Sz S- & ği * AA XET AUASA aşt — aa —a ver e Zin ğ;l fabrikasında yaptıkları son te İkfk!erdğh ; eli ğntibalar R “Büyük şef Türk tarihi (Başı 1 inci sahifede) Azalara mahsus koltukların ön sıra- z davetli ve aza olarak 600 ı—ı dinleyici olarak ta muayede sa - ::"İlldı 500 kişi takip etti. ulâ Oturacak yer bile kalmamıştı. Sök kimseler ayakta dinlemek mecbu Tiyetinde kalmışlardı. Kurultay mar - söyliyecek muallim hanım ve bey riyaset kürsüsü arkasındaki yer Kurultay açılırken K sılondı,"ı':ıt.iykiyo gelirken kesif Bir kal babk v j f Zi retleri nutuklarını okuduktan sonra riyaset kürsüsüne oturdular. Kâzım Paşa Hazretleri: — Efendim, kurultaya ık: bı.gkan ve Türk dili işlerinin en değerli biplerinin isimlerini olcudu. — Saat 18 i çeyrek geçiyordu. Reis Pa- şa Hazretleri: — Kurultay yarın (bugün) saat 14 | | te . dedi. İçtimaa niha- vekili ve dört kâtip il Ç Bu hususta Necmi Beyin teklifleri vardır. İbrahim Necmi Bey teklif ettiği zevatın isimlerini okudu. Necmi Bey başkan vekilleri için Maarif vekili A- bidin, Bursa mebusu Esat Beyleri, kâ tiplikler için de İ#m-il Müştak, Faik Reşit, Refik Ahmet, Hakkı Süha Bey leri teklif ediyorau. Bu teklifte isim « leri geçen zevat birer birer reye kon du ve kabul edildi. Bundan sonra Kâzım Paşa Hazret- yet verildi. 5 Kâzım Pş. Hz. nin nutku ISTANBUL ,18.A.A. — Kâzım Paşa Hazretlerinin kurultay başkanlığma seçil dikten sonra söyledikleri nutuk, şudur: “ — Reisicumhur Hazretleri, hanım- lar, Beyler, “ — Iki yıl önce, yine burada top- lanmış olan birinci türk dili kurultayımın değerli Çalışma çağını bugün — tatlı bir sevinçle anarım, Birincisine olduğu gibi, 7 — Acun: Cihan, dünya — kâinat manalarına eski bir Türk sözüdür. A- cun, ajun, açun, açın şekilleri vardır. Kutadgu biliğde, Radlof lügatının bi- rinci cildinde ve büyük 'ılıı;ıdlü_gaâm . da “Uygur ve Çağatay | leri ola « rak,, kısası rabguzide Türk dili lüga - w 00 .0 göonü olan Türkün ölüm uçurumu km geldiği korkunç bir xunde tarih ken- bir baş bağışladı. Büyü arıcımız O gündenberi milletle bu öz evly - dı arasında bir anlaşma var. Büyük Başbuğ bütün varlığını Türklüğü kur tinde, pave dö kurtey lügatindi mui - mulmüritte vardır. “Tarama — dergisi: taracak ve yükseltecek işleri ileri gö- türmeğe, — milletini asri medeniyet se « viyesinin üst tarafına çıkarmağa, Ulu Türk milleti de kendini ölüme kadar sürükleyen bütün karanlıklardan sıy- rılmak yolunda büyük yol gösterici- satardindin Kü « Yürümeğ sayfa 200 8 — Göçmen; 9 — Göçkün; İkisi de muhacir manasına olarak der- lemeden gelmiştir. Bunlard #igöç. men,, — Beyçayırı - ve S lu « yürümeğe and içti. Bu karşılıklı anlaşmanın ne- ticesidir ki büyük şefin geniş milli in- kılâp programında Türk dili ve Türk Türk milleti varlığını dişardan ve içerden karartan maddi ve manevi bü tün dü l aman vermez bir sa- vaş açmış olan büyük reisimiz, bu düş 1 SİŞMİRİT DA İF N' İlüsüdür... ,, çin tahsil zahmeti yüzde elliden ziya « de azaltır. Diyerek ıstılah yapma işinde kalla- rın gösterdikleri faaliyeti zikretmiş ve b_illııııı çok şayanı — dikkat olan ve şimdiye kadar