3 Mart 1931 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 6

Maznun,davacının aile hayatına karışabilir m ' “Vasfi Riza Bey mahkemede Halit Fahri Beyin aile , hayatından bahsetti ve susturuldu Dava en meraklı bir safhasına girdi — Söz sırası Halit Fahri Beyde. Halit Fahri be Vasfi Rıza beyler Darülbedayide Fazilet kukla- “sı isimli bir eser temsil edilmiş- tir. Halit Fahri Bey de Uyanış mecmuasında H. Fremzile Fazi İet kuklasmı tenkit etmiştir. Darülbedayi o mecmuasında da badehu “ Ne kibar?,, isimli ve namı müstear ile bir yazı çık miştar. Halit Fahri Bey, bu yazıda kendisinin tahkir edildiğinden kasederek dava açmıştır. Dün bu davanın rüyetine ü- çüncü ceza mahkemesinde de- vam olunmuştur. Müşteki yerinde Halit Fahri Bey ve vekili bulunuyorlar. Maznın yerinde nami müstear imzanın sahibi bulunan Darül- bedayi san'atkârlarından Vâsfi| Rıza Beyle mezkür mecmuanın, mes'ul müdürü Neyyire Neyyir! «Hanım ile Avukatları İrfan E- min Bey bulunuyorlardı. sinin içtimai mevkiinin tahkir edildiğini söyledi ve maznunla- rm bin beşer yüz lira cezayı nak di ile cezalandırılmasını talep etti. Vekilinden evvel Vasfi Riza Bey, söz aldı. Müdafaanamesi- ni yapmağa başladı. Kendi yaz dığı yazının mizah sütünunda olduğunu ve orada yazılan vak” adan Halit Fahri Beyi kasdet- tmediğini, fakat Halit Fahri Ye yin başından bir vak'a geçtiği- ni, sokakta kalan övey kızını €- ve aldığı için zevcesini döverek işin polise de aksetmiş olduğu- nü bunu bizzat Halit Fahri Be- yin kendi şahitlerine de söyle- miş bulunduğunu, sonradan işit tiğini, eğer evvelce duysaydı, diger polise giden vak'alar da olduğu gibi havadis olarak bu- nu da kaydetmekte mahzur gör meyeceğini söyledi. 'Bu esnada Halit Fabri Bey: Muhakemeye geç başlandığı| yerinden kalkarak: halde muhakeme salonu çok ka Jabalıktı. Müddei umumi iddia- — Halâ hakaret ediyor diye sm serdetti ve “ Suçluların ha-| © Keis Bey; Vasfi Rıza Beye: reketleri adi sövme mahiyetin- de olarak Türk ceza kanununun 488 inci maddesine muvafıktır.. —Ba kısımların lüzumu yok! İlhtarında bulundu. Vasfi Riza Bey, bu şekilde de , Suçluların hali hazırdaki va-| yam ederek sözünü bitirdi. Bun ziyetleri ve mazilerinin Iekesiz | dan sonra İrfan Emin Bey uzun olması dolayısile tayini cezada| all enini) erir P tecil ahkâmınm nazarı itibara alınmasını talep ederim,, dedi. Bundan sonra suçluların ve- kili İrfan Emin Bey, Halit Fah ri Beyin davayı usulünde ikame Müşteki vekili davanın usu- ünde ikame olunduğu cevabını verdi, Müddei umumi davanın mat- Uyanışta çıkan şeyin tenkide zemediğini, Vasti Riza Be- yin yazısının mizahi olduğunu, şahis kastedilmediğini, Halit Fabri Beyin eserlerinin alınma dığmdan muğber olduğunu, mü ekkillerinin masun olduğunu izah etti ve müdafaasını bitirdi. Reis Bey, Halit Fahri Beye buat davası şeklinde ve hukuku|bir diyeceği olup olmadığımı ammeye taallük ettiğinden de- vamını istedi. sordu. Halit Fahri - Bey, aile hayatından bahsolunduğundan Heyeti hâkime bilmüşavere | Sok mütecssirdi. devama karar verdi. Halit Fahri Beyin vekili diasmı serdetti, id- — Evet var! dedi. Fakat saat on yedi buçuğa Müekkilinin | gelmiş, vakit çok gecikmişti. © Darülbedayi mecmuasında çı- | Muhakemeye devam ve karar kan yazı ile şahsiyeti maneviye Yol parası 8 liray indirilecek ANKARA, 2 — Evvelki gün, |larımdan tenzilât yapılacağı ha-|ri klüp azası değildir. Ve Heyeti vekilede müzakere edi- başka güne kaldı. a Memurların maaşatında| tenkihat yapılacakmı ANKARA, 2 — Memur maaş berini salâhiyettar makamlar MİLLİYET Bunların yüzdürülme- | sine çalışılıyor | Karadenizde Anadolu feneri civarda ve. Kilyos sahilinde karaya oturan vapurun tahlisi- İne çalışılmaktadır. Fırtınanın (ilk devam ettiği gün gemi kur- | tarma şirketinin Lanina vapuru İnun talebi üzerime tahlisiye ida İresi de işe başlamıştır. Burada fırtına devam ettiği müddet zar fında ikinci gün Lanina üçüncü m Alemdar dördüncü ve be- i günlerde Lanina, Alem- dar ve Vabet tahlisiye gemileri nebetçi vaziyette kalmışlardır. Halen burada bulunan vapurlar! vaziyettedirler. Bunlardan ilk kurtarılacak vapur (Seres) ikinci Trivindir. Velfik gaz gi ise gayet tehkikeli vaziyette olup mütead dit yerlerinden delinmiştir. De- İinen yerlerinden benzinler de-! nize akmış ve bir mil'mesafeye| yayılmıştır. Jana. ma, liman, | tahlisiye idarelerile Türk gemi kurtarma şirketi tarafmdan 15 zın gelen tedabir alınmıştır. Bu vapurun kurtarılması şüphe li ve müşkül görülmektedir. | Tecellifadalet vapurunun di- reklerile bacalarından başkası denize batmıştır. Bu vapurun da kurtulmak imkânı müşkül görülmektedir. Bu gemilerin kurtulması ha- vaların müsait gitmesine bağlı- dır. Bu batan ecnebi vapurlar Boğazdan geçen en büyük ve birinci sınrf yük şilepleri olup hepsi de yenidir. nina tahlisiye vapuru Ereğli şir ketinin müracaatı üzerine Zon- guldak limanma giderek keşif! yaptıktan sonra dönmüştür. Hendi ve Hacı zade vapurları (bundan evvelki fırtmada Zon- mezi batmıştı, Bunlar kur- tarılacak vaziyette ise de vapur İsahipleri ile sigorta şirketleri, Ereğli kömür şirketi arasmda- Ji ihtilâf dolayısile tahlisiye a- meliyatına mübaşeret imkânı hâsıl olmamaktadır. Bu ihtilâf balledildikten sonra bu vapur- larda çıkarılacak ve fiman te- mizlenecektir. Son fırtınalar dolayısile Ka- radenizde karaya oturan İngi- liz bandıralı Velfile ve Trivin, vapurlarının. tayfaları bugün Marsilya tarikile memleketleri- ne gideceklerdir. Yalnız bunlardan Velfilt sü- varisi M. Barker ile birinci ve üçüncü makinsti ile iki (o ateşçi ve Trivin vapurunun da süvari- si M. Lover ve birinci makinsti burada kalacaklardır. Bunlar vapurların vaziyeti anlaşılımca- ya kadar İstanbulda kalmaları için acentelerinden emir almış- lardır. Sait B.in katli hâdisesi Bayram sokağında katledilen Beykoz klübünden Sait Beyin katili Neş'etin Kasrmpaşa idman klübü aza, sından olduğu ve cinayetin saiklerin- den birinin idman işlerine ait ihtilâf-. lar oduğu işae edilmiştir. Kasımpa- $a idman klübü umumi kapitenliğinin tebliğine nazaran ne katil ne de şeriki' olduğu zannedilenlerin hiç bi- arasında daimi bir sar Gemi kurtarma şirketinin Lal,. len hususi idareler kanununda, | tekzip etmektedir. Yalnız mas|lek vifak vardır. Bizim ayrıca yaptı- yol vergisi, Dahiliye vekâleti-|aşları 100 liradan aşağı olan melsa ile İngiltere arasşndaki sami, nin teklifi veçhile kabul edilmiş | murlardan kazanç vergisi kesi-|lekvifak vardır. Bizim ayrıca yaptı. tir. Bu suretle munzam vergile|lecek, 100 liradan fazl olan ma-| madığını göstermektedir. rile birlikte 13 lira kadar tutan yol vergisi, gelecek sene, 8 lira ya inecektir. Bilfiil çalışacaklar! da 10-12 gün yerine sekiz gün Devlet bankasının hal- ka satılacak hisseleri ANKARA, 2 — Bankalar di- tektörleri bu sabahki trenle gel diler, Devlet bânkası tesis he- yeti, saat 10 buçukta Maliye ve| kilinin riyasetinde toplandı. Bu içtimada Bankaya hisse kaydi- an tâbi olacağı şartlar tesbit e- dilecektir. Memurlar ve milli müesseselerin şimdiye kadar yazdıkları hisse miktarı 12 mil- yon lirayı bulmuştur. Bankalar vasıtasile hali aşlardan kâzanç vergisinden başka pahalılık zammının kesil mesi de düşünülmektedir. Murabahacılarla nası mücadele edilecek? ANKARA, 2—Ziraat kongre si, murabahacılardan fahiş faiz lerle para alarak vaki olan borç lanmaların bir kanunu mahsus- la affını kabul ve bunu iktisat vekâletine arzetmişti. Bu talebin kabul edilmeyerek murabahacılarla iktisadi yollar- la mücadele edileceği ve köylü- yü mürabahacılardan kurtar- mak için ona tohum, taksitlerle alâtı ziraiye ve ilâç ve #aire te- min edileceği tahmin edilmekte| di. ——. Gülhane müsamereleri Gülhanenin senelik müsame relerinin yedincisi martın birin ci pazar günü Muallim Nazim Şakir Beyin riyasetinde inikat etmiş ve: 1 — Dr. Yusuf Ziya B. Meh- İbilde taş, 2 — Muallim Abdül !kadir Bey Müderris Tevfik Salim Paşa emiye vapuru musapları münasebetile Dank, 4 — Mual- Bim Sani Yaver B, anatoksin ve difteri, 5 — Muallim o Nâzım | Şakir B. Nuai rekabi tümörü ve kayil hakkında tebligatta bulu- nulmuştur ve münakaşaya mü- derris Tevfik Salim Paşa, mual im Refik Münir, Abdülkadir; bronş ektazi, 3 —|” SALİ 3 MAK Ordunun şirin manzaralarındar Fırtına zamanında İimanları iltica eden vapurlar hava açar açmaz Gire- sona toplatidilar! Bunlardan bir kıs m Trabzon cihetine ve bir kısmı da İstanbul semtine gideceklerdi. Ben Mahmut Şevket Paşa vapuruna atla- dam VE iki buçuk saatte Orduya gek dim. Hava da genc bozmak istidadı görünüyor, bir taraftan da dalgalar kabarıyordu! Tskelede hazır bulunan bir sandala girdim. Ortalık hayli ka- rarmış ve deniz korkunç bir hal ak mağa başlamıştı! Sahile yanaştığımız. zaman dalgalar kırıyordu. Güçbelâ iskeleye çıkabildim amma adam akıl h da wslandım! Fena halde hasta idim, yürümeğe mecalim yoktu! Ba- vuluma yüklenen bir hamalm delâle- sokaklar tenha idi kimseyi de tanı mayordum. Belediye reisinin delâle- tinden başka çare yoktu, bir çavuş kendisine haber verdi ve aldığı