28 Teşrinisani I“ihatçılar Divanı Âlide Hesap Veriyorlar.. 'Kemal Bey Diyor Ki: Bu İşi Kâr İçil Yapmadık... Fakat, Bu Yarım Miiyon Lira Kazanç Nedir? Sabık iaşe nazın, kendi teşkilâlına — istinaden bini bulun iaşesini temin etmek Üzerine aldığını söyledik- p *onra Tekirdağı meb'usu Tn Hilmi Ef., mahat * şir- ticaret ve kazançları ki dedikoduların ma- Biyetlerin e temas ettli ve şu Borda ; Halk arasında tenkitlerle man mescle ticaret işi- " Bu w? Bu cihetin izah â Tâzımdır. ği meb'usunun bu sonra Kemal beyin ç olarak verdiği uzun ticaret — meselesine ü lâzımgeliyordu. Sabık Bazırı bu meseleye şöyle endim, ticaret meselesi evvel şahsa inhisar SI P'H_i-'&ıl kime inhisar Ydiştir? BT Cesal Be b aeklan Wyle anlattı: çi.Tiuıd yapılırken — kâr hareket — edilmemiş, '“ıu.g. hafifletmek ve izale maksadı gözetilmiş ve bunun için tevessül o- . Ekmek ve un fiatını için çalışılmıştır. bilmem; fakat bu söz- di üzerimde — ikna ir — tesir — yapmadı. Kemal Bey izaha- devam — ederken bu mühim miktarda kâr ğini saklamadı. Dedi ki: Bundan hasıl olan dört bin lira kâmilen “*îluiştir. mız ya... Hem kâr e- *& maksadile hareket edil- m de yarım milyon temettü hasıl ol- Sevabını Kemal B.in ağzın- İitmek bize nasip olmadı. L çe zacn ge ümle Baeı — bararetle” ilüve işten dolayı lehülhamt cebime on para koy- gibi bu işlerle uğra- Mşlınmm da cebine '& girmemiştir. Şu halde Üüç ay (kadar devam b"Ğdıy muamelesi ile Püraya kadar buğday ,Ye o mal muntaza- Piyasaya çıkarlarak bu sene kadar idare AA 7 AAA gibi, Kemal Bey » Uzun beyanatı ara- 'aretle söyledi. Ben ler karşısında, çok ya- Mazide halkın süpürge misır koçanı gibi yapılan çamur erle günlerce ve mide — doldurduğunu Yüreğim bir defa le sızladı. ” İşi bu suretle anla- Sonra Kemal Bey F ğ Ve £ ğ ada &. EŞF f # f (7 mesele, niçin kapalı | şeker meselesine geçti ve şöy- le anlattı: — Buğday muamelesi e- nasında diğer muameleler de yapılmıştır. Ezcümle şeker ge- tirtmek hususunda büyük mu- amele olmuştur. Çünkü şeker fiatı birdenbire yükselmiş, beş kuruş kimse muvafakat etmemiş, ve hükümet te buna karşı bir tedbir ittihaz edememişti. İşte bu esnada Dedeağaç | tarikile şeker gelmiye başla- mıştı. Hükümet, gelen şeker- Hazin Bir Kız Kaçırma Otomobilli Sefiller An- olarak konulan uırlııl SON-POSTA lere narh vazettiği için dört, dört buçuk kuruşa tacirlere veriyordu. Bu sırada şehrema- netine müracaat eden tacirler bu usulden zarar gördüklerini söyliyerek bir tedbir almmasını talep ettiler. Şehremaneti de bu hususta bana müracaat etti. Bu sözden sonra Kemal Beyin derhal işe girişip tedbir | almıya başladığım keşfetmek | pek o kadar güç olmasa : | gerektir. Netekim sabık — iaşe | nazırı şeker meselesinde yap- ı tığı işleri de birer birer saydı, | î/—ak 'ası .nesini De Yaraladılar Asıl Mücrimler Kaybolmuştur Konya, 24 ( Hususi) — Bundan bir müddet evvel Kon- ya'ya yakın maruf bir kasa- bada romantik bir kız kaçırma vak'ası olmuştur. Bu hadiseş sinema perde- lerinde seyrettiğimiz Amerikan dramlarına benzemektedir. Naklediyorum : Göz Konan Kız * müftüsünün on beş, ön altı yaşlarında ciddi ve güzel bir kızı vardır. Vasfiye H. ... Genç kıza bir delikanlı göz koymuştur. Eşraftan birisinin oğlu Baha EF. ... Fakat Vasfiye hanım Baha ile biç görüşmüş ve temas etmiş değildir. Delikanlı; genç kızı mıya ve arkadaşlarile ladığı — plâm tatbike vermiştir. Tenha Bir Yolda Günlerden bir gün. Kız; annesile bir yerden araba ile gelirken Baha ve arkadaşları bücum etmişlerdir. Kızını mütecavizlere vermek istemiyen anne, muhtelif yer- lerinden bıçakla yaralanmış, Vasfiye H. oracıkta hazırlanan otomobile atılmıştır. Oto; bir yıldırım - süratile en tenba sokaklardan kasaba haricine çıkmış, civardaki saz- lıklar arasına dalarak kaybol- müuştur. Takip Başlıyor Hadise haber almmış, z2a- bıta takip ve taharriyata baş- lamışsa da vak'anın kahraman- ları ve zavalli Vasfiye H. bu- kanamamıştır. Genç Kız Meydana Çıktı Aradan üç gün geçmiş, genç kız; namusu berbat edil- dikten sonra ebeveynine teslim edilmiştir. Bahattin ve arka- daşları izlerini kaybetmişlerdir. Şoför ve müşevvikler tevkif edilmişlerdir. Bilhassa Bahanın arkadaşlarından ve müşevvik- lerden Emin Ef. kefalete rap- ten tahliye edilmiştir. Köşük hazır- karar Bu romantik vak'anın mu- hakemesine Karaman ağır ce- zasında devam edilmektedir. |Acaba Nereye Kaçtılar? Kızı kaçıranların Şarka firar ettikleri tesşbit olunmuşsa da | hâlâ elde edilmemişlerdir. Bu ailenin bugün nasıl fe- ci bir. hayat yaşamıya mah- küm kaldıkları kolaylıkla ka- bili tasvirdir. Sinanoğlu (Allenin — haysiyetini n Gördüklerimiz Muallimlerin Şikâyeti Halkın dertlerile çok ya- kından alâkadar olan kıymetli gazeteniz bilmem ki bir. mu- allimlere de şefkatinde yer verir mi ? Merzifonda bir aylık maaşı- mızi tam 17 gün geçtiği hal- de alamadık. Lütfen buuu ya- zınız ve Hamdullah Suphi Be- ye sorunuz. İki sene evvel bütün muallimler “ Dağ Yo- la , nu bir Hira mukabilinde mecburi olarak sattırmadı mı? Bugün Merzifon Türk ocağın- da ©o eserden 60 cilt vardır. Diğerlerini siz tahmin edebi- lirsiniz . C. H. Terkosa Dair Bir Fikir Tarsustan şu telgrafı aldık: ulun su işleri kum- panyanın elinden alınırsa şehir suya garkolur efendim. Tarsusta makine mütehassısı Fethi Bir Endişe İi buçuk aylık bir hayatı ile milletin bürriyetini tanıyan Serbes Cümhuriyet fırkası ni- hayet kapandı gitti. Halkın dertlerini tanıyan bu fırkanın sönmesile yeniden eski ü kaydi vaziyetinin avdeti bizi bihak- kın endişeye sevketmektedir. Eahişehir. İstifade ediniz 1 — İlka $ satırı geçmiyocektir. ? — Her aatır & kelime hesap edi- Ş ae Bâe Sedet Büa - kuponu 4— Her 3 sıtıdan falamaa 2 edilmelidir. muteberdir. SON POSTA yı ekuduktan sonra ilân kuponunu — saklayı- nız. Bundan 5 adedini Hânmız ile birlikte bir zarfa koyarak posta ile idarehanemize gön- deriniz. İlânımızm gazeteye gir- mesi için bu kadarı kâfidir. — SON POSTA s« BEDAVA İLÂN KUPONU 28-Teşrinisani - 1930 MANDARİN FİDANI — Beher adedi İki kuruştan elli bim adet satılık ya'sanl mandarina fidanım vardır. R'ze Kazancı zade Abdullah BİLEN VAR MI? —Amct zadem Bahriye zabiti Selühattin. Beyin adresini biler varsa — İnsaniyet mamına — bildirmeslei tica ederim. Beylerbeyi Burhaniye bayır sokak Hüsnü Beyim köşkü HÜURİYE