25 Kasım 1931 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 6
Kari Mektupları Kaçakçılığa Acaba Kim Sebep Oluyor? Geçen gün gazetelerde şöyle bir havadis vardı: “Bafrada tütün kaçakçılığı fazlalaştığından kaçakçılığın men'i için lâzım gelen tedbirler alını- yor ve saire., Evet, çok doğru, kaçakçılık yar, Yalnız şunu nazarı dikkate almalıdır: Kaçakçılığı tevlit eden İnbisar idaresinin bazı muamele- leridir. Tütün inhisarı tütünün okkasını iki buçuk liraya satın aldığı zamanlarda köylü için (7) kuruşluk bir sigara çıkarmıştı ve köylü bunu içiyordu. Şimdi ise (3) kuruşa buğda. yanış (2) kuruşa mısırın; (30 - 40) hfıı.ı da tütününü satan köylü- nün (7) kuruşluk Imm tü- tünü içemiyeceğini niçin düşünmüyor. İdare bunu düşün- meli ve icap edeni yapmalıdır. Sorarım — size: Kaçakçılığın kapahati köylüye mi ait, yoksa kaçaklığa — meydan — vermemek için tedbir almayana mı? Samsun: Ali oğlu Yakup Kiralar -Fazladır Muhterem Büyük Millet Mec- Hisine; Yeni bir icar kanununa ihtiyaç yardır. İcar inerse hayat ucuz- hyacaktır. Benim gibi dükkân- clar da buhrandan kurtulacaktır, H, Fehmi * Cevaplarımız Kadıköy karilerimizden M. A, Beye: Mektep idareleri, kanun ve nizamnamelerle len salâhiyetleri — istimalde ser- besttirler. O mektebin idaresin- den mesul olan zat herhalde bir düşünceye binaen böyle bir ka- rar vermiştir. Müdahale doğru olamaz, bizi mazur görmenizi rica ederiz efendim, * Kadıköy Cevizlik Sefa sokağı numara 12 M.Tuğrul Beye: Mektabunuzu aldık ve oku- duk. Şimdilik bizi mazur görme- nizi rica ederiz. Çünkü bu vazi- kendilerine veri- | feyi bizzat hikâye muharririmiz | yapmaktadır. - * Van ,, da telsiz telgraf me- muru Muhiddin Beyo: — Himayei Etfale veya komşu Vilâyetlerdeki Şehiryatı mektep- lerine müracaat ediniz. Bu suretle bir evlâtlık temini daha kolay ve daha hayırlı olur. Verem Cemiyeti Azayi vazife Başına Davet Ediyor İstanbul miyetinden : 1 — 932 senesi yaklaşmakta ve köngre zamanı gelmektedir. Senelik faaliyet raporu ve hesap hulâsasının ibzarına başlanacaktır. Binaenaleyh, 931 alidatını ödemiyen azayi müuhteremenin, — taahhütlerini Cıııloiln Hilâliahmer Cemiyet meleri. binasında 2 — Herhangi bir sebeple ken- kisine cemiyetin aylık meecmuası olan “Yaşamak Yolu, gitmiyen mukayyet azanın mufassal aderes- lerini merkeze bildirmeleri kemali ehemmiyetle rica olunur. “Verem Mücadele Ce- | merkezine JTütfen getir- || — Tarihi Dördüncü — Muradın sevdiği adamlardan biri de Hekimbaşı Emir Çelebi idi. Büyüklerin te- veccühü, daima haset uyandırır. - | Çünkü o teveccüh, ikbal denilen refah, inşirah ve şöhret âleminin anahtarıdır. Büyüklerin teveccü- bile zengin olmak mümkündür. Yne © sayede meşhur olmak müm'cündür. Dillerde destan olan hırı_ı sayfalarım bol bol iİşgal eden saray intrikaları, hep bu teveccühü benimsemek hırsından doğmuştur! Kaba bir tabir ile söyliyelim: — İkbal denilen şey güzel bir kadın gibidir. Düşkün- lerini bırıhırını düşürür, boğuş- turur, Emir Çelebiye dı Dördüncü Muradın kudretli Silâhtarı Mustafa Paşa düşman kesilmişti. Bazı ilti- maslarını kabul etmemesinden