Gorgulof İdam Kararını Dinlerken Paris 28 — Dün akşamki cel- sede Gorgulof davası nihıxqt buldu. Ve Reisicümhurun - katili, idama mahküm edildi. Mahkeme salonunda erkekten ziyade kadın vardı. Gorgulof. her vakitki muammalı ve endişeli tav- rını takınmıştı. Maznun diğer cel- selerde olduğu gibi yine “mefkü- remi kurtarınız, mefküresiz yaşa- yamam,, diye mütemadiyen söy- leniyordu. Gorgulof kısa cümle- lerle şunları söylüyordu: Ben çok iyi bir doktor... Başka doktorlar kızıyorlar.. Bir hâkimin, bir jandarmanın zevce- lerini ve daha birçok hastaları kurtardım... Bunun üzerine maznun vekili Hanri Jero dedi ki: Gorgulof Hapsedilmelidir — Gorgulof bir matuhtan başka birşey değildir. Kendisinin hapsedilmesi icap eder. Artık o zaman hiç kimse ondan bahset- mez olur. Müddeiumumi hemen şu ce- vabı verdi: — Bu müdafaanın son mü- vellidülhumuzalı balonudur. Gorgulof'un bir müddet ev- | de | | değildir. vel nezdinde yeyip içtiği şarap taciri şahit olarak dinlendi. a Maznun, şarapçının şehadeti- me karşı dedi ki: — Söylediği doğrudur. _İçmek için dükkâna uğradım, cinayet fikrine karşı mücadele bhalinde lim. Vicdanım bana ıi_iy!? diyordu: *“Pol Dumer sana hiçbir şey yap- madı.. Fakat bütün dünyanın titremesi ve hidematı şakkaya mahküm olan kırdqlerimid:ıır- tar için büyük bir darbe Gorgulofun Karısı Ağlıyor ihayet mübaşir, M.m Go_'gu]ofu mr:ı.l:ıeı:e ıılung ithal etti. Mm. Gorgulof, siyah bir manto ve l3ı- şına bir şapka giymiş zavallı bir FaeKeterden bitkin bir halde idi ve mütemadiyen nğl.ıııııkkıyd;.. Kendisine doğru iğilen Gorgulof: — “Beni affet, affet! , Demiştir. Gebe ui aşikâr olan bed- baht kadın dizçökerek ve önün deki parmaklığa yapışarak göz- yaşları içinde şöyle dedi: “ karşı çok tatlı muamele ediyordu. Sonraları - değişti.. Çok yüksek hayallere kapılmış idi. Cinayetten 15 gün evvel Habeşistana ıllmii“*_ istiyordu. Esasen cinayetten hafta evvel birtakım garip te> vırlar izhar etmiye başladı. Kadının Sesi Boğulmuştu Birdenbire sesi, boğuklaştı. sözlerini ikmal edemedi. Mm. Gorgülof, biraz nefes aldıktan sonra, suikastten birkaç —— TEFRIKA NUMARASI:20 ! Beni | t a el tüaliteye ait | I hakeme tati! îdılj | duğuna dair | deığg:;im. Beyaz mıdir, - kirmizi | y Katil Gorgulof Hakkında Niçin İdam Kararı Hükmedildi Müddetumuminin İthamnamesi Muhakemeye saat 15,10 da | tekrar başlandı. -Müddeiumumi Donagig heyecanını zapta uğra- şan hazırunun derin sükütu için- de iddianamesini okudu ve hulâ- satan şunları söyledi: — Kazak Lazarof'un gözyaş- | larının samimi olduğuna inanmak- Görgülof'un kızıl ol Haais i delillere malik mıdır yoksa yeşil midir ? Bilmi- yorum. Herşeyden Evvel Katildir Gorgulof, herşeyden evvel, ve daha doğrusu sahte,.şehvetperest, | mutaassıp ve edebi temayüllere sahip doktor taslağıdır. Hayatta muvaffak olamamış, - iki kınlf. hastalıklı ve sadizme müptelâ bir adam olan Gorgülof, muhacir Rusların — Raspotinidir. O, bir hakkı ihkak etmek ve adaleti yerine getirmek salâhiyetini ken- dinde — görebilecek — bir adam Devlet reislerini - öldürenlerin ruhları daha saftır. Reiscümhur Karnonun katili Kazrizo, daha şeci ve samimi idi. Hukuk usul- lerini kendisine siper — ittihaz etmek istemedi. Gorgulof, deli değildir. Belki bir mutaassıptır. Fakat her halde bir canidir. İdam sehpasına çıkarılmağa mı, yoksa zindan bodrumlarına mı İâyıktır? Gorgülofr, — müddejumuminin sözünü keserek şöyle demiştir: — “Hakikati istiyorum.. He- men ölmek istiyorum.. Müddei- Beyfendi, Allah ta sizin hakkınızda hükmünü verecektir. Siz benim siyasi programımı ©- kumadınız.., Susunuz Kapı Dışarı Çıkarırım Gorgulof bir şeyler söylemek istedi. Müddeiumumi: — Susunuz ben sizi tasni gün evvel kocası ile birlikte - si- nemaya gitmiş olduklarını ve ak- bir. filim — parçası göıleriürkeıı katili rinden geçen Reisic r Dü meri alkışlamış olduğunu ıoylzd.