30 Haziran 1930 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 4

K AAA ü a l b x $ f : . c . - Eğer böyle giderlerse Vapurdan çıkıyoruz. Bizden önde giden iki üç hanım var ki adeta kaplumbağa gibi yürü- yorlar. Yolculardan biri daya- namadı ve: — Eğer önümüze Hanımlar düşerse işlerimizin ne sür'atle gideceğini anlayıver dedi. Memur süsü Her gün gazetelerde oku- ruz: “Filân yere birisi gelmiş ve kendine memur süsü vererek dolandırıcılık etmiş.” Daha iki üç gün evvel “Si-| yah el” imzalı bir tehdit mek- tubu ile karışık böyle bir süs işi daha olmadı mı? Hepsimiz göyle düşünsek Mutlaka başı- mızdan böyle bir süs vak'ası ge- 'çtiğini hatırlarız... Diyebiliriz ki bu süs artık| moda olmağa başladı ve artık hu çirkin süsün önüne geçmek zarureti belirdi. Ben sanıyorum ki halkı ile temas eden memurların her şe- yden evvel resmi hüviyetini is- pat edecek bir vesika gösterme si yahut bu gibilerin ne iş gö- rTürse görsün resmi bir lnyımiw' olması en cezri çaredir. Kabadayılık bu! Bir Açem bir diğerini vur- muş ve bu vak'ayı da kimse gör Jnı versin sudan ucuz yahu!.. Ku memiş. Lâkin Rüstemin hafidi âayanamamış ve gitmiş kahve- Hin önünde: “Hasmımın kanın — içtim” diye hamaset göstermiş we ancak bu suretle cinayet me ydana çıkmış. Ne dersiniz bu tosunluğa?! FELEK 'ai Muhit (Muhit) in 21 inci Temmuz sayı-| S1 nefis bir kapak içinde çıktı. Muhit, | raklıların memmüun — ediyor. Şiller, Göte, Çeköf hakkında ctütler ve bu edebi şöhretlerin en güzel ya- | Ş "|çatlama da anlatayım: Efen - Bir gün yazihanemde oturur- ken çat çat kapı bizim Feridun çıka geldi. Feridun geldi, de - mek zaten niçin geldiğini anlat mağa kâfidir. Kârata, hayırlı bir iş için insa nı aramaz ki... Vat mı para yök mu para? Hep meteliksiz kaldığı gün damlar.. — Aman Nuri dedi, ne olursa İsenden olur, bana on liracık werir misin?.. Hele hele şuna bakın birde on liracık diye kos koca yalı kayığı gibi on lirayı istisgar e- diveriyor?... Öyle ya haydan gelen huya gider... Herif alnının terile ka- zanmıyor ki, on liranın kadrini!' bilsin!.. Ceffelkalem cevabı dayadım: — Vallahi Feriduncuğum'!... Şimdi yanımda yok!.. eğer olsa senden saklar mıyım?.. Fakat herif hiç atlıyacak tz- kırndan değildi. | allem etti kallem etti nihayet bizi kündeden atlatarak yedi li- raya sulh oldu. — Peki, diye sordum, bu ka- dar israr ediyorsun ; ne yapacak sın bu yedi lirayı?. — Mühim!. Mühim!, — Ne mühimi? — Evleniyorum!. — Deme be?.. Bu yedi lira ile| mi? | — Ne zannettin, daha pahalı- sına benim kesem elvermez!.. — Seninki değil asıl benimki. Yedi lira!.. Tu Allah mustahakı dedi.. zurm dinin aşkına, pek merak ol- du bana, anlatsana ne biçim iş- tir bu?.. — Ne biçim iş olacak?.. Ga- yet basit.. Efendim bak - nasil anlatayım!.. Benim her daim te mas ettiğim genç, güzel bir ka-| dın var.. Kadın amma ne kadın!| Enfes mi, enfes!. bal mi — bal, şeker mi şeker!.Hem de üstelik nah böyle altın babası!. Hayretle sordum: — Kimmiş bu kadın bakalım? — Yoö00.. orasını söylemem!