12 Kasım 1929 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 6

12 Kasım 1929 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

KA GRÜNZ %î Kıraat â_ı Bir.dereceli intihap Millet Meclisi gelecek se- ne için pek mühim bir ka- nun hazılıyor. Bu kanuna göre artık meb'us seçilişi u- sülleri değişecek. diye kadar arayerde bir münte- hibi saniler vardır. Bunlar, bizim namımıza gidip Trey lerini veriyorlardı. Artı buna hacet kalmıyacak.Sen, ben, o, hepimiz bütün millet kendi kendimize meb'usla- kette yavaş yavaş içki düş-| rımızı seçeceğiz. Hükümeti|manı gençler çoğaldığını gö mizin bu mühim kararı bu|rüyormuş. sene içinde Mecliste konuşu| Yunanın silahlanışı lup bir karara bağlıyacak ve G: kap Arlhkdan ' gön tatbikine gelecek sene için- 4 .“ı “:irm ei NY de başlanacaktır. Oksüz ve dul maaşla- |yırhlrsını niçin almadığını rı veriliyor Üç ayda bir verilen teka- üt öksuz ve dul maaşları i- çin hazırlık başladı. Kânu- nuevelin birinde maaşları dağıtmağa başlıyacaklar. Bu aylıklarla beraber ge- çen aylarda kesilen parala- rın işlemiş ve işieyecek — o- lanlarla 9 aylık kesirler hep birden verilecektir. Fıkara çoçuklara gida İstanbul mekteplerinde nice fakir çocuğu var ki ar- kadaşları gülüşe oynaşa ye-| meğe giderken o zavalhlar,îFerikÖ!deki Fransız mezar bir kenarda boyunlarını bü küp karımlarına taş basar- lar. Hilâliahmer, bu yoksul yavruları bir kaç senedenbe ri karınca kaderince besle- meğe çalışıyor. Bu sene de sormuşlar, aramışlar. Mek- teplerdeki muhtaç çocukla- rın aşağı yukarı 3800 kadar — olduğunu anlamışlardı.Bun # lardan 1131 çocuğun liste- leri gönderildi. Öteki mek- teplor de gönderince öğle ta tilinde safraları kabarıp mahzun mahzun boyunları- nı büken yavrucuklar, bir parça yemek yüzü görecek- ler. Tapu müdürü Tapu işleri umun#müdü- rü bugün Ankaraya döne- cektir. Ceneral Dolaranın - halıları Hani Mübadele komisyo- nunun geçen sene ölen ce- neral Delara isminde bir re- isi vardı. Bu zatın İstanbul- da kalan eşyaları arasından yükte hafif pahada ağır e- peyce şeyler çalındı. Bunlar arasında bir çok kıymetli Haldlar, gümüş takımları fi-| lân vardır. Ceneral, hastala- nıp memleketine dönerken eşyalarmı bir odaya kilitle- yip anahtarını da Marko is- mindeki uşağına vermiş. Marko dün poliste soru sor- guya çekildi. Gümüş takım| eeti Te yt larının bazıları dün bulu- ve Havadis Sütunu i RRETESMUR 20 SPLEL Z SLERRÜEELER PN SARESİ SA TERTLERETRDAR! , |tuklar söyliyecek, bu nutuk ık |lar da plaklara alınıp gramo sıra, bazı da akşamd. . .an| ak. .. şama parlatanlarımız bulunur. Yeşil Hilâl ismin- de bir cemiyet . memlekette içki duşmanlığı yapıyor. Bu cemiyet bakınız ne düşün- müş: Rakınımn, şarabm filân fenalığından bahsederek nu fonlarda çalmacak! Sonra bu cemiyet memle habirimiz Yunanın Salamis anlatıyor. Büyük zırhlılar| çok para sarfedermiş te on- dan dolayı küçük gemiler| alacak, tayyarelerini de ço- ğaltacaklarmış. Yunanın bu silâhlanışı gözümüzden hiç kaçmıyor. Mütarekenin yıl dönümü Umumi mütarekenin dün betle Büyük harpte galip çı kan milletler her tarafta ö- TEŞRİNİSANI I FATİH BELEDİYESİNDE Fatih belediyesinde mikâhları icra edilenlerin esamisi Mahmut ef. ile Ayşe H., Aziz B. |ile Şaziye H., Temail ef ile Saniye H., |Fetbi el. ile Mefharet H> Hayrettin ef. ile Azime H., Ahmet of. ile Huri- ye H., Enver bey ile Nadide H., Asım B. ile Fahriye H., Zenüp ef. ile Se- rarpi H. BEYAZIT BELEDİYESİNDE Beyazıt belediyesinde nikâhları ic- lenlerin esamisi: 5 rif B. ile Hadiyı Beyaz ayı ile Cinler. Bir Danimarka masalı — | Bir vakit (Fin Mark) şeh-|şıma gelecek şeyden korkmuyör rinde (Halowr) isminde bir|sun, işte bizim evin yolu, bura-| adamm büyük bir beyaz ayı- dan doğru git, biraz sonra bi-| $t var mış ve bu ayı bir çok zim görünür, marifetler, hünerler yapıyor- - — Halovr teşekkür ederek gös- muş. Bir gün o adam kendi terilen yola doğrulur; ayısile kendine demiş ki: “Bu ayı fev-|beraber gider, ra H ! Muhtar ef ile Rabia H., Mürt gider, nihayet / ije Emine Nedime H, Kastari sınemarc dise olmuştur. Sinemada o gece güzel bir film gösterilmekte i- miş. O gece sinemayı dolduran hanımları, zevkle filmi lar... Epi bir müddet geçmiş, film beyler, hararet ve temaşaya dalmış- .|yarıyı bulmuştu ki, locaların bi Küiâüe bir Taylan. Dü 'N e r z n ri ef. ile rincdine evvelâ sille tokat sesleri, - âde bir yvınhemyıı:ııuem 'oduncunun evine vasıl olur. Ka- İstalyani H., Dikran ef. ile Üzeni H.İküfürler duyulmağa başlamış. | Z, BELOE k uyı açıp içeriye girdiği vakit belki bana karşılık bir kese domif dî'hgkİı ııî odıfıncııghılih-ı lusu ıle:,ıngyetir.î bu:ıîı)ı için a- yıyı yedeğine alarak Danimar-| yırlamış. Ağzının suyu akar. ka yolunu tutar. Mi n aBat Blek, alilee n YA ÇIDIYOR Gider, gider nihayet büyük|tatlılar, pirinç lapası, dahaj Galatasaray birinci futbol ta- karanlık bir ormana gelir. Gö-'türlü türlü yemekler. Biraz bi-| Ktmı, 29 T. sanide Fenerbahçe rünürde hiç ev yokmuş. Akşam rinden, biraz ötekinden alır ve|ile karşılaştıktan sonra merke- olmuş, gece karanlığı basmış. ayıya da verir, Doyduktan so-|Zİ Avrupada bir turne yapmak Bunun için Halovr yerin üst- 'nra bir köşeye çekilip oturur ve|iSİN muhaberatta bulunmakta- ünde ve ağaçların altında açık-|cinlerin gelmesini bekler. A-ıdır. İki hafta devam edecek o- ta yatıp uyumaya korkmuş. — |yı da sahibinin yanına yatar ve|lan bu turnede Galatasaraylılar Düşünüp durürken kulağınaluyur. F. T.C, ile Peştede ve Admi- bir ses gelir, dinler, bir odun! — Biraz zaman geçtikten son-|"A ile Viyanada maç yapacak- kesicinin baltasımın sesi. He-ira ormanın bir köşesinden |- men sesin geldiği tarala gider doğru bir büyük gürültü içinde a- 'rler. Güya bir çok halk ) İrüyor, inliyor, 1slık — çalıyor, |haykiırıyor. Gürültü gittikçe İziyadeleşir ve ziyadeleştikçe |korkunç ölur. Halovr korkmıya Müzakerat nüsnü suretle ne- ticelenirse Galatasaray sayani dikkat temaslar yapacaktır. — AM bağırır. En büyük cin de kula- ğına bir tokat yer, kulağı çın çın öter. Hasılı koca ayı bir 'ten cinlere bir güzel zıyafet ha- GAl;ATASARAY AVRUPA-! Bunu mütcakip locadan deh- şetli bir feryat yükselmiş. Hem öyle canhıraş bir feryat ki, fil- /mi temaşaya dalan seyirciler bir denbire neye uğradıklarını şaşi rarak ve «yangın var» korkusu ile yerlerinden fırlayıp kaçma- ğa başlamışlar. Makine istop et miş, elektrikler yanmış, her kes korku ve merakla vaveylâ ko- pan tarafa İri yarı denilecek derecede giş man, boylu boslu bir adam, bir locada çok şık ve güzel bir kadı (ıâl bi aman sillelerle döğmekte idi. Halk bu manzara karşısında, müsterih olarak hadiseyi seyre başlamış. .. O sırada sinemada bulunan Rıza paşa polis karako lu muavini Osman Ef. gürültü- Sinemada dayak Aşçı Mustala metresini bir çok halk, bir çok kibar aile, |de baktım la dövdü Evelki akşam, Kadıköyünde ;vin Ef, ye şu suretle anlatmiir İbir sinemada çok gülünç bir ha- | tır: «Kırk yılda bir niyet cul:_ Karımla beraber sinemaya &f dik. Bir loca tutup oturduk. yandaki - locada Bi kadın. .. Bu benim eski simdi. . . Filmi seyrederken Pf ladı bana işaretler yapmağâı *i Mukabil işaretlefle, yınımd;ş rım olduğu, yapmamasını mak istedim. O, bir türlü madı. .. Nihayet canıma «18 etti ve hadise vukua geldi. » |Ç Aşçı Mustafa bunları ken, metresi olan Rum ' yediği sillelerden —müt * ağlıyordu.... ğ Muavin Osman Ef. daki halkı telâşa düşüren hadisesi de bu suretle kapif miştir, KOLZA YAĞI SAMYA# Şehrimizde petrolla kolza yağı sarfiyati o kadar mıştır ki halis perol sal imkân kalmamıştır. Petrolü şiş eden en ziyade kolza - fali kalarıdır. 'd İstandart, Neft sedikat, ? val Romen gaz kumpanyslğ” Tülerini hatırlıyarak mera-| sim yaptılar. İstanbulda da! lığında bir kısım Fransızlar toplandı ve kilisede ayinler yapıldı. | Acıklı bir kaza Dün Şişli tepelerinde a-| çıklı bir otomobil devrilme-| FŞ si oldu. Kaçakçılar adında | bir oyunu sinemaya çek- mekiçir! Zînn':li.!(uyu hnf Beyaz ayı — Vuahitier lu-ım'gıdm liııdıklu-iı:k: hağyır olsun dev, mobil devrildi ve oyuncular| Stklık bir yere gelir, bakar ki sahiden bir adam odun kesmek 'dan 5'“:" J'Ü" yaralam e Seğgal. — Halovr Kendi ken- dı, Karakaş efendi öldü. — (gine der ki: " Bir yerde ki a- dam var, mutlaka içinde yatı- Halk sütunu lacak bir ev de vardır,, A Rate — O, vakitlar hayrolsun! FEARARLİRSA İAALAR Berif gözlerini büyük beyaz BK ihli gazetenizde|2Y1YA dikerek 'Vakıtlar hayrol- Emanetin bin elektrik lambası asma-| SUN!” der. ğ ğ Şa karar verdiğini yazıyorsunuz. — Bu gece bize, gu ayı ile üye — civarı |bana yatacak bir yeriniz, şöyle' Mehmet paşa ve Sarı Beyazıt mahah İsığınacak bir yeriniz var mı? lesidir. Şirket mahallemiz ahalisinden| Bize bir parça da yiyecek verir misiniz? İsterseniz ücretini de '.ı:._..ı,., hem yatacak yer veririm. — Lâ-) Bu şikâyetimizi neşretmenizi ga-| kin bu gece, bütün senenin ge- zeteniz vasıtasile bütün mahalle halkı|celerinden müstesna olarak be- pek çok rica ediyorlar. Topcu mutekait — İsa telef olmasından korkulur. 5 HANDI Halovr pek ziyade taaccüp ederek “Bunu anlıyamadım,na- |ııl oluyor öyle?,, diye sorar. İ | —— Nasıl olacak? bashayağı. Muteber gazetanızın 8/11/929 u-IB“ akşam Sen Con akşamı. Her rih ve 1343 mumerolu nushasında|sene bu akşam ormanmım bütün (İhtikâr mı) serlevhası ile neşrolunan | cinleri bizim eve gelir. Ben on- makalede güya makarna — fabrikaları|Jara bir ziyafet çekerim, bütün ihtikâr yapmakda olduklarından alcih| gece sabaha kadar yerler, içer- lerinde tahkikat icrası zımnmda Bak|jer, Yalnız hep kendi i rine, Eğer o vakit evde yaban- cı birini bulurlarsa hiç şüphe ... MAKARNA MESELESİ Bir makarnacı imzasile nup ceneralın kardeşine tes lim edildi. Kont Volpi İtalyanın eski maliye na- zırı Kont Volpi,Ankara se- yahatinden pek memnun o- larak İstanbula dönmüştü. Kont, bügün memleketi ©- lan İtalyaya dönüyor. Seyrüse'er müdürlüğü İstanbulda otomobillerin geliş gidişini, bir nizama ko ymak vazifesile kurulan se- yrüsefer — baş memurluğu Şehremanetine bağlı bir Mü diriyet oldu. Fırka müfettişi Halk Fırkası müfettişi Hakkı Şinasi paşa bir kaçi güne kadar Edirne tarafla- fına giderek oradaki Fırka da: mevcut Olduğu ve bunun tesiriyle -| yine © gece evimizde kalama- atların yükseldiği anlasıldığı takdirde| yız. İşte şimdi onun için bu ge- L FüşdE Yedi tkaret Be pti Ce yi geçirece- Ancak zanmıma kalırsa mumailcih| GİZ> Kemal Ömer bey ef. işbu iftikâr me-| — — Bu pek tuhaf şey! Siz selesi hakkında mukaddema bir çok |Öyle diyorsunuz ama ben yine tahkikat ve tetkikat neticesinde ma- |istiyorum ki bu gece sizin evi- karnada ihtikâr olmadığı kanaatinilnizde kalıyım ve şu cinler nasıl izhar eylemiş idi. Bunun ile beraberi gözümle göreyim bu sene makarna maliyet fiatlerı ge-| Onların beni parçalamaları me- a "munbııııı“”kuiüım Bak l o 7 za pelince becim yarıdı- satılmakda olduğu zirde gösterilen |d $U ayı oldukça dünyada hiç hisabdan anlaşılır söyleki: bir a:ıın korkmam. Bugün makarna kırma unu kiyesi) cu telâş ile haykıra- 26 kuruş, Mubaya üzerine 1* muame-|rak şu cevabı verir: le vergisi kuruş 1,50, Ameleye ima-| — Hayir, hayır. Rica ede- liye masrafı kuruş 5, fira 39 kuruşlrim böyle muhataralı bir işe te- 1. Satış üzerinden 2* maamek vergi-| ehbüs etme. Bu geceyi bizim- Si kuzuş 2,50, makarnanın beher ok-| | K m kasının ayesi 36, toptan satın a-| le burada geçir yarın yine evi- lan müste kuruş 38 dükkönlari: na teslim Bakkallara 40 kuruş satıl- maktadir. kulu rüya — görmekten uyanık yatmak hayırlı değil mi? nint ewimde kimse kalmaz, yok- "W) başlar, o kadar kendini zaptet- miye çalışır ama mümkin değil. Başından aşağı bir soğuk su dö külmüş gibi olur ve bü leri dim dik dikilir. Nihayet gürültü yaklaşa — yaklaşa evin kapısma kadar gelince Halovr artık sıfırı tüketir, her şeyi u- nutarak yerinden fırlar ve bü- ik sobanın yahut ocağın içine girip kapismı da içerden iyice kapar. Fakat büyük beyaz ayı hiç gürültü falan — duymaz ve horlaya horlaya uyur. Halövr ocağın içine girip yerleştikten hemen sonra kapı pat diye açılır we ormanın bü- tün cinleri içeri girer. Büyükleri yarmış, küçükle- ri varmış, semizleri varmış, Za- | kuyruğu varmış, se hiç yokmuş. Bazılarının iki nın da yalnız alınlarında bir gö- zü varmış. Hele biri varmış ki| İgayet uzun — ve ince bir burnu. varmış ve ona ötekilerin hepsi| “Uzun burun,, derlermiş. Cinler hep içeriye girdikten| sonra kapıyı kaparlar ve sonra ziyafet masasının etrafına ge- çerler. İçlerinden —en büyüğü |dehşetli bir sesle şöyle bağırır: (Halovr'un yüreği yerinden oy- — Bu ne? bizden evel bura- ya K gelmiş. Yemeklerin hepsinden yemiş ve birayı yer- lere dökmüş. Uzun burüun — derhal etrafr koklamağa başlar. Sonra bağı- rarak der ki: — Bizden evel — buraya kim geldise yine burada. Hadi onu) tüy-| * gözü, bazılarının üç, bazıları-| sağa bir sola dönerek rasgeldi- e yapıştırır, yapıştırdığını , nihayet — bütün cinler kapıdan çıkıp bağıra bağıra ka-i çarlar, Böyle hepsi defolup gidince Halovr ocağın — içinden çıkıp kapıyı kapar ve sonra beyaz a- yısile beraber masa başına ge- çip yemekleri ağız tadile yer.) İki arkadaş böyle yiyip içtik- ten sonra yatarlar ve — sabaha kadar güzelce uyurlar. Sabah olunca oduncu ile ai- lesi gelip pencereden içeriye bakarlar, Halovr ile ayıyı ma- sa başında kahvaltı ediyor gö- rünce şaşırırlar ve gözlerine i- nanmayıp tekrar tekrar dikkat- le bakarlar. Oduncu şaşırdığın dan şövle haykırır : — Nasıl olmuş böyle? Aca- ba cinler hiç gelmedi mi? Halovr ev'gahibine cevap ve- — Evet, geldiler. Fakat| hepsini buradan kovup çıkar- dık. Bir daha sizin evinize a- yak basmazlar ve sizi ormanda yatmağa mecbur etmezler zan- nederim. Sonra o gece cereyan — eden| bütün halleri anlatır, yine der)| — Bizim ayı arkadaştan böy-| le dayak yedikten sonra onlar| size kolay kolay, çabuk çabuk misafir gelmezler. Oduncu buna sevinir ve te- şekkür eder. Halovr'a kendile- rile ormanda oturmayi teklif e-| derek karı koca — yalvarırlarsa da herif kabul etmez. O mutla ka Danimarkaya gidip ayısmı Krala satmak - istediği için yo- lundan kalmak ve bu fikrinden bulalım da parçalıyalım. Cinlerin en küçüğü beyaz a- yıyı göstererek: ; — İşte o adamım kedisi bu-i rada yatıyor. Ne güzel kedi, "İne güzel kedi! Pisi, pisi! mize gideriz, olmaz mı? Kor-| Oduncu ormandan odun kesmekle meşgul koyar ve beyaz ayının Balada gösterilen işbu rakkamlar- n anlasılaçağı üzve bir sene zarim- parçası Lâkin Halovr'un — kulağma|burnuna dayar. vaz geçmek istemez. Bunun i- çin onlara veda ederek — yine yola revan olur, oduncu ile re- fikası da biraz teşyi edip “U- ğurlar olsun!,, derler. Ertesi sene “Sen Con,, gece- si oduncu ormanda odun kes- mekle meşgul iken bir ağacın içinden çirkin, kart bir cin ba: şını çıkarıp — oduncu! oduncu! idiye bağırır. Oduncu da “ Ne istiyorsun, ne var?,, diye sorar. — Söyle bana, ©o büyük be- yaz kedi hâlâ sizin evde duru- yar mu? — Evet, duruyor. Hattâ şim- di beş tane de yavrusu var, yav- ruları kendinden iri. — Sahi mi söylüyorsun? Öy- leyse Allaha ısmarladık odun- cu! Cünkü biz artık senin evine gelmeyiz. Çirkin cin böyle diyip başmır çeker ve ağacın içinde kaybo- lur. İşte oduncunun en son gö- rdüğü cin bu olur. Ondan son- ra oduncu ve ailesi korkusuz ve rahat yaşar. Halovr ise Danimarkaya gi- petrol inhisar idaresine M caat ederek kolza fıhrik:ıl::*» m faaliyetine bir nihayet V' mesini rica etmişlerdir. Petrol inhisar idaresi KUÜ panyaların bu müracaatini ŞRİ arihil” yü bertaraf etmek ve kadını, müthiş bir hiddetle köpüren ada mın elinden kurtarmak için ha- diseye müdahale etmiş. Dayak atan erkekle dayan