ilir? İzdivaç rların bir işidir ve tamamile susidir. Diğer taraftan bir artisti Greta Garbo “Mata Hari, filminde yatının mahrem taraflarını rkese ilân etmekle o artiste ilik değil, fenlark yapılmış 0- r. Meselâ filmde âşık rolleri- i alan bir artistin evli ve ço- 'ukları olduğunu — ilân etmek İç te o artistin lehine değildir. #ciki bunun içindir ki Holly. »ood'da kilisedeki - âyinlerile Mükellef sofralarile muhteşem İüğünler yapıldığını hiç görmü Yoruz. Vakıa böyle düğünler olma- İı değil. Meselâ Gloria Swan- İon 1925 te bir Marki ile ev- İendi. Bütün sinema âlemi bu İzdivacı tebcil etti. Fakat izdi- haç uzun sürmedi. Belki Pola İegri'nin izdivacından uzun hrdü, o kadı Pola ondan konra evlenmişti ve kocasını on İlan evvel terketti. Gloria'dan Alie gün evvel talâknamesini al İi. Maamafih o zamandan beri İyrılan iki koca da tekrar ev- İtndiler, Pola'nın sabık kocası İrens Mdivani Şikago operası eti rinden Mary Mac Cor- nie ile evlendi. Gloria'nın ko- İsi Margoie de la Falaise de imdi Constance Benett ile ev- * bulunmaktan memnundur. Şahsan ben kocamın bu de- İtce şahsiyetinden tecerrüt et- ini beğenmem. Eğer evle İrsem, sinemayı terkelmeği ederim. — Bir zamanlar İireta Garbo olduğumu unut. “Mak isterim. Nevyork tiyatrosunun en gü sl 'artistlerinden İna Claire İs Ekran prenslerinden John ilbert günün birinde hav ia kayboldular. Sonradan ö “İtndik ki küçük bir kasabada Mikün içinde evlenivermişler. Havadis şayi olunca bahisler Maşladı. Kimi izdivacın haydi İsydi bir sene süreceğini, ki- İvi a kadara bile varmayacağı- iddia ediyorlardı. Bu şerait dahilinde ” ivaçtaki muvaffakıyet ihti ti ne olabilir? İnsanlar müm. ün olduğu kadar uzun zaman- * beraber kalmak içinevlenir Halbuki ben sinema tıkça bu, mümkün de Bir kocanın da evde kai yn fikirlerine, nevazişlerine, Mülâsa mevcudiyetine ihtiyacı ardır. Halbuki sinemada ça. atığı zamani bu imârekün ol Nayacak. | Ben büyük sahne yazı Stil. ile beraber Hollyvood'a gel iğim zaman suvarelere ve ilk sillere | gidiyordum. Bak. ki, bu vaziyet işimi sekte tar İNE ettim. ediyor. Onun üzerine fera- lerin ölümü bana büyük darbe oldu. Bütün Avru. © zaman kendi; sinema. #i Niçin evlenmedim? reta Garbo evlen tiği gün sinemayı terkedecek | Yıldızların izdivaçlarına bil. | meçhul bir artist iken Stiller; em neden o kadar alâka gös- | beni buldu. Amerikaya getirdi hayet alâka- | ve şöhretin balâsma çıkardı. aramızda bir O zaman da aşk hikâyesinden settiler. Halbuki benim ona taabbüdüm | bir talebenin hocasına karşı ©- | lan hürmeti, korkak bir genç zekâya karşı kızın büyük bi hayranlığından ibaretti. Stiller bana her şeyi retti, Hayatımı onun gösterdi. ği esaslara göre tanzim ettim. Ne sevilmek ve ne yapmak lâ- ini hep o bana bildir ü zaman dümensiz vapur gibi ortada kaldım. On. | ki Holiyvood'un içtimai fırtınasından sıyrılma. ğa çalıştım. Bir duvar ördüm ve bu duvarın arkasında yaşa- mağa başladım, artık suvarele- dan sonradır re gitmiyordum. Çünkü çok yo sig zamanda çalışmak ve eğlenmek mümkün | Uykuya ihtiyacım . Çünkü ayni olmuyor. var, Stüdyodaki sonra, şöyle bir yorum. Teneflüse varsa, ökçesiz iskarpinlerimi gi yerek uzun yürüyüşleri seviyo- Tum. Hayata karşı bu'tavrı ha- çok. reketimi beğenmeyenler İ Seis yok Herkesin diline düş Belçikada Henry Garat'nın Brükseli İson defa ziyaretinde başından garip bir hâdise geçmiştir. Hen ıy kimseye kendisini tanıtma. mağa çalışarak şehir sokakla- rında dolaşıyormuş. Brükseldeki sinema. firma- larından biri bir reklâm mese- lesi için erkek kadın maruf yıl- | insanlardan mürekkep bir film çevirmeğe Bunun için de Leş altı kişiyi şehir sokaklarına caddelerde dızlara benzeyen karar vermiş. saldırmış. Bunlar maruf yıldızlardan © birine a7 çok müşabiheti olanlara lif ediyorlarmış. Bunlardan bir tanesi sokak- ta Henry Garat ile burun buru na gelince, hemen durmuş ve şapkasile selâmlamış: ö, size bir şey tekli edeceğim. İşiniz bozulmada: nemâda çalışmak ister mi Henry Garat birden bire şa Henry Garat reti mukabilinde film çevirmeği tek | Eğer ismimi May Doe ola- rak kabul etseydim ve eskiden | tanıdığım John Smith ile seviş miş olsaydım, bu aşkımızın hi | kâyesi kimseyi alâkadar etmiye cekti, Fakat ismim Joan Craw ford'dur ve ismi iki defa şöhret | li küçük Douglas Fairbanks'ı| seviyorum. Bu izdivaçta fevka | lâde şeyler arayıp bulmak lâzım değil mi ya? Hele gazeteciler için... Biz sinema artistleri me sında her hangi bir insan gibi rahat ve huzur- dan uzak bulunuyoruz. Herkes hususi hayatımıza kadar, mah- | remiyetimize kadar her şeyi öğ| rermek istiyor. Açıkça | ifade| edeyim ki, Douglas ile | benim| aramda esrarengiz hiç bir şey olmamıştır. Ve biz — ikimiz de biribirimizi, diğer insanlar gibi seviyoruz. Eskiden çok çılgın, hoppa- lar civelek bir kızdım. Şimdiki kocamım babası büyük Douglas Fairbanks ile karısı Mary Pick İ ford'un bir aralık nadir davetli- ler wda bulunmak şerefini İbana verdiler. Moden ve zaafı aristokrasisi onların Hollyvood civarındaki Beverloy Hill'deki evlerinde merkezini kurmuştu. Küçük Douglas'ı işte ilk | defa orada gördüm. Ve orada pek tabii olarak ta nişan insanlar örüştü Ne o, ne ben bir âşıkane bir temayül duymiyor- duk. Sadece | ahbabtık, Hattâ! itiraf ederim ki Doug biraz be-| ni korkutuyordu, Çünkü fikren benden çok yüksekti. Bana kor te eden diğer delikanlılardan daha karışık ve anlaşılmaz bir | karakteri vardı. Sonra Doug'un benim çılgınlıklarimi ve hoppa İlıklarımı hoş © görmediğini de hissediyordum. Douğ düşünme seven, olgunlaşmağa başlı mış bir şair ve arti; ben skandallar üzerinde spekü- İlâsyon yapan yeni görmüş kü-| çük bir dansözdüm. Aşıklarımı | İzincirleme uzatıyor ve çoğaltı- yordum. Fakat içimden de di- yordum ki, ah şu Doug benim zevahirime bir bakmasa da, ha- kiki karakterimi bir anlasa..Bi kaç defa kendi sonra Doug'un çok geniş malü- mat sahibi olduğunu anlamış- tım. Bana bir nevi (o sempati telkin ediyordu. Bu sempati aşk Joan Crawford yazıyor: | | | ! şırmış ve kendisini toplayal değildi, fakat bir kıvılcımla aş- — Hay hay, demiş, ka tahavvül edivermeğe müsta memnuniye! Fakat şeraiti ne- | itti. dir? - Gecede elli frank, işinize | i geliyor mu? — Hay hay! Buyurunuz, iş- te kartım.. Ne zaman lâzım 0- lursa adresime haber gönderir- İsiniz. Adamcağız kartı okumuş. Karşısındaki adamın benzetti- Yeni Amerikan yıldızla» Si Sidne, olduğunu anla- tiyatroya gitmek teklifinde © bulundu. Yeni bir piyesin ilk temsili “oynanıyor. da bu piye » O gece san'at en heyecanlı anını — geçirdim. Douglas rolünde mükemmel- di. Piyesin bidayetinden sonuna kadar hemen tek başa bütün seyircileri meshur etti. Çehre. si, sesi, evzaı, her şeyi rolü ile tam bir intibak halinde idiler. Ben tiyatroda hiç © bir zaman böyle bir zevk duymamıştım. Son perde kapanmca (| herkes gibi ben de hararetle | Doug'u alkışladım.: Herkes bir türlü söylüyordu: — Mükemmel adam! Bize unutulmaz bir piyes oynadı. — Göreceksiniz, bu (o çocuk çok ilerliyecek. Ben bir şey (o söylemedim. Fakat Douğ hakkında ne düşün düğümü de kendisine söyleme ğe karar vermiştim. Bende bıraktığı takdir. his- sini kendisine © bildirmek için gayri kabili mukavemet bir ih. | tiyaç © hissediyordum. Ertesi| sabah stüdyoya gelirken Douga | bir tebrik © telgrafı çektim. O gün öğleden sonra teşekkü çin telefone etti ve beni akşam! yemeğine rdı, | İ Akşam üstü otomobili ile al (mağa geldi. Beraber uzaklara, kırlara gittik. Doug kimse | gelip rahatsız edemiyeceği | ük bir kır lokantası tariyor. İdum ve pencereye İda karanlığın zevkini çıkararak hayatımın Joan Cravford nasıl evlendi? mek icap et. Bir çok dedikodulara rağmen Joan Cravford | saadetini açıkça ilân ediyor > İ yoan Cravford ve hocası muş. Orada yedik, içtik, konuş tuk ve Doug beni © otomebi ile evine bıraktı, Gelirken dedi ki: kırmızı © kabarcıklardır, dedi. Bu kabarcıklar sizin neş'e: yaşamak şevkinizi gösteriyor- lar. Annemle beraber oturduğum | evimize döndükten sonra oda. | ©“ ma çıktım. - Pencere açıktı.| Geceyi seyretmek arzusunu duy oturdum. | Çok yıldızlı, sakin ve dışarıdan | otların, çiçeklerin iki ne kadar kalmış, dalmış ve uyu muşum, bilmiyorum. Gözümü açtığım zaman grtalık aydınlan mişlı, ” O zaman anladım ki Doug- laa'ı seviyorum. Onun da, ba-| na bir şey söylememiş olmak. | la beraber, beni sevdiğini his diyordum.. Fırtınadan sonra li- | mana dönen bir bahriyeli gibiy dim. O zamana kadar benliğim | hep fırtına ye macera © içinde geçmişti. Şimdi ilk defa olarak sakin bir limanda demir atıyor | um, İ O günden itibaren Douglas ile artık ayrılmaz — olmuştuk. | Beraber dans ediyor. Lokantı ra beraber gidiyor, o otomobile | le beraber geziyorduk. O bana Billie diyordu. Ben kendisine Dodo diyordum. Beraber bir film © çevirdik Film bitince bihakkin liyakat kazandığımızı istirahatimiz i. çin, beraberce bir gün © trene bindik ve Nevyork'a gittik, O. rada küçük bir kilisede evlen. dik, Bizimle beraber bir muha. sebeci ile bir daktilo kız da evle niyorlardı. İ Şimdi dört sene oluyor. İ Herkes beni Joan Crawford bi. Hi ta nı Bö özler isfemiyur,, #: İfilm için Alman yıldızı wood'da 700 sahne ancak yüzü * Edgar Wallace'm zengin vefat ettiğini söylüyorlardı. A- gırtlağına kadar borçlu olduğu anlaşılmıştır. damcağızm tasarruf sandığı aş Sizd k , çlir. Halbuki ben gittikçe Ma-| — Sizde en çok hoşuma 8i- İdam Douglas oluyorum. Artık den şey, burnunuzun üstündeki * eski Billie Cassin değilim. | Holliyvood'un en çok şımarık kızı i İhtiyarlayıp terkedildiği gün. . |. de intihar Lupe Velez ( Holiyvoodda çılgımlıkları ile meşhur bir ka- dındır. Meselâ bir (o lokantada eş dostla beraber yemek yiyor değil mi? Birden bire sandalye sinin üstüne çıkar ve karşı ta- rafta çalıştığı müessesenin mü. İdürü olmak bedbahtlığında bu. İlunan bir adamcağıza hitaben, bir nutuk söyler. Ondan sonra penbe ellerile Gary. Cooper'in tabağındaki istakozu parçalar ve iyi taraflarını kendi tabağ na nakleder. Bir gün Gary'ni kulağını istakoz gibi ka olup olmadığını — anlamak mi, nedendir, ısırdı ve bir sesle bağırdı: — Gary, seni seni seviyorum. Yerine oturur; başındı masaya davetli yeni bir misi fir varsa ona Meksika küfürleri öğretir. Yemek biltiği zaman Lupe masanın üstüne çıkıp ta dans etse, onu bilenler için bun /dan daha tabii (o bir şey yok- seviyorum, Oturduğumuz evin plânını | tur. İben yaptım. O beğendi . Şimdi cendimi ir. İ Sinema haberleri b * Marcelle Chantal ile Dolly | kokusunu | Davies'in sahnede de temsille- gönderen bir yaz gecesi.. Ora. |re başlayacakları haber verili. yor. Her ikisi de operet oyna- yacaklardır. * 1931 - 32 sezonunda hayetine kadar daha * Foks arvey'i angaje edeceği temin ediliyor. * Aljolson çevireceği yeni bir film için 12.700.000 frank ala- caktır. * Gary Cooper'in Paramount ın ayrılacağı söyleniyor. * Amerii kapatmışlardır. * Bir istatisi çalışmaktadır. Afyonda sinema Afyonkarahisarında zabitan yük bir sinema binası sminde son bir film çevren Dila Parlo AL! manyada 122 film yapılmıştır. | | Sezon 28 film yapılacağı yor. ümit edili- firmasının yeni bir Lilian İn 452 sinema ver gilere dayanamıyarak kapıları | iğe göre, Holly. vazundan tarafından bü- ki | etmiş. Bu yaptıklarını o masasında dünyarın mes'ut bir | bulunan yabancılara ve yenile. İ kadını addetmeğe hakkım var. | re mazur göstermek için söyle diği de şudur: — Görüyorsunuz ya, ben ak | LI Fettan ve oynak Lupe Velez lima ne gelirse hepsini Dın miyor! Howard Hughes bunu! #ahitlerinden biridir. Bir gün Howard pazarı ge- çirmek üzere (o Lupe Velez'i yatına davet etmiş, o da kabul Muayyen zamanda Ho. ward otomobili ile kendisini Jalmağa gelmiş. Fakat iskele. ye gelmeden evvel ( zavallı a- dam, mühim bir iş için telefon etmeği unutiğunu ( hatırlamış ve otomobilini Ambassador Ho tel'in önünde durdurmuş. Lu- pe itiraz etmiş: — Aman olmaz. Beni bura da gördüklerini istemiyorum.. Ve mantosuna ! de orada imiş. Ho- ward telefon edip otelden çık. tıktan sonra, bir de ne görsi Lupe Velez otomobilde deği Gilbert'in © otomobili de orada değil.. Zavallı adam ne yapa- cağımı şaşırmış vaziyetinde İ- ken, Lupe Velez ile John Gil. bert Nevyork'a giden trendedir iler. İ Artık Holiyvood'da o şayia. lar... Lupe Velez ile John Gil bert evleniyorlar. Halbuki ba. İsit bir seyyahat ve davet... Çok geçmeden Lupe Velez k Gary Cooper'i sevmediği- İni ilân r. Gözünü karısını İyeni boşayan Lawrence Ti- İbetve koymuş. Şimdi onu ka. fesliyecek. Bir gün en kendine hâkim insanları o bile çileden İ cıkaracak © tebessümü ile şunu söyliyor: — Siz beni Meksikalı esmer yapa- | rım. Fakat bu çılgın küçük kafa- | içindeki akla da neler gel- edecekmiş bir kadın zannedersiniz — değil mi? Halbuki hiç te öyle değil. Ensem güneşten | kararmıştır, amma alt tarafı bembeyazdır. Bu kadar söylese kâfi deği mi? Hayır! Sözünü isbat için korsajmın arka tarafından sır. tınm alt kısımlarını gösterme. ğe çalışmış. Tibette kızararak gerilemiş. Tam bugünlerde Clarke Gab le ortaya çıkmaz mı? Haydi bu sefer Lupe otarafta... Tanıştıkları günün akşamı İ yine eş dost bir masada yemek yiyorlar. Ortalıkta (o derin bir süküt var. Herkes (o Lupe'nir nasıl yeni bir maskaralık veya bir oyun yapacağından endişe inde... Hayır, Lupe bu sefer kin... Sadece yemeğin ortala- rına doğru Clark Gabl'i süz. yor: — Müşerref olduk efendim. diyor, Ertesi gün tam (o Clark film çevirirken Lupe (yıldırım gi #tüc “va giriyor ve genç arti tin « one oturuyor. Clark ciddi çocuk, yüz ver. meyince Lupe: — Clark mı, bırak şunu ca kulakları var o. İ muharrire takdim ediyorlar. A- kabında Lupe diyor ki: girerim ki sizin mız yol ir, Ve söylediklerini isbat için de eteğini kaldırıp bacaklarını gösteriyor. Lupe Velez © Meksikadan Hollyvood'a ilk geldiği zam: lar bu çılgınlıklarını mazur gi rüyorlardı. Afrika ormanların - dan küçücük bir kaplan yavru- su çıkıp gelse, onun © birçok halleri ve mazarratları affedi. lir ve hattâ sevimli © görülür, değil mi? Tıpkı Lupe de öyle idi. Fakat birçok seneler Hol. Iyvood'da kaldıktan sonra Lu- İpe hâlâ değişmedi. Değişmeyin /€e de halleri artık affedilmeme İ ğe ve sevimli görülmemeğe baş ladı. Lâtifeleri eskisi gibi €ğ- lendirmiyor. Meselâ | bir za- İrisi gelip bu iğnenin üstüne 0- İturursa herkes gülerdi. Şimdi gülen yok. Fakat Lupe Velez zekidir, çok çalışkandır. Ecnebi lisan. larını öğrenmeğe çalışıyor, ta. ganni ve dans dersleri alıyor. Bol bol okuyor ve malümatımı arttırmağa . — çalışıyor. Diyor ki: — Göreceksiniz, (o bir gün büyük bir artist olacağım. Bu- nun için paramı o tasarruf et. mek, erken (yatmak ve mond kadınlarının o kayıtlarına tâbi olmak mecburiyetinde de de. gilim, Hiç sormadığım bu na. sihatları bana vermek istiyen. lere sorarım: Niçin? Bana is- | tikbaliniz için diyecekler. Hah hah! Hangi istikbal? Ben ihti- yarlayınca, kimse © artık beni gelip görmek (istemediği za man, yapacağım bir (tek şey var: İntihar. Bu kararda bir kadının paraya, mond kadınla. rının tâbi olduk! kayıtlara ihtiyacı var mıdır? 1400 Dolar az! Amerikan artislerinden J mes ile çalıştığı firma müdür- leri arasında ihtilâf çıkmış. Beş senelik mukavele üzerinden haf tada 1400 dolar alan artist, bu mikdarın 2400 dolara çıkarıl- masını istemiştir. Kumpanya bu talebi reddetmiştir. Bunun ü zerine Çagney sinemayı terke- derek Columbia darülfünunun: da tıp tahsiline devam etme ğe karar vermiştir. Doktor o- lursa haftada 2400 dolar kaza- İzak mı? İzzetinesif mesele- si.