130 SERVETİFÜNUN No. 1824—139 Tetkik > Proleter Edebi yatı. Çandayel, Gerisen, Baktnim, Lavrof, Lonionossvof Puskin, Gogol, Dostoyevski, o Turgetiyet, Tolstoy, Andimyef, Görki gibi büyük ruhlu, yüksek duygulu müiltelekir, muharrir ve âlimleri yetiştiren Rusya'da edebiyat yoktur deniliyor. Ondokuzuncu asrın meşhur münekkidi Bielinski ise: «Muharrirlerimiz var, fakat bir edebiyata malik değiliz.» demişti. Rus edebiymiu 1917 ihtilâlini müteakip büyük bir “değişikliğe maruz kalmış ve proleter edebiyan dedi Bimiz ekol tecessüs elmiştir. Hali hazırda, Husvn ii en ziyade sahibi şöhret olan edip Tolstoyun Panferov dur. Bu romancı üslübu veya tekniği ile bir üstat olmamakla berber ekolüne sahip bir simadır. Bruski isimli romanı çoktandır 500,000 nuskayı tecavüz etmiş bulunuyor, Panferov doğrudau doğruya bir kütle edebiyâlı yapmaktadır; yani kütlenin ilham ettiği san'atı talim eimektedir. Tolstoy ve Dostoyeyeki'den örnek aldığını söyliyen bu adam ifade, üslüp ve fikir itibariyle hiç te onlara benzemiyor. Rusya'dd en ziyade kiymet kespetmiş. bulunan proleter edebiyatı hakkında bu gatın fikirlerini soran Moskova'da münteşir «Gazette liftöraires muharritlerinden birisi pek mühim bir makale vücudu getirmiştir. Panferov, Dostoyevski'nin ve daima kapalı birer ahlâki hareketi nazarı itibara alarak çalıştıklarını göylüyor. Kendi yazıları hakkında ise: «Biz dalın nzaklara gidiyoruz, daha derinlere nüfuz ediyoruz ve insanlar arasındaki bilümun münasebetlerin münbü- iran, iktisadi şeraitle bağlı bulunduklarını yazıyoruz.» diyor. İşle Engels'in ve Kapital mubarririnin esas fikirleri! Bu gibi wmdeleri romanlarına sokmundu muvaffak olan bügünüü rus muharrirleri hiç şüphesiz gok müşkül bir işle meşgul oluyorlar, Panfevov, yaptıkları her harekette, attıkları her adımda birçok hatalar yapmakta olduklarını itiral ediyor, Fakat bütüm bunların tekâmül kanmuları ile kabili telif oldukları ve ileride proleter edebiyatını da Şekspir'- lerine, Bayron'larını, Hügo'larını wail alacağım bildiriyor. Buraya müvekkitler Proleterlere niçin aşktan ve kıskançlıktan bahsetmediklerini o soruyorlar ve bu husus için kendilerini muahnze ediyorlar Proleter ve Burjuva silulları urasındaki fakları bir yana brakınız; ve fikir nisbetlerini düşünerek hareket ediniz bu meselede Proleter ediplere hak ver memek imkânsızdır. Burjuva münekkitler misal ölü Tak Tolstoy'u zikrediyorlar. Muasır rus edipleri ise Düğünün içtimai şeriti dahilinde Tolstoy'un Anna Karenin indeki aşk ve kıskançlığını oOyuzmanın imkânsız olduğunu, bilâkis vatandaşın kıskançlık hissini Körletmek lâzımgeldiğini söylüyorlar. Panferov Obir sovyet mubarririni şöyle tarif etmektedir; «Her şeyden evvel bir pratisyendir. Aynı zamanda öyle bir nüzatiyecidir ki artistik eserini meydana getirmeden evvel proletaryen sana'atın bütün icatlarında elzem bir rabıta olan marksist ve iktisedi temeli uzun uzadıye ve İnveden inceye tetkik öiler,» Görülüyor ki sovyet edebiyatı doğrudan doğruya İktisat ve müşeriyet prensipleri ve kütle esası üzerine kurülimiştor. Bugünün en mühim meselesi sövyet muharririnin hayatı hakikiye ile kncak kucağa bülün- masinda ve ginni istihsal ve sosyalist teşkilât ile van yana yürümesindedir. Buğün Rusya'da teşekkülü beklenen yeni dünyanın yenii veçhelerini tetkik edecek ve mide talmddüsü mümkün iktisadi hadiselerin kavi ve rasin plânları» dan bahsedecek muhüarrirler olduğu gibi bu. hususlara hiç yanaşmıyan edipler de vardır, Rus inkilâbını tetkik ederken biraz maziye rücu ölersek Küslarin büyük Movol istilâsiından sonr yekvücut bir devlet haline gelebildikleri nazan dik- Enti celbeder. Büyük Petro garbın bütün yeniliklerini memleketine sokmak istememiş olsaydı bugünkü Rusya mevent olmıyacaktı. İnkilâbin böyle ani ve cödebiyatta akla gelmiyecek yenilikler doğuracak kadar kudretli olması da biç şüphesiz Rus milletini asırlarca sürükliyen ve zelil bırakan nizami alilâkın eksikliğinin bir tezahürüdür. İçtimai bünyeyi zaif gösteren cihetler kütlenin umumi hareketlerinde pek büyük roller oynamaktan hali kalmamaktadır, Proleter edebiyatı ameleyi ve onun ilham ettiği sanatı gösteren bir, çcephedir, bu cephe ne olabilir) Hiç şüphesiz zirai ve sinni istihsalin ve mübadelenin muhtelif şekilleri ve bu şekillerin arzetmekte olduğu yenilikler... Şehirlerde olduğu kadar kirlarda da aynı tarzıhayatı yaşamakla olduğu iddia edilen vas içtimai bünyesinin cu esaslı vasıflar işte bunlurdır. tus çemyetinin ahlâki prevsipleri, hatla yaşayış tarzları busüne kadar muttasıl tezmili ceplieler arz- etmiştir. Bir (arma halk dünyanın bugünkü şeraiti hayatiyesinin icabatı ile yaşarken diğer turalta hâla en iptidai mübadele şeklini tatbik eden köyler de eksik değildir.