umumi merkez heyetine teklif edilmiş bulunan ıstılah kadrola - vr Ksteğünü ühsai B ei e olarak bildirmiştir. Umumi kâtip İbrahim Necmi Bey Türk lehçeler lügati çalışmaları, ye- ni Türk ana grameri gibi mesainin nasıl başladığını ve nasıl bir neticeye varacağını gene ihsai hesaplara müste niden izah etmiş bundan sonra cemi- söylemiştir: Bu yedi bültenden başka iki yılm çinde ve basılmasına başlanan eser « ler nşunlardır: 1 — Söz derleme klavuzu ve derle me fiş defterleri. 2 — Altı parça askerlik, ui ü irirı t siyaset ve en likle Gdövüşmek, onu da bir baş Biyanki lügatinde ve *“Tarama dergisi, sayfa 547,, 11 — Donşak: Cumudiye demek - tir. Donmak ve m ın'lîn ı_lafkefçe_dh- tnat Vekik Cola leri dedi ki: Hnirden vak vatişrane Ali Rana Beylord!;ızır bulunuyorlar - — Türk dili Tetkik Cemiyetinin Dil birliği, el birliğinin, düşünüş bir- WV&MM <n ön | kıymetli reislerinden Samih Rifat B . | liğinin, ülkü birtiğinin en sağlam temeli a Olturmı ümhuriyet Halk Reşit Gali; ğün . srenüizda || z di a EERİ Yanpaa )i Bun, kapıya karşı gelen tarafında | lere saygı için bir dakika süküt ede- | de tutması da bundandı çağ aa Vövki almıştı. Moskova sefiri Vasıf, | lim. ea Gleaire, VE lunarak yöce özleriyle kurultayın onu- "lov;ıefiı-ııîınt, Bükreş ıofınHım Ş Salonda bir dakika süküt hâkim ol et yüğ.elım büyük önderimize son- | takıyd uaphi kurultaya iştirak : larımı sunarım. çi ’d—ıkı-ıııeyınm:li:ıdıhr Bu’:dıınbış D Encı'ime._ııler seçildi mz“_:; u"lldll"ınlıilw_ıihi, öt A de vardır. K tehrimizde bulunan bütün mebus | — Reisi tekrar söze başladı: — —— — | ya'dan, doğu, batı yönlerine, - donşak. T, hükümet erln“.n_;_,d:nkyı â ü —ı ameye geçiyoruz, efendim b Ş sekiyakad b valz |C Gağr aö üfettişi İbrahim i, vali ve bele- vvelâ ler inti B k Üer içinde yürümüş, YAY b d'." Teisi Muhittin, polis müdürü Feh | tır. 4 İlmi ve üç idari encümen seçi- bııt:ıçn ıcîımh?r' şıklariylı ’_—W’ W.Voırkimhırultıyıişürıket- Gazi Hazretleri kurultayda Saat iki, işti. Bütün gözler, sabırsız - kalarca alkışlandı. Bu sırada bando İstiklâl marşını çalmağa başladı. Me- dila başlamıştı. Marş ayakta dinlen Gazi Hazretleri l isicumhur Hazretlerinin arka « Sından Büyük Millet Meclisi Reisi Kâ- Başvekil 'Ey urultay marşını .':.Ylgyuı muallim hanım ve beyler, iki Tef, Üzerinden, bandoya gayet güzel .__:hı ediyorlardı. Çok büyük bir İK affakıyetle söylenen kurultay mar Uzun uzun alkışlandı. Maarif Vekili kürsüde ;Bundan sonra Türk dili tetkik ce- BiYeti reisi ve Maariff vekili Abidin ui kürsüye çıktı. Alkışlar arasında tayfünu okumağa başlıyarak kurul - açtı. Abidin Bey nutkuna: —e? Reisicumhur Hazretleri, Hanı - di 'endiler, Beyefendiler, diye başla - lecektir. Bu encümenler için İbrahim Necmi Beyin teklifleri vardır. Bu tek için teklif ettiği zevatım isimlerini o- kudu. Reis Paşa Hazretleri reye koy- du ve kabul edildi. Tebrik telgrafları Kâzım Paşa Hazretleri: — Encümenler intihabatı bitmiş - tir.. İkinci dil kurultayınım toplanma ü den teb- ler &- olduğundan kelime Türk dili lü- miştir. Ancak bu Türk göçmenleri, içle- rine girdikleri çevrelerde, türlü deği- | şikliklere uğradılar. O kadar ki ,çoğu ana dillerini bile unuttular,Yavaş ,yavaş göçkünlerinin Türk ana dille ilişikleri, bugün yalnız çevrelerine saçmış olduk- ları eski dil kök ve izlerinde görülür. Türk anadilini ve benliklerini koruyabil- miş Türk ulus ve uruklarının bulunduk- ları yerlerde de, binden artık yıldanberi, türlü sıyasa ve din baskısı — ve zorluğu onları öz türk dâli üzerinde işleyip onu sı betile birçok yerl. rik telgrafları gelmiştir. unl G Rlr ğ Fo ayrı 8 zin darlığı dolayısile imkân yoktur. Memleket haricinden de birçok tel - graflar gelmiştir. Rus akademisin - den Hariciye komiserliği vasıtasile ge len bir telgraf vardır. Bunlara, cemi- yet merkez heyeti tarafından lâzım gelen cevaplar verilecektir. Kâzım Paşa Hazretlerinin işareti üzerine kâtip İsmail Müştak Bey Rus akademisinin tebrik — telgrafını oku- du. Telgrafta kurultaya karşı son de- rece alâka gösteriliyor, tebrik edili - yordu. Bundan sonra İstanbul vali ve belediye reisi beyin telgrafı okundu. Reis Paşa Hazretleri: — Cemiyet umumi kâtibi iki sene- lik mesai hakkmdaki raporu okuya - caktır. Bunun üzerine; İbrahim Necmi B. Divanı riyaset kürsüsü önüne gelerek raporunu okumağa başladı. Çok u - zun olan bu raporda cemiyetin iki se- ne içinde başardığı kırymetli mesai bi rer birer zikrediliyordu. Neşredilen Tarama dergisinin sonu alınmdığı işaret ediliyor, diğer bütün neşriyat gözden geçiriliyordu. Muhtelif ihtisas ve 1s- tılah kollarının mesaileri, vücude ge tirdikleri eserler izah olunuyordu. İb- rahim Necmi Beyin iki serelik mesai hakkındaki raporu çok büyük bir a- d ÂAbidin Bey birinci dil kurul y ..k' ğr işleri hülâsa ola- Tm, :nlı“ı. Türkyede okur yazarla - lâka ile dnleindi. Bu rapordan, cemi- yetin iki sene gibi, kısa bir zamanda çok büyük işler başardığı anlaşılıyor- d'ıı. İbrahim Necmi Beyin raporunun ilimizin türkçeleşmesile arttığı- dü Artacağının bir hakik lduğu - Söyledi. Ve: h: 1928 senesinde vatandaşların o- bu Yazarları yüzde yirmi iken 1933 —*'".'hıün iki misli olduğunu söyle- %ll:u%" dedi. Abidin Bey Reisi- alây Ü" Hazretlerinin Türk dili işi ile < patını ifade ederken: di iBüyük Şef, Türk tarihi ve Türk di işlerinin en değerli gönüllüsü- ür,, dedi. — h Stığımı söyledi. Ve : lı.,u:;nınofendilar, beyefendiler, Ğ“li 'a usulü dairesinde bir reis, di, tip seçmenizi rica ederim, de- Küzım Paşa H: n sdzım Paşa Hazretleri reis aa müteakıp celse, on daki - ka teneffüs için tatil edildi. İkinci celse İkinci celse saat 16,20 de açıldı. Reis Kâzım Paşa Hazretleri: — Kurultay münasebetile gelen teb rik telgrafları okunacaktır. Şimdiye kadar gelen telgrafların sayısı 2 bini bulmuştur. Bir taraftan da gelmekte- dir. Bunların içinde arif « ve ulüm ak Sovyet Rusya Ma bezati sinden gelen başka telgraflar vardır. Onlar okunacaktır. Tezler Dün Sovyet Rusyadan gelen bu tel- graflar okundul sonra r mucibince müzakerata geçildi. Ah - met Cevat Bey (türkçenin Hind-Av- rupa dili ile mükayesesi) isimli tezi- ni okumağa başladı. Ahmet Cevat Be yin geniş bir ihtisas dairesi içinde ser- pilmiş olan kıymetli tezi iki saat sür- dfi. Ahmet Cevat Bey tezinde türkçe- nin imdiye kadar görülmemiş, göste- rilmemiş —meziyetlerini, güzelli ini ml'ıiııyordu. Saat 18 i geçiyordu. Ge- brahim Necmi Bey söz aldı: Bibi, Hifinci dil kurultayında olduğu Tüm'h'“:l_ dil kurultayı reisliğne de Közm pBüyük Millet Meclisi reisi Sie Paşa H FErN TeRde klif ederim. L.