yiyen kadın, MuavinOsman el.tarafından dı- şarı çıkarılmışlardır.. Bu suretle sinemada sükünet elde edilmiş- tir. Bu sefer dışarıda hadise de- vam etmiştir. Aşçı Mustafa isminde isenin — sebel ZAYİ: 1 Teşrinisani 929 t de almış olduğum terhis. tezkerfiğ gaip eyledim. Yenisini - alacağımtdiğ eskisinin hükmü kalmadığımı ül;d ylerim. Birinci Fırka - Üçuncü İjg birinci tabur ikinci bölüğünden falr 321 tevellütlü Ali oğlu H_. MİLLİYETİN. EĞLENCELERİ 67189 L HPFPERLEALI (AB E BAD olan a- HİA 'ı %gıuüâü l AJY Te l İ a ÜN ol DZiz L DA ) A MNT MAKAN Bu günkü yeni Dünkü bilmecemizin bilmecemiz halledilmiş şekli -SOLDAN SAĞA: 'YUKARDAN AŞAĞI: 1 Özür (5) Ben (3) 1 Hata (7) v 2.- Orta (3) 2.- Avrupayı Asyadan asyrafl 8- 'l;ı)u olmayan (5) Rabet eda- | — (4) tplik (4) w n ğ 3. Çalışma (4 Ci d am gM O | 1L Sti © 6 Fırlat (2)Etsanevi iri adam(3)| — $- Nemli (9) 2.- Temaşa mahalli (?) A WS. (O 8.- Büyük (3) Nota (2) 7. Boyun aksi (2) 9.- İstifham (2) Nilde yaşayan bir| 8- Yaşın aksi (4) Nota (2) * cj 9.- Trakyada bir yer(5)Doğf' 54 Devle denir yoları ve amanları nmomt idaresindek, Nohap şirketi tarafından inşa edilmekte bulunan hatlarâ #lientasyön tesisetı kapali ” zarlla minakasaya. Kosaltal Münakasa 11-12-929 çarşamba günü saat 15,30 da Devlet Demiryolları idaresinde yaprlacaktır. g Münakasaya iştirak edeceklerin teklif“mektuplarını VE öğr vakkat teminatlarını ayni günde &zat 15 e kadar Ümumi lük kalemine vermeleri lâzımdır. ge Talipler münakasa şartnamelerini ve merbutatmı hr*w mukabilinde Ankarada, Malzeme dairesinden, Istanbuldt darpaşa mağazasmdan tedarik edebilirler. Rakıcen anlayan; rakı içmesini bilen BAKÜS cer Anlamayan propagandaya kapılır, getirilen rakıyı Iyi G” içer. Halbukl o rakıyı dikkatle içse BAK S kadar iyi olmadığını kolaylıkla anlar BAKÜS en nefis, en kibar ve en az zararlı bir rakıdır. Çüakü fSET dinlendirmeden şişelere konulmaz. Beyoğlumdaki N""M ve ekseri bakkallar müsirren talep etmedikçe SİZE — gee vermezler, Rumlar, Rumları, Ermentler, Ermenileri ye çalışırlar. Biz Türkler de bilmeyerek körü körüde bu sözler girmez. Çünkü o ge-| — Bunun üzerine büyük ayı şid| P Krala ayıyı — takdim eder. şubelerini teftiş edecek. da dört ay çalışan bir makarna fabri-| <e mutlaka oduncunun evindeldetle homurdanarak ayağa İ Kral o kadar memntn olur ni tef y çalış yağa kal-| içki düşmanlığı "“ş:_" : '_’_'ı:f'nm Saana|Yatıp şu cinler nasıl şeylerdir|kar, cinlerin birine pençesile |ki Hallovr'a ümti ettiği gibi bir| ne hale? kür bulunduğunun Kirlen izah ye| görmek merakına düşer ve mü-İbir tokat atar, iyi saatta olsun-| K€Se dolusu para verir. Halovr |mkin deği! o meraktan - vaz ge-lodanın ortasında topaç gihi dö-| © para ile ticaret ederek Dani- İçkive pek te o kadar düş- ni bi'hassa vi k vezlesiyle tatö lerim efendim. istir - geEMmez. Mihayet oduncu der kizİner. Sostra uzun burun bir to- |Markanın en zengin adamların-! — Pekiyi, madem ki sen ba-|kat yer, burnum kırıldı dive |dan biri alur, H — a BÜ dt ei eV yalir yından koşarız. ğ ÜS 'Tecssüf, tccasül milyonlarca tecssüti — CEMAL BAK

Bu sayıdan diğer sayfalar: