© Daykfı : MAS o NLAR ııMerkezBankası Hariçten Bir Mason Bir Locaya Misafir Gel- diği Zaman İçeri Nasıl Kabul Edilir? Müzakere Nasıl Açılır Ve Nasıl Cereyan Eder?. Reis, tâkip biradere geçen içtimaa &t müzakere zaptının okunmasını ve nazır biraderle- re de arkadaşlara dikkatle dinlemelerini tenbih etmelerini söyler. Zabıt okunduktan sonra reis yine nazır biraderler vasıtasile kimsenin itirazı olup olmadığı- m sorar. Eğer biraderlerden biri bir mütalea beyan etmek isterse kalkar, söz ister, müsaade al- dıktan sonra fikrini söyler. Eğer mütalca beyan etmek İstiyen yoksa nazır biraderler reise söz istiyen olmadığını hbaber verirler. Bunun üzerine reis hatip biradere fikrini sorar. Hatip birader zaptın aynen kabulünü İster. Reis azanın reyini s0- rar. Herkes sağ kolunu uzatir ve elini sarkıtır. Eski zaptın kabulu muamc- lesi bittikten sonra reis teşri- fatçı biradere ziyaretçi olup olmadığını —sorar, Teşrifatçı birader nazır biraderlerin ara- sında vazifesini yapar. Eğer höcresinde Tejekkür görülen eşya yeni girmek istiyen bir harici veya diğer bir locadan gelmiş bir misafir varsa, reis müte- hassıs biraderi teşrifatçı bira- derle birlikte gidip misafiri davet etmiye gönderir. Müte- hassıs birader gelen ziyaretçiyi görüp, oraya — kadar — usulü dairesinde — geldiğini — tesbit ettikten sonra malümat ve- rir. — Reis, — gelen — adamın mevki ve derecesine — göre nerasimle kabulünü emreder, Kapıcı birader — teşrifatçı birader muavinine ziyaretçiyi içeri - sokabileceğini — haber verir. Teşrifatçı birader dışar- dan kapıyı vurur. Nazır bira- da; ler ıîyu:tcînin geldiğini Tarihi Te/nka No. 54 ae Resminizi Bize Gönderiniz, * Size Tabiatinizi Söyliyelim... —e aa aa a a aa a a , söylerler. Reis — Nazırı sani birader, der, bakın bakalım kapıyı kim çalıyor? — Efendim, ziyaretçi bira- derler mabede girmek — için müsaade istiyorlar. Reis — Buyursunlar, bira- derler kılıç elde ayağa kalkı- nız, der, Herkes kalkar ve zi- yaretçi, derecesine göre, me- rasimle karşı *aderlere alkışlatır. Sonra nazır biraderlere ziyaretçileri mevki- lerine oturtmalarını emreder. Reis toplanmanın maksadını anlatır. Maksat, geçen içtima- da rey ile kabulü tekarrür eden bir haricinin kabulüdür. Azayı süküt ve dikkate davet eder. İnsanı fazilet yoluna sev- ketmek demek olan bu kabu- lön çok mühim bir hadise ol- . Reis ziyaretçilere iltifat eder | duğunu söyler. ve _hfıı geldin makamında bi- * Tablatinizi anlamak ve resminizden bunu istidlâl ettirmek istersemir bize bir fotoğraf gönderiniz. Fakat bu resim tabii bir pozda çekilmiş olsun. Taki mütahassısımız yanılmasın ve mütalea hâtasına düşmesle. Resimlerinden tablatlerini öğrenmek için bize resim gönderen karilerimiz hakkında mütehaasısımızın cavaplarımı aşağıda okuyumuz: K İ Adanada Süleyman Talüi' B.: Girgin, ça lışkan ve mü- teşebbistir. İş- lerini acele ile bitirmek - ister, kararları — seri ve mütehavvil- dir. Çabuk ko- nuşur. Modaya € riayet — eder. olmak ister. —f Topanede Ruşen Eşref B.: Atılgan ve has- sasur. Çabuk B müteheyyiç ©- Ce dur. — Hayalı | mevzular Fazla alâkadar eder. Şıklığı, intizamı, şöhreti sever. Haysiyetini mu- hafaza ve ken- disini idare et- mesini bilir. L.eçhul ve esrar- engiz şeylere karşı mütehas- sistir. * Ankarada Kemal B.: Ağır başlı ve vakur- dur. Alâyiş ve nümayişten içe tinap — eder. Benliğine — do- kunanlara kar- şı şedit ve hır- çındır. Kendi- ni küçük gör- | mez, tahakkü- me haristir. Arkadaşlığına itimat — edilir. Sözüne sadık kalmak ister. Yazan: A, OLUÇ ALİ REİS Kılıç Ali Paşanın Hatıraları Bu sözlerim amirali kudurttu, ka “iz bir kelp gibi hışlıya hışlıya netca alıyordu. Hırsından ve hid- detinden çenesini açıp bana ce- vap — veremiyordu. Bütün istihza kabiliyetimi dudaklarıma topladım ve: — Şimdi, dedim, adamlarıma emredeceğim, sizi dövecekler ve forsaya atacaklar... Tıpkı bana yaptığınız gibil. Doğrusu ya.. Sizin | nasihatlerinizi tutarak kuvvetli bir adam olduğuma okadar mem- nunum ki... Bu acı sözlerimi bitirdikten sonra prensesi tekrar kucakla- dım, tekrar öptüm, öptüm ve minderin üzerine fırlattım. Amiral — hiddetinden çılgına döndü. Birkaç defa bütün gayre- tile uğraştı. Fakat elleri ve ayak- Jarı sağlam bağlanmıştı ÇArkamn varj Osman bey: Sokulgan ve çalışkandır. ' Tehlike ve ü mes'uliyetten korkar, muzip- liği, — tecessüs sever, — sakin ve kendi ha- linde -değildir. Tenkit kudreti vardır. Menfe- atlerini ihmal! etmez, daima uöş'eli kalma. ister, * Halil Gey: Samimi, muta- dığı zaman inatçı, — hırçın ve ataktır. Va- zifelerini ihmal> etmez, işlerine; lâkayt değildir. Rüfekasına kâr- gı fedakârdır. Bir şeyi fazla tamik ve izam etmez. * Atâ bey: Hassas ve nazik- | tir. — İntiza ve şıklığı se- ver. Atak ve mücadeleci de- gildir. Çetin ve pürüzlü işlerle meşgul - olmak istemez, Cesa- reti zayıftır. Mes'uliyetten çekinir, — her- kesle iyi geçir. ek taraftarıd aabırsızlanıyor ve mektup gündererek fotoğrafilerinin akibetini öğrenmek e- tiyorlar. Bu feteğrafiler imtişar cdecek- tr, Bu hususta müsterih olmalarını rica ederiz. ki iplerini koparmıya muvaffak olamadı. Sonra kapıya gittim, açtım. Maroniça bâlâ kapının önünde duruyordu. — Git, —dedim bana Kelleyi getir. Kelle koşa koşa geldi. — Buyur reis, dedi. Amirali gösterdim : — Bu adamı al, dedim, yüz sopa çektikten sonra forsaya çak L Kelle, emrimi dinler dinlemez kamaraya girdi, amirali iplerin- den sürükliyerek çekti götürdü. Tekrar kumaraya — girdiğim zaman prenses yüzükoyun yere yatmış, tnnını- hüngür ağlıyordu. Senelerdenberi denizlerde gee Hasan SON --POSTA, Cümhuriyet Merkez Bankası'nın Hisse Senetlerine Şu Yer- lerde Kaydolunur: Türkiye İş Bankası ve Şubeleri Türkiye Ziraat Bankası ve Şubeleri Banka — Komerçiyale Şubeleri Memaliki Şarkiye Fransız Bankası Doyçe Bank Doyçe Oryent Bank Felemenk Bahrisefit Bankası Kredi Liyono Denka di Roma Bank Jeneral pur 18 Komers Etranje Türkiye Ticaret ve Sanayi Bankası 8. 8. C. İ. Ticareti Hariciye Bankası Selânik Bankası Emlâk ve Eytam Bankası Sanayi ve Maadin Bankası Komersial Bank of di Nir İst Amerikan Ekspres Ko. Ink. Emniyet Sandığı (İstanbul) Devlet Bankasına hissedar olmak ayni zamanda — vatani bir vaziledir. ve Papasların Kaptıkları Emlâk Bu Garip Muame- leyi Onlar Da İtiraf Ediyorlar.. Şehrimizde (25) mektep idare eden Misyoner papasla- rının büyük bir — meharetle hükümetten aşırdıkları emlâk meselesinin meydana çıkması “papasları telâşa düşürmüştür. Muharrirlerimizden biri Sen Benuva mektebi Başpapasını görerek bu garip emlâk me- selesi hakkındaki fikrini almak istemiş, Başpapas — beyanatı arasında bu işte sahtekârlık değilse bile muvazaa olduğunu açıkça itiraf etmiştir. Başpapas diyor ki: * — Biz bir eşkiya kafilesi- nin eline düştük. Bunlar bizi istismar — ettiler. Netekim İz- mirde de ayni şekilde dolan- dırıcılar elinden çok çektik. İşin aslı şudur: Ecnebiler ve cemaatler evelce emlâk alamı- yorlardı. Bu sebeple kendilerine ait emlâki başkalarının üzerine kaydettiriyorlardı. Sen Be- nuva müessesesine ait (98) parça emlâk te ayrı ayrı bir takım eşhas namına kaydedil- mişti. Bu suretle bir muva- zaa yapılmıştı. Fakat muame- lâtta birtakım — usulsüzlükler vardır. Mesele — mahkemenin tetkik ve kararına muhtaçtır. Bizi aldatan Hikmet Emin geze katılaşmıştım. Fakat, ne de olsa yine kadın denilen güzel mablüka karşı zafım vardı. Güzel prensesin yanıma yaklaşarak Tarını okşadım. Bir deli gibi radı, kamaranın köşesine büzül- dü. Güzel gözlerile bana bakıyor- du. Bu bakışlar, bir canavar kar- şısında titriyen ceylân — gözleri kadar cazipti. Yanma yaklaştım, sükünetle sordum: — Niçin korkuyorsunuz Pren- sex? Prenses İtalyancayı pek az biliyordu. Telâşla cevap verdik — Nasıl... Nasıl korkmı Ona itimat ve emniyı mek istiyen tatlı bir * — Korkmayınız, MELEK SİNEMASI 11 Mart Çarşamba akşamı EMİL JANNINGS'i at : GARY COOPER vea ESTHER RALSTON ile beraber temsil ettiği son B derece müessir ve ihtiras ile baba'ık hislerinin mücadelesini musavver olan YALAN filminde takdim edecektir. B. olmuştur. Kendisine bu iş- ler için (16) bin lira veril- iştir. ,, % malâmatımıza — göre Hikmet Emin B. bu emlâkin papas mekteplerine devri için uğraşmış, hayli de muvaffak olmuş. Papaslara, bükümete düşmesi lâzım gelen emlâkten (3-2) milyon liralik mal ka- zandırmış. Buna mukabil (60) bin Hira istemiş. Fakat papas- lar kendisine yalnız ( 16 ) bin lira vermişlerdir. İhntilâf bura- dan çıkmış ve bu sayede hü- kümet bu büyük sahtekârlık- tan haberdar olabilmiştir. rahat ediniz. Hâlâ ağlıyordu. Göğsünün ta içinden gelen bir İmçkırıkla ağ- hyordu. Bu sırada gemi fazlaca sar- sılmıya başladı. Anladım ki dı- şarda hava iyice bozmuş ve fır- tına, denizi kabartmıya başla- mıştı. Diışarı çıkıp - firtira karş- sında alınacak tedbirlere nezaret etmem İâzım geliyordu. Yağlı kocuğumu giydim ve kamaradan çıktım. Tahminim doğru imiş. Fırtına müthiş ıslıklarla dehşet saçıyordu. Gemilerimiz yüksek dalgalar üzerinde heybetsiz birer tekne vaziyetine girmişti. Hasan Kelle uzaktan beni gö- rünce koşa koşa yanıma geldi ve heyecanla haykırdı 1 W t a) DARÜLBEDAYİ TEİ Salı yüzü akşamı ınm eri matiae 21,10 da yalız — muallim ve talebeye | mahsua MASKA- HL l'.""l L Übelier Nakleden: Ertağ- rol Muhala B. ALKAZAR — Bağdat Hırsızı İaperatoriçenin Siberya Dağ Çocukları ETUVAL paratorun Yavefi P ( ELHAMRA — Cemaat Yolu ( EKLER — Yunan tiyatre *i ) FRANSIZ — Yunan — Operelli İstanbul GLORYA — 'en Adam HİLÂL — —P a korsanları MAJİK — Neysler Diyarı Tavber) MELEK — Csaast Yolu (Fi MİLLET T. — Naşit B. MİLLİ — Kadınlıra İnanmatf j FERAH— Varyeta ÖPERA — Hattı Östüva Güneşl SÜREYYA — ( Kadıköy) Piy bir kadın — Aşk Resmi Geçidi (HALE Üsküdar) — Gece Bal lîugün e Şehzadebaşi — MİLLİ Sinem İSesli ıözln bı.rçok lıp n MÂNDELİ m,ıık muvaffakiyetle devamtiğ . Matineler:2,30-4,30au Önümüzdeki Perşembe den itibaren Tenorların en w' ci Jan Kiepura ve Brigitte m'in emsalsiz COŞKUN BELDE|. ine hazırlanınız —e Rejisörü: ERNST LUBİT Mümeasilesi JEANETTE MAC DÜf | Konyada Meyv” lar Tehliked* Konya, (Hususi) — İK gündenberi şehrimizde bir fırtma ve soğuk sürmektedir. Kış yeni mış gibidir. Soğuk detli devam ettiği tomurcuklanan meyva larının zarar görmesi meldir. Evvelki gece civar G#7 —. .- -.. ea vi ea a ) .a o G v ae ŞT OŞ ĞHÜU ŞA yemden kar d&mwr i — Fırtına — ve aııııl" yamanl.. Herşey denize “F'.’İ Hiç telâşa düşmedef F p — Güverteyi boşalttırı ları kapatl.. Diğer ıımılulıulı /J kaybetmemek için de ıi’ yaktırdım. Variyet ciddi bi ; almıştı. Artık en yakın ; na iltica etmekten Z|: çaresi yoktu. 4 Maroniçayı çağırdım ! dum: — Yakın bir liman ?7 # Esir: rekir ( - Fılııt muhterem T igek en yakın limana ancak C | atte varılır | Di .