İBirinci sahifeden Tmabat) ün sahsindan çıkarak İkine türk cumhüriyet r ve resin bunyesine bir — tarzi | d almış ve mükerreren vaki — Ol İk esbabi müseddidei takdiriyeden İnmuş olduğunu beyanla kanun İknin 285 ve 188 ve 480 inci mad- rine tevfikan tayin cezasını iste- r. Reis mahkemenin hitam bul (nu kararın perşembe günü tei- olunacağını bildirmiştir. dliye Vekili dava- sını teşrih ediyor NKARA, 8 (Telefonla) — Mah- Esat, Haydar Rifat Beyler da- ina bugün devam edildi. — Celse 10 da açılmıştı. ş İmahmut Esat B. içeri girdi. Reis| Esat Beye: Buyrunuz ! dedi.. ahmut Esat B. ayağa kalkarak alarını serdetmeğe başladı. İMahmut Esat Beyin sözleri dava- uzun bir teşrihidir, Mahmut E- B., teşrihatına hukuk âlimlerin- Garonunun bir sözile başlıyarak. İydar Rifat Beyin müdafaa şahit hakkında mülâhazalarını serdet- ve evvelâ Cevat Beyden bılhstd?, ezcümle mumaileyhin Damat Fe- ükümetinin divanı harbında Müd| amumllik cttiğ gene ayni Ökümetin muhte ye hizmet Üai kabul ettiğ; kendisinin | İdan bir kaç scne evvel Müderris lürrahman Münip Beyle birlikte Wuhte ettiği ocak davasını kaybet- | enmiş olduğunu, davayı Öğbetmelerini de kendisinden — bil Üherini, ve temyiz mahkemesi ct ettiklerinden dolayı haklarında a açıldığı halde müddelw mahkümiyetleri talep Müddeivm müracaatıma ati ne yol ise o tarz- gösterdiği x İgörülerek bozulunca dilgir olduk-| u söyledikten sonra demiştir ki: Cevat ve Münip B. ler - Bugün bu her ki zat ma- mahkümdurlar. Ve bu kanuni İher yerde İrim. Darülfünunun Avrupada tahsıl |indirilen darbalara sükut ede Kila duğunu haber aldığını ten sonra demiştir ki B Lisan bilmek bahsi Kenan ve Cevat — Beylerin Darülfünunda tatbikatı cezaiye ve tatbikatı hukukiye müderrisliklerine tayin edildiklerini bana haber verdik leri zaman benim fikrimce bu tayin-| de isabet olmadığını arkadaşım mer- hum Maarif vekili Necati Beyelendi- ye söylemiştim, çünkü her ikisi de cümhuriyetin yeni kanunlarının na- sıl tatbik edileceğini müstakbel Türk hukukçularına öğretmek — gibi ağır bir vazifenin ifasile mükellef bulunu- yorlardı. Fakat her ikisi de bu kanun| İarn alındıkları memleketlerin lisan- larına vükıf değildiler. Hiç bir eene-, bi dili bilmezler yalnız Cevat Bey Arnavutça bilir, fakat ilim sahasında bu lisan işe yaramaz kendilerine hu- sümetimden değil fakat memleketin müstakbel hukukçularının vaziyetini adliye vekili sıfatile düşünerek bu va zife ile tavziflerinin muvafık olmadı- Zanı bir kaç kereler daha bazı revata söyledim bahusus Cevat Bey kanunu; medeninin ihzarı sırasında (İlükü- met şeriati terkediyor katolik ahi mınt kabul ediyor) diye bir müderri. sc hiç te yaraşmıyacak bir surette barbar bağırmıştır. Bul böyle iken darülfünunda da tatbikatı bukukiye müderrisliğini nasıl deruh- te edebilirdi? Bu zevata her sahada mutlak surette değersiz demek iste medim, fakat darülfünun hukuk fa kültesinde yüklendikleri ağır vazife- yi kaldırmağa omuzlarının tahammü lü olmadığı nde — bulunduğumu söyledim. Gene bu fikrimde — musir- söyledi! görmüş diğer mümtaz profesörleri gibi ilmi salâbiyet sabibi değildirler. sanını bilmek Vâzımdır İsmail Sıtkı B. şahitlerden D İsmail zellilik- itilâfçılardan olduğu e Adliye Nezare , zikretti ra ezcümle diyor ki İsmail Bey Adliye na>| zırı sifatile Tütk hâkiminin şerefi: k mü dahaleye lüzum görmüyordu, fakat | şimdi © da benim değil İstanbul M. sonra | Profesör olmak için en az bir ilim li |da, koridorlarda, Umumiliğinin kanun! talebi vetemyiz mahkememizin kanuni hükmile Bur- saya nakledilen gazeteciler davasın. dan çok mütcessirmiş, Fakat bundan y daha konun! bir karar bir talep nas:l rmelerin