Gençler İçin f İzzetinefis Meselesi Bir insanın malik olabileceği en kıymetli şey izzetinefistir. İzzetinefis, hergün, her daki- ka muhtaç olduğumuz — şeydir, Su gibi, ekmek gibi bir ihtiyaç- tır, şampanya gibi lüks ihtiyaç değill Hergün bize — lâzımdır, yoksa cumadan cumaya giyilen bayramlık elbise gibi değil. Bir insan sabah kalkar kalk- maz izzetinefsine ihtiyaç duyar, ta ki ayna karşısımda traş — olur- ken kendine ehemmiyet verebi- sin. Akşam yatarken izzetinef- muhtacız. Çünki rahat ve derin bir uyku ancak bununla mümkündür. Bir mecliste sarhoş olup ken- dimizi kaybetmeklem, yalası aöye lemekten, şurada, burada gülünç olmaktan, katta kumarda hile yapmaktan, alış verişte günah iş- lemekten bizleri meneden şey izzetinefsimizdir. Bir adamın izzetinefsi yoksa, ona nasihat vermenin manası yoktur. Yardıma se muhtaç ve lâyık olan adam — izzetinefsi — olan adamdır. — İzzetinefsi — olmıyan kimseye yapılan yardıma yazıktır. Borcunu bilen izzetinefis sahi- bi bir adama para vermek ye- rindedir, fakat minnet nedir. bik miyen, para aldığı zaman sizi atlattığını iddia eden pespayelere yardımda bulanmak safdilliktir. İzzetinefsiniz. olmadıkça mu- vaffakıyet merdivenini başlıbaşı- nıza çıkamazsınız. İnsanlar harici yardımdan ziyade dahili yardıma muhtaçtırlar. İnsanı tutan en büyük kuvvet hariçten gelen yardım değil, içinden gelen kud- rettir. Sokaktan bir dilenciyi alip Perapalâsa koymak ona iyilik yapmak değildir, fakat bir adamı ümitsizlikten kurtarır, ona Üümit, neşe ve cesaret verirseniz, büyük bir yardım yapmış olursumuz. Mücrimleri hapishanelerde da- ha ziyade fenalığa sevkeden âmil evvelâ izzetinefislerini - ellerinden alışımızdır. Mücrimin izzetinefsi- ni kuvvetlendiriniz, onu kat'i su- rette kurtarabilirsiniz. İnsanın Allahı yine kendisidir. İnsan kendi hakkında vereceği hükümden korkmalıdır. Naki B'tliste Dükkân Kiraları Bitlis (Hususi) — Belediyenin yaplırmış olduğu asri dükkânla- rın kira ücretleri biraz pahalıdır. Bu dükkânların müstecirleri, buh- ranlı vaziyetin nazarı dikkate ahlmmasını, kira ücretlerinin biraz indirilmesini talep ediyorlar. Şerirler Kamyonu Soymuşlar Adana 27 ( Hususi ) — Salı günü Fevzi paşadan — Antebe gitmekte olan şoför Münürün idaresindeki kamyon, Başpınarla Üçdut mevkii arasında önlerine çıkan iki müsellâh şaki tarafın- dan durdürülmüş — ve içindeki 9 yolcunun para ve eşyası alın ik- tan sonra — bırakılmıştır. Haydüt- | lar yakalanmak üzeredir. Mümkün Değil! Bazı Ticaret odaları, İstanbul Belediyesi — tarafından — kesilmiş kuzulardan alnan vergilerin i- gası veya hafifletilmesi için bazı ı*şebbhslerde bulunmuşlardır. Fa- | <at verilen cevyapta bunun müm- | 'tün olmadığı bildirilmiştir. | si) | tütün | Bugün yine hususi trenle Köylüyü Kurtarmak Lâzım Suriyede Tü (Husu- Bundan beş sene evvel fiatleri pek pahalı idi. Bugün — tütün kumpanyalarının fıskarta) diye bir kenara — attığı tütünlerin — kıy- meti ozaman 100 kürüştan aşağı — değildi. İzmir — mıntaka sında okkası300 kuruşa tütün sa- tıldığı görülmek- te idi. Aradan geçen bu beş sene zarfında İzmir mıntaka- sının tütün rekoltesinde hissedi- lecek kadar bir fazlalık olmadı. Buna rağmen üç yüz kuruşa sa- tılan tütünlere bu sene 60 kuru- şa bile alıcı bulunamadı ve binne- tice en nefis tütünler elde kaldı. | Burada maruf tütün kumpanya- | larından birinin en mühim rüknü | bu vaziyetin sebeplerini şöyle l anlatıyor: — Bundan beş sene evvel | piyasada mevcut alıcılar bugün yine vardır. Bundan beş sene | evvelki tütünlerin daha nefisi piyasada mevcuttur. Bana kalırsa | bu sükutun başlıca sebebi tica- İzmir, Belediy; Henüz İşe Başlamamış! Aydın, (Hususi) — Şehrimizde hemen bütün gıda maddelerinde şiddetli bir fiat pabalılığı var. Meselâ kahve 350, şeker seksen kuruşa satılıyor. Belediyenin biraz harekete geçip bu meseleyi iş | edinmesi lâzımdır. Şehrimiz sıtma mücadele merkezi olarak kabul edildiği halde; belediye, bu mü- | kendi cadelede üzerine düşen | | vazifeyi ihmal etmiş gibidir. Şehir içinden akan Pınar | deresinin bir çeyrek ötede bırak- | tığı bataklık sahası olduğu gibi | duruyor. Belediye içilecek su ve kanalizasyon işlerile henüz meş- gül olmiya başlamıştır. Bu işlerin bir an evvel başar.Iması lâzımdır. Tirede — “ Bu Güzel Kasabamızın Şöhreti Hayli Arttı Tire (Hususi) — Yeşilliği ve güzelliğile iştihar eden kasaba- mız artık meşhur Bursa kaplıca- larını da geçti. Hafta geçmiyor ki; yüzler- ce kişi şehrimizi ziyaret etmesin. İzmir- den “900,, kişilik bir kafile gel- di. Aydın kumpanyasının bu hu- susta gösterdiği teshilât ve bilet ücretlerinde yaptığı tenzilât zikre değer. Yalnız tessüfe şayan bir nok- ta var; Fırsatiaa - istifade etmek retteki arz ve talep kaidesinin ta kendisidir. Bir taraftan köylü piyasanın bir an evvel açılmasını ister. Bu suretle elindeki tütünleri satarak borcunu ödemek mecbu- riyetindedir. Diğer taraftan tüc- car bu fazla arz karşısında tütün almaktan çekinir. Çünki piyasa- nın ilerde alacağı şekli tayinde müşkülât çeker. Halbuki evvelce böyle değildi. Ben 18 senedenberi Anadoludan tütün almaktayım, Evvelce köylü, [ malından ve vaziyetinden emindi. Kredi ile değil, kendi parasile iş görürdü. Kimseye borcu yolılıı. Bu itibarla tütününü — sat kendisini naza çckı)nmu Muş Vılayetı Şarkın 1Cennetidir Muş, ( Hususi ) — Tabiatin çok güzel yarattığı bu kasaba arkasını (Kurtik) namile maruf yüksek bir dağa vererek yüzünü altın namını alan, Murat ve Ka- | rasu nebirlerini göbeğinden ge- çiren geniş ve münbit bir ovaya çevirmiştir. Kasabanın şimalinde Nemrut ve Sürhan dağları, şark istikametinde de Bingöl yaylası vardır. Umumi manzarasına do- yum olmıyan güzel vilâyetimiz, van, Beyazıt, Diyarbekir, Mardin Elâziz ve Erzurum vilâyetlerile | çevrilmiştir. Bu vilâyetlerin tam ortasında bulunan bizim Muş Vilâyetinin (103,750) nüfusu vardır. - Vilâye- timizin dokuz kazası vardır. Bi- zim güzel vilâyetimiz saf ve te- miz havasile, altın gibi ovasile Şark vilâyetleri içinde bir cennet rumiyetler içinde bulunan Muş Vilâyeti terakkiye çok müstait | eee !'San'at Mektebi Talebesinin bir vatan köşesidir. Köylü C, ——— -istiyen üç beş açıkgöz muhteki- rin insafsızca hareketlerine bele- diyemiz her nedens göz yumdu, lâkayt kaldı. İzmirin en lüks ga- zinolarında bile azami 30- 40 kuruşa olan bir nargile bugün için Tirede 50 (!) kuruşa ve bir filcan kahve, bir bardak ayran, bir gazoz on, on beş kuruşa sa- tılıyordu. Halbuki burada yoğur- duün okkası 20 kuruştur. Beledi- yemiz, — misafirlerimizi — rencide eden bu vüziyete nihayet verme: lidir. RECAİ ün Piyasasının Düşkü Köylünün Para Sıkıntısı Yüzündendir İzmirde bir depoda tütün işliyen kadınlar .. v .. niuğu, ni fünün bu vaziyeti karşısında kum- panyalar arasında rekabet başlar; piyasayı ilk a- çan — kumpanya iyi — tütün- toplamak en leri için( talep) mec- buriyetinde ka- hırdı, Piyasayı a- çan kumpanyadan geri kalmak is- temiyen — diğer kumpanyalar da nepahasına olur- sa olsun tütün almıya çıkardı. Size ufak bir misal getireyim: Bu sene ben; İzmirin bir mınta- kasında bir — tülün 30000 kilo tütün satın aldım. | Eylülde 60 kuruştan satın aldığım | nümunesidir. Bugün birçok mah- | tütünlerin parasını mensup oldu- ğgum kumpanya teşrinievvel " ni- hayetinde vercekti. Fakat bu — tütün bankalara borcu — vardı. — Eylül ortalarında bana müracaat ede- rek paraların derhal tediyesi halinde okkasını 35 kuruştan ter- kedeceğini söyledi ve parasını aldı. İşte fiatin düşkünlüğünün esası Zzürramın buradan geliyor ADNAN Gönende Bir Okka Kiraz Beş Kuruşa Gönen (Hususi) — Kazamızda bu sene kirazlar erken yetişmiştir ve çok ucuz fiyatlerle satılmak- tadır. Bir okka kirarz beş kı- Druştur. 