| Karamanın koyunu sonra çıkar oyunu!. Evlendiğim zaman gö-| Türsün — Peki, anlaştınız mı?.. — Anlaşmak!.. O kolay iş !. İşte, bu zatı abilerimin yedi lira sile bu muhteşem hanımefendi- min zihnini çeli çeliverceğim?. — Çeli çeliverecek misin Aman yarabbi ne ucuz yüz gö - rümlüğü bu? — Görürsün bak!. Bu işe sen de şaştırı kaldın değil mi?.. Dur dim. Bu kadın beni cuma günü zılarından parçalar vardır. - Bundan D ahlâkı değişiyordu. Manevi var! başka daha hir çok yazılar vardır. tekzip etmiyor, tasvip — eder| c gibi gülümsüyordu. Rasih Nevresin yavaş yavaş, sabına kaydolunuyordu. — Etme, dedi, eyleme! dedi, | ” ra yanından ayrıldım!.. fendi her kesin içinde sesle döndü ve bana dedi ki: de bu yedi adet liracağızla ona güzel bir buket yaptırıp yollıya cağım !, — Sonra?.. — Sonrası kolay !.. Ondan sonrası kadının kalbine bir defa demir attık mıydı alt tarafı fasa fiso!.. — Desene iş bir atla üç nala | kaldı. — Evet nalın birini senden al drk. Geri yanma kulak asma!.. Hadi gel, hem senin zevkin çok incedir, İşin yoksa çiçeği bera- ber ısmarlıyalım!.. oğluna çıkmak geçiyordu. — Hadi, dedim, ve onun yağ landıra ballandıra anlattığı hi- kâyeleri dinliyerek İstiklâl cad desini boyladık. En büyük çiçek çi magazalarından birine girdik, O pazarlığını yaptı ve çiçeği ta mama yedi liraya ısmarladık. - Sonra elindeki kartla bel ber, bir adres uzatarak dedi ki: — Bu çiçeği yarın sabah bu kartla beraber, şu adrese gönde- in!, Feridun adresi uzatırken gö - züm ilişti baktım: Beyoğlu Rüzgâr sokak Hayal apartımanı No: 14 Şahika Ha- gmmefendi Hiiüit.. | Az kalsın küçük dilimi yutu- yordum!.. Aman yarabbi!.. Ne görüyo- rum!.. Şahika?.. Vay canına!. “Feridun?.. Tu allah cizırtısını versin!. Evlenecekler mi?.. Deli olmak aklım havsalam | almaz!. . $ Peki onlar evlenecekler, ben; ne olacağım?.. ) Seyirci ha?.. Şahika, o güzelim Şahika e- limden gidecek te ben de arka- larından baka kalacağım ha?.. Maamafih Feriduna orada hiç renk vermedim ve bicaz son- | Düşün babam düşün!.. Dü şiin babam düşün! Habire dü- şün!. . ve garsona dedim ki: hokka kalem!., Baktım Feridun Bey de ora- da!.. Beni görünce bir tersmers ol kelimeyi vahide söylemedi. Biraz sonra Şahika Hanıme- yemeğe davet etti. O gün bir çok dostları da gelecekmiş.Ben Rasih Nevres, bu tahakkü mü, istibdadı, liseyi bitirip te|sa, yazık, çok yazık, sana.. Ben, meslek intihabı zamanı gelin- Vallahi, Nuri Bey gönderdi *| Yunanlılar tarafından da tastik Benim de zaten aklımdan Bey | -| demesi bunu ispat eder. |mizden iskatına karar verilmiş ve D. Nihayet bir kahveye girdim İtilâfin tasdikı 59 uncu haftanın 2 nciliğini Galatasaray ligesinden 247 Sa- ip B. kazanmıştır. Yazısı şudur: “Türk-Yunah itilâfnamesinin, jedilmesi, haftanın en mühim ha beridir. Bu itilâfname Atinada bazı zümrelerin şiddetli itirazlarına hedef oldu ve protesto miting- leri yapıldı. Sokakta zabıtaya zümrelerin şiddetli itirazlarına hücum edildiğinden kanlı arbe - deler vuku bulmuştur, Fakat bu hareketler bütün Yunan efkârı umumiyesinden |doğmuş değildir. İtilâfanmenin İ“bütün gürültülere rağmen- tik edilmesi bunu ispata kâi dir, İtilâfnameye itiraz edenle - rin ekserisini Türkiyeden giden Rumlar teşkil ediyor. Bunlar Yunanistanda kendilerine veri- len emlâkin Türkiyede kalanla ra muadil olmadığını iddia edi- yorlar ve Hükümetten tazminat istiyorlar. Fakat asıl istedikleri şey, Yunanistanın — bulabilecek bir harp neticesinde Türkiyeye |avdet edehilmektir. Bir muhacır meb'usun" Türkiyeye karşı va- tan hasreti çeken Rumlar var,, | Fakat Yunap efkârı umumiye si- itilâfnamenin - tastikile- bu fikre iştirak etmediğini göster- Miştir.,, < Tabiiyetimizden iskat' Bunların içinde Hallaç- yan da var.. Afyonkarahisarlı Avadis oğlu Ar- tin Canbazyan, mülga Osmanlı hükü meti nafia nazırı İstanbullu Perseh oğlu Bedros Hallaçyan, Eskişehirli Yusuf oğlu Apti, Cülyo Cemali namı diğeri İtalyan Cemil, Muğlalı Aron ğlu Yako Fridmanın Türk — vatan- | şlik kanunu mücibince — tâbilyeti- Vekâletinden İstanbul vilâyetine teb- liğ edilmiştir. niz çiçeklere çok memnun ol - düm, Çok güzel.. İyi hüsnü inti habınız varmış .. Büu esnada vay Feridundaki Surat 'a Birdenbire apartopar - oldu. | Yanıma geldi: | — Ulan sen ne yaptın! dedi. — Ne yapacağım! gayet ba - it... Çiçekçiye haber gönder - dim, senin kartı benimkinle de- iştirdim!.. — Amma bu doğru değil!, — Nesi değil!.. Ortada bir cü -| İrüm mü var?Senin paranı mı çal dım!. Ayol, çiçekçiye verdiğim Yaş yoklaması Daha bir hafta sürecek BEytam, eramil ve — mütekaidinin Haziran, Temmuz, Ağustos üç aylık- larının tediyesinin buğgün son günü dür. Şubelerden maaşlarını alamıyan |lar, merkeze müracaat ederek alacak- |lardır. Yaş yoklaması hentiz bitme- miştir. Bu yüzden yaş yoklamaları bir hafta daha temdit edilmiştir. Ey- tam, cramil ve mütekaldinin 20 kuru şa kadar olan maaşlarının itası için Maliye vekâletindenZat işlerine emir gelmiştir. Maaşların tediyesinden bir hafta sonra 20 kuruşa kadar maaş a- İlanların maaşlarının tediyesine baş- K Muhteşem sesli filmi İlâvetene SERENAD. ESPANYOL - Meşhür- İspanyol — d KA JA N A tarafindin Rühuliye : 25 kuruş <a Ankara maarif İanacaktır. Zat işleri, 20 kuruştan 100 müdürlüğün buruşa kalür' eli seişlara 'ne vu» Bedeli keşfi 23413 N hıı 43 kuruştan ibaret ola retle tediye edileceğini Maliye vekâ-| Na kazası merkez mektebinin ikmali inşaatı 8/7/930 | letinden sormuştur. ihale edilmek üzere 20 gün müddetle ve kapalı za T : ıcvkü münakasaya vazedilmiştir. Münakasaya iştira ei 2756 liralık teminatı muvakkate akçesini — » W ::nııı'ye veznesine yatırıp makbuzunu ve yahut mili Birinci: sakifeden mabat / Mektubunu - teklif varakalarına raptedeceklerdir. A ia ) İmüteakip- teminat akçesi yüzde onbeşe iblâğ edilece v Deniz yı:*ıı_ıİııı yan | teahhit tarihi ihaleden itibaren on gün zarfında mul Çerrknc e yeratin M Ankara noterliğince musaddak olarak yaptırmağa n m:'::::; y'a':_:"'“h:"'x lup mukavelenin imzasını takip eden 91 gün zarfını tahtı himayelerine almak — lütfunda | SATtnamesine tevfikan ikmal edecektir. Mufassal şa bulunmuşlardır.. Bu müsabakaların | görmek istiyenlerin her gün idaremize ve taliplerin y mükemmeliyeti için azami — gayret|lede Ankara encümeni daimisine müracaatları. satf eden mıntaka denizcilik heyeti Serımumar Ankara maarif — — müdürlüğünd kolay bir program tanzim etmiş, ya- rışların tam vaktinde başlayabilmesi Bedeli keşfi 22607 lira 13 ” kuruştan ibaret olan Ö zası merkez mektebinin ikmali inşaatı 8/7/930 Salı gü için kulüplerin ve takım kaptanları- min bu hususta hiç bir itiraza mahal kalmamak maksadile nazarı dikkat- lerini celp etmiştir.. Yarışların saat ve srraşını aynen dercediyoruz. Küçükler; 1030 tek çifte — |edilmek üzre 20 gün müddetle ve kapalı zarf usulile YÜER L p münakasaya vazedilmiştir. Münakasaya iştirak edecel üptediler 13,90 — tek , liralık teminatı muvakkate akçesini Muhasebei hususi; a 4 &, sine yatırıp makbuzunu veyahut milli bir Banka mektı Hanımlar — 14,45 — tek lf varakasına raptedilecektir. İhaleyi mütcakip tı BakkeTip D e si 76 15 e kadar iblâğ olunacaktır. Müteahhit tarihi ihal Hanımlar — 16,30 2 baren 10 gün zarfında mukavelenamesini Ankara note ı c 2 musaddak olarak yaptırmaya mecbur olup mükavelen Hanımlar 17,380 —3 3, sına takip eden 91 gün zarfında inşaatı şartnamesine 1 ıı!l.lssdın:kli 2 ., Jikmal edilecektir. Mufassal şartnameyi görmek istiyeni ,45 3 gün idaremize ve taliplerin yevmi ihalede Ankara daimisine müracaatları. Ankara m.a’a.rif -müdürlüğünd Bedeli keşfi 24072 lira 8 kuruştan ibaret olan Balâ, merkez mektebinin ikmali inşaatı 8/7/930 Salı gün il mek üzre 20 gün müddetle ve kapalı zarf usulile mı kasaya vazedilmiştir. Münakasaya iştirak edecekler 180 teminatı muvakkate akçesini muhasebei hususiye vezne tırıp makbuzunu veyahut Milli bir Banka mektubunu te rakasına rapdedilecektir. İhaleyi müteakıp teminat al E: | a ilân edilen saatler — de başlanacağı, fıtaların tam — muayyen vakıtta şamandıralardan hareket ede ceği ve kulüp murahhaslarının çar- şamba günü 12 de mıntaka merkezi- ne gelmeleri Denizcilik heyeti tara- fından ehemmiyetle tebliğ olunmak- tadır, Tek çifte yarışlar 1200 iki çif- teler 2000 metre üzerinden, üç gifte- ler işe Çubuklü-Beykoz arasında yal rız gitme şekli kabul edilmişti ) İstanbul Tiseleri mubaysat ko- misyonundan: Komisyonumuza — merbut — leyli mekteplerile 31 tarihine ka- olan yumurta, — sade » Kuru meyvaları ile bit Kişim süt ve sebzeleri 20-7-030 ta- rihine muükadif pazar ginü saar cn alıda ihale, kılınmak üzre ka Mmüstar, Talip ölanların 15 € iblâğ olunacaktır. Müteahhit tarihi ihaleden itibarer zarfında mukavelenamesini Ankara noterliğince musadı rak yaptırmaya mecbur olup mukavelenin imzasını tak 91 gün zarfında inşaatı şartnamesine tevfikan ikmal « — Bana bir soğuk su bir de| Ertesi günü ben de hemen Şa hikalara damladım!.. iksek ğim?.. İrmdıt. para benim paramdı.. paramla benim sevgili: den al!Doğrusu bu yaşta bu ze- Onlar o Feridun denilen her-|Kâ haretlere seza!.. 'zevekil gününü! Ben de ona bir | oyun oyntyayım ki, görsün !.. Benim i elim- — Peki ben şimdi ne yapaca- — Hiç oturursun!, — Nereye?.. — Orasını bilmem!. Fetekae- de alleşşap'ın.. Aradan aylar seneler geçti.. du.. Bir sarardı, bozardı. Fakat| Şimdi Feridun beni görünce: — Fetekaede alleşşap!.. diye |alay eder.. Çünkü şeytan şerine lânet Şahika Hantm benim ka- Mümtaz Faik tir. Mufassal şartnameyi görmek istiyenlerin her gün id (Lî:,:(,,_"ı,mmw komisyon | Ve taliplerin yevmi ihalede Ankara encümeni daimisine | kitabetinc müracaatları. tları. Emniyet Sandığı müstakrizlerini nazarı dikkatine Emniyet sandığı müdürlüğünden: Vadeleri bulülünde tediyei deyn edilmemesinden dolayı bilmüzayede satılan emvali menküle borçlülarına bir haftalık son bir ihbarname gönderileceğin> dair ne Sandık nizamı sinde ne de İcra kanununda bir sarahat olmadığı gibi müşteriler tarafından —yüzde ön zan vuku bulucak müracaatlar da kabul edileceğine mütedair bir kayit olmadığı balde eski içra | nundan mültebes bir itiyat ssikaslile vokua gelen müracaatların Wafına imkân olmadığında; kadaranin kat'i karar çekilmezden evel borçlarını Ödemiş veya yenilemiş bulunmaları Vâzır diği ilân olunur. ni de biliyordu. Nevres Vacit | gı vazi: B., serbest mesleğin bir karak-| hude olacağını anlamıştı. Sü- 'ter meselesi olduğunu söylemek | küte karar verdi. Babası: le, tehlikelerini saymakla, ken- di kuvvet ve meziyetlerini ha- tırlatıyordu. Oğlu, muharrirlik etmek iste|netle cevap verdi: — Siz, hangisini emrederse-|mas"- niz? diğini söyleyince, Nevres Va- cit, çıldıracak gibi olmuştu : — Muharrirlik ha!.. Yani, be — Hangi mektebe girecek - |du.” sin? Diye sormuştu. Rasih, sükü-|miyetin müebbeden iflâs ettiği- mi anladığı için riyasını bürmet nim nüfuzumdan istifade etmek| bir kararın yok mu? mi istiyorsun?. Vah, çocuğum, vah! Hayatta, kendi kendine mevki termin edeceğini anladın- seni, hayatta daha kuvvetli gör lığını, bu tahakkümden, bu is- |ce bütün fecaatile hissetmişti. |mek isterdim.. Seni, bir matbaa 1 #kine baş vurdu. da bazı Mhbasile hemfikir — olduğu| pardır. neşele, sırf kendi fikri, ma|senin karakterinle uymaz. Ser- * istiklâlini tanıttırmak i- |best meslekler tehlikelidir. U- Riayet tamamile ayrı, büsbütün|zun mücadele seneleri geçire- ü sa bir noktai nazar buluyor|ceksin... Gençliğinin en güzel | Bu cevap, Nevres Vacit Be -| RLİN, t aranılmış bir nükte ile| günleri ö d y Rasih tleştiriyordu. tbdattan kurtarmak için, muh-| Rasih Nevres, serbest meslek- z 1 detelif yollar aradı, muhtelif ça-|leri seviyordu. Babası buna şid-| kırmazlar amma, orada bir sığın detle muarızdı: — Hayşır... Serbest meslek, heba olup gidecek!.. Nevres, babasının gös - Tile mevki yapmalısın.. ya tavsiye edebilirim. Hatırımı tı mevkiinde kalırsım. Kendin, çalışarak, uğraşarak, alnımın te- Rasih Nevres, isyan etmişti: —Birakın, öyle yapayım!.. mıştı: Tesadifen — orada veririm : sına hissettirmemeğe çalışıyor- — Peki, senin fikrin, reyin,|du. bulunan,'ri ile birlikte dımağınm feri de Nevres Vacit Beyin taktirkâr-|sönüyordu. larından ve dostlarından bir| Artık ihtiyarlık zat,Rasih Nevresin yerine atıl-|hırçınlıkları başlamıştı. Vara yoğa itiraz ediyor, sinirleniyor, — Aman, üstat... Rasih Be|kendi fikirleri, kanaatleri hari- yin ne fikri, ne reyi, ne kararı|cinde, hiç bir şey tanımıyor, ka olabilir? Siz elbette onun ruhu| bul etmiyordu. * nu, kendisinden daha çok kuv- vetli ve isabetle tahlil etmişsi|liği, en ziyade Rasih Nevresi nizdir. Karakterini bilirsiniz . ." yıkıyordu. Fakat babasının göz Rasih Nevres lâkayit dinli-|leri, nurunu bütün bütün kaybe yordu. Nevres Vacit Beyin kaş| dince, Rasihin felâketi büyüdü. — Ben, düşünür, bir karar| Nevres Vacit, bu yorgun sinir- iri leri harekete getirmek, bu yor- firliğ gün dimağı işletmek istiyordu.| ması da Rasih Nevresir Bu israrile, kendine fenalık| gelmiyordu. ettiğinin farkında değildi. Halâ| Hürrem Hakkı Bey, k zendegisini muhafaza ettiğine|lerinde tehlikeli rakiple kanidi. Halbuki, etrafında gizli bir istihza havası esiyordu. Bu ha- va, eski rakiplerin halâ sönmi- yen hınç dolu nefesleri idi. v ; Rasih Nevres, bütün bu tehli| Rasih Nevres, bir de keleri babasına ani u,|mı uğraşacaktı? korkuyordu. Biraz cesaret etse| Bey, Belmayı ;ıırin:c. 4 anlatsa, acaba tesiri olacakmi |ni açmıştı. Ferhundeyi g idi.? yapacak miydı? Binde yarım ümit olsa, Ra-| Ferhunde, Belmaya n sih Nevres, kendini fedadan çe| daha güzel sayılırdı, Vücı kinmiyecekti. Fakat hiç bir te-|ha olgundu; — Hurrem siri görülmedikten başka, bü-| Bey, bu “asrın kızları,,nı tün o dedikodular, Rasihten İce, misafiretini uzatmal bilinecek herkes tarafından da|reddüt etmezdi. Ğ ta'yip edilecekti. ürrem Hakkı Beytem Rasih Nevres, bunu, Amcası daha ilk gündem, ! Manasına - geldiğini biliyor- Babasile aralarındaki sami- si altında gizliyor, baba- Nevres Vacidin gözlerinin fe titizlikleri, Bu manasız ihtiyarlık hodbin larmın arası buruşmuştu. ağır| Çünkü her günkü işkencelerine,|na açmak istemişti. Lâkin Hür işini bozmuştu. Bu, Tz yin vekarını bozmuştu, bir kah-| bir sesle: bir de kâtiplik ilâve olunmuştu.|rem Hakkı Beyin, aklı, fikri, daha tahammül edilmez kaha attı: .| — Bunu düşünelim, bir karar| Rasih, babasımım maddi ve ma | kadında idi. Ondan yardım bek' alacaktı. lexgı Huürrem verelim, Rasih! Dedi. nevi istirahate mühtaç olduğu-|lemek, ham bir hayaldi. Zaten| Bey, ' dağ — Peki, Beybaba! nu görüyordu. Vücudu, sinirleri|İstanbulda çok durmıyor, başmır| ve kurnaz olduğu - içir Rasih Nevres, bunun: İkadar ılîı_ı:tı da vorgundu.|aldığı gibi memleket memleket ÇA ASA ELL i ae e 5 , ee ÖL AĞ v « 0 ea L L İAti