îüâev .ko"Boy: 1 'e yorum, efendim, ka- K;':nl el kaldırsın. Tultay (0.Paşa Hazretleri ittifakla ku edilmiştir efendim, (Kâ- azretlerine dönerek) bu- ;!ı Hazretleri... . asa Hazretleri kürsüye inin kurultay reisliğine se e Re_e_ıı dolayı teşekkür etti. Ve: lı.. hey[“lc:l_nhm' Hazretleri, hanım- :’.f'ldıı. â: iye başlıyarak nutkunu m&“ n _Pışı Hazretleri, öz Sok muç. Gerberliğinin ana — hatlarmı de Vaffakıyetle ve bariz bir sekil "llıüıluı, â Paşa Hazretli Nutku ç inz çok alkışlanar, Faşa Haz Xe Poğa H inuz P. Nn süşke Tinin çe ka k için, Ahmet Cevat Bey bugün tezini okamağa devam etmek üzere sözlerine nihayet verdi: Müteakıben İbrahim Necmi Bey söz alarak dedi ki: — Efendim, merkez heyetine ge - len birçok değerli tezler vardır. Bun- ların hepsi hakkında saygı duyarız. Fakat bunların burada birer birer o- sı çok uzun sürecek, vaktimizi alacaktır. Bunlardan bir takımını doğ rudan doğruya ilmi komsiyonlara ha vale etmeği müna-'p bulduk. Komis- geri bıraktı. Bu çağların sıyasa ve din kurumları ise, Türkçeyi yükseltmeğe çalışmak şöy- le dursun, tersine olarak, onun değerli özünü bozmak için ellerinden geleni yap- tılar. zı dilimiz öz türkçeden ayrılmış, bam- başka bir kılık almış bulunuyor. Bu- nunla beraber, öz türk dili ulus içinde U drk ştır. Ancak, ya- şamakta olan öz türkçenin arı olarak, Gahü Sal S vti Ti ta acı olsa da, açıkça söylemeliyiz. Dilimizin sağlam temelli düzen ve türelere daya- narak işlenmesi, genişletilmesi, onun bu- günün üstün bilgi ve bilgin dili kılın- ması, gerektir. Birinci kurultay, bu yolda ilk verim- Ti adımı attı. İçinden seçtiği. —umumi merkez heyetinin — geceli gündüzlü ça- İlışmasiyle dil işi iki yılda çok yol aldı. Daha bugünden yabancı sözleri atarak yerlerine öz türkçe sözleri kull. ğ “tonşak,, şeklinde al ”Tarama dergisi, sayfa 178,, 12 — Yıkıı'lh de cihet demek- 13 — Kıran: “taraf ve cihet,, ma- malarıma Camiülhikâyat kitabında ve &a Seleede £ kalal x:.;" birı ÜN ü- çok yerlerde bu köktendir. (Tarama demgisi, sayfa 175 ) 14 — Sıyasa: Arapçada — mastarı ve müştakları olmryan “seyaset,, sözü- mün kaynagi türkçe yasa olduğu anla- harimi ismetinde boğup yok etmek az- mindedir. 1928 harf inkilâbındanberi, başta büyük Gazi olarak, Türkiye Cum- huriyetinin ve Türk milletinin kendini verdiği bu büyük savaşın bilgi ışıkları, ancak herkesin anlıyacağı bir dil ile ko layca yapılabilir. 