5-10 gün sonraki fiatin dıha çok düşerek hemen yok |pahasmna satılacağı anlaşılmaktadır. Her sene olduğu gibi bu se- ne de Panayırlar — açılmaktadır. Sarı köy panayırı ayın on dördün- | de açılacı ktır. Bu panayır lâtif | havası ve bilhassa ağaçlıklı man- zarası ile muhitteki panayırların en zevklisi, en neşelisidir. CA Konya Sanayi Sergisi Konya 30 — ( A.A. ) — Kon- yada açılacak olan milli sanayi sergisi, | ıg::toı İstanbul sergi- si münasebetile, temmuzda açılacaktır. Edirnede Spor Bayramı Edirne (Hususi) — Cuma günü şehir etadyomunda Mıntaka san'at mektebinin spor bayramı vardı. Saat dörtte spor bayramı muntazam bir resmigeçitle baş- ladı. Sonra 100, 200, 400, 800, 1500 metre sürat ve mukavemet yarışları yapıldı. Daha sonra at- lama — müsabakalarıma — geçildi. Müsabakalar umumiyetle çok gü- zel oldu ve seyirciler güzel bir gün yaşadılar. N& zürramdan | | | nafiz Oynanan Oyunlar Şam 29 ( Hususi ) — Bu mek- tubumda Lübnan voe Suriyede siyaset namına oynanan oyunları ye çevrilen - fırıldakları, memler ketteki kargaşalığı canlandırınıya çalışacağım. Kânunlarda yapılan intihabat faciasından sonra, &âli komisef M. Ponso, kendisini aldatan müf- sit ve seciyesiz. adamlardan yüğ çevirerek Vatanilere ilimat gös- termişti. Bu itimat ve teveccül üzerine Şam intihabatında Vatar niler altı meb'us çıkarmıya muvaf fak olmuşlardı. Vatanilerin ka- hir bir ekseriyetle kazandığını gören fırsat ve menfaat düşkünü adamlar Vatanilere iltihak ettiler. Nenticede ekallıyette olan Vatar niler Mecliste ekseriyeti temine muvaffak oldular. Bu vaziyet karşısında Şamda — sokaklarda nümayişler yapılmıya — başlandı, Suphi Berekât ve Vediulçiçekliye suikast tertip edildi. -Ahalinin silâha davrandığını gören Âll Komiser M. Ponso herhangi bir ihtilâle mâni olmak için, Su- riye Meclisi Meb'usanını — içti- maa davet etmeden, Lübnan reisicâmhur — intihabatını yaptır- mak üzere Beruta gitti. Bir Kadın Parmağı! Âli komiser Swiyeyi terkedip Beruta geldikten sonra reis'cim- har intihabatını da yaptırmadı. Ahali arasında bir dedikodu ve intizar başladı. Ve nihayet rcisi- cümhur intibabatına bir kadın parmağının karıştığı iddiası orta- ya atıldı. Bu iddiaya göre çok bir. makamın — karısı, şimdiki — Lübanan reisicümr haru Şarl Debbasın madamile riyaset'cimhur — makamı — 'çin pazarlığa girişmiştir. Fihakika iki kadın Şarl Debas tekrar reisicümhur olmak için 25 bin altın lira esası üzerim d n anrlaş lınmış'ır. Fakat, Lübunan meb'uslarından bir zat bu kirli ve iğrenç teşeb- bisü keşfetmiye muvaffak olmuş- tur. Riyaseticömhur makamının para ile satın alımr bir meta haline getirilmesi halkta büyük bir nefret tevlit etmiştir. Neticede — Reisicümhurluğa, | Meb'usan Meclisi Reisi Trablus- şamlı Şeyh Mehemedülcesir nam- zetliğini koymuştur. Hristiyan Lübnan devletinin basıra Şeyh Mehemedülcesir g'bi br Müslümanın gelmesi teşebbü- süne Fransızlar itiraz etmişlerdir. Halbuki son tahriri nüfusta Lüb- nanın İslâm nüfusunun Hrıstiyan >fusuna faik olduğu — anlaşık ma ştır. Bu nazik vaziyeti ve emriva- kü halletmek için nihayet bulunan çare yeni Lübaan Kanunu Esasi- sini amelden iskat ve Cümhuri- yeti ilga etmek - olmuştur. Şarl Debas ta hâkimi münferit ilân edilmiştir. Ayni zamanda Lübnan- daki bazı müslüman kaza'arının Suriyeye ilhak edilerek Lübnanda bir. Hristiyan ekseriyeti temin edilmesi için bir teşebbüs vapık ıştır. ğ Lübnan ve'Suriye efkârı umur miyesi teessür içindedir. Tehlikeli Surette! Mehmet isminde bir yoğurtçu Hasköyde Cemal isminde biri tehlikeli surette yaralamıştır.