yumabilir. p ni F eama ortada iki milderris, Cev- | labilir? Hüriyeti matbuata bu rütbe aSt dürm e N v |Batta kanun fevkinde meclübiyetini zuu bahis imiş denilecek har eden bu zat nazateti zamanın- ü olursa olsun— bunların vaziye lile kollarından GA K kanunların menfastinden Üstün . len, divanı harp- cüle üstün görccek cibilliyette| İ'Tde Süründürülen 'Türk — gazeteci- adam değilim. Nef'anlilkanun | İttini niçin düşünmemiş ve niçin düş idu!ml talebinde bulunmakla ben| PüN sansörile gazete çıkartan bir ka- kifei kanuniyemi ifa ettim. Bunu| binede yer almış? İhtiyar şahit mev- #nasaydım beni millet mes'ul eder| ZU haricine çıkıyor sabık temyiz re- Çünkü bu tarzda verilmiş isi Ömer Lütfi Beyin Başvekil P: klış hükümler etrafında istimal ct | Hz.lerine beş on sene evvel yazı İlm bir selâhiyeti Cevat ve Ab- | mektubu okumağa kalkıyor. Bu mek tahman Münip Beyler hakkındaki| t#bun ne olduğunu bilmiyorum. V Ükümde kullanmamakla - taratgirlik| Ömer Lütfi Beyle her gün pek hiş olurdum. Bu iki zatı diğer ba-| Bürmetkârane ve samimi görüşürüz. | Yatandaşlardan neden ve niçin üs-| Böyle bir mektup yazmış olan ada- h tutacaktım? Buna ne hakkıni ve| Min insonlık muktezası - benimle de selâhiyetim vardır. Selâhiyet-| Mas etmemesi icap ederdi. Ben bu İlmi keyfime gittiği gibi kullana.| Mekluba hâlâ ihtimal veremiyorum. İameleden dolayı bana - dilgirdir- Lâkin ben başka türlü nasıl hare- edebilirdim? Yanlış tatbik edil- yüzünden Türk kanunlarının za bazı Fakat daha düne kadar “zatı seni- ey ha faneden çıkarıp başkâtip 'Tevfik — Kâtibi umumi olacak — ve Reis ve-| kili Hasan B, lere ne verdiğini müs- | tantik Nâzım B. ye tekrarlatmak ve bu suretle Vekilin şahide — telkinat icra ettiği” noktasına temaş ederek maznunun müdafaatız kaldığını söy- lcmiş ve teşrihatına devam etmiştir: miştir: Suçlarına temas — etmezden ev- vel söylemek isterim ki, Haydar Rifat Bey yalnız değildir. Arkasın da gizlenenler, ve yanrbaşında maskeli duranlar vardır. Almakta olduğun haber- ler bünü müeyyittir. Bunlar namuslu a- damlarsa benimle millet mahkemesi huzu runda yüz yüze gelmelerini benden hesap sormalarımı Türk Milleti muvacehesinde kendilerine teklif ediyocum. — Vatanlarını seviyorlarsa vazifelerini yapsınları Bu da- vetten kaçanların hükmünü milletime bıra kırım. M. Esat Bey devamla: Görüyoruz ki Haydar Rifat B. mutlaâk surette müdafaasız | kalmıştır. Ortada Cümhuriyet | müddei umumiliğince açılan da va mevzuları etrafında maznu- | nun lehine kullanabileceğim tek | bir kanuni mesnet kalmamıştır. Bu suretle bürünmek istediği ve fakat şimdi kırılan müdafaa kal kanı içinden Haydar Rifat B. e- linde bir demet iftira, bir tütam hakaret ve avaz avaz bağıran tehdit mektuplarile kanun mü- vacehesinde kalmıştır. Maznun bu ane kadar bana istediği gibi iftira etti; aklına geleni söyledi, | sokakta, gazetelerde, salonlar- ektuplarında ü söğdü doyabildiği kadar s artık yeter zannederim. iftiralar, söğmeler yerlerini | Türk kanunlarına biraksın da Jonları dinliyelim. Türk ceza ka nununun 285 inci maddesi hük-| müne göre bir kimse müfteri o- labilmek için onun adliyeye ver meğe mecbur olan bir memura ! ihbarname ve ya şikâyetname | vererek suçsuz olduğunu bildiği bir kimse hakkında gareze meb- ni bir cürüm isnat etmeli yahut | böyle bir cürüm maddi eser ve delillerini tasni — eylemelidir.| Haydar Rifat B. hakkında açı- lan iftira davası bu maddenin bi | rinci fıkrasındaki nusurlara te-| mas etmektedir, bu unsurlar: 1 — İhbarname, 2 — memur, 3 — mecburiyet, 4 — garez, 5| — cürüm isnadı, 6 — suçsuzluk bilgisi, 7 — iki şahısdır. 