26 eylül 1932 de açılan birinci Türk dili kurultayında, milletin bütün ateşli inkılâp arzusu, yeniden tecelli etti. Bu- gün iki yıllık bir çalışma — aralığından sonra ikinci Türk dili kurultayı toplanı- yor. Arayerde geçen iki yıl içinde dur- İöadem cöl K öetliyi oldük Pu eserler kanmuştur. için ta « de keli S epkoli 6 — Abdullah Battal Beyin ibnümü- henna lügati endeksi. kol: 8 — Şeyh Süleyman efendinin Çaga- tay lügati. Ayrıca bundan sonra y neşri- yatı da ilâve eden Ibrahim Necmi Bey ikinci dil kurultayından sonra iki yıl- lık çalışma programı, projesini lügat iş- “Tarama dergisi,, adı altında büyük | leri, ıstılah işleri, gramer işleri, lengüisx bir eser ortaya kondu. Endekiyle bera hk' Hd?"' epmo_loiı "ııf’ der b ber 1300 sa; fazla tutan bu bü- | Jeri, neşriyat - üzere ayrı ays yük kitap dil hazi izin ilik müşdeci rı b lardan madde halind. si sayılabilir. ı!'ıehıi;velmmnhuifii!puh- grameri çalışmaları lügat ve sstılah işlerindi ü b kalamak la beraber söz yaratma işinde lüzumu şılmıştır. Yasa, nizam, ceza | olan kelime teşkili esasları iki anket ha- l ir ki ç İ linde muallimlere verilmiş, cevapları a- manası da budur. Politika manasıma | - lınmıştır.Tarama isinde görülen ek kull. ve d. inliği de ekler İügatçesini ortaya dır. g “<s- barfi tü koymaktadır. çok başında daha çok ve da- İki yılın içinde yapılan bu işler arzu- *sis- yapılır ki işin geniş ve şıma da getirilerek — -siyasa- yapılmış- 'tır ki -yasa- nın en yüksek ve şamil mefhumunu ;_de eder. Kamusu Türkide kelime seyaset o- larak harekelendikten ve manalamı verildikten -sonra şu izahat verilmekte- muza nisbet edilirse pek azdır. Fakat, yüksek kurultay dar bir kadro ve bütçe içinde çalışan cemiyetin şu kadar za- manda yaptığı işi azımsamiyacaktır. Ümidindeyim. Büyük şef, Türk tarihi ve Türk di- hi işlerinin en büyük ve en ileri gönül- lüsüdür. Büyük millet meclisi değer- H reisi ile beraber dil çalışmalarına ya- kınmdan alâka du: Sayg! değer başvekil 5 İıımd 'Pışı inin aslı -se-y şeklinde bir. terlâbi türki — olduğ İbni Kemal ”tahkiki tarib - il - kelimet- alışmış bulunuyoruz. İkinci kurultayın dil işini daha çok ve tez verimli yola koyacağına güveni- yoruz. Bu inanla ikinci türk dili kurul- tayına kutlu çalışma dilerim. Başkan Paşanın nutku, her yerinde sürekli alkışlarla karşılandı. Bu öz türk- çe nutkun gözönüne koyduğu öz türk- çe kalimelirin Teabı inı y 1.— Başkan.— arapçada - reis - sözü zaten - baş - demek olan - re's - ten ge- lir. Türkçede de -baş- reis demektir. Bir de -kan- eki getirilerek - başkan - yapılmıştır. Bu söz, -rei da ve -başgan- şeklinde olarak divanü lügat »it- türkte de vardır. “Tarama dergisi, sahife: 654- 2.— Gözgü.— Ayna demektir. Farsça sanılan aynanm da türkçe olauğu anla- şılmaktadır. - Göz- kökünden gelen göz- gü sözü 16 ımcı asra kadar şiirler de bi- le vardır. Süheyil ve nevbahar tercüme- si ile tuhfetüzzekiyede, tefsiri surei mülkte ve azeri lehçesinde olduğu gibi, Ankara, Bursa, Cebelibereket, Kırkla- reli, Konya, Kayseri, Afyon, Zile, Iz- mir, Tokat, Gireson, Bolu, Elâziz, Ma- latya, Kütahya, Kastamonu, Diyarbekir, Van ve Seyhan gibi birçok yerlerden de derlenmiştir. — “ Tarama dergisi, sa- hife: 134”, 3 — Uluğ— en büyük demektir. Büyük manasına -ulu- 'veüğ sözleri çok yaygındır. - Ulu -: doğrudan doğru- ya büyük demek olduğuna göre, sonuna * 8 - getirilerek “en büyük” manası ve- rilmişlir. Orhon âbidelerinde ve uygur m-tinlerinden oğuz — menkibesinde de vardwx. “Tarama dergisi, sahife: 137.”