Kari Gözile ördüklerimiz İle kapanan merdiven küçük bir aralığa,” elle için girdiğimiz. zaman Pedi hem de hiddetten şar ei ak, Nasal çaşurmıyalım ? ln bye Yiyenlerin kullandık” ağı ii kaşık, tabak ve süt bar yıka akran eng, luğun aktığı sabit Me karışık bir ğunu gördük, e yıkıyanların kullandık- bu sabit Bulaşıkları ve ayna e Se levazımın, el karna küvetin içinde Üstüne akıyor ve e deliğinden akarak abad. tabi matüm. Bi ği malüm. Bir zim ği küvet deliğinin mam- a, Müyeğ e ve bu kap kacaklar inde yıkanılıyor. | Aksi - va Çünkü, zaman bunlar Na ue durmasının ma Kağan ir? Bu kaplar burada #owa cakisinden daha b tehlikeli olarak çıkan ün ve bir hamlede Be Bu koca dairenin hir seyyah gibi dolaşarak Anlatacak bir makam Müfettişlerin dalresine ka- Saat biri yirmi geçiyordu. Jandarma neferi “Gittiler. verdi. Döndük. Ve dönerken içinde altı fincan kahve olarak taşıdığı büyük ve İzgi ile müsademe tehli- “1 ii İİ e an muavinliği, lâvhan bir odanın önünde tesadüf bir sat » lütfen - bu işl bu makam bulamıyacağı- Manenaleyk Ayasefya merke. £ etmekliğimiz lâzm Söylediler. Ayasofya merke Zabıtat belediye işlerile olan üç elendi varmış. Tesi- buyurun, Onlar da dışarı © Şüphesiz ki teftiş ve mu Bittabi O midemiz kadar bnlanan bir çehre ie ettik. Görmeden birçok Fakat görerek bu ka- mül ve lkaydiye im- Tife, verem, firengi © Ne yapalım? diye / Na Hil 74 # LEE pip ; j 7 Bazarı dikkatine * iblâğ belki bademası için » hiç ya onsaraları görmekten 'akdimi ihtiramat eylerim Adliye memurlarından > Ahmet İhsan TAKVİM — ei, Mart “931 Kammı34 79 Treni Tan, Üyee İl Akşam) 14. (18.11 ka 2.21 | Yatsı | 231 VSABİ imsak 3g. 5 * Mart - 17 Vakıt-Erast-Vasatl Ni Edep; SON POSTA UYMIYAN BİR KARAR Nasıl Bir Kızla Evleneyim? Kadın Mı, Erkek Mi Da- ha Çok lanet Eder? Zonguldak,(Hususi) — İktisat vekâleti, son za- manda, kömür havza mızı telâş ve heyecana düşüren bir emir ver- miştir. Maden kömür mıntakası umum müdür- bildi- lüğüne telgrafla rilen bu emre göre; “ Şimendifer, / elektrik, gaz, Seyrisefain, gibi milli müesseseler nam ve hesabına kömür yük- lemek üzere limanımıza gelen vapurlar tahmilât nöbetinden istisna edilecektir. Esas ilibarile milli müesse- seleri himaye . eder gibi gö- rünen bu emir hakikatte hav- zanın (o İstihsalâtını (sekteye uğratabilecek ve kömürleri- mize karşı, harici rağbeti kıracak” bir mahiyeti haizdir. Kömür havzamızı tanıyan- larca malümdur ki: Kömür almak için limanımıza gelen vapurlar, liman hudutları da- biline girdikleri andan itibaren nöbet sırasına kaydolunurlar. Bu suretle ilk boş kalacak vince, nöbet sırası gelmiş olan vapur alınır ve yükletilmiye başlanır. “Bu, senelerdenberi tatbik edilen ve faydası görü- len bir usuldür, Halbuki, İktı- sat vekâletinin emri, Havzada tamamile hususi bir vaziyet ihdas etmiş oluyor. (Şimendifer, Elektrik, Gaz, Seyrisefain vesair milli mües- seseler.. ) gibi çok vâsi ve şümullü olan bu emirden istifade eden vapurların tah- milâtları omahdut zamanlara inhisar etmediğinden, nöbet sırasını biri diğerine devre- derken bu emrin haricinde No. 77 Mi ŞATOSU HORTLAĞI Diary ii MÜTERCİMİ: Mes'ut Cemil “gi on altinci asra küfürler nurıldanarak Paslı kılıcını havada mi Ti Vaşington! van üridüez ğe, an orada durdu. kır saçlarını okşu” yor ve sırtındaki beyaz kefe- nin kıvrımlarile kaba ve kor- kunç bir (Ooyun oynuyordu. Saat, -on ikiyi çeyrek geçtiğini haber verdi. Hortlak memnu- niyetle güldü ve koridorun küşösinen İleriye “Bip * adin attı. o İkinci adıma meydan Zonguldak ve kavalisinde kömür çıkarma ve naklelme faaliyetine ait intibalar... kalan vapurlar haftalarca, hat- ta aylarca nöbet bekliyece'ler- dir ki buda kömürlerimize karşı yabancı) rağbetleri kıra- cak ve metice | itibarile havzanın iktisadi ehemmiyeti üzerinde şiddetle icrai tesir eden gayri tabi bir vaziyet doğurmuş olacaktır. Netekim bundan dört sene evvel de böyle bir karar verilmiş, fakat tatbikinin hemen ilk günlerin- de havzaya şok büyük bir sarsıntı yapacağı anlaşıldığın- dan yükselen feryat ve şikâ- ia Üzerine Ne Vekile ararile ilga edilmişi İktisat Tekaletinin bu sefer- ki emrinde, bu istisna! muame- leye sebep olarak son fırtına- lardan sonra limanın aldığı gayri müsait vaziyetten bab- solunuyor. Filbakika, fırtınanın tabri- batı çok büyüktü. Tahmilâtm; a fa bir tahminle 4- Say eye uğrıyacağı zannolunu- yordu. Fakat; bu müddet dört misli kısaltılmış ve bir ay gibi mahdut bir zaman zarfında fırtına- nın büyük tahribatı izale edile- rek tahmilât normal bir şekle sokulmuştur. Bugün, limanın bütün tahmil vesaitinden yal- tahmilât, tertiba- batan vapurlar kalmadan acı bir korku sayha- sile geriye sıçradı. Ve bem beyaz kesilen yüzünü uzun kemikli elleri içine sakladı. Tam karşısında balmumundan daha sarı ve bir delinin rüyası kadar korkunç, hareketsiz, çirkin bir hortlak duruyordu. Başı çıplak yüzü yağli ve erse İğrenç gülüşü onu ebe- e sırıtmıya mabköm ede- sanki yüzünü aşındırmıştı. Gözlerinden kırmızı ışıklar fışkırıyordu. Ağzı bir ateş çu- kuru gibi açılıyordu. Tıpkı kendi sininki gibi beyaz bir örtü devin kar gibi beyaz cüppesini örtü- ep EE lv dolayısile muvakkat bir zn * man İçin muattal kalmıştır Fakat ton başına 75 ku lanılarak açıkta bulunan va- purlara kayıkla kömür yük- letilmek © suretile bu ziyan telâfi edilmektedir. Binaena- leyhö o liman © tahmilâtında; müstesna bir vaziyet ihdasına sebep olabilecek herhangi bir anza varit değildir. Bir o taraftan (o Yunanlılar, merkezi “Pire, olmak Üzere bazi sahillerinde tesis ettik- leri kömür depolarına müş- teri celbi için, (buralardan kömür alacak vapurları liman, karantina, fener gibi resimlerden muaf tutarak kö- mürlerimizin piyasadaki reva- cnı düşürmiye uğraşırlar, di- ğer taraftan İngilizler, “Zon- guldak limanı kimi bir Vapur ancak bir ayda yüklene- biliyor, gibi propagandalarla kendi kömürlerinin sürümünü temine ( çalışırlarken (onların boş iddialarını teyit edecek mahiyetteki hallerin çıkmasına meydan verilmemelidir. İktısat vekâletinin bu emri değiştire- ceği burada çok kuvvetle ümit olunuyor. Ahmet yordu. Göksünde eski ve ga- rip. harflerle yazılmış bir lâv- ha vardı. Muhakkak vahşiyane cinayetlerinin ve korkunç cü- rümlerinin hikâyeleri yazılı idi. Ucube sağ elinde çelik gibi parlak bir kol ep tatuyor- du. Ruh hayatında başka hiç- bir hortlak görmediği için ta- bül çok korkmuştu. Müthiş bayalete bir ikinci nazar daha fırlattıktan sonra odasına kaçtı. Uzun örtüsü ayaklarıma takılıyor ve topal- yordu. Koridorda koşarken kılıcını Geçen gün bizim gazetede bir istatistik vardı. Boşanma- larda tarafeynin oihanetinden bahseden şu rakamları ei) İzdivaçların W 62 si geçim- | sizlik, ©© 1$i kadının ihaneti, ğin ibaneti yü- | ak kadınm de ihanet ettiği- bu rie etmek isie- rim, Filvaki bu rakam doğ- rudur. En beliğ hakikati ra- kamlar söyler. Fakat burada rakamların aldandığı bir nok- ta vardır: Erkek, kadınm iha- netine tahammül edemez, O- nun için zevce, kadınlığım kocasına satan bir mablüktur. Bunu başkasına sattığı gün kadının hikmeti vücudu yok- tur. Onun için erkek karısı- nın ihanetine vâkıf olduğu gün derhal bir tekme vurup evini yıkar, karısını kovar, çocukların nadiren düşürür. Halbuki kadın öyle mi? Kocasının ihanetini bilen ne- kadar kadın vardır ki, buna göz yummayı en doğru siyaset addederler. e Kocalarının bu hareketi onların izzeti nef- sini rencide etmez, Kadın, evvelâ, boşındıktan sonra sokakta kalacağını düşünür, boyun eğmiye mecbur olur. Sonrada çocuklar, meri ba- badan daha ziyade ündü- rür. Bu iki 2 ezleritadm sadakat meselesinde kocasına tahakküm etmez ve edemez. Bunun içindir ki ihanet yüzünden kadınların boşanma davası açtığı La nadirdir. Şişlide: B. Yalmâz yi Siz iyi bir koca olabilirsiniz. Onun için iyi bir arkadaşa lâ- m Makul, terbiyeli, nazik ençainiz. Karınız size mu- babi et telkin ettiği müddetçe onu mes'ut edebilirsiniz. Saade- Gni onun saadetinde arıyan bir kız için siz ideal bir kocasınız. Böyle bir kız felâket ve bedbini zamanlarinda da yanınızdan ay- rılmaz, size sadık bir dert ortağı olur. * İstanbulda Ö.N.F. 37: Sizin tabiatiniz biraz tuhafça- dır. Herşeyi karanlık görür, bed- baht olmiya temayül edersinir. Kadınlarla iyi geçinemezsiniz. Bu şerait dahilinde evlenmek sizin için felâket doğurabilir. Bir kadın kendisinin ihmal edilmesine ta- hammül edemez. Öyle bir kadınla evleniniz ki endişesi eyi ve ço- cukları olsun. Saadeti sizden siyade çocuklarına bağlı bulunsun. * Haydarpaşada R. Ş.K. S.A. Sir, saf, temiz, mutavarı bir m sert darbele- onu himaye sefirin av çizmelerinin içine düşürdü. Odasına gelince ken- disini yatağının üstüne attı, Ve yüzünü oörlünün altına sakladı. Fakat bir müddet sonra eski kahraman Kantervil seciyesi uyandı. Ve hortlak sabah olmadan kendisini biraz evvel korkutan rulla konuş- mıya karar; verdi. Şafak at- mak üzere idi, yerinden kalktı. Ve iğrenç fantomayı gördüğü yere döndü. Diğer hortlakla (birleşirse ikizlere (o adamakıllı omeydan okuyacağım ümit ediyordu. ye a Karilerimirden 3) birden C) Bir gündü. Aşlamın daha itiraf etmediğimiz bir gündü, O gün elâ gözlerinin derinlik- lerinde öyle muammalar, sol gun yüzünde öyle derin st- raplar buldum ki, sana o gün ilk defa olarak acıdım. İşte, o gündü, kalbimin en hassas yerinden vurulduğumu hisset- tim... Gözlerimizde başlıyan (Sevda) kalplerimize girdik- ten sonra dünyanın en bedbaht çifti biz olduk. Sızlıyan kalp- lerimizi teselli için, her akşam göz yaşlarımızın şahidi olan o yeşil yuvaya gider, derenin kenarına otururduk. Gölgeler suların üstünde titrerken gül- ler, kalbimizin coşan “neyin, 5 dinlerdi. Üstündeki bülbüller bu sesten susar, çağlıyan dere bu sesten durur, bizi dinlerdi. Sevğimiz oummandan daha büyük, akan sulardan daba berraktı. Sen kaç defa kınl- mış bir dal gibi ayaklarıma kapanarak yalvardın.. Fakat ben başkasının bedbahtlığı ile kendi saadetimi kuran bir in- san olmadığım için reddettim. Istırap çekmiye razı oldum. Nihayet o yeşil yuvada büll- büllerin, sustuğu gamlı bir gün sonunda kalbimizde açılan bu yarayı yine kalbimize gömdük. İşte bugün! hâlâ sönmiyen bu büyük aşkın dördüncü senesi.. Şimdi sen ruhan ölmüş bir İnsansın. Benim de gönlüm artık harap bir kervansaray. Şaçaklarında hasta güvercinler yatıyor, içinde büyük bir aşk. Hayal geçinemezsiniz. Bugünkü kızları da beyenmiyorsünuz. Binaenaleyh, mutavazı ve halâk bir aile kızı bulunuz. Bu kız evinde sert mu amele görüyorsa tercih ediniz. Evini bir melce addeden bi: kızla mes'ut olursunuz. al Fakat ruhun bulunduğu. yere gelince müthiş bir manzara karşısında - kaldı. & Herhalde hortlağın başından bir felâket e olacaktı. Boş gözlerin- İn ia ateş Me yak 'emiği yere ti Kabare rise lk mz bir vaziyette duvara da- yanmıştı. Hayret ve heyecanla ona doğru koştu ve kolundan çekti. O zaman dehşetle arka- daşının kafasının yere yuvar- landığını ve vücudunun çöktü- ünü gördü Arkan var