Ecnebi Kadın Atletler 'Bizim Erkek Sporcular- dan Daha Mı Yüksek? Bu son seneler kadınlar at- letizmde — harikulâde — ilerle- diler. Kadınların terakkisini bir gözden geçirelim: İ921 senesinde kadın atle- tizm rekorları çok düşüktü. 1924 senesinde ilk defa ola- rak Parisli Mile Violette Mo- risi 1(0 M. 150 gülle atarak ir rekor yaptı, ve bu rekor l;enweı kıı'ılıııııd:_l (Pr layıs 1927 de a| P'lx şehrinde Alman m ong 10 M 849 atmak suretile eki rekoru kırdı ve bilâhare bu rekoru 11 M 32 ile Bres- lavda ve 11 M52 atarak Ber- linde 3 haziran 1928 de kırdı. Bundan sonra Alman Mile lenbleimin — muvaffakıyetleri başladı. 1 temmuz 1928 11M 260 ,21 temmuz İl mzs, 12m85 ve 28 harziran 1931 de Paris- te Fransa Almanya karşılaş- masında kendi — rekorunun 12,88 e& çıkardı. Bu tarihten itibaren yedi defa kendi ve en son olarak kulüpler arasında yapılan bir müsabakada ayni gün zarfın- da dört defa rekorunu kırdı. İlk atışta 13,19 |Mlle Huble- 2 ” 13,21 | m'in Re- |3 , 13,37| korları — Ve son atışta 13M 70c atarak yeni bir rekor yaptı. Atışlarda sık sık - kırilan kadın rekorları 80 M. manialı ıyınşlarda yedı sene zarfında ancak | saniye gibi az bir müddetle - kırılabilmiştir. 12 haziran 1927 Alman Von Breton Berlinde 12 4-5 koş- tu. | temmuz 1928 de Çe- koslovakyalı İyekkova 12 1-5 ve 24 mayıs 1930 da Afri- kalı Misr Clark ayni de- / receyi tekrarladı. İki ay son- ra Stokholmda Mlle Ga- “'cobson bu rekoru 121/2 a ? indirdi. 2 Mayısta Mile Clark -80 M, manialı koşuya 11 4/5te I koşarak düna rekorunu yaptı ve hâlâ bugüne kadar kimse bu rekoru kırımıdı Görülüyor ki. kadın derece- leri bilhassa manialı yarışlar- da bizde erkeklerin yapama- dığı bir hadde vâsıl olmuştur. Avrupada — sporların esası olan atletizme verilen ehem- miyet — elde eâllkl i ;lu Uşayanı — hayret lerecelerle :İnyasnbıttıry Bugüne kadar her spor şubemizde geri kak Mamıza sebep atletizmdeki | düşüklüğümüzü hiç olmazsa 'AWUpa kadınlarının — seviye- tine çıkarabilsek bizim İçin bir teselli olacaktır O günleri beklediğimiz şu "'iludı erkeklerile boy ölçüş- Memizkabil olamıyan ecnebilerin adınlarile bundan sonra du“ükçe meşgul: olacağız. —— 'hâ;:ımn birdenbire tecennün zahip olan Şehzade TEL A UA SPOR Yeni Bir Spor Meselesi Daha Çıktı fırsat | Amatör Sporcular Sınema Sinema Filmi Çevırebılırler Mi ? 1932 olimpiyatları münase- betile yine ortaya amatörlük, profesyonellik münakaşası çıktı. Zaman zaman çıkarılıp bir çare bulunamadan kapa- tılan bu bahsin yeniden canlanmasına sebep, bu sefer- ki olimpiyadın film şehri olan Holivuta pek yakın olan Lüs Ancelosta yapılmasıdır. Her fırsattan istifade yolunu bulan zengin film şirketleri Los Ancelosa gelecek sporcu- larla şimdiden film konturat- ları imzalamıya başlamışlar- dır. İmzalanan — konturatlara nazaran birinci ve ikinci dere- celeri ihraz eden şampiyon- lardan ekserisi memleketlerine avdet etmeden evvel Holivuta uğrıyarak kumpanyalarla yap- | tıkları mukavelenin ahkâmını | icra edeceklerdir. Bazı nizamnameciler, sporla temin edilmiş şöhret dolayısi- le filim kumpanyalarile kârlı mukaveleler imzalamayı ama- törlüğe muvafık bulmadıkla- rından böylelerinin amatörlük sıfatını muhafaza edemiyecek- lerini iddia etmektedirler. Di- ğger bir kısım mütchassıslar da böyle bir kaide konulursa evveline raci olamıyacağından maddenin nizamnameye konul- masindan evvel film çeviren- Alman kadın atletlerinin kaptanı ok taliminde Amatörlüğü münakaşa edilendünyaTenis şampiyonu Koşe lerin — cezalandırılamıyacağını, |.4ı.|bııld filimlerden acele dav- —— yanan bir kısım amatörün kâr redip diğerlerinin mahrum ka- lacağını ileri sürmektedirler. Fransızlar böyle bir ama- *törlük kaidesi konulduğu tak- “dirde en büyük şampiyonla- )'ındın Koşenin de — müşkül mevkic gireceğini söylüyorlar. Filhakika tenisci Koşe mühim bir film kumpanyasile tenisle alâkadar bir üÜzere konturat imzalamıştır. Bu şampiyonun şahsı hak- kında evvelcede dedikodu ol- muştu. Koşe spor levazımı mağazası açtığı vakit bazı- ları bunun sporu bir kâr membar telâkkı eden bu şam- piyonun artık amatörlük sıfa- tını muhafaza edemiyeceğini kuvvetli delillerle iddianetmiş- lerdi. film çevirmek Fransızlar beynelmilel mü- sabakalarda fevkalâde muhtaç oldukları bu şampiyonu pro- fesyonellik damgasından güç hal ile kurtardılar. ve diğer milletler ( İngilizler hariç ) çok mutaassıp olduk- ları bu meselelerde yardım- Jarına muhtaç oldukları büyük Fransızlar (Ko_calarını Mahveden Kadınlar Kimlerdir? Ailenin Kesesini Kim Tutar? Parayı erkek kazanır, fakat onu kadın sarfeder. Bir erkek, nekadar kaza- nırsa kazansın, karısı © ka- zancı israf ile öteye beriye dağıtıyorsa, 6 adamın para sahibi olmasına imkân yok- tar. İhtiyacından fazla para kazanmak iktidarını haiz olan | kimseler müstesna, her erkek karısının israf veya tasarrufu yüzünden bedbaht veya mes- ut olabilir. Demek ki, evinin manivelası kadının elindedir. Kadın is- terse kocasına ve çocuklarına rahat ve müreffeh bir hayat temin edebilir. İsterse onları ebedi sefalet içinde yaşatır. Böyle olduğu halde kızla- rımıza parayı ne süretle sar- fedecekleri hakkında hiçbir fikir vermeyiz. Genç kız ev- leninceye kadar para endişesi nedir bilmez. Tamamen tufeyli bir vaziyettedir. Her arzusu- nun tatmin edildiğini görür. Fakat para nereden kazanı- hr, nasıl sarfedilmek lâzımge- lir, bunun hakkında zerre kadar fikri yoktur. Her Baba, oğlunu mesleği- ne göre yetiştirmiye çalışır. Tabsilini ona göre yaptırtır. ı Oğluna ona göre telkinleri Fakat ı yapar. hiçbir. anne kızını evlenmek — için hı- zırlamaz. Hıçblr anne — TAKVİM — ı l Gün S1 -2 Tş.evel - 931 Hısır 150 | Arabl Rum! 18 Cemaziyelev,380 | 18 - Eylül - 1447 | yakıtbezani- vasati —| #ekötsezani-vanatt a— aras | Güneş|12.04 | 5.87 | Akşam! Öğle Gdt Jiz04 | Yataa | D30 196 | ikindi| 929 J1s.21 | lensak höü| &iz şampiyonlar hakkında pek geniş hareket ediyorlar. Bu sefer de tenisçi Koşenin hatırı için spor filmi çevir- menin amatörlüğe zarar ver- miyeceğini iddia ve kabul ettireceklerdir. Bu yüzden de bazı ikinci derecedeki şam- piyonların — işleri — görülmüş olacak... Sporda esas prensiplerde bile şu iki taraflılığı doğu- ran şey, milletlerin beynel- milel — imtihanlarda — birinci gelmek — hırslarından başka birşey değildir. çok şiddetli, çok favüllü oynanır. zına parayı nasıl - sarfede- ceğini öğretmez. Kız evlenince bir müddet sarhoştur. Para ihtiyacını his- setmez. Fakat tedricen evin içinde paranın rolünü anlamı- — ya başlar. O vakit kendini | idare edebilirse, kaprislerin- den vaz geçerse, kocasının kazancına göre bir. bütçe ya- pabilirse, mes'ut ve bahtiyar hayatina devam eder. Fakat | para işile alâkadar olmaz, ko- casının varidatını düşünmeksi- zin, genç kızlığında olduğu gibi herşeyi istemekte devam ederse, o vakit bedbaht ve perişan olur. Kocalarını israf- ları yüzünden mahveden az kadın mı vardır? İlk senelerde para kavgası yüzünden bozu- İan evler az mıdır? Bu işten kısmen de kocalar