. 4 — Onur türkçe “onmak,, tandır. Fran sızca ”Honnewr,, de bü sözden kopuş- muştur. Kamusu Türkide — yazılıdır. il. iye,, inde be - yan etmektedir.,, k“k('wı—ıılıryoı' l:l'i ;ıilyueı kelimesinin öz ökü —arapça değil, türkçedir. (Kamu- va LikR U Tesyfa'Tgay ıi v 15 — Din: arapça sanılan bu sözün kökü türkçe _olduğu anlaşılmıştır. Meş'- hur alman türkolğlarından pro. Von Bang ile Mlle .Von Gabain uygur dili üzerinde yazmış oldukları analytischer index zu 'den fünf ersten stücken der türkische turfan teste adlı endekste ay- nen “din” kelimesi türkçe — olarak ya- zılıdır. Bununla soğdca (den) kelimesi zün ettiği ve 10-6-933 — den 7-6-934 e kadar olan hesapların 27290 lira 26 ku- ruş olarak ün ettiği lJaşılmak dır. Bundan sonra 1934 - 1935 yılı büt- WlBllm:e&ikini yapmıştır. u bütçenin maaş faslı 18,000 liras dır. Masarifatı sairesi 27,000 Hradır. Rapor alkışlarla ğ aik R ve kâs tibi umuminin talebi veçhile müzake. re ııl ' EZş ı . . ,üÜzere ve tak « rinleri komisyonuna verilmiştir. Ceyvat Beyin tezi ISTANBUL, 18.A.A. — Ahmet Ce« vat Beyin tezinin hülâsası şudur: M 1 Türkçeni, i, bu milli kültür da hükümetin bütün elinde olan kud - retlerle yardım edeceği vadini bir da- ha tekrara beni memur etmiştir. Bu yük- sek himayeye mazhar olan dil işinin bir dakika bile duraklamıyacağına kat'i ç bati dil ilmince “ hem anlaşılmış hem anlaşıl- mamış, hakkı hem verilmiş hem verik memiş olduğunu ,, söylemekle girişiyor; Türkçenin genisine hayran kalmış bati bilginleri sumer ve med dillerinin türk- kanaatim vardır. Hanımefendiler, beyefendiler, rum. İbrahim Necmi Beyin raporu 4 İSTANBUL, 18 (A.A.) YA Umumi kâtip İbrahim Necmi Bey, iki sene - Hk dil çalışmalarını izah eden raporu « çe olduğunu, hattâ Hint-Avrupa diller ş nedebu karak lerin Hnı,t « A.vnıpı dili ile “Pindoeu. mu ve evvelâ birinci dil kurultay kararlaştırıp umumi d h verdiği pr : Mmadde mıdıîı an- nin de ği vardır. “Tarama dergi- si, sayfa 197.” 16 — Kurum: tesis ve müessese ma- nasınadır. Türk dili lügatinden tesis ma- nasına " Zaten - h k - te- sis demektir .Alım, satım gibi kurum %z:ullııuh:. “Tarama dergisi, sayfa 17 — Isı: sıcak sözünün aslıdır. Sı “ısıcak” dan kısalmadır. Radlof lüıî nin birinci cildinde “Osmanlı İ O- larak ” ve kamusu türkide vardır. (Ta- ram adergisi sayfa : , 18 — Arı : Pâk, nezih, temiz demek- tir. Ariğ, aru, aruğ şekilleri vardır. Rad- lofun birinci cildinde koman, kumandu ve Osmanlı lehçeleri büyük Türk lügatinde (kazan lehçesi olarak Türk) dili lügatinde, evliya çelebi seyahatna- mesinde, Hutsma ve Pave de Kourtey lügatlerinde vardır. Urfa, Manisa, Ma- raş, Kocaeli ve Çorumdan — derlenmiş- tir. Arığ ve arık şekilleri divanü lügat- it-türkte de mevcuttur. (Tarama dergi- si, sayfa: 637). Maarif Vekilinin nutku ISTANBUL, 18.A.A. — Türk dili ku- rultayında Maarif Vekili Abidin Beyin latmış ve bu maddeler üzerinde yapı - lan çalışmayı izah etmiştir. Bilhassa “akademik bilim çalışma Jarı,, Lısmında bulunan Türk dilinin başka dillerle mükayesesi, Türk dilğ - peen,, yürü! & ralarından menşe birliği aranıp bulun muş, ne de in zaman içinde oy namış olduğu büyük rol batınin dilbi « limi acununca bilinmiş ve tanınmış- , tır. Ahmet Cevdet ü Bey batmın türkçe nin tarihi ten öncesi ve tarihi, l yor. Bu < gün türkçenin geniş izahını üstüne al mış hiç bir batı bilgini görmüyor. Mu- ları etrafında neler ld ve ne LLL_ istl da Fran- gibi eserler neşredildiğini anlatan u « SIz mekkbmıenılen varmış sayıyor. mumi kâtip bundan sonra dil inkılâ « bı çalışmaları bahsine girmiş ve bil « Hele bu mekt hassa halk ağzında söz derleme işle- dil biliminin vazifesi dilimizin tetkik ve rini uzun uzadıya izah ederek ı.ltıqıy 3"' kendi ellerine almak nu içinde cemiyet merkezine 129,792 ye Pekeri Ş yakım fiş geldiğini ve bu fişlerin mü- .M'_"':_s""ıi’_’:::’"bîniin_ü- 'İnener_' _mz!:ç.leı:geı:uçıluekf:;i o ıım_hlinc- Amv:upıd.' di ilı.ü' tııı»i',:ı gibi bir eserin meydana getirildiğini FB tme ve üretme,, karak- buna bir de türkçed l , birer birer alarak indaltiük we okütdi ÇATT ’"'*ı'uzm!çızıiliriıiıç*.çüg_ ve bu hususta gerek hükümetin ve ge ziyor, bunları tesbit ettikten sonra rekse Halk fırkasının ve "”îk'qüthmur.. nin gösterdikleri büyük alâka ve yar | Hik sağlamlığı kolayca biz miği dımı şükranla totla iki dil arasında men'şe bir- Bi kayıt " sonra “dilimizdeki yaban- Sti G k lıkl 1,, hakk yonlar, bu tezleri t>''0k edecek - mesaiye başlıyacaklardır. iâm Necmi Bey, k öçer F İ GTa. söylediği açma nutku : u ç4 k _' r d. ı pren. 5 — Önder: Lider ” demektir bu | İer, Beyfendiler « Ai vraarerli n arialer V üai oet eg |A Telerete a p l ç mana ile “Polatlı,, dan derlenmiştir. Dünya tarihinin bütün dönüm nokta- Ülrecele bt yol göstericilik rolüdür.,, nları e saklayan — dillerin, her Ön sözünden ”öndemek,, öne geçip sevk| Jİarını yaratan, benliğimizin güçlükle | diyerek bütün eli kalem tutanları binlüri » İnBusce, örr T ve idare etmektir. Bundan yaprlan ön- nufuz ed.lı']üği.uı_eıki eĞ aiT ç davet. MAĞ e s>sa; de; İrani; St SERE der farsça “Pişvanm,, tam mukabili - | san medeniyetinin ilk yapıcı ve yapı- | yaptlan neşriyatı teker teker kurulta- l_i'!mkr geçirmiş, ayrı ayrı gelişim- dir ki o da lider demektir. Tarama der- | <ısı olan yüce Türk milleti kendi do- | ya arzetmiştir. ——— | eeT Eğ Beyamtr ae a rae z e gisi, sayfa 467,, n y Ü Tzt a ğtear imdü ee a $ ".,: ::r er, ha — Yön tik dere b y ea X ö Anadoluda pek yaygındır. Konya, İs - | yıl karanlıklar içinde kalmıtşı. Bu ka | Ten kâtip ”bu yoldaki çalışma- kğamkar Ser e l cöm llem eli Hdör pazartesi günü | tanbul, Manisa, Denizli, Muğla, A€yon, | Yanlık o yüksek milletin az daha ha- | Jların en çok agremdem Nİ A a bi îıına. . GöRMİE biş Cankaırı, Mucur, Bolu, Develi, Ordu- | yatımna mâl olacaktı. T'_"* Bi im özleştirilmesidir. İl- Şi y a çeki y ı dan derlenmiştir. “Tarama dergisi say-| — Yer yüzünün en asil, en kabiliyet- | "i kendi öz dilinden yapılmış ıstelah- aenaf- BEÜRİSİ Meydena koyacek iz 4 fa 396,, le. en'calıskan ve en fedakâr milleti | Jarla öğrenmek bir mektepli genç i - SERŞEee BEllteyi ÇevRiSEĞİ da tetkik edilecek tezlerin ve bu tez