dolayı muğberdi. Hünkâra soku- Kuşundan — kuşkulanıyordu. — Bu sebeple yolunu bulup onu uzak- laştırmak, yerine kendi adamla- rından Z:ynollbıdın Efendiyi geçirmek istiyordu. Fakat Emir Çelebi, zarif bir adamdı. Güzel nüktelerle, tatlı hikâyelerle, oynak ve kıvrak şiir- lerle Padişahı — eğlendiriyordu. San'atinde de mahirdi. Hastalık- ları teşhis ve tedavi etmekte muvaffakıyet gösteriyordu. Bütün bu meziyetlerine bir de şatranç ustalığı inzımam ediyordu. Padi- şah onunla şatranç oynamaktan zevkalıyordu. Bu kıratta bir rakibi atlat- mak kolay değildi. Lâkin Çelebi- nin fena bir itiyadı vardı: Afyon kullanırdı. Halbuki Padişah bütün mükeyyifatı şiddetle menetmişti, Kendisi sayılı ayyaşlardan olınakla beraber şarap içilmesini yasak etmişti, meyhaneleri kapatmıştı. Kahve ile tütünün de son derece aleyhinde bulunuyordu. O derece- de ki, bir lüle tütün kullananı, bir fincan kahve içeni aman vermeden öldürüyordu. Silâhtar Paşa, düşmanını ez- mek için işte bu noktayı tutamak yaptı. Hekimbaşının afyon kullan- dığıni Padişaha söyledi. Sevgili silâhtarının her sözüne inanan dördüncü Murat, ilk defa emni- yetsizlik — gösterdi, hekimbaşıya sordu: —Efendi, sen afyon yer misin? — Hayırl SON POSTA Padişahlara yalan söylememek an'ane iktızasından idi. Dördüncü Murat, hekimbaşının bu cevabı üzerine tahkikat icrasına lüzum görmedi, rihnindeki akideyi sildi. Fakat silâbtar, işin ardımı burak- miyordu. Hünkâr, şatranç oynatınak için hekimbaşıyı davet — ettikçe he- men jurnalını tazeliyordu: — Padişahım! -diyordu - al tir- yaki afyonunu yemeden gelmez. Hünkâr, kuvvetli bir kanaatle daima reddediyordu: — Hayır, yanlışsın. Bizim çe- lebi afyon yemez,. 1048 tarihinde Bağdadın is- tirdadı için hareket eden büyük orduya, bizzat hünkâr kumanda ediyordu. Bu sebeple Bağdada gidiş pek muhteşemdi. Bütün saray, orduya illtihak etmişti. O meyanda hbekimbaşı da, silâhtar | da yoldaş olmuşlardı. (Nezip) menziline geldikleri gün Padişah, yine şatranç oyna- mak ve oynatmak istedi. Emir Çelebiyi kendi çadırına çağırttı. Halbuki silâhtar, para kuvvetile hekimbaşının adamlarından biri- ni elde etmişti ve onun altından mamul bir kutuyu entarisinin ko- yun cebinde sakladığını öğren- mişti. Hünkârın emrini iştir işitmez kötü kötü güldü ve hain bir hamle hazırladı. Biraz sonra Emtir Çelebi hu- zurda idi, bir iki oyun oynamayı müteakıp apdest - tazeliyeceğini işrap ederek ayağa kalktı, edi- bane adımlarla dışarı çıktı. Silâh- tar, fırsatı fevtetmedi, efendisine sokuldu, fısıldadı: Musahabe Sultan Murat, Hekimbaşısı Emir Çelebiyi Nasıl Cellâda Gönderdi? — Hekimbaşı afyon yemiye gitti | Hünkâr, li nedimini tatlı bir sesle azarladı: — Zavallıya iftira etme, mah- cup olnrııı — Ben müfteri değiıı Padi- şahım, Fakat ©o sizi aldatıyor. Entarisinin — ceplerini — arayınız. Afyon çıkmazsa beni cezalandırınız. Dördüncü Murat, bu kuvvetli itbam üzerine yerinden fırladı, dolaşmıya — başladı. Hekimbaşı çadıra gelince onu ayakta buldu ve bir köşeye çekildi. Padişah, geziniyormuş gibi yürüdü, Emir Çelebinin yanma gelir gelmez eli- ni koynuna daldırdı