emri bana söyledi. Ben çavuşla otele gittim burası bir mezbelelik ve bir viraneliğe benze yordu! Merkezi vilâyette böyle bir o- telin mevcudiyetine inanamazken göz lerimle görünce şaşırdım! Otelin al- nda bir de gazino var! Burası insan- larla dolu! tükürüyor kimi hal gam styor, Yerliğ portakal kabukları sigara izmariileri, kâğıt parçalarile malâmal! Zemin o kadar berbat ki Nuhu Nebi Zümanndan beri bir su yüzü görmemiş! Kahve ocağının içi- ne bakmağa hiç gelmez, insanın der- bal midesi bulanır! Burası Ordunun en birinci oteli imiş, ve beni de onun gerçi çok nazik ve terbiyeli insanlar fakat kabahat kimde? Bu pislik ve bu kargaşalığa sebep kimlerdir? Müşte- rilerde de biraz temizliğe riayet lâzım değil midir? Hep bunları müstecirler 'den beklemek te doğru olmasa gerek tir! Her ne hal ise ben titreye titre- ye o ambar gibi odada ve biçimsiz bir yatakta geceledim. Sabahleyin 0- telden çıkarken merdiven başındaki siyah tablonun üzerinde okudum: Bir yatak 100 kuruş!... Tayyare bayramı Aziz tayyarecilerimizin ruhlarım hatıralarını tezkâr için yapılan “ihti- falda hazır bulundum. Belediye ö- nünde içtima eden kesif bir kalaba- lığı Kalem reisi Miralay Yusuf Ziya Boy iki saniye ibtiramen süküte da- vet eyledikten sonra müessir bir nu- tuk söylemiştir. Maarif müdiri Murat ve Tekâmül gazetesi sahibi Âli Beylerin irat eyle dikleri hithabeler büyük bir vecit ve istiğrak ile dinendikten ve üç el silâh atıldıktan sonra kırmızı Hilâlin altımda toplanan vali Tahsin Beyle erkân: vilâyetin özünde bir resmi geçit icra edildüş ve merasime niha- yet verilmiştir. Manzara Ordu kasabasının denizden görünü sü pek hoştur! Sahilden başlayarak tepelerin yamaçlarma kadar sefer tas La üt gibi beyaz kâşaneler insanın göz- lerini okşamaktadır! Sahil; makus bir daire şeklinde, gümüşü renkte kum tabakalarile mükemmel bir plâj! halinde! Bu kum sahası üzerinde mü temadiyen yuvarlanıp gelen beyaz) köpüklü dalgalar: Denizin içine doğ vu uzanmış iki demir iskele! Düzlük- te geniş ve sokakları müntazam bir çarşı pazar! Büyük mağazalar, gazi no ve karathaneler, kârgir binalar ve bir çok müetseselerile Ordu hakika- ten cazip bir şehir manzarasını gös termektedir?, Mağruk gemiler | Ordu nasıl yerdir? Vilâyetin iktisadi ve zirai vaziyeti, ihracatı ne halde? . ER 2 5 yelıdiğeri “özerine: si 1941 49090955909026909963 MARTİ Perşembe Richard Tawber | Neşeler Diyan |FRANZ LEH, Richard Tavber | Neşeler Diyan |FRANZ LEHAİ BÜYÜK GALA | Richard Tanber | Neşeler Diyan | FRANZ LEHAR l BÜYÜK GALA | Riehard Fauber | Neşeler Diyarı |FRANZ LEHAR BÜYÜK GALA | Richard Tavber Neşeler Diyarı İFRANZ LEHAR Dehakir EMİL JANNİNGS tarafından ibda edilen en müessir eser YALAN filmidir 5555555255 CECİL B de MİLLE sis HAYATI ISA | | | zon gibi bir fındık mıntakasıdır. Yap sesli ve şarkıh filminde meşhor filimleri terseli etmiş IB yıldız. pek tığım tetkikat ve kanaatıma göre bu maruf 32 srdsr ile 8000 figüran iştirak ediyo. mübarek mahsul her sene olmadığın- 2 a dan yok senelerinde halk bir © takım yoğ şmuhtekir faizcilerden çole fahiş faiz- i im araman a li Senenin en ALMA RUBENS ve larak © geçinmektedi yele m ili müessir dramı İSİBE RYAJ EDMOND LOWE O Var senesinde ise elde ettiği mahsulü iki sene işleyen faizine an- cak kifnyet edebildiğinden zavallı hali gene bu insafsız faizcilerden pa- ra almağa mecbur kalıyor! Demek ki, Anadolu köylüsü bütün ömrünü faizleri ödemekle geçiriyor! Şu halde köylülerimiz bu gaddarların elinde e- Önümüzdeki perşembe aksamı fevkalâde müsamere olarak ve || Çİ sureti hususiyede tatbik edilen musiki parçelarile ee en a e emen U ASRİ SİNEMADA ko ses Bu mevsim daha görünecek büyük filmlerden bazısı şunlardır. rl vi deni seni deği İP MONTE - KARLO EAMETTE Maç - porn i mevcuttür. Elinde bir ii yüz iran diz Adaya ki İP İTTİHAM EDİYORUM “A8£ErLE İİ huyor ve az zaman zarfında müthiş . e an eğme CÜRMÜ MEŞHUT “ia dür” beş paraları yok iken birer kalantor çorbacı kesilen Petrolarla Dikranlar BİR HAFTALIK öğe rel SE ve Yaseflerin zenginlikleri işte hep bu Anadolu ve Romeli köylülerimizin ÇILGIN MACERA Maple Beki sefaleti bahasmadır!. Şimdi de onla- e JEAN MURAT rı istihlâf eden insan şeklinde insaf- | ürabahacılar var! Acaba köylü- 7 A e önül Bakmayorlar mı? İğ Güzer tad ve yar zamani kün deği ml. Tütün inhisarı hakım İğ motükts GösrelLo || İhracat yurdu ve Behçet Bey tasi Majik sinemasında (SAN FRANCİSOO) şehirin öl hiş zelzelesini andıran müessii tabloları muhtevi heyecanlı, Cehennemler Hakimi filminde büyük muvaffakiyet ka” zaniyor. Kahkaha neşe imütehassif) lan STAN LAUREL ve OLİVER Ordunun başlıca ihracat eşyasıl Rüfekamızdan bazılari reji in- fındık, fasulye ve elmadır. Bunların| hisarı müdiriyeti umumiyesinin | miktarını Gcaret- odasından öğren-| Cibali tütün fabrikasında müs- mek için iki defa gittimse de maale- | tahderm amelenin çocukları için sef mezkür odayı mühinel ve büyük| tesis edilmiş olan yurt ta iyi ba bir lâkaydi içinde gördüm. Ve suakİkılmadığını ve Türkocağı siga- lerime cevap verecek bir kimse bula| ra paketlerinde küflü sigaralar madım. Evvelce de bildirdiğim: veç- çıktığmı yazıyorlardı. HARDY GECE KUŞLARI Fran hile Hearet odalarında bu şekli ile birl Bu hususta reji inhisari mü- | 174 sözlü filminde kendileri iş beklemek doğra değildir. Meğer-İdiri umumisi Behçet Beybir b kahkaha ile gi ki mlah olunsun ve vazifesine âşık muharririmize demiştir ki: zı | şemalar “— Verdiğim talimat dahilin! Menhaza hariçte öğrendiğime görelde İzmirden tütün mübayaa €- ihracat hatırı sayılır derecelerdedir.| dilmektedir. Amelenin bakım Evvelee fındık üzerine alivre maame | yurduna gelince: Yurdun dok- le yapılarak daha fındık çiçekte ilen) toru, müdiri, ve mürebbiyeleri #enebilerden para gelip herkese da- | ve bakıcı hemşireleri vardır. ğilrmış, Bu para ile herkes fındık) Buradaki amele çocuklarına sa bahçelerini mimar ve timar ederken| hahları kahve altı, ve öğle ye- geçen seneler de pisani buradaki 2- | mekleri verilmektedir. Yurt ta damların Avrupa fabrikalara alivre| ahlâki, fenni ders müsahabele- muamelesile külliyetli miktarda fm-irile hikâyeler söylenmektedir. dık satışı yapmışlardır. O sene mab-| Bunlar haftanın muayyen gün- sal olmadığı için bunlar tanhbütleri-İ lerinde de spor yaparlar ve o- ni ifa edememişler, fabrikatörler 72-| yuncaklarile oynarlar. Burada rar ve ziyan talebinde bulunmuşlar. | çocukların sarımtırak renginde dr. iki önlükleri vardır. Biri ii Hilâliahmer Suitan Hileye müracaat diği zaman digerini giy: : Fabrilkstüriece karşı faha vaziyete nektedirler. Ayrıca elbiseleri met kongresi düşen bu çelebiler derhal bir före) yoktur. Hilâliahmer Sultanahmet majör İlasma kıyam etmişler ve ken-| (Paketlerden küflü sigaralar| hiyesi senelik kongresi m. di hatalarını Türklere yükletmeğe| çıktığını ise gazetede okudum.| 4 düncü çarşamba günl akş muvaffak olmuşlardır. Yani bu adam) Tahkik ettiriyorum. Maamafih | saat yedide Cağaloğlunda lar güya ebalinin kendilerine alivre.|bu gibi küfler, sigaralarının ba-| Fırkası Sultanahmet şub ile satış yaptıkları halde taahhütleri: yilerin rutubetli dükkânlarmda|in'ikat edecektir. Mezkür » ni ifa edemedklerinden dolayı kendi-| kalmasından ileri gelebilir. yede mukayyet olan ü lerinin mazur olduklamı (göster | Avrupaya gönderdiğimiz si- İmer azasının teşrifleri rica ek için hükümetten bir förs majör A ri ke nur, vesikası istemişlerdir. Buna müvaf.|isteyoruz. Bi tane Z fak olamayınca mürettep olarak bir )müneleri intihap ediyoruz. Çün| Avusturalya gümrü tüccara bir köylü aleyhine dava aç-|kü ecnebi memleketlerine gön- varidatı urmışlardır. Göya bu köylü tüccara | derdiğimiz sigaralamı Türk si- borçlu imiş gibi mahkemede bir du: | garaları olduğunu ve yeknazar-! SYDNEY, 2A. A. > ruşma yapıyorlar ve köylü £ fındık da göze çarpması için bu kutu-|cenubi Galles hükümetinin MARSEYYEZİ 4 | mahsulünden borçlu ise de bu #ene|ları tahdit etmek lâzımdır. ilmi fabrikatörlere kabul ettirerek) - sılâtm bütçe tahminli b #eletabiliiorinde > onalıkanastağ! 49 olara em ak | 6,500,000 İngiliz lirası no yapmadıkları isbatle kendisini kur- Ml İdi gitmeyi ane ra olduğunu gi tarıyor. önderiyor. $ işi ii » yil Emniyeti - kalkmıştır. rar oldu deyip hiç para göndermiyor Hububat konferansı Bunun üzerine Avrupalılar masun | muş.! Hattâ bu Arap kabzmmaldan | “PARİS, 1 A.A, — Hub ve namuslu köylülerimizden emniyeti| geçen sene gelen bir telgrafnameyi | konferansı mesaisine mii kaldırmışlar ve doğrudan doğruya | anlattılar da hem içim sızladı, bem! verdikten sonra, M. Brian alış veriş yapmaktan vaz geçmişler. | güldüm. Bu telgrafta “bayram tebrik! zetecilere şu beyanatta b dir. Bu sebepten dolayı fındıkları) elmalar küllühüm şürük,, deniliyor muştur: v mütevassıt ellerde satılmasına mecbu| muş! İşte böylece Vona da olma tica| o — “Avrupa birliği tetliğ, riyet hâsıl olmuştur. reti yapanlar bugün iflâs eylemişler.| misyonunun bu ilk | teşel Elma tüccarlarımizin hali ” Ordunun Vona mıntakasında kül-| bir