1 — Maznun hakkında Reisi cümhur Hz.lerine — ihbarname vermiştir. Haydar Rifat B. bu-| nun ihbarname olmadığını söy- | lüyor, noktai nazarını ispat için pulsuz olduğunu — Reisicimhr r Hz.lerinin şahsma hususf bir | mektuptan ibaret bulunduğunu beyan ediyor. İhbarnamelerin | şekline veya pullu olup olmıya- jsa bu ! maddenin metninde müfteri mü£ ındaki Kaâarar Kına tevdi ettirmeyi istemiş ve kas- tetmiş olduğuna karar vermiştir, bu kararı teyiden Paris hukuk fakültesi ceza profesörü Emnil Garson reisi dev lete verilmiş olan iftirayi mutazam- letin kanunları ve aklı selimi karşısında nasıl bir vazi yette kalırlardı? Bahusus bu ih- barnameler kendisine resmen ha vale edilen Başvekil bunların ar |min bir ihbarname kanunun şumu, tafay düre ü-|lüne girer, çünkü devlet — reisi k“ı?l_"" .(,:;.,"ğ[dl'y“ Bağit dı" geyden evvel cürümleri tenkil ve i- şebilir miydi? Hele bu cürümle- |4 inzıbat! temin etinek vazifesile, ri takip ile mükellef adliye veki | mükellettir, dene bilir. Daloznun meş Hi bunları alınca müddei umumi | hur hukuk lugatinde Reisicumhurun| liği nasıl tahrik etmezdi? — Bu | iftira ihbarlarını ve şikâyetlerini ka- memlekette vazife tekabbhülü ' Ptle salâhiyettar memurlar meyanın- Haai Mame> | da bulunduğu serahatle — kaydedi mes'uliyetsiz birer süs müdür? / mektedir, bu bahis etrafında bir nok- Haydar Rifat B. tarafından â-| taya ilişmek isterim. Haydar Rifat leyhimde değil bir çok ihbarna-| Bey geçenki mülâhazaları sırasında meler verilmiştir hatta fazla o-| ibbarnameleri akmağa Adliyeye| larak hakkımda 'muamele' yanıl | Yetmeğe mecbur memurların Tatfa $ YaPIİ Ceza muhakcıncleri usulü kanununun masını istiyen ihbarnameler ya-| 151 inci maddesinde yazılı olduğumnu zılmıştır bunlar tetkik - edilirse| söyledi, fakat bu mutlek — değildir, sözlerimde mübalâgya değil hat-| maddede isimleri gecmeyen devlet ta imsak ettiğim anlaşılır. Bura m—'*'mh"ı daki şefle k’.x“ı -hj)î; Z da bir noktaya acele işaret etme ;': aA A Ebem :ü];y:'*'"m_ liyim ki Türk ceza kanununa) nezareti altında bulunua bütün me- göre müftera aleyh hakkında| murlar ve ssir hususat hakkında ih takibata geçilmiş olması iftira| barname kabulüne — salâhiyettardir, cürmünün tekevvünün de kanu-| et vekkiller kendi dairelerine men ğ Gildir. Mi çe | SUP Mmemurlar aleyhinde — ihbar v nen şart değildir. Millet mahke- | , A L e aa ai mesinin malümudur ki Türk C€ Jer, Bizdeki tatbikatta böyledir, yal-| za kanunu İtalya ceza kanunu-| nrz bizde değil fakat dünyanın her nun eşidir. Oradan alınmıştır.| yerinde böyledir. Haydar Rifat Be Kanunumuzun İtalyancadan ter Yit bu mesele etrafındaki iddialar ve cüme edilen şerhinde iftiraya uğ Mütalexları yanlıştır, çünkü vaziyet " ğ 6 | Haydar Rifat Beyin dediği gibi olsa| riyan kimseni 'a açMası İÇİN | ydi bilhassa Adliye Vekili ile diğer hakkında takibat ve muamele, vekilin veya ihbarname ve şikâyetna | yapılmış ve ya hüküm verilmiş | me kabulü bunları muamcele mevkii-| bulunmasının Tâzım olması gibi, Vt koymak salâhiyetleri bulunmak i-| açıkça beyan edilmektedir. ftal- ÇâP ederdi. Biliriz ki teş ya veza kanunundan aynen ikti bas edilmiş olan bizim 285 inci kanunu her kanunun fevkindedir. 3- nu hiç bir kanu maz. Her kanun teşki mukayyettir. Maznunun madde etrafındaki görüşü dilirce teşkilâti esasiye i maddesi ile| 151 inci | kabul e- | nununun | ince Reisicum- r deruhte ettiği vazifesinde hük mü yoktur demek lâzın gelir, Hay- dar Rifat Beyin garezle hareket et- | bilmemki isbata Kizum varmıdır? | noktanın indi kalmama tera aleyh hakkındaki takibat-| tan evvel iftiradan rücu ederse maruz kalacağı cezanın tenzil edileceği zikredilmekte şarihin | noktai nazarı teyit edilmiş olu- yor. Mücerret ihbarname veril-| * mesi cürüm doğumuna kâfidir. | 2 — Haydar Rifat B. ihbar- namelerini işi adliyeye vermeğe mecbur olan memura verdi, o da Haydar Rifat Beyle olan munaseba-| timizin ilk safhasını tesi ti esasiye | Y re men müekkillerini istı tahliye ettirmeyince cuml tantiğını tahkir edecek vardi, tabit her hangi bir n insan gibi onun da yakasıridafı tutu larak mahkemeye çıkarıldı, muekkil lerini tahliye ettiremediğinden dolayı gayzu gazap içinde kalan Haydar Rifat Beye bu tcessürü kâfi gelmi yormus gibi bir de maznun — olarak mahkeme huzuruna çıkardılması büs bütün koydu şimdiye kadar het ga- yri meşru talebini'reddeden Mahmut Esat'a çatmağa kararını verdi, bunu nasıl yapacaktı Reisicumhur Hiz.rine © hayalsuz ihbarnameleri " yazmakla Haydar Rifat Bey bu ihbarnameleri niçin yazdi bunu safha safha tahlil mari tedricen gösterdi bunun asıl sori sebebini bana yazdığı — son mektubundan serahaten anlayal riz. Mahmut Esat B. bundan — sonra Haydar Rifat B.in kendisine ihbarna| melerinde iânat ettiği cürüm vakinla- rını birer birer söyledi ve meşhur E- mil Gastonun bir mutaleasını — şöyle hulâsa etti: — Şikâyet hakkı var ihbar hakkı var demek iftira hakkı yalan hakkı var demek değildir, — muhterem hâ- kimler bütün bir ömrunu ceza işlerin de vakfetmiş ve o işler içinde son nefesini vermiş olan profösorun mu- talcasına benim ilâve — edeceğim bir noktacik var, türk — cümhuriyetinde şikâyet kapıları her keze açıktır, her kes istediğini, hatta aklına geleni sö yleyebilir, fakat bütün bu — ufuk! almayan hurriyyet hakkına makabil küçük bir vazile bağı vardir ki o da hesap vermektir. Yapanlar ve göyle- er günün birinde kanun karşısın ap vermezlerse bizim hürriyye- meğe bakları kalmaz. H. Rifat Blin mektupları ANKARA, 8 (Milliyet) — Mah- mut Esat B. in mahkemeye ib tiği Haydar Rifat Beyin mektupları yirmi beş kadardir. Vekil B. bu me tupları ibraz ederken iddialarını teyit için mektuplardan bazı kısımları — ©- kudu ve mahkemeyi tenvire — çalıştı, Bu mektuplar arasında Haydar Rifat Beyin Adliye Vekilinden Avrupada- ki talebeyi teftiş etmek için müfettiş ik istiyen bir arizası ve — çıkarttığı UN $ |dar Reisicümhur Hz.leridir. Burada tetkik edilecek cihet Rasisicüm hur Hz.lerinin memur olup ol- madığıdır. Memur ise bu ihbar- nameleri adliyeye vermeğe mec bur. bulunup bulunmadığıdır. Türk Reisicümhuru Türk kanu nuna göre memurdurlar, Bordo fünunu hukuku esasiye pro fesörü Leun Dugiye devlet siya si bir hâkimiyettir.Reisicümhur| devletin nezareti altında muvak kat bir zaman için dört sene için| en büyük vazifeyi maaşlı olarak takabbül etmiş bir zattır, demek oluyor ki vaziyetleri Türk ceza kanununun memuru tarif eden 279 uncu maddesie tamamen girmektedir. 2 — Memur bir hizmet ta- |kabbül etmiş olacaktır. Rcisi- im : Ben Adliye vekâletine g im | bir kitaptan hâkimlerin satın alma- zaman Haydar Rifat Beyi barodan |larr için tavassut ricasına dair — iki tard edilmiş buldum. Tard sebebi $e| mektup vardi. Bundan başka bir şi- idi: (Kararı okudu.) Haydar Rifat | mendifer davasından bahis ve müda- Bey bana yazdığı mektuplarda hak- |hale ricasını ihtiva eden bir mektup sızlığa maruz kaldığını kabahati ol-| okudu. Bunda Haydar Rifat B. ha- madığını, avukatlığa idaesini aylarca| «im avukatı olarak sabık — müsteşar | rica etti: Hatta bir çok zevat da bu| Kenan Beyin bulunduğunu tasrih <- ricalarınm tervicine — tavassut etti. | diyor, mahut tabiri ile tavsif ediy, Bu mektuplardan bazdarını okuyo- | du. Adliye Vekili münasebetle dedi rum (burada mektupları okudu).| ki Devamla, Haydar Rifat B. benden| — Maznun bu davada şahit olarak yalnız bunu istemekle iktifa etmedi,| Kesan Beyi gösteriyordu. meselâ alelâcele bir kitap yazar ka- Bebek köşküne davet bina müteceddit inkilâpkâr Mahmut Bir diğer mektupta Haydar Rifat Esat Bey fendiye diye yazar bunla- r hâkimlere sattirmaklığım ve Ad: B. Mahmut Esat B. i Bebektekilhtöş davet ediyor ve diyor ki: liye Vekâleti hesabına — almaklığım için mütemadiyen mektup yazar, Av rupada talebeyi teftiş için muvakkat| —— İzmirdesiniz yoruldunuz, An. Karaya dönmeden bir kaç — gün için; İstanbula uğrasanız bizi saadete gar müfettişlik salâhiyetleri ister, kitap- latı akınmayınca muğber olur, mü- ketserliz. Bebekteki evimiz havadar misafir kabul edecek ayrı fettişlik salâhiyeti verilmeyince gü- cenir, fakat muhterem hâkimler istik |balde kendilerine hükün salâhi veri- “ncti sahifed v Jolduğu zaman tebrik eden baş- tanbaşa iltilatla dolu bir tup vardı. mek- bani Haydar Rifat Beyin telgrafı Haydar Rifat Bey dün sabah An- kara Âsliye ceza mahkemesi riyase- ine şu telgrafı çekmiştir Hastalığıma dair rapor tıbbr adli- ye tetkik ettirilmek mütalcasile talik olundu. Ondan sonra bana kendim göndermeme | kında müddeiumuminin şimdi Milli- yet te okuduğum mahkemedeki ifa- desi hilâftır. Böyle bir tebligat ancak mahkeme den yapılabileceğinden hakikat dos- yanın tetkikinden anlaşılır. Tebelluğ | olmadığından dünkü celst kanunsuz inikat etmiştir. Mister Manişinin din lenmemeside esas karara münafidir. Askerlikten firar gibi hakaretler ispat olunamaz suretindeki mütalea| da 485 inc madde ile mecruhtur, Çün| ku bu hakaret ise buna kendi haksız| ve kanunsuz hareketlerile sebebiyet verdiğini ispat ctmek hakkınıı kanun| kabul etmştir. Şahitler buna baliğan| kâfi idi. Mahkemeden tarafıma teb ligat olmadan dünkü muhakeme ka- nunsuz cereyan etmiştir. Çünkü benim hazır bulunmadan vareste tutulmam hakkındaki — tak- bim okunduğu celsede kabul diğinden rapora binaen bana, mütt akıp celse için gönderilmesi zarureti aşikârdır. Ameliyat gibi bir arıza müsteanağf olarak 26 ci perşembe günü müda-j faamı yapabilirim. Buna müsaade a-| dalete hürmet olur efendmi, Umumi hapisane hastanesinde Haydar - Rifat Çegirgeakını! Cenup havalisinde çekirge mücadelesi Mücadele teşkilâtımız gerek İi eşhas ve gerek vesait itibarile — kâfi kuvveti haizdir. Derhal şu- —| nu ilâve edeyim ki gerek me- mur gerek halk bu âfete karşı — tasavvurun fevkinde mücadele — etmektedir. ” Mücadeleyi yumurtalara kar | şı otarlayı sürmekle yapıyoruz.İ) | , Bu ameliye çekirge yumurtası 'ıs_ güneşe maruz bırakıyor ve m':ıî_, ! vediyor, Çekirge yumurtasını | rutubetli yerlerde yapıyor. —— | Yumurta inficar ettikten son || ra çekirgeler sabah ve akşam || küçük yığın halinde toplu bulu:- im. Türk hâkimlerinin tahkir edil- lecek gençleri her önune çıkana nasıl teftiş ettirebilirim. Onların izzi fislerini nasel küçültebilirim. Bu lau) baliklere nasıl meydan Hâkim namzetlerinin nasıl dileceği ve nasıl mürakabe bulunacağı kanun ve nizamları ayyendir. Bu usulleri nastl asa bilir nuyor, Bu zamanlarda yü suya dört okka sabun konarakf, sabunlu su serpilmek, ve oranı ismindeki ilâcı dökmek sureti mücadele ediliyor. Öğle zaman: -|larmda sıcakta harekete keçin- ce carsaf usulü ile imha edilmek jcümhurun vazife ve hizmetleri hat yoktur. Bunların yazılı o1-| teskilâtı esasiye F“;j“““'fd? gös ması kâfidir. Hatta maruf eseri | tefilmiştir, demek ki / reisicüm- Fransa memleketlerinde is-| NUt memur olarak takabbül et- is- i ilen Bi öre |tiĞi hi: vardır. 