MELÂHAT HANIMLAR TERZİHAHESİ — Bahçe kapı Rasımpaşa ham 12 Na Telelen kstanbul 4057. İNEBOLU KANAAT MAĞAZASI Terzi eğlu Yervastı Sastler, Amerikan baplama — köstekler, — İstanbul büyük garşıda Mhfazscılar sokak. İŞ ARİYORUM — piyasada tecrübe görmüş, dakilleya vakıf Türkçeye mü- Kemmel açina ve İyi velerane — vere- Bilirim, — Muhasip muavini — olabilirim. SON POSTA sumara 1 FM SATILIK EV — Ortaköy'da Yenl mahallede cedit fırın ve tedit Üç yıdız sokağında — denize manr havadar İçi boyalı hana satılıktır. K Zi gll LA BEYLERE VE HANIMNLARA Ehven şeraitle hanemde ve hanelerde usiki dersi veriyorum. Etyemer: Beyarıtıcedit mahallesi n tekke tokak No, 14 K APARTIMAN — Beyoğlunda vele yakın 6 katlı güzel ktır. İstanbul 9217 ye P tetefoa ediniz. HÜSEYİN ZEYTİN YAĞINI — Daiml kullanınız.Yamekleriaii nefis ve lezzetli yemek ster misinlz? Behernebal Hüseyin zeytin yağı le pişiriniz. İstanbul Zindan Kapım Babacaler türbesi karşımındaNla.5) KİRALIK ODALAR — Galatada voy- voda caddesise nanır. Aynalı lokanta sokak Samıçh Handa yanhame, terziha- me için elverişli elektrik ve terkesu bavl ,.4..'. olmakla — beraber — müşteriler r Artıyor İktısat Müdürlüğüne Birçok Müracaat Var İstanbulda altı bin hamal vardır. Bunlardan üç bini be- lediye iktısat müdürlüğü tara- fından, üç bini de şimendifer, gümrük, inhisar idareleri tara- fından idare ve tayin edilmek- tedir. İktısat müdürlüğüne — her gün yüzlerce müracaat vaki olmakta ve fakat fazla hamal almak imkânı bulunmadığın- dan kendilerine ret cevabı verilmektedir. — Yeni yapılan Anadolu demiryollarına ahşap travers vermek için teşekkül eden Bigadaki şirket vapurla- ra travers yükletmek için ha- mal aradığından hamallık is- Hiyenlere burası tavsiye edil- mektedir. " Sayfa 7 Gümrükten Şikâyetiniz Var Mı? Salâhiyettar Olanlara Derdinizi Anlatınu Eğer Dinlenmezse Bize Bildiriniz Ankara, 25 (Hususi) — Öte- | denberi gümrük işleri bitmek, | tükenmek bilmiyen bir şikâyet mevruudur, Geçenlerde bir İs- tanbul gazetesi, yine bir mü- naşebetle — bu — müşkülâttan bahsetti, tüccarın çektiği bazı akıntıları ileri sürdü. Ayni zamanda İstanbul başmüdürü Seyfi Beyle de görüştü. Bu zatını Müşkülâta — uğrıyanlar varsa bana gelip şikâyetlerini söylesinler.. dediğini kaydet- tikten sonra bu arkadaş mü- taleasını şu cümlelerle ifade etmişti: *Bu vaziyette kim şikâyet edebilir?,, Bu —mesele — münasebetile Rüsumat umum müdürü İnsan Rifat Beyle görüştüm. Hadise- den haberi olup olmadığımı sordum, Gerek umum gümrük vaziyeti, gerek bu hadise mü- nasebetile şunları söyledi: “— Bu yazıyı okudum. Baş- müdür Seyfi Beyin beyanatımı da makul buldum. Makale de isim tasrih edilmiyerek bahse- dilen komisyoncu evvelâ bütün gümrük — teşkilâtımı — mürtekip gibi göstererek namusuna te- cavüz ediyordu. Bu komisyon- cu bir nal meselesinden şikâ- yet ediyor. Güya evvelce müş- külât gördüğü için şikâyet et- tiği bir. memurun, bundan muğber olarak, kendisini bil- âhare bu nal meselesinde 450 lira ziyana soktuğunu iddia ediyör. Memur üalların galvani olduğunu iddia etmiş. Müdür: Bu onun içtihadıdır. Ben birşey yapamam! Demiş. Kim- yaker de hnalların galvanizli olüp olmadığımı kestirmiyecek bir rapor vermiş. Bunun neti- cesi de nallar maynada kalmış, tüccar da 450 lira zarar etmiş. Efsaneye benziyen bu iddia hakikat ise komisyoncu efen- diden pek rica ederim, böyle müphem değil, zaman ve mu- amele tarihi tasrih ederek bana müracaat etsin. Kendisine, varifesini suiistimal eden me- muru kanunun pençesine de- rakap teslim edeceğimi temin ederim. Zaman ve muamele tarihi tasrih ederek şikâyet etmezse yalan söylediğine kani cağım. Bazı adamların, namla- naa muamele yaplıkları tüc- cardan “memurlara rüşvet ver- dik,, diye para aldıkları şayi- ola- | aö da yok değildir. Bir muar yene memurunun Pzerinde baş memuru, müdür muavini, mü- dürü ve başmüdürü vardır. Haksızlığa — uğradığını — iddia eden adam bunlara ve nihayet bunların fevkinde heyeti tef- tişiyeye şikâyet edebilir. Bütün bir devlet teşkilâtının bu zata haksızlık yapmak için müttehit bir cephe yapmış ol- masını tasavvur. etmek aklı selim ile kabili telif olamaz. İthalât resmi gibi hazinenin pek ehemmiyetli bir hakkının tarh ve cibayetini temin için her devletin vazetmiş olduğu birtakım mevzuat vardır, Bu mevzuatta yine bir takım ku- yut ve şurutu mündemiçtir. Ezcümle tarife tatbikatında bazı kimseler mallarının tabi olduğu resme inkıyat etmek istemiyorlar, tarifede daha axz resme tabi eşyaya kendi mah larınm temsilini iddia ediyor- lar. Böyle bir iddia karşısında kanunun tayin ettiği yollar vardır. Hakkın kendisinde ve- yahut devlette olduğunu mey- dana koyacak olan bu kanun! yollar mükellefin canını sıkıyor, Mükellefin haksız olduğunu da zâhire çıkaran bu yola iş girince * gümrük — müşkülât çıkarıyor , diye müphem şikâ- yetlere başlıyorlar. Bu kadarla da kalmıyor. Bütün bir heyetim bamusuna dil uzatıyorlar. * Haksızlığa uğradığınız var kit, malevk makama şikâyet ediniz ve hakkımını talep edi- niz, dediğimiz zaman da: * Nasıl şikâyet edelim? Me- murunuzun ikinci bir haksız- lığına daha maruz kalacağız, yapamayız ,, diye feryat ediyor- lar. Kaç defa şikâyet ederse- niz her defasında hakkınız ibkak etmiye memur, müdür- lerimiz ve müfettişlerimiz var- dır. Müştekinin bunlara mü- racaat etmesi lâzımdır. Fakat bundan daha kuvvetle lâzım olan birşey varsa mükellefin insaf ve kanuna mutavaatıdır, * — Gümrük muamelesinin daha basitleştirilmesi için bir tasavvurunuz var mı? “— En mütekâmil devlet- lerin gümrük mevzuatını tetkik ederek bunlardan memleke- timizde tatbikine imkân olan- ların tatbikine çalışılıyor. Bu hususta bazı kanun lâyihalarımız Büük Millet meclisine verik miştir.,, Ilhan SON POSTA — Şimdi iş, müddeinin iddiasım — ispat et- mesine kalıyor, demektir. Ferah Sinemada Sinema - Operet -Varyeteden mürekkep fevkalâde müsamere, İş Arıyorum İzmirde uzun müddet muh- telif ticaretanelerde — çalışmış Faal iki genç herhangi bir müessesede seyyar veya sabit muakkip olarak iş aramak- tadırlar. Kanaatkârdırlar. Demirkapıda Yeni Edirne otellade Şakir ve Bedrı kardeşler ZAYİ — Sülemaniye — askerlik şube sinden aldığım vesikamı zayi — ettim Yenlsini çıkaracağımdan cekisinin bük- mü yoktur. Çenberlitaş mal fabrikasında: Ahmet