3 Kasım 1932 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 4

3 Kasım 1932 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Asrın umdesi «MİLLİYET» tir 3 T.SANİ 1932 İdarehane: Ankara caddesi, 100 No. Telgraf adresi: İst. Milliyet Telefon Numarala, Başmuharrir ve Müdür: 24318 Yazı işleri Müdürlüğü 24319 İdare ve Matban 24310 ABONE ÜCRETLERİ: Türkiye için o Hariç için ik Gelen evrak geri verilmez — Müddeti geçen nüshalar 10 ku- ruştur, Gazete ve matbaaya ait işler için müdiriyete müracaat edilir. Gantemiz ilânların me. “'uliyetini kabul etmez. BUGÜNKÜ HAVA Yeşilköy askeri rasat merke- zi tarafından verilen malümata nazar bugün hava bulutlu ola. cak, rüzgâr kesvveti azalacaktır. Dün tezyiki nesimi 760 mili metre, azami hararet 14 asgari 12 derece idi İELERSA Otomatik Telefonun Azizlikleri Istanbulda otomatik telefon başladı başlayalı iki mahlük var ki smear görmüştür: Birisi telefon mükâleme memurları yal Otomatik başladı başlay. DGM. Zarar görem" inci LE kemirir Vek NE sez gökmiğe akşktır lar, lâkin bu seferki zarar ole İM sarar oluğu İçin imoane deha ziyade tesir ediyor. Şöy- Akiş mankinenie bağına, geçi, © yorsunuz.. Meselâ 20000 mu- basri “erafımız... Karşılıze. > (Emniyet kereste ticarethane si) çıkar. Halbuki siz evinizi a. Hayoramınx, VS eniianinl ki su mayaları doğru çevirdiniz... Fa kat otomatik merkezindeki (a- 7) malamal Fanlılık sl isi başka önrürile görüştü. rür. Ve siz5 yanlış numara e bir ere görüyeünüz” mil > sizin İhesabenrzdan” Kir silen v- çar... Bön şu birkaç gün derim. e elaik isime ie li yanliş > mükâleme yaptim. aile oi Goküledi Meliki. runa söyler mükâleme kaydet- | Fakat otomatikte | tirmezsiniz. i bu yoktur. İstanbulun beş bin otomatik mekinesinde her gün beşyüz böyle yanlış mükâleme yapılsa dokuzar kuruştan gün- de 45. ayda 1350 lira, senede (16200 lira eder... Bu yeni hüne- rin önüne acaba komiserlik ge- çebilecek mi?. Bu masumane suiistimalin mesuliyeti makine lere mi raci, yoksa abonelere “Milliyet, in romanı:3 farkına Varmış gibi yanıma gele“ | “rek: değil mi? © Sonra beni elimden tutup adeta zorla sürükledi. bir ağaç gövdesi. o zamana kadar gözümden “ladığı bir genç kızın yanına götü- ererek takdim etti: fn hit Bey. en iyi Deniz. © Deniz. ne güzel bir isim. © Nihal ilâve ottiz © — Deniz. Çahit “gune yabancı oldukları için pek klar © O esnada gramofondan son gün lerde moda olan birArjantin tango "sunun nağmeleri yükselmeğe baş- lamuştı. Nihâl henüz yanımızdan © ZA! Vatlahi olmaz. Cahit Bey “dedi. Nedir o çile çıkaran dervişler " gibi bir köşeye çekilmişsiniz. Ama sahi, hakkınız. .. Kabahat bend oldu. Damlarımızı size tanıtmadım. — Genç hukukçularımızdan Ca arkadaşlarımdan diye im... Genç kız doğrularak lâtif bir tebessümle elini uzattı, p Beyle biraz meşgul ol emi? Davetlilerimizin ço MÜJDE Bir kaç gün daha Yetişemeyenlerin şiddetle talep ve arzuları üzerine mi?. Tabii şirkete raci değildir; | hâşâ! | A. H Bey tebahhur etti Malüm ya! Liman şirketinin İ gikardığı - bu da bir tuhaf şey- dir yal. Kooperatif mecmuasım | a bundan evvel A, H. im: . İki elle işer enik e | ii İ tısat (o vekillerinin kontenjan | Dördüncü tabur (Oüçüncü politikasına çatan bu makale | bölükte nefer Fatalo'nun bir matbuatta epeyce akisler yap. | şey hayatımı zehirleyordu. E- | muştı. Fena bir tesadüf eseri o- | ğer iki aydan beri intihar et- | larak bu harfler, Liman şirke- | medi isc, sebebi vardı: Çün- ti müdürünün isminin ilk harf- | kü yeğâne tesellisi olan şara- İ leri olduğundan #lem o zattan | bın kilosu bir franktı. Evet, İ şüphe etti amma, biraz sonra | hayatında bir çok vak'alar İ müdür bey bu makaleyi kendi | gö i Fakat bü- İ yazmadığını açıktan ayığa söy- ükü, şimdiki ledi ve anlaşılmıştı ki; bunu 0- me hiç gibi gö | dacı Ahmet Halil Efendi yaz- mış... Kooperatif mecmuasınm | o Bölüğe girdiğinin ilk haf. son çıkan nüshasında gene bu | tasında Fatalo romatizmasmı bahse dair bir yazı var. Var | bahane ederek, hamama gitme arma altında imzası yok. An. | mişti. Bölüğün her neferi için laşılan Ahmet Halil Ağa da | haftada bir hamama gidip yı- tebahhur etti, yazıyı saat- | kanmak mecburiyeti (o vardı. te olsunlar” yazıyor... Cesaret | Fatalo her defasında bir sebep | mi dediniz tümen tümen... Bir | bulup hamamı atlatıyordu. sahife yazı ile âleme çatarken | & Haziran sicaklarr başlamış- | imzasını atamayacak kadar kor | tı. Taburn doktoru bu sefer: kak olmak bence pencereli cum | o — Olmaz, dedi, hamama gi- |badan gelene geçene tüküren | deceksin. Bu sıcaklarda yıkam- çocuklardan daha gülünçtür.. | mak romatizmaya zarar ver ne İ rünüyordu. FELEK | MÜESSİF BİR VEFAT aşlarile beraber h | lletisat vw “leti sabık Dahili Tiça- | Mamm yolunu tuttu. Ori İ ret Mü. > Sanayi ve Maadin nöbetçi onbaşı Gerin'i kandır. | Bankası iştirakler şefi Mülkiye mek | mağa uğraştı: a iy | tebi mezunlarından Ahmet Necmet-| in. Romatizmamı bi- İn Bey dün gece vefat etmiştir, Ce. | Jiyorsun. ne kadar ağrı veri- nazesi bugünkü Perşembe günü saat | YOr- Arkadaşlar yıkanırlarken, | 11,30 da Samatyada Ağahamamı kur | pen şöyle bir köşede otura- bünde Sancaktar Hayrettin Camii | YI. e | yanındaki evinden kaldırılarak ua. | | Nöbetçi onbaşı: : mazı Koca Mustafapaşa camii şeri. | | —, Olmaz. dedi, ben nizam- finde kılındıktan sonra Silivri kapu | den dışarıya çıkamam. (Sonra ; vi 7“ | senin için mse'ul mü olayım? | haricinde Seyyit Nizam malperesine | ineği bakalım soyan! | edilecektir, Mevlâ şahmet eyi | Zavallı Fatalo korku Ve deh e ee ye şet içinde soyunmağa başladı. IRTİHAL Soyundu amma, Uzun seneler İktisat Vekâleti da- gömleği çıkarmadı. İ hili icâret şubesi müdürlüğünü ifa| O Gerin yıkanan neferleri kont etmiş olan ve son zamanlarda sana- rol ediyordu. Fatalo'nun hâlâ yi ve Maadin Bankası iştirâkler şefi | sırtmdaki gömleği çıkarmadı- bulunan Necmeddin Bey dün vefat | ğını görünce, hiddetle üzerine etmiştir, Cenazesi bugün Samatya- yürüdü -ve gömleği ucundan daki evinden kaldırılarak sile mezar- tutunca. bir hamlede sırtından liğına defnedilecektir. Cenazeye Ve- | yukarı çıkarıverdi. kâletin İstanbuldaki bütün teşkilâtı | o O zaman herkesin na mensup arkadaşların iştirik etme leri ve Vekâlet namına Sanayi ve Maadin Bankasile tcaret odasınca ihzar edilecek birer çelenk gönderil- mesi tekarrür etmiştir. TEŞEKKÜR Pek sevğili babamız Ali Rıza Pa- tanın ufulü ebedisinden husul bulan | ; derin ve büyük ( tesssüratımıza işti- sik lütfünde bulunarak gerek cena. ze merasiminde ve gerekse taziyede | bulunan mümaileyhin & sevgili dost. | dedi, ben vallahi hırsız deği: İlarena ayaz ayrı teşekielire tesssüratı. | lim. Ömrümde böyle şey yap- miz mani olduğundan - bu hususta | madım. Fakat Tolonda iken İ muhterem gazetenizin tavassutunu | bir gece arkadaşlarla — içki İ rica ederiz efendim. ilemi yapıyorduk. Meğer heril ! Merhumun efradı ailesi in niyetleri bozukmuş. Bi HAVVA Yaşar Nabi ayrılmamış olduğu için derhal bizi teşvik etti: — Hadi çocuklar, bunu beraber oynıyacaksımız , İtiraz etmek istedim: e — Nihal Hanım. — bilirsiniz ki. pek acemice dansederim. sonra De. niz Hanıma bir emrivaki (o yapmış olmuyor musunuz? . — A, vallahi yalan. diyordu Ni- hal, pekâlâ oynuyorsunuz. Deniz de nezaket göstermek is- ağzım. nün neden yıkanmak isteme- diği anlaşıldı. Çünkü adamca- ğızın göğsünde dövme - ile ya- pılmış bir horoz resmi vardı veüstünde de şu yazı: Bu horoz öterse, ben de hırsızlığı bırakırım. Zavallı © Fatalo, şey başına gelince dövünme- ğe başladı: ahu, durun çocuklar, velâ yü gözüne il içimizde biraz cağımız dırır. o “Ah bu yandırdı. İri siyah sak mu iş na cilde temas — Neden emrivaki olsun efen- | zevkini veriyordu. dim bilâkis bir şeref telâleki ede. rim. O zaman ayağa kalkan genç kı- zı yakından ve dikkatli bir bakışla süzdüm, Ve bu bakış, kim bilir ne- den, adeta korku ile beni titretti .. Pek az dekolte, düz. süssüz fakat çok ahenktar bir sekilde vücudünü kaplıyan beyaz ipekli robu ile bü- yük bir tezat teşkil eden kömür si yahı bol. ve kabarık saçları omuz- larına dökülüyordu. Ve kırmızı; bel ki boyalı. dudakları içinde beyaz, bembeyaz dişleri gülüyordu. Ev- i ediyordu. yal | vallı adam sabahleyin sırtındaki iç | dan bir sayha koptu ve Fatalo | korktuğu | rı've dişleri oldu. Sonra gözlerine baktım, ve asıl o zaman içim daha kuvvetle ürperdi. Hani bazan bir ve bu bir anlık bakış sonra büyük bir arzu uyan- & hibi benim olsa” deriz... Denizin gözleri de bende böyle bir his u- vardı. Bu gözler bir çok mana ile | dolu olduğu halde hepsini örten bir sır perdesile örtülü gibiydi veifade ettiği mananın ne olduğunu anlı imkân yoktu. Bakışları y eden kadifenin Ve insan bu gözlerin içinde geniş | ceviz karyolalar, ağır Acem perde leri. kalın ve nadide Uşşak halıları yumuşak kadife sedirler tahayyül Toprak zemin üzerinde çiftler dönmeğe başlamıştı. Biz de arala- rına karıştık. Ağır bir âhengi o- lan tangonun ritmleri çok bariz melodisine ayaklarımızı uydurmuş ilerliyorduk. Şüphesiz ki çok güzel dansediyordu. Dansederken. insa- ma adeta, ayakları yere temas et- mmiyormuş. denizde yürüyormuş his oni... Mİ ağ na içirttiler. içirttiler, iyice sarhoş ettiler. Ondan sonra da içlerinden biri-dörme yapma sını pek âlâ biliyormuş. Bu horozu yapmış, üstündeki ya- zıyı yazmış. Düşünün, dar sarhoşmuşum ki, bile duymamışım. Fatalo'nun hırsızlık edebi. lecek kıratta bir adam olm. dığma bütün bölük kani i Fakat Gerin o kanaatte deği miş gibi bir kahkaha di — Ha: ha, ha!! Bize de mi lele”, Artık Fatalo'nun horozu ütün bölüğe yayılmıştı. Za. yala” arka- iğneleri ğından kalktığı zaman, daşları sorarlardı: — Eh, Fatalo, horoz bu sa- bah öttü mü? | Yahut manevraya veya ta- Hme giderken, duvarın üstün- de horoz görmesinler, Hep bir | ağızdan: — Fatalo'ya bakın, ötecek, şimdi ötecek! Bu vaziyet * karşısında Fa- talo yerin dibine giriyordu, 1- çinden: şimdi » Görin alacağın ol. | sun senin! dedi. V. ölem Talihin cilveleri çoktur. Bir gün kasaba, yangın çıktı. Bölük te ateşi söndürmeğe koştu. Tesadüf bu ya, daha it- ye gelmedön ateş binayı i Faialo slevlarin içine daldılar, Birisi hir kadını, diğeri bir çocuğu yanmaklan kurtardılar. Bunun üzerine her ikisine de bi- rer madalya verifenesi ve şereflerine kumandanın evide : bir de ziyafet keşide edilmesi Hararlaştırıldı Ziyafet günü salon — pek kalaba- lıktı, Kumandan nişanları taktı ve davetlilerle beraber herkes sofraya dü ve dudaklarından şeytani bessünü geçti. İntikam saati gelmiş- Bir aralık kumandan: — Gerin, dedi, sen iyi komik şar- kılar söylermişsin. Söyle bakalım, biz de dinleyelim, Gerin evelâ naz, sonra kabul etti, | Bir şarkı söyledi. Herkes güldü, gü- | Tüştü, Kı ndan ondan sonra Fatalo'ya döndü — Senin de hokkabaz marifetlerin varmış. Gösler de biz de görelim, Fatalo hiç nazlanmadan hemen hokkabaz numaralarına başladı. Bir aralık hizmetciye dedi ki: — Bana iki gümüş kaşık getir. Fatalo gümüş kaşıkları bir yeke: nin altına koydu: z — Şimdi bana bakın, dedi, ben der demez, şapkanın! de ilk farkettiğim saçla | ini veriyordu. reketleri vardı. bir kadının unuta. lerin — sa- gözbebekleri caba?. — Siz! — Oo.. dakikalarda ki niz. no ka- | salıver- | Biran tereddüt ettim. Sonra du- daklarımı kısarak söylemek isti mediğim kelime ağzımdan fırladı: Tiz. kısa bir kahkaha. mütecessis bir bakışla gözlerimde: , Fena halde kızardığımı hisset- Milliyet bu sütunda iş ve işçi istiyenlere Södeiemt aliyor. İp ve işçi istiyenler bir mektup- la İş büromuza müracaat et- melidirler. İşçi istiyenler Ankarada bir şirket nezdinde | çalışmak üzere fransızca nografi ve daktilograf, İ meler aşına bir . daktilo hanım müstacelen aranmaktadır. Almanca veya İngilizce lisan- larından birile usulu mühaşabeyi bilenler sayanı tercihdir. Türkçe İ iyi bilmek şarttır. | Emin ve muteber bir sile mezdimde | - | ilmmet ve inşesi temin edilecek ve| dolgun maaş. verilecektir. Talip- lerin rnatbaamır o idare | amirliğine, müracaatı. Bir daktilo Hanım İ aranıyor 50 lira ücretli. Dördüncü Vakıf | han dördüncü kat 1 - 6 numaraya | t | Davetler Tütün ikramiyeleri Fatih askerlik: şubesi reisliğinden: | 1 — Kazamız ervalinden maaş al | makta olan şehit yetimleriyle harp | sakatlarının 933 senesi tütün ilerami yeni defterinin tanzimi için tesbitle- | rine 15. 932 tarihinden itibaren başlanacaktır. 2 — Haftanm pazar günleri yal- nız şehit yetimleri yedlerindeki bü- | tün vesaikle birlikte saat 1 den 5 © kadar müracaat edebilirler. | 3 — Haftanın salı günleri yalnız | | harp sakatları yedlerindeki bütün vesaiklerile sat 1 den 5 e kadar mü. racaat edebilirler. 4 — Kayıt muamelesi için sair gün lerde müracaat kabul olunmayacağın dan ve yukarıda günler i ye müstahak kimselerin toğrafla birlikte vessikleri tamam ol mak üzere müracaatları kendi men- fantları namına İlân olunur. İstanbul Belediyesi Şehir Tiyatrosu Darülbedayi Temsilleri Bu akşam saat 21,30 da > İn Il | altındaki bu kaşıklar Görin'in panta- i lonunun sağ cebine gidecek. | ! Şapkayı üfledi Parmağile havada | kavis gizerek bir. ki... üç! dedi Fuüüit Evi Yazan: Hik- met, Komedi 3 perde — Efendiler, kaşıklar gitti. Filhakika Gerin'in cebini aradılar | ve kaşıkları buldular. Fatalo ondan sonra: | — Darunuz, dedi, bir marifet da-| ba var. | Şapkayi kaldırdı Bittabi altında. İ ki kaşıkdar meydana çıkt Demin ki a şaşmayanlar, bu se-| | fer şaşırdılar. Nasıl oluyor da iki ka şık dört kaşık oluyordu. | Fatalo bu sırrı izah ettiz | — Efendiler, bu son marifet be | İ nim değildir. O marifeti o Gerin'den | sorun. İ O kadar kıvrak ha- p nım. Kat” Boyu benden biraz kısa idi.Saç ları hafifçe ağzıma temas ediyor ve bana dudaklarının lezzetini ta- * hayyül ettiriyordu. Bir müddet lâ kayt bakışlarla etrafı süzen gözleri biran gözlerime çevrildi. Gözleri- mi, bir mıknatis cazibesine kapıl- mış gibi. başka tarafa çevirmenin elimde olmadığını hissettim, İnat- * çı fakat manasını anlıyamadığım İ bir bakışla bir dakika belki de da- İ “ha fazla gözlerime baktı. İlk defa konuşmaya kendimde cüret hissettim.. Ve sözler ağzım” adeta kendime rağmen. . hiç düşünmeden dökülüyordu: iyor musunuz? beni çok korkutuyor. ıklarında hafif bir süm ve sesinde hafif bir istihza: — Bu korkunun sebebi nedir a- başladı: Bu gece tebes. kız hi olgunluk Gözleri Cahit Bey. daha ilk | lüki ur yapmağa başladı- miz ğa | edi medim. Ve emin olunuz. bütün $a- mimiyetimle söylüyorum. beni kor kutuyorsunuz. — Bu kadar korkunç olduğu- mu bilmiyordum. dedi. tifesine gene kendi güldü. . — Kim bilir. daha bir kaç daki- ka evvel tanıdığım size karşı böy- le bir cürette bulunduğum için be- ni bir Don - Juan tahmin edeceksi- niz, Hatamı anlıyorum., Affedini: Birdenbire sözü değiştirmek çin yanımızda pek acemice danse- den bir çifti işaret ederek ayrı ayrı kavalyeyi ve damını tenkit etmeğe narında hafif kırışıklar farkedili. yordu... Fakat başını arasıra büyük basının kuvvetli ziyasın- dan kurtarıp mehtaba doğru kaldı rınca, bir sihirbaz elile bütün çizgi leri kayboluyor, genç kızlık çağı yeni girmiş masum bir çocuk yüzü 2 Üy iş GN lede EMDEN...... MA JiKt Kruvazör € österilecektir. 22000 İstanbullu gördü ve BEĞENDİ. Sizde bu fırsattan istifade ediniz. Yarınki Cuma günü saat Iİ de tenzilâtlı matine. Pek Yakında ELHAMRA Sinemasında Nelis Bir. Vivana. Öpereti KADİNLARİN | | SEVGİLİSİ Za RADER HORN (Tüccar Horn) Şaheserinin GL O R Y A'da gördüğü parlak muvaffakiyet hasebile 10 Teşrinisani Perşembe günü son nesine kadar irnesine devam edilecektir. Yarm 11 de tenzilâtlı fiatlarla matine, umumi dühüliye 35, balkon Lüks 45 kuruştur. Halihazırda GLORYA sinemasında kemali muvaffakiyetle gösterilmekte olan TÜCCAR HORN filmini çevirmek için vahşi Afrikanın merkezinde 25000 kilometre kat'eden Metro.Goldwyn'in VAN DYKE heyeti seferiyesi münhasıren SERE LR benzin ve yağlarını kullanmıştır. Denebilir ki; bu şaheserdeki muvaf- fakiyetin kısmı azamı müstahsalâtının — eyi ve mükemmel cinsine ve SHELL'in şayanı hayret teşkilâtma #nedyündur. Zira arzu olundukta VAN DYKE heyeti seferiyesine maktezi mükemmel levazımatı t8- min etmek imkânı has oluyordu Pek yakında Fransız Tiyatrosunda Meşhur Parisli piyanist FRANÇOİS LANG tarafından o yeğâne bir konser verilecektir. Kadıköy'de Diş Tabibi ZEKİ HALİT Her gün Hastalarını Altı yel ağzındaki o Munyenehanesinde kabul ve tedavi eder. Gözyaşları!. Pek yakında çıkıyor ETEM İZZET B.in en son yazdığı tahlil ron Siparişler şimdiden verilmelidir. Tevzi merkezi İkbal kütüphanesidir. TÜRK TİCARET VE SANAYİ BANKASI ğ Anonim Şirketi Tasfiye Heyeti Komiserliğinden: Hali Tasfiyede bulunan Türk Ticaret ve Sanayi Bankası Anonim Şir keti Tasfiye Heyetinin konkordato için mühlet verilmesi talebile İstanbal İ era Dairesi Tetkik Merciine vaki olan müracaatları üzerine icra kılına” tetkikat neticesinde konkordato talebinin nazarı itibare alınmasına ve ic “| ve "İlâs kanununun 286 ve 287 inci maddeleri mucibince borçlu Türk Tic rel ve Sanayi Bankası Şirketine iki aylık mühlet verilmesine ve tasfiy€ Heyetinin muamelelerine nezaret ve kanunun emrettiği diğer vazifeleri if için Komiser tayinime icra Hakimliğince karar verilmiştir. Konkordato teklifinin müzakeresi için alacaklılar ilerde ayrıca ilân davet edilecektir. Şimdilik alacakların tahkik ve tesbitine başlanılacağı” dan mezkür şirkette alacağı bulunan alacaklıların ikinci Teşrin aymın 08” beşinden itibaren yirmi gün içinde alacakları mıktarını beyan ve ellerindi bulunan vesikaları ibraz etmek üzre eyyamı tatiliyeden manda hergüf sant 10 dan 12 ye ve saat on altıdan onsekize kadar Bahçeknpusunda Tat hanın beşinci katında mezkür şirketin halen bulunduğu Dairede Komiser” lik makamına müracaat etmeleri lâzımgeleceği ve bu müddet zarfında mü” racaatla alacaklarını kaydettirmeyenlerin konkordato müzakeresine kabi iyecekleri icra ve iflâs kanununun 292 inci maddesi | hükmüne tevfi kan ilân olunur. 4 Türk Tasfiye Heyeti Komiseri dan Avukat İsmail Sıtks peyda oluyordu. Küçük bir pozu” ışığın. gölgenin bir kadını nasıl o sene geriye götürebildiğini düşü” nüyordum, Kollarımda vüğudünü çok müte- nasip ve ahenktar hissediyordum” Fakat ayrıldıktan sonra dikk tim, Üzerindeki bol ipekli eli cudünün bütün hatlarını kaybetti yor ve şekli eski zaman kadın resi lerinde görüldüğü gibi, tamame" müphem kalıyordu. Yalnız kollari" düz ve pürüzsüz bir intizamla v7 nan beyaz kolları bu — vücudün 9€ kadar güzel olacağını tahmin etti” riyordu. Gramofonda, insana iyyen bu maksatla söyle- Sonra lâ- O zaman yüzünü daha rahatça seyredebildim. Yüzünün bütün çiz gileri muntazam ve sertti, Karşı- dan onyedi, onsekiz yaşlarında bir ni verdiği halde yakından bakınca yaşının muhakkak yirmi- den fazla olduğunu tahmin ettim. Gözlerinin etrafında, bir kadında, ancak yirmiden sonra peyda" olan şanan konyak şişelerini | de, lâübalileşiyorlar, hava her za artan neşe ve delilik çığlıkls”* ile doluyordu. Ve bütün bu ker" lık arasında ben yalnız onu görü yor ve en küçük hareketlerine VE rmcıya kadar yalnız ona dikkat | diyordum. O'da, benim gibi ©“ | daklarında mağrur bir tebessül. gırbaşlı bir insan vekarile de rengi, ve dudaklarının ke | Benimle oynadığı tangodan #07” (Devamı a var) lerin çocukluklarını seyrediyor”... |

Bu sayıdan diğer sayfalar: