14 Ağustos 1932 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 10

10 Sayfa ÇANAKKALE SON POSTA —— İngiltere Hükümet! tarafından Gazi Hz. ne hediyo edilen eserin teretimesi. Düşman Çok Kuvvetlidir. Derhal Bütün Kayıkları Gönderiniz! Saat Tde sahil muhabere istasiyonu şu işareti veriyodu: * derhal sırtların 500 yarda ileri- sine ağır ateş açınız. Bütün ge- milere haber veriniz.,, Birkaç da- kika sonra da Türkler İngiliz mev- zilerinin merkezine hücum edi- yorlardı. İngiliz hattı bu noktada birdenbire yarıldı ve düşmanın | bir kısmı — İngiliz hatlarının gerilerine kadar sokuldu. Bir | müddet için, vaziyet çok ve- hamet kespetti. Çünki İngilizlerin ihtiyat kuvvetleri yokta. Fakat ricat eden efrat tekrar toplana- rak süngü ile vaziyet tekrar dü- zeltilebildi. Türkler ricat ettiler. Ve o dakikadan itiharen Y sahi- lindeki kıtaata bir tek kurşun atılmadı. Karaya muvaffakıyetle çıkılmış ve yerleşilmişti. Fakat, askeri hastalıkların en yabim ve en sarisi olan bozgun Y sabili kıtaatının kısmı azamına | sirayet etmişti. Karadaki vaziyeti | iyice anlıyabilmek için bundan sonraki bir saat zarfında gemile- re verilen telâşlı işaretleri tahlil etmek kâfidir. Mermilerinin arzu edilen mahallere düşüp düşmedi- ğini soran Dublinde verilen cevap “bilmiyoruz,, dan ibaretti. 7,25 te | sahilden verilen bir işarette: “Derhal bütün kayıkları gön- deriniz. Adeden çok faik düş- man karşısındayız. Acele ediniz,, | Bunu takip eden bir işaret te sa- hile kadar sürüldük. Sırtı aşınca haber vereceğim. , 'On — dâkike | sonra gelen bir haberde de “ Y sahiline kayık gönderiniz. Vazi- yet ümitsizdir,, deniyordu. Türkler İngiliz mevzilerinden ricat ettikten — sonra aşağıda, sahilde olup bitenden haberdar olmıyan Kolonel Mattheus mev- zilerinin etrafını dolaşmıya başla- yınca ilk defa olarak sağ cenah siperlerinin bomboş — olduğunu gördü ve bunun sebebini anlamak Üüzere emir zabitini — gönderdi. Emir zabitinin Trapou — üzerine de 29 uncu Fırkaya şu haberi gönderdi: “Saat 7,45. Vaziyet teh- Hikeli. Takviye kıtaatına ve cep- haneye âcil ihtiyaç vardır. Başka türlü Y deki sırtlarda tutunmak kabil değildir. Olmadığı takdirde gemilerin ateşi himayesinde sa- hile ricat etmek — mecburiyeti | vardır.,, Bundan sonra bulabildiği efradı topliyarak yaralıların nak- linl setretmek Üzere derenin sa- hile inen yamacında mevzi aldı. Diğer taraftan, askerlerinin kayıklara irkâp edilme ameliye- sinin bu dereceye geldiğini gö- ren Kolonel Mattheus, bu tahli- yenin devamına müsaade etmek- ten başka çare göremedi. Saat V1 re doğru sahildeki yaralı ve sağlam efradın hepsi kayıklara ir- | kâp edilmişti. Fırka karargâhmdan hiçbir haber gelmemesi ve takviye kıtaatının - vurudundan” da Ümit kesilmesi üzerine Kolonel Mattheus kayalığın tepesindeki dümdarlarını da çekti. Yarım saat sonra son | nefer de kayığa irkâp edilmiş ve Y sahiline ihraç ameliyesi etra- fında hâsıl olan yüksek ümitler de böylece suya düşmüştü. İrkâp ameliyesi müddetince Türklerden hiçbir eser görünmedi. — — ——— stanbul 3 üncü İcrasından: markalı ka taşında Ahmet Bay Bajında birine B0 ağu M de sokak (Be: &rttırma suretile nde saat 13 ten mahallinde satılacaklır. açık dar — Taliplerin mahallinde momuruna mü- Tacaatları jilân olunur. |— Ankara Yüksek Zi;aa; ; İlk defa bülün tafsilâtile arze- dilen bu hikâyenin muhtelif vak'alarından anlaşılacağı veçhile, Kolonel Matlheus'ün fırka karar- aldığı noke Buna rağmen bütün çantaları ve İlevazımatı karada bırakıldı. Hatta öğleden sonra geç vakit bahriye zabitlerinden Keyes bir kaç bahriyeli ile ya- ralı aramak üzere karaya çıktığı ve bir saat kadar dolaştığı hal- de, tek bir kurşuna bile maruz kalmadı ! Bu plânın her tatbik safha- sında felâket amiz hatalar iş- lendi. Eline geçen fırsatları ih- mal eden kuüvvetlere tabil tali yaver olmaz! efradın | | gâhından emirlerin sanlığı, karaya çıktlıktan sonra kendisinin göstermiş olduğu ida- resizlik ve nihayet erkânı harbi- yenin göstermiş olduğu lâkaydi 25 nisan fırsatının heder olmasın- da ve nihayet gayet mühim olan bu mevziden yük âmil olmuştur. (Arkanı var) “TITÜS,, LAMBASI TİTO - LANDI - PARIS Elektrikten daha ço Tulumbasız ” benzin - ila dü di İŞTİALİ GAYRİ KABİL VE TEMİNATLIDIR. Tecrübe edilmek üzere 10 gün için meccanen verilir. Resimli kataloğlar üc Istanbulda: 300 ; ZRAHİ Tlcas Mektebi Mubayaat Komisyonundan: Mektebin mayıs 933 gayesine kadar ihtiyacı olan 350 teneke benzin 750 teneke ince mazot 10000 kilo kuru ot 25000 kilo kuru odun 750 kilo şeker 5950 kilo koyun eti 14100 kilo ekmek 850 kilo sadeyağ 22 ağustos 932 pazartesi günü saat 14 te münakasai aleniyesi icra edilecektir. Taliplerin şeraiti anlamak için hergün mezkür mektebe ve yevmi ihalede mektepteki mubayaat komisyonu- na teminat mektup veya makbuzlarile müracaatları. BESLER Çikolata ve Bisküvi fabrikası Yerli Mallar Sergisine iştirak etmiştir. İstihsalâtımızın en son ve mükemmel nümuünelerini burada göreceksiniz. Sergi münasebetile toptan fiatına pera- kende satışlar yapılmaktadır. BESLER pavyonunda bir dakika tevekkuf ediniz. İstanbul Gümrük Muhafaza Başmüdürlüğünden: 1 — 6 Açık deniz motörü için nümunesine göre ( bezi idare- den verilmek şartile ) tente yaptırılacaktır. 2 — Yevmi ihale, 15 Ağustos pazartesi günü saat 14 te icra edileceğinden isteklilerin *07,5 teminatlarile Başmüdiriyet binasında hazır bulunmaları İSTİKLÂL LİSESİ İlk, Orta ve Lise kısımlarını havidir. Bütün sınıfları mevcuttur. Kayıt muamelesine başlanmıştır Tumartesi, Pazartesi, Çarşamba günleri saat 10 dan 18 e kadar müracant olunabilir. Şehzadebaşı Polis merkezi arkasında Telefon 22534 - SÜ-DO-RONO PERTEM Terlemiye mâni olur. ricat etmekte bü- | | resimlerinden | onu saf, temiz, masum bir nkaralılar, Ağustos 4 Dünya Gü- zelini Görmek İstiyor (Baş tarafı | incl sayfada ) buraya davet ediyorlar. Avrupa seyahatinden — aydetten — sonra muhakkak onu kendi aralarında görmek istiyorlar. Dünya Güzeli herhalde, henüz tasavvur ma- hiyetinde — olan bu samimi ve — hararetli daveti — kabul edecek Türkiyede ilk ziyaret etliği yer Ankara olacak- Keriman Hanım Ankarada çok muhteşem ve mutantan bir şekilde —karşılanacak ve etralı hiçbir. yerde tesadüf etmediği sıcak ve bir hava ile ve tır. samimi çevrilecektir. Ankara, bundan sonra yapı- lacak güzellik müsabakalarında kendi — güzellerinin de iştirakini islemektedir. Öyle ya; Ankaranın, İzmirin, Adananın güzelleri yok mudur? Türkiyenin büyük şehirle- rinde de güzellik müsabakaları ya- pılmalı veya müsabakaların birin- cileri, Ankara, İzmir, Adana ve saire mümessili olarak İstanbulda- ki güzellik müsabakasına istirak etmelidirler. Anadolunun saf ha- vası ve nezih muhitinde yetişen bu güzellerin İstanbuldaki raki- belerini yenerek Türkiye güzelli- ğini ve belki de dünya güzelliği- | ni kazanmaları çok muhtemeldir, Bu fikir gittikçe kuvvetlenmekte | ve gün geçtikçe etrafına taraftar | toplamaktadır. Gelecek seneki güzellik mü- sabakasına memleketin tanımmış | şehirlerini temsil edecek güzellik kıraliçalarının da iştiraki çok iyi bir. netice — verecektir.. Hem bu vaziyette müsabakaya iştirak edenlerin adedi artacak ve ha- kikt Türk güzelini ayırmak daha kolay olacaktır. Bu sone, fevka- lâde bahtiyarlık eseri olarak sekiz güzel içinde bir dünya gü- zeli çıkarıverdik.. Bu fikir ta- hakkuk edecek olursa memleket- te bir güzellik kıraliçası bollu- | ğudur gidecektir. Meselâ İzmir güzelinin gözleri, Ankara güzelinin vücudu, Adana | güzelinin rengi, Samsun güzelinin dişleri Konya güzelinin 33 numa- ralı ayakları dillere destan ola- caktır. Bu arada Türkiye güzel- lik müsabakasının Ankrada ya- pılmasını istiyenler de vardır. Burada da Keriman Hanımı be- ğenenler var, beğenmiyenler var. Keriman Hanımı sadece gazete tanıyan — Ankara, aile kızı buluyor. Onun gözlerindeki zeki fakat itimat verici yı, onun ağzındaki şen, — fa- kat hürmet ettirici tebessümü, onun endamındaki ihtişam ve za- rafeti meftuniyet ve memnuniyet içinde doya doya seyrediyoruz. Ka- dın, kadını beğenmez derler amma, Ankara kadınları ezeli kıskançlık parıltı- hislerine rağmen, Kerimanı çok | isterseniz, çok K ' İstanbul Belediyesi İlânları beğeniyorlar. Belki bu beğenmek- te de yine şeytanl! ve ince bir kadıt zekâsı, bir kadım hesabiliği vardır. Öyleya Keriman H. dünya gü- zeli olursa, bütün türk kadınları da bu şereften kendi hisselerini al- mış olacaklardır. Ben bu muam- mayı bu şekilde hallediyorum. Belki daha başka düşüncelerde vardır! Burada da Keriman Hanımı be- genmiyenler, sekiz güzel içinden çıkan Türk güzelinin dünya gü- zeli oluşuna, hakikatlerin bütün belâgatine rağmen, hâlâ inan- mıyanlar var.. Çok mahdut bir zümreden ibaret olan Keriman H. aleyhtarları bilhassa şunları söylüyorlar: *Keriman H. sekiz kişi arasında seçilmiştir. Hakikt, bedii ve tabil Türk güzelliğiğini temsilden çok uzaktır. Bilhassa yanakları çok şişmandır. Gözleri biraz yukarıya çekiktir. Yandan bakıldığı zaman yüzü ve burun delikleri tuhaf bir manzara arzetmektedi. Kim ne derse d nn çocuğu, genci, ihtiyarı, kad- mı, erkeği, sevgilisine kavuşmak istiyen bir hasretkeş sabırsızlıgile Keriman Hanıma intizar ediyor. Ve onun için kalbi çarpıyor!.. Pırlanta Bilezik Paris, 15 (Hususi) — Bütün güzeller şimdi meşhur bir sayfiye beldesi olan Bol şehrinde eğlen- celi günler geçiriyorlar. Dünya güzeli Keriman Hanı- mın kazandığı takdir ve muhab- bet çok büyüktür. Kendisi her taraftan davet mektup ve telg- rafları almaktadır. Paris Sefiri Suat Bey Keri- man Hanima pırlanta bir belezik hediy etmiştir. Halis Beyden Mektup Dünya güzeli Keriman Hanr mın pederi Halis Beyden burada bulunan kardeşi, yani Keriman Hanımin amcası Muhlis Sabahat- tin beye bir mektup gelmiştir. Mektupta şu cümle vardır: “Birçok tiyatro direktörleri 18- rarla bazı tekliflerde bulundular ve ucunda da mühimce para da varha !.. Kerimanın herhangi bir temsilde kendisine tahsis edilen locaya gelip oturması için on beşer bin frank veriyorlar.. “Bu cihan krizinde fena para değil amma, ne çareki bu teklif« leri kabul etmemek zaruretin- deyiz.. “Ayın onbeşinde Pariste ka- lacağız... Oradan birçok yeni tek- lifler alacağımız işitilmektedir. Tabil şerefi — bozan her teklifi reddedeceğimden — emin - olabi- lirsiniz.. “Deniz tarikile avdetimiz he- men hemen takarrür etti gibi... Bu suretle Kerimanı davet eden Mis İtalya ve Mis Yunanistana da iadei ziyaret etmiş olacağız. Eğer bizi Pireden karşılamak memnun oluruz. , — ea |*i Belediyeye mensup mütekait, yelim ve dulların 1 - Eylâl - 932 yoklamaları Belediyeye mensup mütekait, yetim ve dulların Eylâl- 932 yoklama fönamelesine 15-Ağustos:092 pazartesi gününden itibaren başlan lacaktır. Maaş sahiplerinin yoklama ilmühaberi, maaş cüzdanı, nü- fus tezkeresi ve senedi resmileri ile birlikte maaş alınakta olduk- ları belediye şubesine bizzat müracaatle yoklama muamelelerini ifa ettirmeleri ilân olunur. (4083) İnkılâp Liseleri Talebelerine İnkılâp Liseleri Müdürlüğünden: Bakalorya kurslarına başlanmıştır. Bakaloryaya girecek -talebele- rimizin bir an evvel mektebe müracaatları cani olarak verilmektedir. lâzımdır. Dersler mec-