15 Eylül 1931 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5

15 Eylül 1931 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

15 Eylâl Kari Gözile Gördüklerimiz Mültecileri de Düşünelim Karilerinizden birisi de bende- niz bulunduğumdan - dileklerimin umuml bir. şekilde mercii aide- sinin nazarı dikkatlerinin celbine tovessül buyurulmasını vatandaş- lik namına rica ederim efendim. Muhterem gazetenizin milletin hayatile alâkadar olduğunu bil- diğim için bu hususla - sütunları- pizda bizleri de alâkadar edecek ç:ı'.""'“ dercederseniz — birçok üketzedeleri kurtarmış — olur- sunuz, On sene evvelai Iskân görmüş Ve nüfuza kaydedilmiş ve tahsis kararı almış olduğum hanenin Mübadillere tahsisi üzerine açıkta kalmış bir muhacir veya — mülte- tİnin beş, altı venedenberi Hnde bulunan hanenin hakkında vukubulan müracaat- de İikinci bir tahsiz isteniyor ve bu kararında miadı kanunlsl geçtiği bildiriliyor. Muhtelif tarihlerde ikinci bir hanenin tahsisi hakkında yapılan müracantler de nazarı — itibare alınmamış olduğu halde şimdi bu muhacirin İekân — bakkıni kaybetmesi doğru mudur? Muha- cirliği — sabit olenların - terfiye ettirilmesi hükümetimizin kanun- ları —ahhâmından değil midir? Memleketin — hayatile — alâkadar olan muhacir ve mültecilerin de mübadil harikzedeler — gibi himayeye mazhar olmaları lâzım- dır. Bu hususta himmet ve gay- retinizi temennl eylerim efendim. ve Sürlye mültecilerinden ve Akşehirli oğullarından Rüştüâ Bilet Çıktığı Halde İkrami- | yeyi Vermemişler Efendim, Sancaklı ve üç yıldızlı biskü- vilerde ötedenberi yapılan rek- pazaran yedi numaralı ve resmi mühürlü biaküvilerin içinde çıktığı takdirde müessese asip bir ikramiye verecektir. lAmlara Gö Jokantada Ahmet Efendiye — çık- tığı halde müddeti geçmiştir, diye ikramiyeyi vermekten imtina ediyorlar. İ. Hulüsi Son Posta: Bu gibi şikâyetler birkaç defadır. vukubuluyor. Ge- | çenlerde bir çikolata firması da gazetemize şikâyet edilmişti. AIA_- kadarların bu meseleye ehemmi- yet vermeleri lâzımdır. — Hastalık Neden Çıkıyor? Efendim, 11-9-931 — tarihli nüshanırda (hastalıklı balıklar ) hakkında bir yazı okudum. Balıkhanede balıklar satıldıktan sonra satıcir lar bunları Balıkhanenin yanında zasyon — sularının rlar. — Artık İ ve ve pis kanali; karıştığı yerde yıkıyorlar. haztalığın mereden geldiğini Biçin çıktığını erbabı anlasın. Kumkapı Karamı Sadi mahallesi İamail Safa sokağı Şevket —— TEFRİKA NUMARASI 21 BİR ELMASI =ğ Gedik Ahmet, ağır bir yük altında bulunuyormuş gibi bir kesel gösteriyordu, kesik kesik Ye yorğun yörğun konuşuyor- du. Ağzindan çıkan her keli: me takatsız bir nefes ıstırabı taşıyordu: — Dinle Gül, dedi, Ayçi- çek Hanım elimize düşeli tam Üç ay oldu. Devletli şehzade, bu üç ay içinde halası kızını hiçin yanına İstemedi? — Bilmem. — Çünkü lüzum - görmedi ; Onunla görüşmeyi, yüzleşme yi işge- | temlikl | kararı | derdiğim bilet Ankarada neri | SON POSTA — Sayfa ! : n A -: ı Dünyada _Olg_Pr_ğ_lt?LHad'seler I Temaşa Hayatı | Avusturyad;ı Bir Darbei Hükümet 'Teşebbüsü - Fransa, Kuvvetlerini |Avusturyada |Bir Darbe |Teşebbüsü Viyanadan bildirildiğine gö- re Âvusturya sosyalistlerine muarız olan (Hayımver) - ler yukarı Avusturyada bir dar- bei bükümet icrasına teşebbüs etmişlerdir. Milliyetperver Ha- yımver - kıt'aları, da iş başına çağrılmış, telif mahalleri işgal etmişler- dir. Hayımverler — mitralyoz- larla mücehhezdirler. hiyeyi de işgal etmişlerse de askeri kuvvetler tahliye ettir- mişlerdir. Yollar ve münakale vasıtaları abluka altındadır. Sosyalistler cümhuriyeti mü- dafanya davet edilmişlerdir. Ayrıca askeri kıtalar da ka- rışıklıkları bastırmıya memur edilmişlerdir. Bu haber Viya- nada hayret — uyandırmıştır. Hükümetin - vaziyete hâkim olduğu bildiriliyor. Nöye Fra- ye gazetesi, teşebbüsün ba- şında bulunanların tevkif edil- diklerini bildirmektedir. Bu | münasebetle sosyalistler — hü- kümete — müracaat — ederek bazı talepler yapmış ve dev- muh- Bir na- letin emniyetine ait salâhiyet- lerin valilerden alınarak hü- kümete - verilmesini — istemiş- lerdir. Aksi takdirde emniyet ted- birlerini Sosyalistlerin kendi- leri alacaklarını söylemişlerdir. Haymverler Leoben min- toplanıyorlar — ve devam | takasında civarı işgal etmekte ediyorlar. Ordu ve jandarma Haymveri re - iştiraki reddet- mişlerdir. Hareket sahasının büyük bir kısmında sükünun iade edildiği bildiriliyor. Sos- yalistler bir beyanname neş- rederek Haymver - teşkilâtının lâğvini — ve mes'ul — idare memurlarının tecziyesini iste- mişlerdir. Yeni Bir Fransız Âyan Azası Fransız sosyalistlerinden ve meb'uslarından M. Pol Bonkur Âyan azalığına intihap edil- miştir. a G N HİKÂYESİ YAZANı k * | ktaki demek ) biz I_(ocıı Çarifu gönderdik, iş değişti. ehzadenin balası kızına mu- habbeti kabardı, hasreti alev- | lendi, bana haber uçurup cımııı' bemen yanına gönde- | i ini istedi. nh—“—”;ı(ıılıcı“ ş'uıufun bu İşte ı ne? ımbahâ; toprağı bol - olası | kAa' muhakkak ki şebzade- | | 5 . den bahsetti. yeG"'Jeln lîlıtun kızardı. Ko;ı_ | Yusufla Minan kalesinde g : rüştüğü sırada yüıınıınıı açışı özünün önüne gelmişti. bu mıntaka- | Yeni İngiliz Hükümeti, mühim bir ka dün de kaydettiğimiz gibi (39) kiş Makdonaldı, yeni relsi Hendersonun bir susli halledilebilirmiş. O halde neden eski Akvama Kuv- vetini Bildirdi Fransa tarafından Cemiyeti Akvama verilen listeye göre Fransa toprağında — mevcut hil olduğu halde 1921 sinde (513,643) kişidir. Şimdi ise bu miktar (286,342) kişi- dir. Deniz aşırı lerde (71,825) kişilik seyyar bir kuvvet vardır. Yine deniz aşırı Fransız: müstemlekele- rindeki daimi ordu 1921 de sene- miktar (231,405) kişidir. De- niz kuvvetleri, insan itibarile (57,129) kişidir. Harp gemileri tonilatosu ise (628.603) tür. Bu miktarda, bu sene yar pılacak tonaj dabil değildir. Fransız — toprağındaki hıv_ı mürettebatı (32110), deniz aşırı yerlerde ( 8398 ) kişidir. Mevcut tayyare miktarı Fran- sada faal 1210, 395 ihtiyat, 310 mektep, deniz aşırı yer- lerde 62kara ve deniz, 71 ta- lim tayyaresi vardır. Ayrıca 1930 - 1931 senesinde Mü- dafaayı — Milliye — masraf (8.655.779.000 ) franga - mal olmuştur. sızın canlanan izleri gibi vicda- nında azap ve hicap uyandırı- yordu. Kocas, onun nazarında, heybetli bir aslandı ve bu aslan süslü sarayların nazlı tavşanlarına feda edilemezdi. Binaenaleyh yüksek, çok yük- sek bir sesle haykırdı: — Sus y İçin — sus, inecek ! Gedik — Ahmet, mahzun