzmir'de Çok Feci Bir Cinayet Yapıldı İzmir ( Hususi ) — Gördes'te | çok feci ve tüyler Ürperlici bir ci- payet olmuştur. Okçularlı İsmail Ağa, evvelki sabah yatağında başı kesilmiş bir halde büulün- muştur. Zavallı ihtiyarın kafası oda- mın bir köşesinde vücudü de karyolada kalmıştır. Geceleyin işlenen bu vabşi cinayeti bitişile odada yatan Ağanın karısı ve kızı — kat'iyyen — işitme.sişlerdir. Katil, İsmail Ağayı yatağında birdenbire bastırmış, ustura ile kafasını uçurup — atmıştır. Şerir | katil ıuvıınılıııdıı Erikii'de Nıyır Seven Bir Adam | Erikli (Husasi) — Ezrikli ile Karapınar istasiyonu arasndaki | harap Şşosenin tamir ve inşası Erikli eşrafından Sarı zade Ah- met Bey tarafından deruhte edil. miş ve derhal faaliyete geçil- miştir. Ahmet Beyin bu hâyırlı işi sine alması takdirlerle karşı- tır. SON OPSTA: üğü Pulatir ittikçe Güzelleşiyor Beiediye Mükemmel Bir Hal Yaptırdı, Şehırde Hayat Çok Ucuzdur SA a Pulatlı (Husu- a) — Hayrmana ovalarının mer- kezi olan Pulatlı milli mücadele- mizde — yüksek bir şöhret ka- zanmş, — istiklâl uğrunda çalışan Türk — kuvvetle- rinin — ordugâhı olarak tanınmış- tır. Birkaç sene evveline — kadar mütevazi — bir köycük olan Pu- latlı Bugün Ana- dolunun en şirin ve en mamur kasabalarından bi- ridir. Yeni kurulan bu kasabanın ziral vaziyeti de mühimdir. Pw- latlı buğdayı bir eşi bulunamıya- cak kadar nefistir. ve en pabhalı satılan buğdaydır. Burada yetişen Adana'da Bir Ölüm Hâdisesi Ve Bıı Dedikodu Adana (Huıuıî)— Ozmaniye- den şehrimize tedavi edilmek Üzere gelen Zübeyde isminde bir kadın evvelki gece Cümhuri- et otelinde birdenbire ölmüştür. ğın kimselerin iddialarına na- zaran yanlış bir ilâçla öldürssca kadını, şehrimizdeki — doktorlar muayene etmişler ve bunun ale- lâde bir ölüm olduğunu tesbit etmişlerdir. , Şarkışla'da Kahve Yerine Üzüm İkram Edilecek Şarkışla (Hususi) — Tasarruf ve yerli mallar haftasının yaklaş- ması Üzerine kazamızda faaliyet başlamıştır. Tayyare cemiyeti binasında yapılan bir içtimada incir, fındık, Üzüm, kullanılması için — karar verilmiştir. Bundan böyle evlerde, çay kahve yerine findık üzüm incir verilecektir. Havza'da Bir Kaza Yüzünden Bir Terzi Yaralandı Havza ( Hususi ) — Burada Müessif bir kaza olmuş, Hacı Ali zade Ömer Beyin elinden kaza ile yere düşen bir tabanca ateş almış, çıkan kurşun terzi Şerif ustayı yaralamıştır. Şerif vstanın yarası ağırdır.. Mecruh ameliyat yâpılmak Üzere Samsun'a ılklodılıılqtır. Muş ta Suııstımal Maznun!ırı Mahkemeye Veriliyor Muş ( Hususi ) — Muş Mek- tupçusu Tevfik Beyle üç nahiye müdürünün İşleri teftiş edilmişlir. Bu zevata suüstimal zannı alt nda işten el çektirilmiştir. Tahkikat evrakı Adliyoya verilmek üzere- ,dir. Vt a Eski Pulatlıdan bir Intiba tiftik, yapağı ve afyon da diğer- lerine nazaran kıymetlidir. Pulatlıda şimdi haftada iki defa pazar kurulmaktadır. Bele- diye mükemmel bir hal yaptır- mıştır. Sebze ve et satışları bu Tarsus'ta Ziraat Ban- kasıKöylüye Tohumluk Dağıtıyor Tarsus Ziraat Bankası Tarsus, ( Hususi ) — Ziraat Bankası Ceyhandan satın aldığı buğdayı köylüye tevzi etmiye başlamıştır. Tevzi edilen tohum- luk bir buçuk milyon kilo buğ- day, yarım milyon kilo arpadır, Buğday Ceyhandan okkası 6 ku- ruşa alınm ş, köylüye beş kuruş 25 samim Üzerinden ve kefaleti müteselsile ile dağıtılmıştır. Zi- raat Bankasının bu bayrıhahâne tavaskuta sayesinde Tarsustaki ekin vaziyeti düzelmiştir. Köylü şimdi de ayni şekilde çekit tev- züni rica etmektedir. Banka köy- lünün bu ihtiyacım da karşılamak için teşebbüslere başlamıştır. Söke'de Yeni Bir Banka Açılacak Mi ? Söke (Hususi) — Kasabamız- da yalnız Ziraat bankasının bir gübesi vardır. Akseki Ticaret bankasının da burada bir şube aç- ması için teşebbüse girişilmiştir. Bu teşebbüs tahakkuk ederse kasabamızda ticart lıı.lîyıhı ar tacağı fmit edilm halda yapılmake tadır. Kasabamız- da et, yumurta, yağ " ' ucuzu. —. tereyağının ok- kası S0 kuruşa, bir yumurta kırk paraya, bir ta- vuk (10) kuruşa satılmak tadır. Yalnız ev kiraları biraz pahalıdır. Yakında —kasa- banım — elektrik tesisatı — yapıla- caktır. * Belediye şimdi bir de asri fırın yaptrmaktadır. Hulâsa Pulatlı hergün biraz daha terakki ete mekto ve gittikçe büyüyerek mü- kemmel bir şehir halini almak- tadır. Denizli'de Yerli Malları Sergisi Merasimle Açıldı Denizli (Hususi) — Yerli mak ları sergisi büyük bir merasimle aç İmış, birçok yerli malı Firma- ları sergiye iştirak etmiştir. Bu meyanda ipekiş mamulâtı da sergi de teşhir edilmiye başlan- mıştır. Söke ve Nazilli halkı sergiye iştirak etmek için Aydın demir- yolu kumpanyasından bir Avizo tertibini rica etmişlerdir. Aydın'da Bir Alkol Fabrikası Kuruluyor Aydın, (Hususi) — Kuş adalı Abhmet Bey namında bir zat, vi- lâyetimize tâbi Selçuk istasyonu- nun karşısında bir alkol fabrikası İnşa ettirmiştir. Fatrıl a lüzu- mu olan makineler yakında ge- lecektir. Hurda incir ve Üzümle- rimizin — istihlâkinde büyük bir faydası g&-ülomiı #üphesiz olan bu fabrikanın inşası müstahsili memnun ekııı!*lf Aşçılık Aşçılara İş Bulmak İçin Bir Cemiyet Kuruluyor Ankara ( Hususi) — Boşta olan aşçılara yer ve iş bulm k, aşçıların menfaatlerini müdafaa etmek için İstanbul, İzmir, An- kara gibi büyük irlerde birer Aşçı Cemiyeti ! edilecektir. Cemiyet Türk aşçılığının daha ziyade inkişaf etmesi için elinden geleni yapacaktır. Arapkir'de Kıskançlık Yüzünden Bir Cinayet Yapıldı ' Arapkir ( Hususi ) — Muallim mektebi mezunlarından Tarık Ef, isminde bir genç, evvelki gece, bir eğlentide Nurettin İsminde birisini tabanca ile öldürmüştür. Cina; sebep, bir kadın kır