| | | j ! ğ Hurufiliğin Hakiki Esasları Hurufilerin bu dini itikatları, ahlâk hususunda onları pek garip telâkkilere, sevkeylemiş- Ür Onlarca! Glühiyetin vümü” sel bir şekli olan “Âdem,, in bususiyeti yeyip — içmesinde, zevk ve larındadır. Be- şer, raslarile diğer — mahlükattan mütemayizdir. Bu — nazariye, Hurufileri ahlâk — hususunda pek geniş bir düşünceye malik etmişlir. Onlarca beşeri addedilen hiçbir. hareket mezmum de- ğildir. Binaenaleyh içki, ka- dın, ihtiras vesaire meşru ve makbuldür. İşte Hurufilerin bu ıhlıkl düşünceleri, doğrudan dogru- ya değilse bile diğer tarikat ve mezheplere hulül suüretile İslâmiyet üzerinde büyük te- sirler icra etmiştir. İbabiye 1*) — düsturlarının avam arasında intişarı ahlâki faziletlerin zevalini mucip ola- rak işret ve sefaheti ibadet mertebesine çıkarmıştır. Bu cümleden olarak Bektaşiliğe bulül edebilen Hurufiler bu tarikatte — ahlâki) düşünceler noktasından pek büyük 'tebed- düller vücuda getirmişlerdir. Bugün Bektaşiler arasında içki ve kadını caiz gören serbes düşünceler — Huru- filerin eseridir. — Hurufile- rin bu serbest — düşüncesi avam arasında da pek adi bir şekilde — intişarına sebep olb- muştur. HURUFİLERİN ÂDET VE AN'ANELERİ Hurufiye mezhebi, bir ta- rikat olmadığı için tabil hiç bir zikir usulüne malik değik dir. Maamafih kendi aralarında cari bazı âdet ve an'aneler vardır ki burada izahı lâzim- dw. Çünkü bunların âyinleri ile Bektaşilerin âyinleri ara- sında — büyük — müşabehetler vardır; ve Bektaşiler bunlardan birçok şeyler iktibas eyle- mişlerdir: Hurufiler her sabah pir evinde, meydan odasında top- lanırlar. Bir Hadim, elinde her fert için bir dilim ekmek, bir kadeh şarap, bir lokma peynir olduğu halde meclise girer tazim ve tevkir ile bir gülbenk çeker ve her şahsa — şarap, ekmek ve peynir verir, her derviş bunu tazim ve tevkir ile alıp yüzüne gözüne sürer ve- yer. Bu âyin —Bektaşi — tekke- lerinde ( Dem vurmak ) ismi altında tatbik edilmekte idi. Hurufilerden Ksinden onları mahrum bırak- | hislerile, zevklerile, ihti- | l evli — olanlar I B karılarını dahi. meclise getirir- | ler, raks, işret, ve saire mec- | | | | mazlar, Binaenaleyh Hurufiler | kendi — aralarında CI İbahiye herşeyi mubah | görmek- mesleğidir. tesettüre | Resmmızı Bize Gönderin | Nnxşiı.lx ve TAR| mı.ı.mı 17 Bir Haksart dervişi Size Tabiatinizi | Okuyalım imden tablatinizi öğrenmek ister- bise bir Fotoğraf gönderiniz. Fakat mütehasmıaımız mütalessında ha- taya düşmemek için gönderilcs resmin mümkün olduğu kadar tabii bir. porda çeklimiş olmamna itina ediniz. * Resimlerinden tabiatlerini öğrenmek İsliyen aşağıdakl karilerimiz bakkında mütehasmsımızn mülaleamu yazıyoruz . * Haydar Bey: Mütefekki- ve iyi kalplidir. İşlerine doğru- luk ve intizam hâkimdir. Ses- sizce — çalışır, riya ve şarla- taelik yapmaz. Lâubalilikten hoşlanmaz, men featlerini müdriktir. Ha- vaiyatla iştigal etmez. * Hüseyin Efendi: Çalışkan ve çeviktir. Ça- buk söyler ve karar — verir, haysiyetine müteallik husu- satta hassas ve asabidir. Bazan hırçınlık göste- rir. İşlerine doğruluk — hâ- kimdir. Kana- atkâr değildir. İyi yaşamak ve şöhret sahbibi olmak ister. Tahakküm istemez, itiraz et- meksizin iyi geçinmek müm- kündür. * Hasan Ibrahim bey: Du- rendiş ve ağır Bt “| başldır. Ken- , K O dini gösterecek * hallerden | vakki Dostluğuna itimat — edilir, verdiği — sözü yapar. Kararı- ni tatbik eder. Namus ve ir- S K Va te- eder. _ıetl nefis mesailinde . kıskanç ve şedittir.. Para hususunda ihtiyatkârdır. | azizlerden - biri XA) *—' l Bektaşi Tekkesinde Yapılan Ayinlerin Menşei | Ve Bahçeden Gül Koparmanın Nedir? Hurufilerin Serbes Meslekleri Yazan: Zikri riayet — etmedikten — maada, | zevcesinden | hoşlandığı takdirde kocanın | yanına gider, yavaşca: | —Sizin bahçeden bir gül ko- parmak isterim, der. O da karısını çağrır: —Bu canın talebini hakket. Diyerek müsaade verdiğini ima eder. Manası ı | Bundan maada yekdiğerinin zevcelerinden hoşlanan iki can, | dedenin müsaadesile ömürleri- nin nihayetine kadar birbir- lerinin — karılarından — istifade ederler. Bir de Hurufi tekkele- rine mensup kadınlar vardır ki onlar da dedenin müsaadesine iktiran etmek şartile canlar tarafından alınabilirler. (Arkası var) POSTA | filmini istediler. Hapisane Ve Tevkifa- nedeki — Veremliler Kurtarılamaz Mı ? (Baş tarafı 1 inci sayfada ) BC Hastalıkları ilerledikçe ser- bes - bırakılacaklardır.. Fakat bu serbes bırakılış mutlak değildir. Hapisaneden - çıktık- tan sonra da yene zabita ne- zareti altında îulmık mecbu- riyetindedirler, Maamafih kanun, bir. mah- küm ile bir mevkuf ınııııdı her nedense fark - gözet Hastalıku bir. mahküm, luyı! ile serbes bırakılmakta, fakat henüz mahküm olmamış bir mevkuf kanunun bu kaydından istifade edememektedir. Bu nokta, ceza muhakeme- leri usulü kanununun 399 uncu nıddıııudı kaydolunmuştur. büyük bir insaniyet hıııı ile lıuıı:ık ederek ..İı.- kümlar hakkında bu kaydı ko- yan vazı kanunun mevkuflar hakkında da — semih davran- ması elbette ki muvafık olurdu. Çünkü —bir mevkuf, daima beraat edebilecek bir insan demektir. Şu halde onu, bile bile ölüme yaklaştırmak, el- bette ki doğru bir tellâkki değildir. Veremin, gerek hapi- sane ve gerek tevkifapeler- de büyük gıı tevessü gösterme- si, mevkuflara ve mahkümlara ancak 960 gram ekmek ve- rilmesinden ve gıda alamama- larından ileri geldiği — iddia olunuyor. İstanbul hapisne ve tevkifane- sinde cinsiyet, cürüm ve san'at itibarile mevcut mahküm ve mevkufların adedi aşağıdadır: Hapisanede 618 mahküm, tevkifanede 400 mevkuf var- dır. Mahkümlardan 286 erkek ve 3 kadın katil, 23 istiklâl mahkemeleri — mahkümu, 40 erkek 13 kadın âdi cürüm, 160 erkek, | kadın hursızlık, 67 erkek kız kaçırmak, yangın çıkarmak cürümlerile hapiste yatmaktadırlar. Bugün İstanbuldaki mevkuf ve mahpusların adedi 1018 dir. Mabkümlardan 15 kunduracı, 150 çorapçı, 30 terlikçi, 7 tesbihçi, 10 marangoz, 5 man- galci, 15 mürettip vardır. Ha- pisanede 50 çorap makinesi vardır. Her makine günde 35 çift çorap yapmaktadır. Yangın Faciasının Son Safhası (Baş tarafı 1 inci ayfada) AARCEZ KDA Hizmetçileri Yani gibi kendi- leri de Yunan tabiiyetindedir- ler. Merkezi İzmirde bulunan D Piyer Döpulo filim müesse- || sesinin — İstanbul — komisyon- cusudurlar. Yüzde yirmi ile bu müessese namma çalışıyor- lardı. Üç ay evvel bu hanın iki odasına taşınmışlardır. Yan- ginin — çıktığı — odada — 500 kutu filim vardı. İstanbulda henüz oynanmıyan ( Mücrim kim) ve (Mavi sıçan ) filimleri de bunlar arasında idi. Filim- lerin bedeli 30 bin lira tutu- yordu. Filimler Danüip sigorta şirketine 6 bin liraya sigörtalı idi. Yazıhanenin mobilyesi de 1000 liraya sigortalanmıştı. Filimler tamamen Döpulo mü- essesesine aitti. Mevkuflar Ne Diyorlar? Yorgi Ef. hadiseyi şöyle an- latıyor : — Biz her bafta Erkek mu- allim mektebine filim kiralar- dık. O gün de mektepten ta- lebeler geldi. ( Maskeli kadın ) 15 lira ücret istedim. Onlar da 13 lira ver- diler. Muvafakat etmedim, git- tiler. Sonra bir hamalla muva- fakat haberi gönderdiler. Her filim teslim edilmedne evvel bir defa diğer bir maka- raya aktarma edilmek suretile prova yapılır. Noksan ve bozuk yerleri varsa ikmal edilir, Bi- raderim filmi Yani ile masa üzerine çıkarak bir makaradan diğerine aktarıyorlardı. Hamal da yanlarında idi, Odada bir sinema makinesi de vardı, Fa- kat biz bunu kullanmıyorduk. Elektrik tesisatı da yoktu. Bu bozuk makineyi Santral sine- masından getirtmiştik. Hiçbi- rimizin elinde de cıgara yoktu, esasen burada cıgara içmiyor- dük. Yalnız tavana asılı kors donlu bir. elektrik lâmbası vardı. Filimleri iyice tetkik için lâmbayı filme yakın indirmiş- tik. Provaya devam ediyorduk. Âni bir iştial oldu. Söndür- mek için çalıştık. Bu sırada ittisalimizdeki odada çalışan biraderim de koştu. Muvaffak olamadık, Yazıhanedeki tele- fonumuza sarıldım. Matmazeller cevap vermediler. Bu sırada hanın koridoruna fırladık. Odacı Besim Beyi haberdar ettik. Besim Beyi baberdar ederken kesif du- manlı bir infilâk daha olduğu için kendimizi sokağa attık. Neye İhtimal Veriyorlar? İştialin — neden — olduğuna ihtimal verdiklerini soran mu- harririmize —iki — birader şu cevabı vermişlerdir: — Filim iştiale çok müsait bir maddedir. Güneşten ve sıcaklıktan — bile parlıyabilir. Ya makaranın fazla devir yap- masından — doğan hararetten parlamıştır, veyahut — elektrik lâmbasının sıcaklığından ateş almıştır.,, Diğer taraftan belediye de, filim depoları hakkında bele- diye — talimatnamesine — yeni maddeler ilâve etmek tasav- vurundadır. Bu tasavvura gö- re filim depoları ve tecrübe yerleri şehir haricinde ve ayri yerlerde olacaktır. Şehirde Filim Depoları Nekadar ?.. İstanbulda 12 filim deposu HEERN Pek yakmnda ME En büyük Funuı sinema filminin MARCELLE BÜTÜN Bu akşan MA GALA ALEXANDRE KORDA'nın es: MARİA CORDA ve KANLI €n şen artistler temsil edi bulunani RETL THEİMER ve PAUL VIİNCENTİ tarafın- dan temsil edilen ÇİKOSBARONESS sözlü, şarkılı ve muzikalı fil- minde çingene şarlıları — ile çardaş Fürstin ve hususi tan- göyu dinlemekle memnun ol- anlıyacağı surette Türkçe mü- kâlemeler filim üzerine bususi bir makine ile aksettirilecektir. Yarınki Cuma günü tam saat 10 1/2 da verilecek matinenin umuümi — dühüliye — ücreti 35 kuruştur. Bugün | ÖPERA | da LiLY DAMİTA EDMOND LOWE ve VİCTOR MAC LAGLEN BAŞ BELÂLARI filminde İlâveten : FELIX KEDİ (Görülmemiş caalı resimler) Cuma ü tam saat 10,30 da verilecek matinenin umumi dühuliyesi 25 kuruştur. ETUAL y sineması Bugün matinelerden itibaren Fransız sinema şaheseri KIRALİÇENİN GERDANLIĞI Fransızca sözlü vu şarkılı filminin iraesine başlıyaca- ğını bütün dostlarınıza bil- dirmenizi rica eder vardır. Bunların hepsi de bü- yük binalar içinde ve her an böyle bir tehlikeye maruz ka- lacak — vaziyettedir. Belediye bunlarla meşgul olmıya başla- mıştır. Bu depolar şunlardır: 1 — Jenerali hanında Ku- lâro, 2 - Adalet hanında Disk, 3 - Kürkçübaşı hanında İspi- ridis, 4- Galatada Elektrafi, 5-Mısır hanında Metro Goldvin 6 - Beyoğlu han Serao, 7- Banka han Kemal Bey, 8- İstiklâl caddesinde Foks, 9- Ekler sinemasında Mino, 10- Opera sinemasında bir daire, 12 - Melek sinemasında ayrica bir daire, 12- Majik sinema- sında bir daire, 13 - Banan hanın birinci katında Leon, Bunların birçoklarında da tecrübe makineleri vardir. Yaralıların Vaziyeti Yangında yaralananların va- ziyetleri gittikçe iyileşmektedir, En ağır yaralı Adapazar maden şirketi daktilosu Ayşe Mecit Hanım da arlık ölüm Sinemalar ELMİRE VAUTİFR ve FERNAND FABRE ile beraber tımımen Fransızca ıöı'ü fîlımndu 2 büyük film birden takdimi münasebetile MÜSAMERESİ MİLTON SİLS'in temsili mu Şarlalı, sesli ve muzikah süper prodüksiyonu ve ayrıca KOHEN ve KELLİ LEK sinemasında yıldızı ve * EFKAT. kahramanı : CHANTAL HAYA TI JİK sinemasmda eri | ve meşkur iki sinema yıldızı hteşemaleri VENEDİK dilen en eğlenceli komedi : TAYYARECİ ! Tiyatro Ve Sinemala DARÜLBEDAYİ TEMSİLLEİ Bu akşam — İSTANIUL mm h L anat 21,380 da Arnaroz EKLER — Yunam tiyatro trapt D #RANSIZ — Yunan Operetli K TPi (1 ALKAZAR — Garbın gasıpları ALEMDAR — Hacı Murat ASRİ ARTİSTİK Yazan Musahip — zade Celâl Bey Kadısı Vei e “ dilikten uşaklığa HİLÂL — — (Boşiktaş) Hacı HALE — (Üsküdar) Çarevir KEMAL 8. — Kısmet MAJİK — Kankı Venedik MELEK — Kalbimin mesi MİLLEC V, — B. MİLLİ Bela Bu akgam sart 21,30 da FRANSIZ TİYATROS YUHAN OÖPERET HEYETİ t Nezih ve muhteşem bir çay Ambassadör | Meşhur V'yolo nist devam - ediniz! Sukut neticesinde bu renin kafa tası patlamış İj hayatından ümit — kesile! Doktorlar, bu banımın kt masını mucize — addeti? dirler. | Hastanede mevcut - ofap ğ madığı mevzubaihs olan o& mezelesi hakkında b doktorlarından Kolinos E demiştir. ki: “Hastanemizde (okıöd : dır, hastanemize gelen / murlar, yalnız sediyelerimik | götürmüşlerdir. Biz v& daha vahim zannederek "g liz bastanesinden de j istedik. Menfi cevap aldıl Maamafih — zehirlenefi, adamın oksijenle ku ceğini iddia — edenler mizden gelen her türlü * vatı yaptık, hâlâ 189 kıvranıyor. Harareti 39