başını salladı: — Susmak fayda vermez, konuşmak gerek. Ve aynı hüzünle devam etti. — Evet; Koca Yusuf biz- den öç aldı, başımıza dert saldı. — Gençliğine doymasın, ka- ra yerlere girsin! yüreğime — inme mahzun Avam Kamarası Önünde çetin bir lmilhan hükümetin de yeni relsi olan Makdonald. eldde; ilik bir İlimat Feyi almıya muvaffak - oldu, olmuştur * haekayı teşkil etmiye İürum görmüştük 2, asker miktarı, zabitler de da- | müstemleke- | (315,588) kişi idi. Şimdi bu | kabili sevk balon mevcultur. | emiyeti Akvama Bildirdi. gn amele meb'uslarından ” mürekkep olan 'ı(lrdL Amele partisinin eski ve yenl a müşkül vaziyette kaldı. Fakat bu celsede en müşkül vaziyete cekan ceki arkadaşı ve firkasının “Mademki her mesele böyle birleşip Fransa Cemiyeti|Macaristandaki Kaza Macaristanda gelen tren suikasti münase- betile ölenlerin adedi (22), yaralılar (14)ü bulmuştur. Ya- ralıların hepsi ağırdır. Suikast | saatli bir bomba miştir. Ankaz kirk sekiz sa- | atte kaldırılmıştır. Hat boyun- elbiseli bir adam son — vukua ile yapıl- da lâcivert dis olduğunu söylemiş, amele olduğu anlaşılmıştır. Hakkın- da ağır — ithamlar — vardır. Suikast komünistlere atfolu- nuyor. Müdhi$ Bir Kasırga İngiliz. Handürası memlekette denilen müthiş bir ka- | sırga çıkmış, ( 1000 ) kişi ö- müştür. (700) kişinin naşı bulunmuştur. Sen Jorj İsmin- deki harap olmuştur. Ada sakinleri (40) kişi idi. (20 ) sı ölmüştür. TAKVİM — Gün 20 -15 Eylöl - 931 Hanr 138 Arabi 1-Cemaaiyel Rumf 24 Eylül - Ve7 Güneşlii. 18) 5.00 Öğle| sAs 110 İkindi| 9.rı İlsaz Akşamlı2.—) 1891 Vat | 1.33 19445 İnenk 9 36| 3 58 tahattur, büyük bir cürmün an> | | © vakit herifle apaçık düşman tim, sus, başım | — Sen boyuna beddua et, * amin ,, diye- derdimiz ben durmadan yim, Fakat derd! | — Beni göndermezsla. O- nun da murdar - dileği irin olur, murdar iliğini kotutur! Göndermemek — olmaz, yine oluruz, rahatımızı kaybederiz. Zaten o, etraflı düşünmüş, icabında — haklı çıkmak yollarını bulmuştur, bana gön- derdiği mektupta diller dökü- or; * “ Büyük dedem birinci Murat, oğlu Yıldırım — için Germiyan Beyinin kızını gelin götürürken — Paşacık ağanın | hatununu Kütahyaya gönderdi, dedem ikinci Murat, babam Fatihe Süleyman Beyin kızını tutulmuştur. Bu adam mühen- | istiyorum: Onu ben ilk defa, dört yaşımnda babası Muhlis da mini mini ellerile kısa eteklerinin ucunu şarkı söylerken görmüştüm. Bugün bu kadar fıtri bir san'at ruhile Türk sahnesine çıkacağını bilmiş olsaydım o zaman onu daha çok alkış- lardım. Muhlis Sabahattin kı- zının sahneye çıkacağını ilân ettiği gün, o vakittenberi gö mediğim mesleği şimdi büyü- müş ve sahne hayatma atıl- mış bir halde görmek bende büyük bir tahassür uyandır- mıştı. Melek sahneye çıkmıştı. Ben hâlâ o mini mini Meleği bekliyordum. Eğer babasına benziyen gözleri ve çehresin- den, babasının kendisine hâs olan nağmelerinden tanımamış olsaydım daha çok bekliye- cektim. Melek başka bir Me- lek olmuştu. Onu hassas ve rakik ru- hundan yakalıyarak sahnenin nankör tahtaları latan san'at aşkı gözlerinde | kudsi bir alev gibi parıldı- yordu. üzerine fır- Esiri vücudile rüzgâra tw- tulmuş bir yaprak gibi titri- yen bu yeni artist kavuştuğu ürettibin Cemiyetl Relsi İrtihal Etti Sabık Mürettibin Cemiyeti Reisi, Hayrullah Hayri Bey ,cznauıi Kanlıcada irtihal etmiş | ve dün kaldırılarak Allahın rahmetine tevdi kılınmıştır. Hayrullah Hayri Bey mat- buat hayatının eski emektar- larındandı.. Çalışkanlığı — ve dürüstlüğü ile kendisini bütün tanıyanlara sevdirmişti. Aile- | sine taziyet beyan ederiz. Cenabıhak rahmet eyliye Sabık V Umum Deposu Sabahattinin piyanosu yanın- | kaldırarak | . — Yeni Bir Operet Artisti: Melek Sahneye çıkan yeni bir. lîı;y'ıtıan korkuyor gibi operet artistinden bahsetmek | Dikkat edilse sadasında zünün kızaran bir rengi, binin şerareleri vardı. Ben o esnada Türk op sahnesinin yeni kazancını suretle muhafaza — edebili gini düşünüyordum. Zavallı Melek dedim; remekte hakkın var. Haya hayatına bağladığın bu tem san'ati kim bilir sana ne yetler edecek, seni ne li sarı hayaller düşürecek! | — Melek, benim düşündüğ Übu şeylerden bihaber | bir san'at ateşile rolünü narken tiyatronun yazıbanes hâsılat hesap ediliyordu. Tiyatro hinebinç - dolu | Dört yüz lira hasılat olmuş Bu hâsılat azami idi. Dört ! liranın yöz yirmi lirası rü ma, yüz on beş lırası tiya kirasına otuz lirası orkestra yirmi İirası hakkı telife lirası ilâna çıkıyor ve yit beş artiste de yüz beş | kalıyordu. Meleğin hissesi o akşam altı lira düştü. Melek, bu rakkamın ken sine istikbali hakkında vı diği beliğ ifadeden birş | anlayamamış, onu klçük ik güzel şarkı söylediği zam babasının kendisine verd bir paket çikolatadan başi bir türlü görmemişti. Ce Yeni Bir Dikiş Sergisi Fatihte Çarşambada Hab be Hayriye Hanımın i ettiği Biçki ve Dikiş Mekt: binin senelik sergisi açılmıştır. Teşhir edilen arasında kıymetli elişleri dıir. Ziyaretçiler mektep | resini tebrik etmektedirler. Balkan Birliği Balkan Birliği Umumi Hej dün Trabzon Meb'usu Hasan Bel riyasetinde toplanmış; komitel rin ay sonuna kadar raporli bitirmeleri kararlaştırilmıştır. RUS DiİKİŞ MAKARALARI Şubesi Aşir E£ Kütüphane sokağı | L L Abravanel Marpuç: 65 numara İSTANBUL Udaya yolladı. Halam kızına da senin hanim yoldaşlık etsin! ,, Diyor. Görüyorsunya, kurtuluş yok, gideceksin, — Giderim, vardığım gün geri dönerim. — Gölünç olur, yine aramız bozulur. — Nidelim yiğitim, bu be- lâdan nice kurtulalım? — Çok düşündüm, bir çare bulamadım. Bereket versin ki ben malımı tanırım. Sana gü- venmesem çildırırdım, ölümü gözüme alıp herifi öldürür- düm. Şimdi de kabıma sığmı- | yorum, içiniçin kuduruyorum ama yüreğim bozulmuyor. — Yine bozulmasın yiğitim, | bana yan bakanın hünkür da olsa gözünü çikarırım. alırken Hıdır Ağanın baremin! nanırım Gül, inanırım, | lunduğu zindan içinde hal | lerinden intikam almayı Yarım Şişeci Han No. 2 İSTANBUL Markalara dikkat etmeniz rîcawedilîr Sen herşeyi yaparsın, beni seviyorsun. Bu teminat, Gedik Ahmet sanki aksülamel yaptı, şarih ve — münbasit yerde yüzünü ekşitti, şılmaz — kelimeler - kullanarı gıdır içinde dolaşmıya başla: em'r pençeli gedik, hapsı di şünen bir mahküm gibi kı düşünceler geçiriyordu. G dik — dişlerinden gayı, fak. aciz ile bulaşık bir gayz d külüyordu, Mütemadiyen fosul duyordu. Bu hali ile gezdi, g. uzun bir zaman gezdi sonra Gülhatunun önüne kildi, (Arkası var)

Bu sayıdan diğer sayfalar: