, ı) 5 AZARTESİ MAYIS 1930 8$ inci sene, No 1521 NUSHASI 5 KURUŞTUR rımızin umdesi S | y Akrımızın ümdesi milliyettir. düstur, her millet için bi ükat ve mecburiyet ifade e- . Tarihin her gün biraz da İeyit ettiği bu hakikat, Tür- için daha şümullü, daha idalıdır. Gerçek, şimdiye ka- V geçirdiğimiz badireler, acı übeler ve memleketimizin isi vaziyeti, bu umdeye her ten ziyade sarılmamızı i- &ttiriyor. Politika âleminde çarpan her türlü sulh ve tüt hareketlerine rağmen Memlekette yaşıyan haki- $ milliyetçiliktir, milli mef- tlerin kuvvetidir. Medeni nleketler arasında, medeni “Mevki sahibi olmak ve me- M milletler arasında hürmet ihek için en esaslı şart, milli dan ve guura malik - olmak- Türkiyeyi halâs ve necata iren istiklâl cidalinde milli lanın, milli şuur ve mefküre- kudretini her milletten ziya 'biz daha iyi ölçecek bir va- teyiz. enlerde büyük erkânı har izin mefküreci büyük rei- *endisini ziyaret eden kurul- Azasına bir çok kıymetli tler arasında şunları da söy- lişti: «Milletleri mefküre yaşatır. üre inhilâle uğradığı za- 9, milletler de inhilâl eder- " Milletleri yekpare bir hale in mefküre ocaklarının ate- dir. Her nevi ayrılıklar onun hde erir ve bu izabenin netice millette dinmez şuurlar, 'etli varlıklar husule - gelir. tikbal bir mefküre etrafmda tsıkı toplu bulunabilen millet n Türk vatandaşlarınm ruhun- milli mefküreyi yaratacak Yaşatacak en müessir vasıta- » âmiller içtimat müesseseler " Ailelerin, mekteplerin, or- Phun, her nevi resmi ve husu- Mücsseselerin bu işte pek bü- vazileleri vardır. Bugüne Türkocakları bu zeminde © çalıştılar, büyük himmetler ettiler. Bu himmetleri meş- T olsun. Ocaklarımızın, bun- böyle de ayni feyizli yolda üyeceklerine şüphe yoktur. yalnız hir cephenin me- ile iktifa edilemez. Milliyet milli vicdan ateşi, mektep- İn, kışlaların, her nevi — içti- g müesseselerin talim ve ter- Pprogramlarında çalışma ve llima usuüllerinde en mihim F tutmalıdır. Şurasr muhakkak ki, cümhu- Ç&t idaresi bu yolda uzun me- T aldı, çok büyük işler gör “Ancak düşünmek lâzim ki, ümüzde hâlâ almacak uzun Yol vardır. ından başka bu mevzuda ' önünde bulundurulacak bir ikat daha vardır: Bugünün milliyetçiliği, milii | İkürenin bugünkü modern h kkisi,sadece nazari ve fikri lara münhasır kalamaz. Meftkürelerin bilhassa hayat- Ve tatbikatta yer bulması lâ- ır. Meselâ Türkiyenin bu- Üü vaziyet ve ihtiyacma gö Milli mefkürelerin tezahüra OK er şeyden ziyade iktısadi adelemizde göze çarpmalı- Süyük, milli iktısat meselesi kökünden — hallettiğimiz, İK Nleketin iktısadi ve mall iti- Künı, büyük garp memleketle gü seviyesine çıkardığımız h* dost ve düşman herkes, Çek, Türk milleti milli vic- , Ve şuura malik Mmefküreci İVİR, Millettir!» demekte aslâ te- üt etmiyecektir. Sürt meb'usu MAHMUT Mi.liye vekilinin davası ANKARA, 4 (Telefon) — laliye Vekilinin Ari£ Öruç aleyhine açtığı dava, teb- e ş'eç yapıldığından teahhür Stir. Ankaradan gelen Dü Düyunu umumiye b üzerine 6 ay sonra Hükümetle temas etmekte olan Düyunu umumiye meclisi reisi M. Vayt ve Fransız mura- hhası M, Dekloözyer ile birlikte |Ankarada bulunan Düyunu u- Pmumiye kâtibi umumisi M. Le- kayye dün ekspresle şehrimize avdet etmiştir. M. Lekayye Ankarada ce- İreyan eden müzakerat hakkm- da ketumiyeti muhafaza ederek kısaca demiştir ki: — Müzakerat devam etmek tedir. Bir istikraz alktedilme- si mevzuu bahsolduğu hakkın- da malümatım yoktur. Temı lar hususi surette yapıldığı i- çin görüşülen meselelere ve alı- nan neticelere dair izahat ve- recek vaziyette — değilim. Her halde müsait bir safhada olan bu müzakerat - itilâfla neticele- İnecektir. M. Vayt ve M. Dek- deceklerdi Düyunu umumiye binasının itilâflname mucibince bu a) tidasında hükümetimize tesli- mi lâzımgeliyordu. Fakat son vaziyet üzerine bu hususta hü kümetle Düyunu umumiye de- legeleri arasında vaki olan te- mas neticesinde bu teslim mua- melesinin altı ay sonraya tali- kinde mutabık kalınmıştır. Dü- yunu umümiye evrakının tas- nif ve tasfiye işleri yakında biti rilecektir. Diğer taraftan Düyunu u- mümiye suüstimali tahkikatı tamamen bitmiş olup bu mese- le de yakında intaç olunacaktır. Ancak> suliistimal ile alâka- dar olan Serigo Efendi ile met Yunan Başvekil ve sulhperverliği Sanki aksi olabilir miş olmadığını söyleyen M. Venizelos ATİNA, 4 (Anek.) — M, Ve- nizelos Şikagoda münteşir De- ylinıyuz muhabirine beyanatın- da Yunanistanın sulhperverane siyasetini izah ile Balkan dev- letlerile itilâf taraftarı olduğu- nu söylemiş ve Sırbistanla akte |dilen itilâfr ve muallâk mesele- leri hal için elyevm Bulgaristan la Yunanistan arasında cereyan |eden müzakeratı misal olarak |göstermiştir. M. Venizelos Türk - Yunanis tan münasebatına da temas ede rek demiştir ki: | — Türkiye ile mevcut ihtilâ- |fat emlâke mütaallik olup siya- si bir mahiyeti - haiz değildir. gibi. Anadolu'da gözü | Silliyet Hüzaşaan cakadarriri: Süikrt Mehbamsa WEARINEU'E Dainler vekilleri üç gün sonra dönüyorlar yunu umumiye kâtibi umumisi M. Lekayye müza - keratın itilâfla neticeleneceğini söylüyor inası hasıl olan itilâf bize teslim edilecek lözyer üç güne kadar avdete- | Dainler Veklileri Ankara'da resinin, tahkikata başlandığı sı ralarda şehrimizde bulunduk- ları ihbar edildiği-halde nasıl olup ta-kaçmağa muvaffak ol- dukları da tahkik edilecektir. Bir teklif Akşam refikimizin mevsuk bir istihbarına göre İsveç kib- İrit grupu 24 sene — müddetle, kendisine kibrit inhisarı veril- mek şartile hükümete 10 mil- | yon dolar ikraz etmeği - teklif etmiştir. Söylendiğine göre Ma liye Vekâletile grup mümessil- leri arasında cereyan eden mü- zakerat neticelenmek üzredir. Anadoluda gözü yokmuş.. 1 böyle söylüyor nden bahsediyor Yunanistan Türkiyeye karşı da diğer devletlere takipettiği sulh perverane siyaseti takip etmek niyetindedir. Harbin verdiği ne ticeden ve aktedilen muahede- lerden sonra Yunanistan Rum ehalisini sinesinde topladığı A- nadolu üzerinde artık hiç bir e- Imcl beslemiyor. Hükümet mütecanis halkı- nın küvvetlenmesine çalışacak ve muhacirleri de nafıa ve iktı- sadi işlerde kullanacaktır” Tevfik Kâmil B. | Ankaraya gidiyor Muhtelit mübadele komisyo nundaki Başmurahhasımız Tev fik Kâmil Bey, vâkr davet üze- rine yarın Ankaraya gidecektir. |Tevfik Kâmil Bey, vaziyette İyeni bir tahavvül olmadığını söylemiştir. Yunan küryesi geldi Yunanlrlarla cereyan etmek- teolan müzakerat esnasında |müteaddit defalar Atinadan ta- limat getiren Yunan — sefareti memurlarından M. Surlas dün |Ankaradan şehrimize geldi. İki hafta burada kaldıktan — sonra Ankaraya dönecektir. Dün geç vakit mübadele ko- misyonu bitaraf delegelerinden M. Hendersonun Tevere yapu- rüle Atihadan gelmesi beklen mekte idi. Mahrem vâğife!| Maliye müsteşarı Is- tanbula niçin geldi- gini söylemiyor Maliye müsteğarı Ali Rıza Bey dün bir muharririmize ati- deki kısa beyanatta bulunmuş- tur: “— Meşguliyetim çok mah- rem, söylenilmiyecek kadar mahremdir. Bu hususta hiç bir Vşey söyliyemiyeceğim. — Defterdarlıktaki shiisti- mal tahkikatile meşgul oluyor- muşsununz. — Kat'iyyen. — Rüsumattaki — motörler meselesi İle uğraştığınız söyle- niyor. — Bu işi her hangi bir ma- liye müfettişi yapabilir. — © halde meşguliye hakkında bir kelime... — Bir kelimeyi — söylemek bütün bir mescleyi ifşa eder.. İstikraz işile mi meşgul- Pu Ali Rıza B. bu aual üzerine | ne evet ve ne hayir diyemiyece ğini söylemiştir. Müsteşar Bey yeni tekaüit kanunu mücibince, inhisarlarda ücretle müstahd- €em memurların tekaüt maaşla- rının kesilip kesilmiyeceği hak kındaki suale karşı dedi ki: — Bu mesele kat'i surette halledilmiştir. Ücretle müstah- dem memurların maaşr kesilmi | yecektir. Halkın gtdasına sul kast! Bir fırıncı tecziye edilecek.. Ekmeğin içinden mid- ve kabukları çıkıyor! Hamit Bey — N. Osman Bey Dün idarehanemize — bozuk bir ekmek nümunesi getirildi. Bu nümunelik ekmeğin içinde bir midye — kabuğu (!) vardı. Halkın en mühim gıdasının böy le karışık bir halde çıkaran fı- Tıncının lâyik — olduğu cezayi görmesi için midyeli ekmeği Emanete tevdi ettik. Emanet Sıhhiye müdüriyeti derhal me- seleye vazıyet etti. Bu ekmeğin üzerindeki etiketten Yeşilköy- de Koço isminde bir ekmekçi- nin fırnında yapildığı anlaşıl- mış ve hakkında takibata baş- lanmıştır. Emanet muavinlerinden Hâ mit Bey, bu fırıncının — gayri sıhhi ekmek çıkarışı mükerrer olduğu anlaşılırsa fırrımın ka- patılacağını söylemiştir. Milki sanayi sergisinden okturva ANKARA, 4 (Milliyet) — Milili sanayi sergisi yarın biti- yor. Satış kısmından Emanet oktruva almak istiyor, tüccar- lar itiraz ediyorlar. Radyo şirketinin içtimar ANKARA, 4 (Milliyet) — Radyo şirketi heyeti umumiye- sibugün toplandı. Şirketin de- vamlı surette faaliyete geçmesi inkişafı hususları görüşüldü.Bu mukavelenin müzakeresine de- vam ediliyor. A, Hilmi Pş. Ticaret ve Sanayi v BUĞUN 2inci sahilcdz — * z 1—. Neron 2 Harici haberler 3- Son haberler v , , ı & 3 üncü sahilede Dayinlerle müzakete ve İsveç grupunun teklifi.. Cevaba Mazhar Osman Bey Hanım- ? - Belediye Ckzaları yelle lediye Meçlisiyin dünkü içtimar B 4 üncü sahifede” V— Felek 2- Hikâye Re I b , cevap! bankasından çekildi | Jarın ne dediğini anlamamış! Banka 4 milyon lira 'Kadm Birliği Reisi böyle s sermayeli bir grupa devredilecek Abbas Hilmi Pş. Sabık Hidiv — Abbas Hilmi | Paşa tarafımdan tesis edilmiş olan Ticaret ve Sanayi batka- sının vaziyetinde mühim bir te- beddül olmuştur, Artık banka işlerile meşğul | olmak istemiyen Abbas Hilmi | Paşa bu müesseseden çekilmiş ve banka 4 milyon — sermayeli kuvvetli bir ecnebi grupa dev- rolunmuştur. Bu suretle sermayesi - teza- yüt etmiş olan Ticaret ve Sa- nayi bankası mühim bazı teşeb büslerle iştigal etmek niyetin- dedir. Geçenlerde Ankaraya giden Bankanın müdürü Şaban Bey dün şehrimize avdet etmiştir. Abbas Hilmi Pş. bankadan ayrılmakla beraber Bursa kap- hcalarındaki hissesini muhafa- za etmektedir. Bu kaplıcalarda — yaptırıla- cak asri otel ve banyolar için mimar M. Monceri tarafından yapılmış olan plânlar kabul e- dilmiştir. Bunların inşası için yakında münakasa açılacak ve 3 ay zarfında inşaatm bitirilme sine çalışılacaktır. Buda ne? İngiltereye gitmek isti- yen Türklere müşkülât Londraya veya İngilterenin her hangi -bir şehrine gitmek istiyen Türk -tebaasından, İn- gilizler 100 İngiliz lirasını hâ- mil olmasını — istemektedirler, 100 İngiliz lirası göstermiyen Türkün İngiltereyi ziyaretigay ri kabildir. Geçen gün bir Türk Paristen Londraya gitmek - istemiş, İn- giliz konsolosu mumaileyhin pasaportunu vize için 100 İn- giliz Hirası ibraz etmesini iste- miştir. İngilizlerin bu kaydi yalnız Türk tebaasına tatbik ettikleri anlaşılmaktadır, Mektepliler müsabakası 52 inci hafta başladı 52 inci hafta başlamıştır .. Gazetemizde çıkan — habers lerden en mühimmini seçip cumartesi akşamına kadar müsabaka memurluğuna gön- deriniz. ve biraz gazeteci Dr. Mazhar Osman Beyi> dünkü nüshamızda çıkan beya- natında Kadın Birliğine dünya kadımlığını temsil etmek salâhi yeti dahilinde olup olmadığını soruyordu. Kadın Birliği reisi — Lâtife Bekir Hanım, Mazhar Osman Beyin tarizlerine cevaben şun- Tarı söylemiştir: Bugün — gazetelere ver- diği beyanatı görünce Mazhar Osman Beyfend'nin Kadın bir liğine mensup hanımların söz- lerini iyice anlamadıklarm hük | mettim. — Biz, — zannederim, bunun sadece mesleki bir ma- kale olduğunu söylemiştik. Sonra biz, dünya kadınlığı- nı temsil etmek gibi manasız | bir iddiada bulunmuş - değiliz. Ortada bir dedikodudur. . gidi- | yor — Kadm Birliği içtima ak- tettit.. — Kadın birliği protestoya hazırlanıyor.. Ne münasebet efendim.. Ni çin içtima aktedecekmişiz, ni- gin protestoda bulunacakmışız? Biz bu makalenin kadınlık kastedilerek her hangi bir tariz yapmak kastile yazıldığına ka- ni değiliz. Bütün bu gürültüyü siz ga- zeteciler çıkardınız! İşiniz gü- cünüz yok mü Allah aşkına. Mazhar Osman Bey, sıhhi bir makale — yazmış ve bunu sıhhi bir mecmuada neşretmiş. Bunda Kadım birliğini alâkadar edecek bir nokta göremiyorum. Esasen bu makale etrafındaki dedikodular pek çirkin bir şe- kil aldı. Artık buna bir nihayet verelim. Size tuhaf bir — şey söyle- yim: Ben bu makaleyi “Kadın Birliğinde infial,, serlevhası ile | ilk dedikoduyu ortaya atan ga zetede okudum. Aza hanımlar da öyle, .. Şu halde biz değil, bizim na- Öylüyor ş lere de çıkışıyor. Lâtife Bekir Hanım - Kadın Birliği Relsi - , pılmışlar demek oluyor. Pek tü n haf şeyler yapıyorsunuz. Ge- |i çen gün de ne idi o?.. Bir gaze- n te, Birlik binasımın resmini ala- , cak yerde gitmiş te — arkadaki © tahta perdenin resmini çekmiş. et Bundan sonra belediye in- * tihabatı mevzuubahsolmuş — ve - Lâtife H. bu mesele hakkında * demiştir ki — Şimdilik önümüzdeki in- tihabat için bir — hazırlığımız yok. Fırkadan teklif bekliyoruz. O zamana kadar da kadın bele- > diyeciliği etrafında etüt yap- ”' makta devam — edeceğiz. Seri konferanslarımızın - sonuncusu-, nu bir kaç güne kadar verece- | ğiz, Bu konferansı Nebahet Hâ mit Hanımdan rica ettik.,. Kadın pehlivan yerine Lâtife Bekir Hanım kadının *8! erkeğin — adali îıikiyı!indın—";: kurtulması fikrinde — değıldir. , Diyor ki: j —Bir arkadaşıız — kadın pehlivanlar yetiştirelim, diyor- du. Hayır! Öyle değil.. Kadı- nın ilim ve irfan kudretile mü- cehhez olması kâfidir. .. Kadın Birliğinde dün rozetlle işleri görüşülmüş ve dağıtıla- ” cak — rozetler lanımıştır, ** Tevziat bayramın ikinci günü ,* çaaı y mımıza gazeteciler infiale ka- yapılacaktır. İcra ve iflâs kanunu Bu tadilâtla elyevm mer'i olan kanun hakkındaki şikâyetler refediliyor. :ğ;l Alacaklıların borçlu ve müflislerden lııkkııl:'ğ istifa etmesi imkâ nı temin olunuyor a. İcra dairesi koridorlarında bekliyenlerden 4 Eylül 929 tarihinde mev- kii meriyete giren yeni icra ve iflâs kanununun tatbikatta bazı müşkülâtı mucip olduğundan şikâyet edilmiş —ve alâkadar makamlar nezdinde - teşebbi satta bulunulmuştur. — Adliye Vekâleti bu hususu nazarı dik- kate alarak yeni bir lâyiha ha- zırlamış ve Heyeti Vekileye sevketmişti, a Heyeti Vekile tadil lâyiha,j sını kabul ederek Meclise gön- dermiştir. İcra kanunu hal da dermeyan edilen itirazlar |i ki mühim noktada tekâsüf & yordu: # Borç yüzünden hapsin kall masi alacaklının hakkmmı ( etmesine mühim bir mâni teş kil ediyordu. Bu müşkülât kre dilerin inkişafına mâni-a