ı. Mütemadiyen diz çökmüş bir vaziyette bulunan v a) kızaran yüzünü jüri azasına doğ- ru çevirmiş olan Mm.. (_';oıgulul. hıçkırıklar içinde dedi ki: — Ona merhamet et:'imı, ço- Şuma merhamet edinız!. rug;l:“u" üzerine Gorgulof, kab- karak şahitlere çıkışmıya başladı. Zevcesi, müttehime: : — Sakin ol.. Sen delisin, dedi. Bu elim celseden sonra, mu- ÇOCUKLUĞUM Meşhur Rus Edibiİ Maksim Gorkini: Bir gün ihtiyar öğle yeme- | ginden sonra mutfakta kestirirken yözünü Fuhsi boyası ile boyadılar. Uzun müddet yüzünde bu boyalarla korkunç bir şekilde dolaştı dur- dü. Kır sakalı ortasında koyü gözlük camları, iki siyah yn'l_fılk gibi nazarı dikkati celbediyor. kırmızıya boyanmış, uzun b:f:l' bir dil gibi aşağıya sarkıyordu. o..ıf: böyle muziplikler bul- maktan — bıkmaz, — yorulmazlardı. Ustabaşı hepsine susarak taham- n hayal ramanı Türkçeye Çeviren: Muvaffak mül eder, en fazla kızdığı zaman yavaş yavaş homurdanırdı. O de- mir, mum makası, yüksük veya herbangi bir madeni eşya tu- ö vakit — ihtiyatla hareket :I?rspııınıklınm tükrükle ısla- tırdı. Bu onda zamanla bir itiyat halini almıştı. Yemek masasında, ve bıçak — tutarken - bile başladı. Çocukların bu- çevirip bak- çatal yapmıya na gülmesiae başını mardı. e bulunan ve ağlamaktan | — ve temaruz eden bir adam ad- dediyorum. Eğer devam edecek olursanız Sizi kapı dışarı çıkarı- rim. Dedi. Jüri azasına döndü. Ve dedi ki: — Deliliğini ileri sürecektir. İnsanın kendini deli gibi göster- mesi güç bir şey değildir. Fakat ilmi baziçe telâkki eden bir doktor olan Gorgulof, dün akliye mütehassısları kendine yarı deli dedikleri zaman döktüğü sert göz yaşlarile hakiki mahiyetini ortaya | atmıştır. Gorgulofu iki ay müşahade altında bulunduran resmi müte- hassıslara itimat etmenizi tavsiye ederim. Müdafaanın mütlehassıs doktorları onu yalmız dün gör- düler. Darültünun Sıralarındaki Ruslar Müddeiumumi devemla dedi ki: “Darülfünun s;ralarında dağı- nık bir halde bulunan muhacir Ruslar arasında bu gibi işler ya- pacak diğer birtakım Gorguloflar bulunmamasına — dikkat muhteriz davranalım. Ben bir hükümetin emirlerine tebaan söz söylemiyorum. Sözüm, serbest ve vicdanım müsterihtir. | Katil — soğukkanlılıkla — hareket | etmiştir. Fakat bu suikastin bir misal teşkil edeceğini de — düşünmek | icap eder. Ben mâtem halinde bulunan Cümhuriyet namma söy- lüyorum , Şayanı Dikkat Bir Nakta | Gorguülof, devlet reisini inti- | habatın iki devresi arasındaki zaman zarfında öldürmüştür. Bu, gayet mühim siyasi! bir hâdisedir. Gerçi bu hâdisenin çok şükür vahim — neticeleri olmamış — ve Fransa sükünetini muhafaza et- | mesini - bilmiştir. Fakat — buna | karşı merhametsirce hareket et- mek İâzımdır. | Gorgulofun gideceği yer, kü- | rek değildir. le bir fenalık yapıp canını acı- tırlarsa geniş yüzünde bir buru- şukluk dalgası peyda olur, garip | bir tarzda kaşlarını yukarı çeke- rek almna, oradan çıplak kafası- na doğru yükselirdi. Büyük babamın bu acı tuhaf- lıkları nasıl karşıladığını — hatırlı- yamıyorum. Fakat ninem her seferinde yumruğu ile oğullarımı tehdit ederek bağırırdı: — Utanmıyor musunuz, koca herifler!. Amcalarım — çingene yavrusu hakkında arkasından hiç te iyi konuşmazlardı. — Yaptığı - işlerde kusur bulurlar, hayırsız ve tembel derlerdi. Amcalarımın ne için böyle yaptıklarını nineme — sor- dum; o merakımı izale etti: ——— edelim, | | olduğunu söyledi. * Adliye sarayının doktorunun ça- | Burada bitmedi. Lütfen 9 uncu | Hasımları yine kendisine böy- | ç ldam mahkümu Görgülot mah- keme huzurunda mahkeme Heyelti Raisli... Gorgulof. üdafaa Ediliyor. Celse terar açıldığı zaman Gorgulofun — vekilleri — kendisini müdafaa ettiler. Maznun vekili Marsel Rojel, Gorgulof hem ma- budü hem de rahibi olduğu bir din tesis etmişti. Maznun ve- kili Gorgulofun deli ve meczup Gorgulof Bayılıyor Uzun müdafaa esnasında Gor- gülof bayılır gibi bir hal aldı. Karilerimin Suallerine garılması için mübaşir gönderildi. Muhbafızlar maznunun — yakasını çözdüler.. Bütün salon heyecan içinde idi. Ne ise Gorgulof bir- kaç dakika sonra kendine ge- lebildi, Maznun vekili bu hâdise do- layısile susmuştu tekrar müdafa- aya başladı ve müdafaasını şu cümle ile bitirdi: çocuğu — için, — Karısı için, Harici Haberler sayfada okuyunuz —Görmüyor musun yavrum! İkisi | — de Vanyayı, bir gün başlıbaşına serbest kalırlarsa yanlarına almak l istiyorlar. Bunun içişidir ki onlar | biribirinin yanında Vanyayı kötü- | lüyorlar. Bu bir bile ve oyundan başka bir şey değil, Onlar ayni zamanda, Vanyanın büyük ba- banın yanında kalarak onun gay- reti ile üçüncü bir boyahane aç- masından da — korkuyorlar. Bu onlar için çok zararlı olur, anla- din mı? İçinden yavaş yavaş gülerek | devam etti. ıd— İşte böylece biri diğerini aldatarak soymak İstiyor. baban da l’;ıııılın ığrüy:nynv: mahsus - kızıştırıyor: - “ İvan için bedel vererek askerlikten kur- taracağım.. Onun bana lüzumu var , diyor... Cevaplarım Mersinde İmadüddin Beye: Sevdiğiniz kız nikâh olmadan evvel siz müracaat ediniz. Kız ailesine sizi tercih ettiğini söy- lerse, derhal mşan - ve nikâh yapar, bu suretle bir emrivaki ile işi halletmiş olursunuz. * “On yedi yaşında bir genç kızım. Üç senedenberi bir genci seviyorum. O da beni seviyor, şimdi sebepsiz bir şeyden darık dık, ben de o da barışmak isti- yoruz. Fakat bir türlü ne o ne de ben cesaret edip konuşamıyoruz. Ne yapayım bana bir akıl öğre- tin. Hanımteyzeciğim. Ayaspaşadan: Ş. M. Gönül barıştıktan sonra artık küsünün devam etmesine imkân kalırmı? ya bir mektup veya ikinizi de tamyan bir dostun de- İâleti, yabut ikinizi bir araya ge- tiren bir toplantı bu meseleyi halle kâfidir sanırım. * * 13 senedir. evliyim. İki de çocuğum var. Karım anasına ve kardeşlerine uyarak benden ay- rılmak istedi.. Mahkemeye mü- racaat — etti. — Ayrıldık.. Ona nafaka — bağladılar. Evvelce işim — iyidi. — Sonra işim b zuldu. — Çocuklarımı d=ner: eve dönmek istedim. Karım kabul etmedi. Şimdi ondan 400 kilo- metre uzakta demiryollarında ça- lışıyorum. Kendisini yanıma davet ettim. * Nafaka kâğıdım İcrada durmak — şartile gelirim , dedi. Esasen bu kadınla bir arada ya« şıyacağımı Ümit etmiyorum. Bana bir akıl öğretiniz. HM Zorla dostluk olmaz, derler, Madam ki — geçinemiyeceksiniz birleşmenize e ıııi)dâ:ıt dıhım.î;yleyoşhı:ıyınnı: Hayat iki taraftan birini iddia- larından yazgeçmiye mecbur ede- cektir. O vakit barışırsınız. HANIMTYE <—— TAKVIM — CUMA S1 Gün- 29 Temmuz - 932 hımr 85 lt ’f.nıl (vasatl kşaın ll — ıu: Jisı |2 22 .Hİ 246 “l-—ıi 9 .3)4 53 Öğle (a soliz 20 | yata Tkfedi (& 4713 17) Imsak —e —at : Onlar hiddetlerinden köpü- rüyorlar. Çünki bu paraya acı- | yorlar, Bir adamı bedel vererek askerden kurlarmak hiç te ucuz değildir. Şimdi ninemle beraber vapur- daki gibi yaşıyordum. Her ak- şam yatmadan evvel bana masal veya kendi başından geçenleri anlatıyordu. Bunlar bana masal kadar meraklı geliyordu. Evde olup bitenden, mal tak- siminden büyük babamın yeni bir ev satın almak arzusundan behsederken bütün bunların kem disile hiç alâkası yokmuş gibi, sanki başkalarından, komşulardan anlatıyormuş gibi hiç mühimse- meyerek — gülümserdi. Çingene yavrusunun bulunmuş bir çocuk olduğunu da ondan öğrendim. Ç Arkan var )