3 — tişhat edilen Emil Garuna göre | tİZi hizmetlerde 3 Memurun maaslr ve va maassız İleri ve buna rağmen verilmiş yan-| Yeleri,, gibi padışahlara hitap edilen ne- bir büküm —tabii içtihat hatası| Ciaz le beni muhatap kılan Haydar İrak— karşısında susamazdım. Mil| Rifat Beyin bugünkü vaziyetlerini| V İih Adiliye Vekâleti emaneti elimde| düşündükçe bunu müsteb'at ta göre-| Diltıkça Türk hâkimlerinin büyük Miyorum. Beş sene evvelki bir mek- İefi dava kaybedenlerin elinde tah-| tubu - hem de şehadet sadeti hari» edilir bir oyuncak olmuyacaktır. | sinde - mevzu bahsedecek kadar ba- Mektubun bu kısmını okuyan Ve-| B. son kısmı husüsidir, müsaade buyurun okumayayim dedi, bund. a Kekişehir tevkifanesi müdüri- | lar Rifat Beyin gönderdi abün alın atırlar ök cağına dair kanunlarda bir sara A ae T bu hususta müfterinin ifadesi- , Rifat Beyin mektupları "* ©yaben kin besl, Ka | Mütcakiben Cevat Beyin H. Ri- Bey tarafından Reisicümhur H İbitaben yazrlan — ihbarnameleri İkese yüksek sesle okuması — için kkında hasıl bir gazapla meşbu ol- İ lâzimgeldiğini anlatmış, İyin bir çok idare şubeler: hasını muvafık görmediğini, Biyet karşısında bu zatın kendisine hi bir hisle mütehassis olacağı ko- İekla kestirilebileceğini - söyledik. İ gonra vekâlete nasıl bir hizmet h ile geldiğini, kendisinden — yar- h beklediği zevatın nasıl' muame- bulunduklarım izah etti. İstifalar etrafında İ ;" Kenan Beyin istifasına temas e- Pldek, kendisine istifa — etmemesini MA ettiğini, fakat Kenan B. in yor- Huğundan bahsettiğini, bunun üze $ böyle istifalarla müşkül vaziyete Hlmiyeceği cevabını verdiğini, Ke- A Beyin istifasını Sadi Beyin de fası ve açıkta kalarak füc'eten tr takip ettiğini anlatmış ve Ey- İmdun vaziyetini izah ederek Kenan biri eytamın rslahi için teşkil edi- |komisyonun başına getirdiğini, han Beyin kısa bir müddet gonra İla ettiğini, müşkül vaziyette kal Hnz, nihayet İş Bankası U. Müdü- k caatla Eytam Bankası cea- T gi kuran proji hazırlandığını, yor Sayede toplanan (8) milyon lira | bugün yetimlerimizin emrine a- l mf!* bulunduğunu, bu suretle de hiç — |4 göremiyen Kenan Beyin bu iş- | €© | dolayr 6 aylık hakkı hüzür iste- )' endisine bütçenin arpalık ol-| Bi tabı verildiğini, buna laft kendisini U hakematı cc Ve b mnı, bu Kenan Be uyguns: İtketlerde bulunduğunu, ezcü: Ferit divant harbinde masum rendiğim İsmsil Sıdkı Beyin bilmesi| lâzımgelii beş seneden biraz daha ilerisine gidilir ve kanunlar mü Saade ederse hesap görmek Tüzımgel seydi kendisi gibilerin idam: icap c- derdi. Şahitlik evsafı Mütcakiben M. Esat B. şahitlerin. ifadeleri bakkında uzun mutalcalar serdilerek bazı ceza âlimlerinin na- zariyelerinden, ceza kanunu madde- lerinden, şehadette bulunan, kimse- | lerin evsafından, şehadet vazifesinin! ne süretle ifa edileceğinden bahsede-i rek sözü gazetecilet davasına getir- miştir. Gazeteciler davası Dazanın nakli, kendi talep veya tazyıkile olmadığını Cevat Beyin tah| kike lüzum görmeden nakil keyfiye- tini kendisinden bildiğini, Kenari Be-| yin ise “Nekibin açtığı dava Anka- | rada pek alâ görüluyordu. Davanım | nakli sulistimaldir” tarzında şehadet te bulunduğunu, ilmin icabatmr - bir tarafa bırakarak sadet haricinde sa- nit temyize | sullstimal izafe için elinde ne gibi | vesaik bulunduğunu, Müdafaa şahit- lerinden Abdurrahman Münip Beye |nasıl olurdu da alâkadarlara tev| bu gibi gelince bunun gözleri de hiddetter analmış bir adamın gayri şuuri sö: lerinden ibaret olduğunu ileri sütmi ve şahit Mustafa Beyden sonra sö: tekrar İ. Sıtkı Beye getirerek, gaze- teciler davasının nakli münascbetile teessüründen bahsetmesi ctrafında cerhedici deliller serdetmiş ve nil H. Rifat B. yalnız değil “Davamın mevzuu karşıtında maz: * nun müdafaasız