16 Ekim 1930 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5
Hergün Wirkasi © Olmak Ve Demektir? M. ZEKERİYA İİ volan bir meb'us vardır. Anka- İİ Yada kendismi ziyarete gittim. © Beni görür görmez: NE — Artık seninle: konuşma” © Yorum, dedi. © 5 — Neden? Dedim. » — Be kardeşim, dedi, bu © Sizin gazetenin neşriyatı kar- #sında isyan duyuyorum. © — Meselâ., ” — Meselâ İzmir hadiseleri, vi “Ben, Fethi beyin ziyareti eshâ- © nda İzmirde idim. Orada 2 Sördüklerimle sizin gazetenin arasında hiçbir. mü-; * lerini bildiren arkadaşımız Ek: | tem Bey, bütün hayatında hiç Biye iş İ ç 9 $ i * Binihaye texyit edilebilecek u misallerin tevsik etti- Şudur : & Yalnız bizim memlekete z in birşey» değildir. Dünyanın : ye bir fırkaya intisap viye k, hakikati yalnız bir za" | görmeğe muvafakat “nek demektir. a kacar hadiseleri kendi © ymetlerile değil, noktai na- Şelarına tevafuku o derecesile Si » Bir fırkaya mensup İİ üsinuz? O fırkanın lideri gibi eğe, onun gibi söyle- ni ve onun gibi hareket bii mecbufsunuz. Fırka > Yeti hakikati görmeğe mü- ak ğildir Görenlerin de Kek Gördükleri gibi söy K müsaade yoktur. Ni- klar, Halk fırkası içinde fena- al, görenler ağızlarını açıp söyliyemiyorlardı. » bir ite Son Posta bunun için ME kekini yak Oy zaviyı göstermek dilâlete sevketmektir. Bir için bundan büyük bir tasavvur edilemez, li 6 / Fİ Biz Çocukluğumdanberi dostum İntihap * Çok © Yavaş Gitmektedir.. İzmir, 14 (H.M) — “İntiabat ke- Timenin bütün bmasile yavaş git mektedir. Dün muhtelif (sandıklara atılan reylerim dedi yirmiden; farla değildi. Freni Bozuldu, Dükkân- dan İçeri Girdi Şoför Münür Ef. nin idare- sindeki 3051 No. kamyon Kalyoncudan geçerken teker- lek zincirleri bozulmuş ve Ha- ralambo Ef.nin bakkal dük- kânına çarparak camları kir- mıştır. Darülfünunda.. Bugün Darülfünunun bütün şabelerinde yeni sene dersle- rine başlanmıştır. Talebesi en çok fakülte hukuk kısmıdır. Belediyeciler Baremden İstifade Ediyorlar Barem kanununun İstanbul belediyesi hakkındaki kararna- me Dahiliye vekâletince tasdik edilerek postaya ( verilmiştir. #TSON IBaş tarafı İinci sayfada) canada bir kalabalik gördüler intiap- yerine Bu kalabalık Bir Kamyon.. | piyade m Kendileri Ne Diyorlar? Hadiseyi bu şekilde tesbit ettikten sonra, imi denilen . gençleri sl Bunlardan biri Kâmil “EFendidir. Kasımpa, şada Doğruyolda oturur, Bize —Biz filâmayı koşu filâmaaı olarak beş sene evvel yâptırdık. Bunu işaret filâması olarak kullanırız: Koşu yaparız; eğle- niriz. Cuma ü yine koşu yapıyorduk. Yoldan bir kafile 'eçiyordu. Arkalarına takıldık. tihap yerime gittik, Kalaba- lıkta eğlendik. Milliyet gaze- tesinin sarık dediği şey arka daşım Hüseyinin kasketidir. .Sarığa Bakınız! Kâmil Ef. koştu, sarık des nilen kasketi getirdi, bir elinde tutarak resmini aldırdı. © *İ Kâmil Efendiyi bırakarak Olmıya Davet Ediyo POSTA tezahürat: yapıyorlardı. Serbest fırka ile alâkaları da yoktu. İkinci bir şahit bulduk. Bu, Mustafa bey ( Kasımpasada hacı Ahmet mahallesinde (42) numarada. ) — 12-15 yaşlarında birkaç çocuk gördüm. Ellerinde yeşil Bir flâma vardı. Bu flâmanın yanında yaşlı kimse (yoktu. Hepsi çoluk çocuktu. Eğteniyorlardı. Başka bir şahide teveccüh ettik; bu zat ta İzzet beydir. Kasımpaşada, Dörtkuyuda ber- berdir; — Beş, on küçük çocuğun i elinde bir yeşil flâma vardı. Kazsrazmesin begoi İsrtbbnlaj |» aiaeyi görenlere dömlük | Bula |biyrak “derek değhi vürudu beklenmektedir. İzmir (OHadiselerinin Müsebbibi Kimdir? (Baş tarafı 1 nci sayfadaj KT Vesikanın, nakline lüzum gör- mediğimiz — kısımları o haricinde, metni şudur: “Fethi Beyi istikbal eden hakiki müstakbilin azami (300) kişidir. Gerek birinci ve ikinci günkü yak'alar, bilhassa komünistlerin tahrikâtı eseridir. Fırka arkadaş- larımız Otez elden © protesto içtimai yapmak İsticalinde bulun- muşlar. ve sonunda Keklik a sine tecavüz etmişlerdir. Bittabi kuvvel zabıta müdahale etmiş ve emre İtaat etmiyenlere atılan. birkaç el silâhtan bir seyirci çocuk vurulmuş ve Halk fırkası binalarından birinde bulunanların tahrikâmiz sözlerine mukabil birkaç taş atılmıştır. No. 372 8-930 İzmir hadisesi üzerine kâtibi umumilikten gelen tamimi aynen tebliğ eylerim efendim. Nazmi Fırka müfettişi Muğla meb'usu Seffet in bu tebliğinde müstakbilin hakkında sarfettik- leri sözler üzerinde durmuyoruz. Mahkeme icap ederse vesikayı tetkik edebilir. Fakat Saffet Bey hadiselerin “Halk fırkası binala- rından birinde sarfedilen tahrik amiz sözler üzerine başladığını, itiraf etmektedir ki bunu nazarı dikkate arzediyoruz ve soruyoruz: — Bütün kabahat omutemet Salih Bey ile arkadaşlarında değil midir, ve Halk fırkası erkânını bu zevat, verdikleri yanlış malimat ile iğfal etmen mişler midir? İster İnan, İster İnanma! İstanbulda ( Muhit ) is minde aylık bir mecmua çıkar. Bu mecmuayı Tür- kiyede vazifesi Hıristiyan- ağı neşretmekten ibaret “olan (Bible Hause) | yani (İncil yurdu) çıkarır. ( Beybil" Havz ) © ismile tanınan bu Hıristiyan mü- essesösi burada incil ba- sar, incil dağıtır, ve mem- leketin her tarafında Hr- ristiyanlık © propagandası yapar. İstanbulda ve Ana- dolunun bazı yerlerinde mektepleri de vardır, bü- rada Hıristiyanlık telkin ederler. (Beybıl Havz ) Nihayet son zâmanlarda faaliyetini daha küstahça bir şekle soktu. Türkçe bir takım| misyoner kitapları çıkar- dı. Geçen senedenberi de (Muhit) isminde bir mec- mua çıkarıyor. Mecmua- nn başda: da (Beybil Havz )ın iyat mü- dürü Mister bulu- nuyor, Buraya kadar iyi âlâ. Bir misyoner müessesesi bir mecmua çıkarmış. Ak mayız, okumayız, olur biter, Fakat iş öyle dedeğil, Harf inkılâbından son ra Babıalide birbiri ardınca kapanan mec munlardan hiçbiri maarif- ten yardım görmedi. Ma- arif vekâleti bula bula himaye edecek yalnız bu mecmuayı buldu ve bu mecmuadan her ay 2000 nusha satın almağa karar verdi. Bir o senedenberi bu kararını tatbik etti ve muntazaman bu mecmu- adan 2000 nushasını satın aldı. Maarif, vekâletinin harf inkılâbını neşr ve tamim için aldığı bir misyoner O müessesesine vermesi akıl alır iş de- değildir ama, ne ya- palım ki bu bir hakikat- | tir ve hakikatlerin oen feciidir, Hstor İnan, İster İnanma? Halk Mütemadiyen Sızlanmaktadır .. İzmir, 14 GL M) — İnlihabatta tutu. vek rey vermek istedikleri zaman isimleri bulunamadı, aldıklarım iddin ettiler, Bir Kadın Koca- sını Yaraladı Üsküdar'da oturan sıvacı Mustafa EF. eve geç geldiği için zevcesi Münevver tarafından sopa ile başından yaralanmıştır. lardı, dedi. (Kasımpaşâada Atlamataşın- da 51 numarada oturan Neşet efendiye döndük: — Küçük mahalle çocukla- rınm ellerinde intihap günü bir yeşil filima vardı. İntihap yerine gelmişlerdi. Bu bayra- ğın altında ne sarıklı, ne de yaşlı adamlar vardı, gazetele- rin yazdıkları hep uydurmadır, dedi. Vali Ve Müddei Umumi Ne Diyor? Keyfiyeti o bir defa da resmi ağızlardan dinlemek istedik. Evvelâ polis müdüriyetine mü- racaat ettik: Böyle bir şeyden haberimiz yok, dediler. Vali muavini Fazlı beyi gördük o da aynen şöyle söyledi: — Yazılan bayrağın Kasım- paşada sporcu gençlere ait olduğunu tahkik ettik. Bunda şüphe yoktur. Yalnız iddia edilen bayrağın sporcu gençler elinde olmadığı hadisesidir ki bu cihetle de belki adliye alâkadar olmuştur. Bu beyanatı aldıktan sonra Müddei umumi Kenan beyi gördük, o da: — Kat'iyan böyle bir şey yoktur. Biz böyle takibat yapmadık. Dedi. O halde Milliyet refikimizin bu baberi tahrif etmesinin ve bu muharref haber üzerinde rar etmesinin manası nedir? Arkadaş, biraz insaf| MAARİF MÜDÜRÜMÜZ MEK- TEPLERİ TEFİTİŞ EDİYOR Haydar bey (şehrimizdeki mektepleri teftişe başlamıştır. Maarif Müdürümüz muallimler- e il yı n alâ- Ol olmaktadır. 4 Halk umumiyetle İstanbul ilk mekteplerinden memnundur Sözün Kısası Celâl Nuri Beyin Tehditleri Celâl Nuri Bey, Malkarada bir konferans vermiş ve Ser- best fırkaya giren halkı tehdit etmiş: Bu fırkanın eski Terak- kiperverlerden farkı olmadığını, bu fırkaya girenlerin kükümet tarafından şiddetle ceza göre- seklerini söylemiş. Bu şiddetli cezada nedir biliyor musu- nuz? En kötüsü, yani asılmak. “Şimei hüsumet, o muharriri düşmanlığını ö kadar ileri var- dırıyor ki, muhalif bir fırka- ya mensup olan vatandaşları- sın, hepsini, yani. yüz binlerce kişiyi bir kalemde ipe çekmek istiyor. : Ben bu “haberi oku- duktün sonra; Celâl 'Nuri beyin a€ korkunç bir şimei husumet sahibi olduğunu anladım. ulıkla bir türkü çağırmışsın, ba ? İdam. Sen “İsmet, isminde bir socuğa tokat atmış ve dolayı- sile hükümet reisini tahkir et- mişsin, ha ? İdam, Sen fırka mutemetlerinden birine selâm verirken yere doğru fazla eğilmemişsin, ha ? İdam, Sen Hakkı Şinasi Pş. mn — şoförüne “Siz, diye hitap et- i memişsin, ha? İdam. Sen erkândan birinin atı ge- çerken, hürmetle geriye çeki- lecekken © başını — çevirmişsin ha? İdam, Sen Vakıt gazetesinde M. Asım B. in makalesi yüksek büyük bir heyecan — içinde dökmemişsin hâ? İdam. Nibayet, sen de, ey Sözün Kısası muharriri, büyük Celâl Nuri Bey aleyhine bu satırları yazmışsın ha?.. İdam! Çocuğu İçin Bir Kadın Kendini Öldürmek İstedi. ld sik eb, H. eski kocası Mehmet Ef, müteessir olmuş, tentördiyot içe- rek intihara teşebbüs etmiştir. Hayriye H. Haseki hastane- sine kaldırılmıştır. — man Peyami Safanın İş on Romanı Birkaç Güne Kadar SON POSTA Sütunlarında