ve sordu: — Efendi, baka'ım, cebinde ne- ler var? Hakikaten iç cebinde bir altın kutu vardı ve afyonla doluydu. Sultan Murat, bu cürüm vesika- sını sakin sakin açtı: — Bunlar nedir, dedi, ilâç m? Zavallı hekimbaşı, soğuk so- ğguk ter dökerek cevap verdi: — Padişahım; islah olunmuş, zararı giderilmiş afyon hulâsasıdır! ise yiyiver de göre- Şimdi kendi elile afyondan hap yay hekimbaşıya — sunu- yorduy 'P:P hain hain Znıımlını- yordu: — Yut, Ef. yut! Afyon bittikten sonra emir — Otur, şatranç oynıyalım!.. Bu sahnenin sonunda Ç:lebl mezara ıümrlllynrdıı ve , yeni hekimbaşı ıfıul k :ıık :ıuı gı=n .y.w 4** 44 üncü Mektep Talebesi Son Postada İstanbul 44 üncü İlkmektebin beşinci sımf talebeleri dün muallimlerile birlikte matbaamızı ziyaret etmişlerdir. Talebeler, tahrir, tertip ve makine dairclerimizi gezmişler, kendilerine bir gaz- tenin hazırlanma ve intişar safhalarına ait ameli izahat verilmiştir. Resimde kendilerini (SON POSTA) nn Önünde görüyorsunuz, Dünyada Spor Futbolda İngiltere Takımı Galip Geldi Londra, 19 (ALA) — İngiliz takımı ile Gal ekipi arasında Liverpolda (25000) — seyircinim karşışında yapılan futbol maçındz İngiltere İskoçya ile birlikte sa- hip bulunduğu beynelmilel futbol şampiyonluğu müsabakasına ait ikinci muzafferiyeti de Gal takı- mını 3-1 mağlüp ederek temin eylemiştir. İngiliz ekipinden gol atanlar Portsmutlu takımını Smitb, Der- bili Kruks ve Hinedir. Gal takımının yaptığı bir tek göolü Kardifli Robins atmıştır. Birinci haftayımda iki taraf ta birer sayı yapmış bulunuyorlardı. Müsaade Verilmedi Fransada bazı şehirlerde rug- bi müsabakaları ecnasında müte- addit koşular yapmak Üzere mü- saade istiyen dünya rekordmeni Ladumeke federasyon bu müsa- adeyi vermemiştir. Tildenin İntikam Maçı Pariste Spor Sarayında yapı- lan muazzam tenis profesyonel müsabakalarında Tilden hasmı Alman Nussleni 6-2, 6-3, 63 mağlüp emiştir. Yine profesyonel Plota Çek Kozeluka 6-3, 6-4, 6-i mağlüp olmuştur. Buz Üstünde Hokey Pariste Spor sarayında İ giliz Milli takımı Fransız Muhte- litini 2-0 mağlüp etmiştir. Bu df ee Öülmerz e'i Sarkenlllk di 1 5 4 müsabakada on beş bin kişi — bulunmuştur. Bir Şampiyonun Galebesi Dünya tüy siklet şampiyonu Battlinz Battalino Şikagoda düm ya şampiyonluğu için — yaptığı — müsabakada hasmı (Earl Mastro) — yu on ravuntta sayı hesabile mağlüp etmiştir. Müsabakada on beş bin kişi — bulunmuştur. Spor Tasarrufu Paris 21 — 1932 olimpyadıst — Gidecek Fransız sporcularına aöf — Tahsisat, Meb'usan Meclisinct yedi milyondan üç milyona #” indirilmiştir. Yunan Takımı Galip e HM İşe ae SEZ AAAT AR İ a v Selânik, 23 — Selânik mul” teliti, Sofya — muhtelitini karşı üç sayı ile mağlüp İki Takım Berahere Kaldi “' ? Atina, 23 — Olympiakos *i Apollon takımları arasında maçı üç üçe berabere miştir. Ankara Lik Maçları Ankara Futbol Heydi”/’ 27 kânunuevvel 931 günü İera edilecek lik V© e maçları: Cebeci sahasındaz İki ikinci, 7 kımlar lik maçı Altınordu ı,ı.-* lâtıharbiye (bakem: Emin B.) -'l:üklll sahasında: BM"I w kımlar Çankaya - Gençler9 Gi (silt) saat — 14,30 da H'k.' Kâmil Bey)