huaı&ı. Sanatkâr Ve Halk Nurullah Ata Edebiyat âlemimizde “ Halka doğru , sözü artık münakaşa edilamer bir esas oluyor. Fakat bu #özün daima iyi anlaşıldığını, ea asil manasında kullanıldığını zannetmiyorum. “ Halka doğru.,, birçok muharrirlerimiz için bir çalışma, cehit emri değil, bir basitlik, Fikri tembellik mazereti oluyor. *“ Biz, diyorlar, halka hitaben yazıyorurz; halkı güözel şeyler okumağa — alıştıracağır. — Fakat halk, hiç olmazsa bugünkü hâ- linde, öyle pek ince, pek yüksek şeylerden hoşlanmaz. Onu, anlı- yabileceği sözler, fikirlerle tenvir edeceğiz ve o yavaş yavş yüksele- cek, “belki yarın, belki yarından da yakın,, bizim asıl güzel yazılar rTımızı anlıyacak. Zannediyor mu- sunuz ki biz yalnız bu kadar yavan şeyler yazabiliriz? Bilâkis, elimizden çok ince şiirler, hikâ- yeler de gelir. Fakat onları şimdilik bıtakıyoruz; şimdi halkı tenvir ile, üzerinde güzel eserleri yuhollecegıınıı zemini - barzırla- 'ı ııenıılüı kisbi değil, fıtridir. Bir muharrir istediği zaman derin, istediği zaman yavan şeyler yazamaz kil Siz, mademki bin dereden su getirerek (yavan yazabiliyorsunuz, o halde esasen yavan adamlar- sınız. Zaten sizin en yüksek, en derin diye yazd ğınız şeyleri de biliriz; — onlar da — Lugüaküler kadar yavandır. Sonra o “ halkı yavaş yavaş alıştırmak,, iddianız, o tedriç fikri yok mu? İşte o herşeyi bozuyor. Sanat, fikir faaliyetlerinde tedriç yoktur. Çocuk ve halk çirkiai görerek güzele, yavamnı okuyarak derine al:ışamaz. Çirkin avan yavana al ştırır. WR:II:I'R: gunl’:uı-lerı o'l?uıııığı alıştırmak n İstiyorsunuz? Ona derhal en güzel eserleri verin. Evvelâ belki anlıyamaz; zararı yok, nihayet anlar. Çabuk anla- sın diye ona çirkini ve çirkinden- de çirkin olan yarım-güzeli verire seniz, onu asıl gaya zanneder ve bir daha düzeltmiye imkân yoH-'. Hem “Haik anlas n diye böyle yavan yazıyoruz,, iddiasında ne feci küstahlık var! Siz yüksekte- siniz, halk aşağıdadır; lütfen ona doğru — eğiliyorsunuz, öyle mi? Halbuki “Halka doğru,, nun asıl we asil manası “Halkla beraber, halkın içinden,, demektir. Her sanatkâr, her fikir adamı, yapabileceğinden fazlas m, hattâ yalnız mükemmeli istihdaf ederek güzel ve hayırlı bir eser yarata- bilir. Sanat, fikir faaliyeti, insanın kendi kendinin fevkine çıkmak için gösterdiği gayrettir. Sanat- kâr kendinden aşağıya değil, kendi derecesindekilere de değil, kendinden yükseklere hitap eder. Evet, halka doğru, yani halkı sanatkârın fevkinda bir kül et- meğe doğru. Kendi fevkimize yükseltmek istediğimiz bir mef- humu, kendimizden aşağı telâkki ederek işe başlamak ne tuhaf oluyor! “Halka doğru,,, kuvveti halktan almak demektir; kuvvet pınarına eğilmek - olmaz, orıyı yükselmek lâzımdır. “Halka doğru,, bir yıvınhi mazereti olmamalıdır; fakat öyle zannedenler çok.