kalmıştır” dedik ara m enin (1) inci (2) incü suallerini izah ederek H. davası ve Hikmet B. mev- hiş ve mahkemenin i teşkil eden “İrtişa aden maznun Basatiyi tevki en | üçi nin zaptı bile kâfi gelir. Maznun Reisicümhur — Hz.lerine — yaz- dığı şeylerin mektup - olduğuna gelince öyle de olsa gene ihbar- name mahiyetini kaybetmiyece ğine dair Fransa temyiz mahke- esinin pek çok kararları vardır. Haydar Rifat Beyin beni töh- met altına alan ihbarnameleri yalnız Reisicümhur Hz.yerine verilmemiştir. Millet meclisi reisliğine de gönderilmiştir.Hat ta Darülfünunun koridorlarında müderris Cevat B. vasitasile o- kunduğu da mütevaterdir. Hay dar Rifat Beyin benim hakkım- da yalnız ihbarda bulunmak is- tememiş fakat bunun muamcle mevkiine konması için her tara fta ilân ve işaa ettirilmiştir. Böyle önüne gelene okutturulan hatta ta millet meclisi reisliğine kadar suretlerin gönderilerek a- ğır ittihamları ihtiva eden ihharl nameleri Reisicümhur Hzleri| di etmezlerdi? Reisicümhur Hz. | lerinin sahıslarına ait olduğ Haydar Rifat B. tarafından be yan olunan ihbarnamelerin zarf ları kâtibi umumilik namma 'ya- zılmıştır. Şahsi mektuplar böy le mi gönderilir? Bütün bunlar muhbir beyin bu yazıları - gizli kalmaları için değil fakat adliye vekili hakkında muamele ması kastile yazdığını vesikalardır. Reisicümhur B.M.M. reisi bu kadar ağır itti hamları nası! - saklıyabilirlerdi? Bunları muameleye kovmazlar- ve | olması Tâzım gelir Reisietimhur FEz.lerinin kanun mahsusta ma- aşları da vardır. — Memurun takabbul eylediği vazifenin muvakkat veya daimi - ol- ım gelir Türk Reisicumhuru teşkilâti csasiye kanununun madde- ine göre dört sene müddetle vazife alır bütün bu tablilden anlasıldığı Türkiye Reisicumhuru Hzleri 279 nci madde mefhumunda bir memur- dirlar Türk hukuku mevzuasına gö-, re vaziyet budur, müsaade buyuru- kursa bunu Paris hukuk fakültesinin Benam profesörlarından — (Gaston! Jez) in ilmi mütalcasile de teyit e- deyim.Profesör diyor ki Reisicumhur| €n yüksek maaş alan en âli vazife gören en çok ihtirama mazhar olan en basta gelen ecn büyük devlet me- murudur. $ — Reisicumhur Hz. leri Türk kanunlarına göre mazhunun ihbar- larini adliyeye göndermeye meebur- dur teskilâti esasiyemizin 38 nci mad desi mucibince Reisicumhur kanun- lara riayet ve onları müdafaa edece- ğine dair meclis huzurunda resmen yemin eder eğer Haydar Rifat Be- yin mutateasma göre Reisicumhurun barları alâkadar makama rmeye mecbür olmadığını bir - an kabul edersek o vakit mecliş huzu- runda bütün bir millet müvacehesin de tetmen namus Üzerine edilen ye- minin bu memlekette bir süsten ma- nasiz bir lâfizdan ibaret olduğunu inanmak lâzemgelir. Türkiyede — süs için söz verilmez yeminle tekabbul edilen bir itabini — yerine getirme ye: demokra: mutla Mü: yurlulursa ba noktai nazarımı yaban memleketle kazai mukarreratile ti görüşleriylede e ma atimlerin teyit edeyim. F: mesi Reisi Devlete verilmiş bir - ih: barname ile muhbirin bunu en emin ye en müessir bir yoldan alâkadarla inde | but- | ve Haydar Rifat Beyin hastaleğını te- davi için iş ihdas eder, milletin paral İsını sar£ ederim? Maznun bunlarla İda iktifa etmedi, bana gaip etmek Ltehlikesine maruz kaldığı davalar |- |çin bimaye sahabet teklif etti: Mek tuplarında haksız yere hâkimlere sö- vup gaydi, hatta kendine — müdafaa şahidi gösterdiği Kenan Beyi bile tah, |kir etti (burada mektupları okudu.) | düşününüz muhterem hâkimler da- (valarını kazandırmaklığım için bana | mektup yazan Haydar Rifat Bey bu- |eün beni müdahalecilikle ittiham et- mektedir. Fakat Haydar Rifat Beyin) | intediği şey müdahaledir bu red edi lince iftiraya başladı, nihayet bir gün, baroya iadesine rağmen bir memu- ra rüşvet teklif ettiğinde haber aldımı mektupları'getirtip okudum, işi ba-| roya havale ettim mektuplar aynen şunlardır. Çokundu.) fotograflı mek, tuplar tertip edilmesinden mütces- sir olan Haydar Rifat Bey bir telâş bana gine mektuplar yazmağa başla-| 'dr ve bu defa yazısının taklit edil. miş olduğunu söyledi bunu isbat için. de benim yazımi ve imzamı taklit e- |derek bana yazdığı bir mektupla lef- fen gönderiyor, Haydar Rifat Bey bununla imza ve yazının kolayca tak Hit edilel izaha çalısıyor, ba- kınız benim namıma ve benim imzam la müfettişAbdülkerim Beye neler ya zıyor(aynen okudu.) imzamı ve ya- zılarımı taklit ettiği mektubun altına da bana hitaben şunları yazıyor, gö rülüyorki: Haydar Rifat Bey beni Adliye vekâletim zamanında her iz- tediğini yapı bi muvaffak ki |du, davetler yaptı (bir davet mekta- bu) bunların hiç birinin olmadığını | İgördükçe günden güne tecesi |mağa başladı, nihayet rüşvet |aunlarının vekâletimi İsmall — Sıtkı | Bey ve aait zevatla beraber deruhte etti bütün israr va pavretlerine rağ-| mar- 25000 lira rüşvet Bu mektupta Haydar Rifat B. temyizde nakzi temin edile- ir karar icin 25 bin lira rüş vet teklif etmekte ve demekte idi ki bu parayı münasip kimse- lere tevzi edersen göreceksin ki altın anahtarına — dayanamıya- caklar. Cesur ol! Bunu sana Haydar Rifat söylüyor; parayı ya burada alırsınız, yahut ta bu günlerde gönderirim diyen hir mektupta da bir şahidi yalan ye- re zehadete teşvik ve tehdit edi- yordu. Yalan şehadet etmezsen seni hapisanelerde çürütürüm zaten Madam Anastas hapisane lerde cürüyecektir, diyordu. Adliye vekili bu son mektup tar hakkında dedi ki: — Bu rüşvet teklifinden ve tehditten haberdar edildim. Mü Türu zaman vardı, takibat yapıl- madı, fakat bir avukatın bu gibi | şerefsiz hareketleri nazarı dik- kate almarak bir karar verilme- si icin mektupları baroya gön-| derdim, henüz neticesini alma- dım, Bunların elime gectiğini haber alan Haydar Rifat B. ba- ha bir mektüp yazarak bu mek- tuplar benim değildir. Yazımı ve imzamı taklit etmişler, diyor | ve bu iddiasını teyit maksadile benim yazım ve imzamı — taklit eden bir mektubu Teffen gönde du, bu mektup sermüfettiş lkerim Beve hitaben yazıl- mıştı. Altında Haydar Rifatın yle bir meşruhatı vardı: — Vekâletpenah kusura bak- tedir. Bu suretle yapılan imha ji mücadelesi çok muvaffakiyetler temin etmiş ve ediyor. Çekirge sürü ve sekkin hali4i| ne geçtikten sonra da çinko müy'| cadelesi başlıyor. Halen mımta- kamıza on beş bin adede — yak- | laşan cinko gelmiştir. Di Çekirgeyi burada kâmilen imha edeceğiz. Osmaniye vilâ: 'etinden Adanaya çekirge miyecektir.,, Osmanlı Banka: aleyhindeki dava Bir maaş zammı — meselesinden hizmetinden infikâk ettirilmiş — olan! Alkşehir Osmanlı Bankası muhaseb memuru Nadir Tahsin Beyin Banka aleyhinde bir tazminat dan ikame ettiğini 7 Mart tarihli mızda yazmıştık. Mütemmim malü- mata göre: Tcati edilen ilk ve iptidat lâyihalarından sonca 3 — Haziı mahkemeye çıkan tarafeyn idd nu bir kerre daha serdetmiş ve heyi eti hâkime İstanbul Mahakimini * ci olarak gözteren Osmanlı Bankası| iddiasını ret ve Akşehir mahkemesii nin davada talâhiyyettar — olduğ karar vetmiştir. Ğİ Ayni zamanda bu Banka aleyhin de yeni bir dava daha açılmıştır. Bul da, Yalovaç tüccarlarından bir zatiş 926 senesi sehven Banka veznesin ine dadesi hakkında gerek —vak'iğ ve gerekse son zamanlardık | nin Banka tarafından red bebiyledir. — Mumaile tüccarıı sına nazaran kendi h kı olan (300) lica Banka defterlerir de (Vezne fazlası) olarak — laj imis