mes'uldür. Yeni evli kadınlar henüz — ev mesuliyetini müd- rik değildirler! Hayata yeni girmiş toy bir çocuk gibidir- ler. Onları ilk evlilik sene- lerinde idare etmek, onlara yol göstermek kocanın vazi- fesidir. Koca, karısını bu hu- — susta terbiye eder, ona bir bütçe yapma usulünü öğretir- se, kendisi de karısı da rahat eder. Annelerin kulâğına küpe olsun. Kızlarınızı israfa, lükse alıştırmayınız. Onlara paranın kıymetini ve sarf yollarını öğretiniz. hantmteyze Spor Havadisleri Nornberg Pariste Almanyanın en kuvvetli fut bol takımlarından olan Norn- berg üç mühim müsabaka yapmak Üzere 10 teşriniev- velde Pariste bulunacaktır. Şövaydil * Först Viyana ,, şehrimize geldiği zaman futbol ekipinin her tarafında oynıyan meşhur Viyanalı oyuncu Şövaydil hak- kında —Avrupa matbuatında çok Şşayanı dikkat yazılar görülmektedir. Isparta - Çeki Karelin Geçen pazar Prağda İspar- ta - Çeki Karelin futbol mü- sabakasının neticesini bir sıfır Isparta kazanmıştı. İ Bu pazar maçın revanşı — Isparta sahasında yapılacaktır. Hindi Çinide Bir Ölüm Hindi Çinide en mergup spor hokeydir. Böyle olmasg;:ı rağmen hokey bu memlekette — Bunun neticesi olarak en meş- hur oyunculardan Vabi kafasına — yediği bir sopa ile ölmüştür. — H ___—ı—'—___—— TEFRİKA NUMARASI 388 FO BıH ELMASIN HıKAYESı —— YAZAN: b j tıldı ve bir hımledo a yi ı,_îü' dedi; bene: beR "ây:îıkıanhyı boynunduındlyıkr kse alırı ağ,. ” Sonra yumruklarını sıktı, | ladı, lü!“’â ıdî"“ m)' iç, — ölün- köpüre köpüre baykırdı: îç-d.r H ı.kr ni murdar seni. Yap- | ciye kal â boğazında iz :" gün ultanmıyor musun? Ma bkü:u için parmaklarıni b kimi | kalmama: t onun ı_ı__yımııızııııyıyıııı da - kim z ..kmıy“' u,liıkı u,::dn Gedik Ahmedin karısı, elile boğduğu gencin bir - tahta parçası gibi yanı başında do- laşan cesedine son bir nazar atınca — şaşırdı. İçine, onu boğarken duymadığı bir kor- ku ve bir dehşet saçıldı, tazyikinden hemen hemen can vermek Üzere bulunuyordu. Boğazına yapışan el, cellât kemendi gibi kuvvetli idi. Bu mecalsizlikle —değil, sıhhatli halinde bile o kementten ko- laylıkla boynunu kurtaramıya- caktı. Binaenaleyh sessiz ve | hemen havuzdan dişarı sıçra- çırpıntısız ölüyordu. de Şehzadenin saçı ve bıyığı Gülhatun bir müddet bek- | tamamen dökülmüştü. Ölü ledi, eli altındaki hasta vü- | adam, bu kılıksızlık içinde cudun zaif bir ihtilâç dahi göse| büsbütün korkunç — görünü- termediğini görünciye kadar | yordu. bekledi, sonra doğruldu ve Müntakım kadın, mukave- onun doğrulmasile beraber | met edilemez - bir incizap belki dakika bu ışnı.h:.:ı.kh.mm WM_ mımır&hh.mn- —— — — ra alelacele çadırdan çıktı, | ve ölünün küçük kardeşi Be- 4 Ayçiçek — Hanımın — çadırına | yazıdın - emrile yapılmıştır. doğru koştu ve oraya girer | Gedik Ahmet Paşanın da girmez metanetini kaybetti, bir mindere kapandı, ağlıya ağlıya haber verdi: — Aman adam bulun, çer- mikli çadıra koşturun, şehza- de Fenalaştı! * Defterdar Ali Cebe, Lala Ahmet ve musahip Koçi Bey başbaşa verip varziyeti tetkik ettikten sonra şu kararı ver- mişlerdi: — Şehzade — ağulanmıştı. Bu, olsa lıı. Amasya Valisi meseleden haberdar olduğun- da şüphe yoktur. Şimdi işi — dağdağaya vermek, Yeni Ve- — Tiahdin düşmanlığını kazan- maktan b bir faide temin etmez. Hünkâr bir oğlunun matemini unutmak için ikinci bir oğlunu da feda edecek değildir. O halde gürültü çı- karmamalı, — Şehzadenin bir soğuk — algınlığı — neticesinde öldüğünü söylemeli, Bir ta- raftan da Gedik Ahmede has