CÜCE AĞAÇLAR Hayvanatta olduğu gibi nebatlarda da cücelik vardır. Bodur kalmak hâ disesini fen adamları iki türlü tefsir ederler. Birini bünyenin iyi teşekkül |£ edememesine atfederler, diğerini de neslin bozukluğuna hamlederler. mur kalmış yani teşekkülün seklindeki tabülik tedricen azalmıya başlamış bünyelerde ve yahut azalarının bir ve bir kaçınm bodur kalması başgösterir. Nebatlar- da bu hâdisenin muhtelii dan istifade edilmek suretile cüce be- batlar, cüce ağaçlar yetiştirilmiştir. | Cücelik, bodurlaşma gibi tabii garibe- olan çam sınıfına cücelik başlar TONA YA AŞK lere en ziyade uy: dahil bulunan ağaçlardır. pek çok cins ve nevileri kış yaprakia. rını dökmedikleri il ii il manzaralı kalan bu cüce çivanlık ilminin en istifadeli mevzula- rından birini teşkil etmektedir. Yap- larını döken ve çiçek açan bir çok ar da cüceleşmeğe istidat göster- için daima yeşil Bazı tabii sebepler, ârızalar dolayı- ağaçlardan memleke- timizde de tesadüf olunmuştur. Ana- dolu demiryolu imtidadınca tetkikat yapılacak olsa ve bilhassa Arifiye is- tasyonundan Bilecik istasyonuna ka- dar trenin güzergâhı olan yarmaların etraf ve üzerlerinde kayalar arasın- dan fırlamış, taş çukurları üzerinde veya dağ çatlaklıkları arasında kalmış şekilleri gayrimuntazam, dalları kendi kendine bükülmüş 30 - 40 yaşında karaçam, akdiken, koca- yemiş, funda, karaçalı, meşe gibi göv- deleri yosunlanmış büyları bir metre- den küçük bodur kalmış ağaçlar gö- ağaçlar taşlık, kayalık nda pek az besle- rododendron, isfendan, meşe, mavisalkım, sarmaşık, kamış, nar, ki- yabileceği bir çok bü; ce nümüneleri yetiştirilmiştir. Cüce a- gaçlar saksılar içinde olarak salonla- rın en şık ve en nadide süs fidanları. dır. Bu küçük ve minimini ağaçların ü içinde iki yüz sene yaşa» dıkları vâkidir. Kırk elli yaşma var. miş bir ağacın sısr içinde 40 santimetreden fazla boy- lanmamış olduğunu görenler hayret » Bu &ibi çatlaklar arası; yici madde bulunan bir muhitte tabii olarak bodurlaşmaktadır. Bu vaziyet- te yetişen ağaçlar anaç olarak kulla- nılırsa ve bunların üzerine cüce ağaç cinslerinden almacak aşılar tatbik e- dilirse Japonyanın cüce tiştirmek mümkün olabilir. Resimde örülen çam Japon bahçivanlarından in yetiştirdiği 50 yaşmda saksı- da yetiştirilmiş cüce mazı Thuya cin- cm kırk yaşında bir cüce ağaç olduğu na derhal kanaat verir. Cüce ağaçların menşei Japonyadır. Japonyanın iklim ve arazi teşekülâtı ları üzerinde ne gibi tesirler göstermişse neb. i tesirleri göstermiş, Japonya ormanlarında halitabiide büyüyen a- ğaçları da cüceleşmekten kurtulama- eştir. Bu tabii cücelikten istifadeyi düşünen Japon bahçivanları orman- lardan topladıklıraı bu işe daha elve- rişli bulunan fidanları saksılar içinde irmeğe ve asırlarca muvaffak olmuşlardır. Japonların bu işlerde muvaffak ol- | muş ilim sahibi bahçivanları, Cüce ağaçların Avru- paya ithali 1900 senesi Paris serg münasebetile başlamıştır. Kırk yaşın- oda bir mazı bu sergiden bin altın fran. ga ve 100 yaşmdaki tm franga satılmıştır. Japonyanın bo- dur ağaçları Avrupada büyük bir rağ- bet kazanmıştır. İngiltere Kralı bu a- >ğaçlardan zengin bir kolek betmiş ve cüce ağaçların kibar salon- larında bir moda haline girmesine yar. RADYO Bugünkü Program e Fransızca ders (İler 20,00 kadar Alaturka sar (Kemal 20,40 kadar Alaturka sar (Nebil Oğlu İsmail Hakkı Bey). 21.30 kadar Alaturka sax (Kemani ). 22,00 kadar Gramofon, Borsa haberleri, dar kaplar içinde etmekte ve şayet saksıdan çıkarılıp ta bahçeye dikilecek olursa Güceliğini kaybederek büyümektedi 19,15 - 20 — Alaturka vaz VARŞOVA, 1411 m. 16,30: keza. 16,55: Plâk. 1750: hafif musiki ve dans i ve köklerinin teprakta yayılmakta ol- masından ileri gelmektedi. i - | ÜBUDAPEŞTE, s5 açların ekserisi aşı vasıtasi- | 1835, - seri. 2035: opera inin büyük opernda verecek: | İZ bazi EĞ Za kanunen sekr Hikâye Şeytanlarla müca- dele cemiyeti Şeytanı bilmiyen yoktur. Muhakkak. ki her insanı bir günaha sokmuş bir şey- tan vardır ve onu insanlar gayet iyi ta- turlar. Gerçi görmemişlerdir eşkâlini ta- rif edemezler ama. Ne de olsa kendileri- ni baştan çıkaran şeytanın aşinasıdırlar. Daha karşıdan onun yaklaşmakta oldu. Bunu hisseder etmez derhal ona karş bir cephe alırlar ve başlarlar mücadeleye. Bu mücadele bazen uzun sürrer bazen kısa, Bazen de hiç mücadeleye grişmek- sizin o şeytan, şeytanürrâcim insanı der hal mağlup ediyorda insanın hiç te ha- beri olmayıverir. Şu şeytan acaip seydir vesselâm. Ger- çi benim şeytandan pek şikâyetim yok- tur ama arkadaşların şikâyetleri pek sü zişli Müfüt derki; . — Canım şeytan seni ne yapsın. Sen bizatihi şaytansım şeytan şeytana neya- pabilir ki?, Gülümser geçeriz. Fakat şeytan de dik ama şeytanm da envai vardır. Her işin şeytanı ayrıdır. Onlar vazifelerini hiç şaşırmazlar, Ve herbiri ötekinin işine âsln karışmaz. Vazifelerini gayet meha- etle ifa ederler. İçicinin, fuhşun, katlin, sirkatin, sefahatini mel'anetin, vazife; şi- maslığın, badşinaslığın, zulnun, haksız- lığın, terbiyesizliğin, rüşvetin, yalâncı- lığı, hainliğin velhasıl bilcümle seyin: | tin şeytanı hep ayrıdı. Yolda bir sarhoş gördünüz mü emin olunuz ki bakür ah- yadından bir şeyine rentiskm onan Ko: luna girmiş, onu sürüklüyordur, Mey- tabelâları, bir seytanın kartvi- hanelerin Hitidir. İçki müptelâsı yani tabiri diğerle kendi nevinden bir | şeytana mağlup olmuş, “İcki şeytanlar gurubu. na, mensup bir iblisin eseridir. Onlar sokaklarda devriye gezer gibi gezerler ve zuafayı yakalayıp altederler, Onu her sokak başında gayri mer'i karakollar rına götürerek derhal ismini defterleri. ne keydederler ve her insanım bu şeytan karakollarında mutlaka bir sicili vardır. Gazetelerde okursunuz: “Karagümrükte.. mahallesinde .. es mafından İsmail geçen akşam saikai 30- kirle arkadaşı Hasana itelei Hsanda bu- lummuş ve bununla kalmayıp arkadaşını beş yerinden ağırca surette; yaralamış- sada İsmsil derdest olunmuştur. , Şimdi bizim koca kahraman, İsmail Efendi Balıkpazarında bir “şeytan vinde” sabıkalı müseccel hir zavallıdır. O akşam, yani vaka gecesi Balıkpazarı muntakasina mensup #eytanlardan biri İsmail Efendinin koluna girmiş ve onu Hiristakinin meyhanesine sürüldemiş- bir. Son kadehine kadar ona rrasa arlın- daşlığı yapan bu şeytan işini bitirir bi- trmez İsmail efendiyi derhal en yalın mıntakalardan birine mensup İcitil şu- belerinden birine teslim otmiktir. Katil şeytanı da vazifesini bihakkın, ifa etmi; ve zavallı Hasanı İsmail Etekle izin latmıştır. Yani demek isterimki burada İsmail Efendi hu haddini bilmez şeytan. larm oyuncağı olmustur. İsmail Efendi arada bir vasıtadan ibarettir. Asil işi gö- renler şeytanlardır. Fakat bittabi polis- ler İsmail Efendiyi yakalamışlar ve ko- dess Pkmişlthdr. Şeytanlar da vazifelerini hüsnü suret- le ifa etmiş olmaktan mütevellit bir hu- zur ile elleri, kollarını sallaya sallaya yol larma ve vazifelerine devam etmişlerdir. Şimdiye kadar hu sütunlarda insani jitan eder © » ” A. alara Bişi» yaylar. ö Yİ taplarin ÜL ve i Geçmiş olsun... İyi satış yapan bir gazetenin müdürü ile zeçen gün beraberdim. Bo- uzunın sarılı olduğunu görünce: © — Rahatsız masamız? diye sordum. B. M. Meclisinde Kanderin 70 vümerelu isi yedurı Fehmi Beyin nuy — Rahatsızım, dedi, şiddetli bir an- » Üç gündenberi evden çıkamadım. Bugün, biraz daha depreşmesin diye korkuyorum. Biraz sonra, odaya tanımadığım biri. si girdi. Selâm vererek bir iskemleye o- | ia . günden son dak ürk evrâkı diye siyle hesabedilmesini lâr namına hareket edenler de ömat istiyor, taki vi 12 — TEFSİR vi 13— TEKAOT altına yakın olan İng hTAYİP 14— TEZAT de israr yor TEFAVÜT eratımın. balığı a kadar “çet İdare müdürü, bu zata, Yan gözle şöy- ve sikik kayalar bu she e le bir baktıktan sonra: — Geçmiş olsun! dedi. Adamcağız, durakladı. Hasta filân de. ğildi. «Geçmiş olsun» a bir münâ vere. mediği anlaşılıyordu. Fakat enenin geçmi, Biraz hoşbeşten sonra, jin,, den açıldı. İdare Müdürü boğüzmı | r harici bırakildı. Ş m. srzedebilirim Ki faiz nisbi ... Şuramdaki ağrı bir türlü geç. imdi miyor.. diyince misafir atıldı; — Vay sen rahatsız mesin? — Rahatsızım ya., — Geçmiş olsun!.. — Sana da geçmiş olsun. kabul edilen « nelik mürettebat 700 bin Bitın ozami © Liste: (76) rıdan daha çok aşağı seleyi attım veya İngili resi düyumu “m: h üzerinde firsat düştükçe emrivaki dan etmekten egri kalınmadı. Meselâ tütün reji şirketi avanslaı ö amortismanları bula hakim olmadan evvel İntiba hesabiyle tevzi edilmiş vee — Bunu ikidir söyliyorsun. Bana ne. | den geçmiş oluyor? Cevap vermedi, Kasasmın gözünü aç- tr. İçinden iki tane yirmi beşlik in Ke im yoktu amma, senin seleceğini bildiğim için uğ- KE ll İlmek ermek bini lak game edilerek tevzi edilmiş olan pargalmak, çi) — Demesi varmı ya... Dehşetli halsi- şliyecek seneler faiz ve amoflenmeki bir yi N tismanlarma mahsup edilmişti, etmek, bir yere, — Vah, vah, vahç.. Sonra gözlerini paradan ayırmıyarak: — Halan varmış, dedi, ikimize geçmiş olsun! manl; bankaırım mütavaşsit bulunduğu! girmek, Tİ bir kısım istikrazların 1914 senesinden'&r — yayin beri mütedahil kupon ve tahvil be-sat — zabtu © Wlerine banka emrinde bulunan meba >plu dutmak, €Y! n tevziinde fransız frangı ile hesa- K, disiplin. bu hatnilllerin b M. SALÂHADDIN Cemiyetlerde i ME Eee nin teahhüt ettirildikten hususundaki x muvacihesinde istediğimiz teah- büdü mübeyyin üç k ka umum müdür: Tayyare cemiyetine teberru Şişlide Bulgarçarşısmda İzzet Pş. «0 kağında 35 No. da oturan Mesrup EF, ime . 50 lira teberruda ymuştur, Cemiyetçe bu yardıma te şekkür edilmektedir. in 10 temmuz tarihli tezkeresiyle hazineye gön- düyunu © ümümiye anumiyet — O mütemadiyen o hariçte, Yeni neşriyat ilde gürültü çıkatdı. Düyunü umu şriyi marşa o ” : Kıvırcık Paşa Sermet Muhtar Beyin bu büyük It ve resimli romanı Abdülhamit devri nin zahiren debdebe ve tantanalı, haki- katte gölünç ve acınacak halli paşala” sından birinin macerasıdır. «Kıvırcık Paşa» geçen devri yaşamış kimseler kadar gençlerin demerak ve <elbedecektir. (Akşam Ki taphanesi) neşriyatı arasında çıkmıştır. Game mami imi tün cinsimin bu teklifimi kabule müsare- at edeceklerinden eminim. İsterseniz evvelâ bir kokain ağacının veya geniş bir haşhaş yaprağınm gölge | sinde mahsulünün kemalini şeylanlardan işe başlayabiliriz. Emin © labilirsiniz ki morfin fabrikalarnın baca: ları şeytanların pipolarıdır. Açık saçık eserler, fuhşun tsammümüne çalışan şeytanlar gurubunun hurucu efkârı olan yenerek yaptığı muamele İki I zikretmek memleketimiz için bu İ müessesenin nasıl hareket ettiğini efkâ takdirine bırakrmı$ ola- 1337 senesine ait olmak üzre düyunu umumiye meclisinin o zaman neşreyle- ik raporda ellerinde kalan İş. tanbul ve civarrıdan düyunu umumiye idaresince cibayet edilen 12 milyon İc sur lira varidata mukabil üç milyon 100 k masraf yaptıklarını tüzde 25 nisbetin” tinde olduğunu neşrediyorlardı. Hak u varidattan 6,803.000 küsur li munzamlariyle tö- ji şirketi varidatından ve tütün aşarından ve tenbeki resmi olarak di- üllerin yani rüswmat iderele riyle reji şirketinin taplıyarak nakter | r.” gerlavhesile neşrettiği düyunu umumiyeye teslim eyledikleri | kin imzası « Mediha Muzaff için duyunu umumiye hiç bir masraf ihtiyar etmediğine ve Hekiye kalan $.30 küsur bin canın da mühim ğa hasılâtr olup bu'da yalnız ig ücretiyle kolayca el- ede, nazarı dikate bra, ile b ni ide : e ar ğe eğe orda Kahvineler mesiresind8 ie mutlak ve 91 rine iht kokartları takmıt M vel tesini Vi İni “Osmanl borç i 78 nci bste NKARA, İL A.A. — “TD. sinden » annen arana, vala TAĞALLUR 10.— TEFRİKA 11. — TEFRİT “TAMAM ilme i cvrâkiyai İstanbul lkmektep ranalliri 30 wneyi — Hasirolumak, bir harice tecavüz © Takılâp — deldi döği iz Eran g er. Bu mi b e ma yi mk Pe j iklik, başka kahbe, tar “ek, dönüm, ink:lği m ikat — dür at, kurulmak, toplanmak. — tabolunmak, basılmak, receli etmek, merıkuş oki inhisar nikal int, ptetmek i - kulla lifname ban Jelere aslâ azla gü- dolduran görü i leyva — Yemiş» Sl lmıyan yeni | EE Yeyizler torbası, kursak “ cadir, pe “iğ yakınlıkı lar kılâvuzü, östericisi, yapıltıların bigi İlim; —— yaratı Yap € İ— Alay, şaka, eğlence Filorinalı: tartak, R TASHİH “Düğün , yerde o «Bedia Muzaff yomaapafı İTABONE ÜCRETLE Türkiye için Ha: LK. u BUGÜNKÜ HAV ikeri rasat merk: ilen maldımıata Göre geri bm ler bulutlu ve” cenubi iatikametldir egeli devam edecektir. Yağmur en 31-8535 tarihinde hava tazyiki Tğürü, metre en çok srcaklık 20 en az 14” idi. —— Reval ei hane” ç zatı ŞART in Kestirme fikir mi istiyo ir rilen 9 'anu esasinin ilânından b du. ee şe ettikçe AbTktur! zn ay! & ter 'Romeliden Müt“. 'dülhamit bu cevabı alı maraz Ya a a .. Demek böyle igilâlte bal .demiş- limana ba! — Udasma çekilip x sabahı | İs, rus İmiş il“ yordüçhir baştan başa bay”? alı” donalış, davullar, N ahater celis hâl yor, İk neşeli kahkahalarl3 isişar dur şarak ymadan dinlenmeden — İasn Niyazi! Yaşat” yer! — Yiam! Yaşasın! ' 1 e ederim. * nutuk sÖiyarlar, halk gen? ini Saşalar biç bi vaz bağıkrdus © |, lerini eniyi — Yağa! Yaşasgizum yut ine Ar larak