Cumartesi 20 terrmuz29 ktanbul, Telgraf Istanbul, Mi Gazete ve matbi Müddeti çeçen nushalar ADAMI Bizde yanlış olarak komis- Yoncu denilen iş adamı - boelli K ;" bir tiptir. Bu adam iş arar, İ Ombinezonları yapar, bir iş Şin banka ve fabrikaları buluş- :î:“î. sermaye ve sanayie iş bu- ha leqqr iş çıkarır, ve en so- U Delki cebinden tek santim €tmiyerek yüz binler kazan- KEğa muvaffak olur. İş adamı Kazandığı haksız olan bir para- & yahut kendisine hiç ihtiyaç 'yan bir türedi midir? Eğet böyle olsaydı gerp âle- sünde iş adamına karşı bir ak- Hağmel olmak' Tâzım - gelirdi. ve Püki bu adam büyük sanayi Sermaye hareketlerinin ruhu ilse Bile, vaz geçilmez bir Tika Bibi addolunur. Her fab her yee her banka yer yüzünün n köşesinde iş olup olmadığı- ,.:;Slttliyen mürahhaslar bu- Buna tüphe e 8 yok. Fakat niçin bu Kit bizde bugünkü kötü telâk- Uğradı? İnPizdekilerin hepsinde değil, iSat mühim bir kısmında frenk | adamlarının hiç bir kıymetli ""'uı Yoktur. Bunlar bizzat Şi bildikterinden değil, ancak Tüfuzlarına — güvendiklerinden, Yahut nüfuzu olanların - ahlâk- larını bozacaklarını. zannettik- İttinden banka ve fabrikaların Snlerine düşerek Ankaraya ko- Ailar. Bunlar Avrupalı yahut » Hetikalıya, iş bilir değil, rüş- "t yollarmı tanır bezirgânlar $ibi telâkki olunurlar. Bunlar aşkarada bu yollar - bulunma- Ikça iş görülmek - mümkün ol. Madığına herkesi inandirirlar, lihayet ortaya ya rüşvet vere- rek, yahut nüfuz kullanarak mu Vaffak olduğu farzolunan türe- 'diler meydana çıkar: İşte Türk halkınm Ankara:- Tn ve vicdanlı herkeşin nef- ct ettiği ve hazmetmediği sOy- Şizlar bunlardır. Yoksa ne nü PZ kullanarak, ne de ahlâksız- hk ederek iş ve teşebbüs bula- hik kazananların aleyhine söy- İüecek bir şey yoktur. Bilâkis ::'di'Vıtand;ışlarmm bügün- Cemiyetin bu ince sanatına etdirerek cebimizden çık- olan milyonların bir kıs- Büny Olsun milli servete zam- Tetmelerinden memnun oluruz. Haysiyetsizler ve ahlâksızlar :?’“'emuıadg ceza gördükçe, lar yüzünden isim ve işleri yanlar rahat nefes Mlnrdır. Ankarada hiç bir &ğ 1n sökmediği anicak bazı '"h simsarlarını ve nüfuz ;ı; alı ” %' rşanları muztarip * FALIİH RIFKI f ."ğeş yüz bin lira elesi halledilecek eryent bankın hükümete Bulunduğu (500,000) liranın hususanda — çıkan — ihtilâf k Üüzre geçenlerde Ankara n bankanın ıü_uk(ü:: e Üöthrimize KA | N."r_“_;'on kendisile görüşen bir mu' Tirey, henüz bu meselenin ne gümediğini, Maliye vekâletile Hin oalan temaslarından çok mem- Tayş 9 'duğunu, müzakeratın son saf- Bij ŞAkkında malümat veremiyece fiş. *öylemiş ve şunları ilâve etmiş- g Tiğ, ÂAnkaradan çok nikbinlikle ay- Üni g Yakında itilf husüle gelece Sit ediyorum.z 2 inci sahlfemizde : L Taribi telrikamız; Tepedeleali AU < HBA ve Vasilzi 'ENİs turguvası 3 üncü sahifemizde: iz k !_f'-'nbıv Bâsil eğleniyor! PUrçular arasında rekabet 4 Üncü sahifemizde: DOŞYA Taporu K tlek & Hahtanın | eh Te ŞA adret İdarehane: Ankara caddesi, No 100 Telefon numaralare . İstanbul, 3911—93912— 3918 lyet oya Git hususlar için müdiriyete mürecaat edilmelidir. 10 kuruştur. Gelen evrak peri verilmez. tuur “Takara Düyük bir islakel — — — adati - çetin bir mücadele Gazi Hz. yangın yerine gelerek felâketin önüne geçmak için bizzat emir verinişler alevler ve enkaz içinde dolaşmışlardır. Acil tedbirler alınmıştır. 5800 dükkân ve 100 evden ımaada 5 han, 2 furun, 1 hamam, ve 1 cami yanmıştır. Sabahın tam biri. . Tahta kale meydanında havaya a tılan beş altı el tabancanın akisleri civardan duyuldu. Bu tabanca seslerini bekçilerin ve polislerin düdük ses- leri takibetti.Az müddet sonra mesele anlaşıldı. Tahtaka lede yangın. Devamlı ve hırçın bir kampana sesi, Haki- miyeti milliye meydanından geçerek itfaiye otomobille- |rinin Tahta kaleye gittiğine işaretti. 4 Yangın Tahta kale meydanına bakan Emniyet şirke- ti kereste deposundan çıkmış ve az zamanda muhteşem manzarasınıt elde etmişti. Arazözlerdeki su, havaya yükselen alev kitlesinin ve rüzgârın karşısında süratle büyüyen yangını söndürme- ğe kâfi değildi. &* * YANGIN MUSLUKLARINDA SU YUKTU Yangın —musluklarında bir; cık dükkânlarla dolu bir saha- damla su yoktu. Eskişehire mü-İnın rüzgârm da yardımile çıra navebe ile verilen su fena bir te' gibi süratle yanmasına ve yan- sadüf eseri olarak dün gece Tah gının bir kaç kola ayrılmasına ta kale ve civarına- tesadüf et-|mani olamazdı. Süratle büyü- miyordu. |mekte olan yangmın pek az za- Su istikametinin tebdili ve su manda civardaki kereste depo- ların her taraftan çekilerek yan|larına sirayet etmiş bulunuyor- gın sahasının teksifi için alman|du. Bilhassa buralarda sokak- tedbirler yangın zuhurundan|ların dar ve evlerin ahşap olma- bir saat sonra hüsnü netice ver-|sı itfaiyenin vazifesini — güçleş- îdi. Bu da Tâhta kale gibi uf:-.ıi.rmişdr. : Gazi Hz. yangın yerinde Yangından haberdar olan büyük| KAHRAMAN ASKERLERİMİZİN Gazi de köşkündeki misafirleriyle bir FEDAKÂARLIĞI likte yangın sahasına gelmişti. Val Gazi Hazretlerinin gözlerinde tak- ve Şehremini Nevzat beyden yangın | dirkâr şiraşekler çakarken bir beton hakkında malâmat alan Gazi Hazret|kadar sağlam olan kalın kerpiç du- leri ittihaz olunan tetbirlerin takvi-| varları yıkan bir askerin tehlikeli va- yesine Jüzum — göstermiş ve askeri| siyete düştüğünü gören Reisicumhur kıtaat, jandarma ve şehrin nezafet| Iazretleri durduğu yerden haykır- memurları celbedilerek zabitlerin ku| dı: mandasında fasilyete geçilmişti. He-| — Arkadaş! Artık yeter, kâfil Dü def, yangını olduğu — yerde söndür.| şeceksini” B P mekten ziyade salacağı yerleri -kur-' — Asker büyük kumandanının emri- tarmak İçin rabıta noktalarını imhalni duydu ve cevap verdi: etmek ve yıkmaktı. Tahtakale mey- Paşam ça köşeyi de kurtara- danmdaki dükkânları kolaylıkla y layarak üç kola ayrılan yangınm bir kolu da demirciler ve tulumbacılar tarafından — Hilâlü doğru gelmekte idi. DÜKKÂNLARI TAHLİYE Yangının bu — cepheden caddeye çıkması muhakkaktı. Yangın sahası- 'e cadde tarafından çerçeveleyen dük kânların tahliyesine ve — yıkılmasına teşebbüs ve tevessül olunmuş ve gür VÜM ea Bir balta darbesi daha. Baltanın Sapr tahammül edemeyerek - kırıldı. Mehmetçik elinde kalan tahta parça- siyle exkisinden daha sinirli ve hey- betli bir azimle devam etti. YANGIN İLERLİYOR Yangın Tahtakale hamamını yak. mış, sebze halinin önünde bulunan, çeşmenin yanındaki — dükkânlardan Şehremanetinin karşısındaki adacığa atlamıştı. Meseret oteli yanıyordu. Rüzgâr ve susuzluğa karşı . büz askerlerimizin bu hususta büyük iedakârlıkları - görülmüştür. Burala- rın yıkılması yangının , karşı tarafa geçerek sirayetine mani olmuştur. GAZİ EMİRLER VERİYOR Emsalsiz devlet reisi caddede du- ran otomobillerden birinin kapısı ü- zerine oturarak etrafındakilere alına- cak tertibat vç harekât hakkında mü temadi emirler veriyor ve en csaslı olları gösteriyorlardı. Y ' afalık karşı tarafında yıkılan dükkânların üzerinde yılmaz bir gay retle çalışan askerler gözüne ilişti: ö bakınız! Bunlar barp- te de böyledir. Bu askerle hangi kuv- vet boy ölçebilir? Tuttuğunu kopa-| ryan inatçı Mehmetçikler, .." Büuradan yangının Emanetin altında- ki dükkânlara sirayet etmemesini te- minen dükânlar tamamen tahliye et- tirilmiş Emanete kadar olan dükkân Jar yıktırılmıştı. Her ihtimal nazarı dikkatc akmarak sabaha karşı rüzgâr çoğaldığı zaman Emanet binası tah- hiye edilmiş ve Nafia Vekâletine ka- dar ölan dükkânların tahliyesi için emir verilmişti. Bu sıralardaki dül kânlara yangının gelmemesi ihtimali| mevcut olmasına ve — sirayet ettiği takdirde zamanına epeyce vakit ol- duğundan buradaki dükkânlar tahli- ye olunurken telâş ve acele gösteril- memcesi Gazi tarafından emrolunmuş| bıix' zarar gelmeden tahliye edilmiş- ,Yangınm bir kolu dâ Tahtakale'de Diyanet işleri riyaseti binasına doğ- ru ilerlemişti. Burada Abdullah Ef, nin beton arme apartımanı yangının devamına büyük bir set teşkil ctmiş sokağın diğer — tarafında bir hanın yanmasiyle yangının bir kolu burada durdürülmüştü. Gazi Hazretleri tafından yürüyerel kağın diğer ta- buraya gelmiş- ler ve yangının bu kısmını da tetkik| n ederek tamamen itfass için hanım da- hilinde devam eden ateşin söndürül. mesini temin etmişti. İKİNCİ BİR KOL İkinci bir kol da Hacı doğan cami ine doğru ilerlemeğe başlamış sarf edilen / gayrı tayesinde Haci Doğan camiinin yanmasının önüne geçilerek etrafa sirayetine - Tunmuştar. YANGIN NEDEN ÇIKTI?. Geceye doğru Tahta kaleden ge çen devriye nöbetçiler Emniyet şir- ketinden alev çıkmakta olduğunu Börmüşlerdir. Yangının neden ve na Sil çıkdığına dair yapılan tahkikat henüz müspet bir netice vermemiş- tir. Zabıta raporunu - hazırlamak için tahkikata devam etmektedir. Yalnız Şimdiye kdar alıman malümata göre hanın yanındaki - keskin hanından atılan Cıgaradan yangın çıktığı ihti- mal verilmektedir Yangında kastete ti yokturEmniyet şirketi deposunun sigortasız olduğu da anlaşılmıştır. Şirketin mağazası yanındaki en- kazda yanmış bir. cesct bulunmuş- tur. Cesedin kim olduğu anlaşılama- mıştır. YARALANAN FEDAKÂRLAR DA VAR Bundan başka itfaiye neferleri a- rasında yaralananlar olduğu gibi2-3 kerimiz de hafif surette mecruh düşmüştür. Bu akşama - kadar yan- ginin yaptığı tahribatin — tespitine devam edilmiştir. MIKDAR ANLAŞILDI Mıkdar şudür: Yangın müntakası dahilinde büyük binalar mevcut ol madığı için 500 küsür dükkün, $ e$ ki ahşap han, 2 cami, 100 den fazla ahşap ev, 2 fırın ve | hamam yanmış tır. Yanan dükkânların ve evlerin şirketin enkaz arasından çıkarılan 3 kasası temhir edilerek derunundaki defter ve vesaik tetkik-olunmak üz- te müuhafaza edilmiştir. Diğer taraf tan şerikler iştiçvap edilmiş ve bun lar ifadelerinde piyasaya hiç borçlu olmadıklarını, bilâkis piyasadan 40- $0 bin lira alacaklı alduklarını ifa- de etmişlerdir. Emniyet şirketile a- Tâkadar hissedarların bu yangında kereste depolarından miada 4 ev, 1 kıratane, 1 berber dükkânı, 1 pulcu dükkânı, 1 bakkal dükkânı meserret otelinin yanındaki 7 dükkânları yan mıştır. Büyük bir ekseriyeti : sigortasız- dır. Müdekkik nazarlar bu viran pa- zarda dükkânlar * üzerinde — sigorta lavhaları yerine (Huda Hafız) lav- halarile - karşılaşmışlrdır. — Bilhasa dükkânlarına ehemmmiyetli kereste depo eden kerestecilerin keresteleri de sigortasızdır. Meselâ birisinin 35 bin liralık kerestesi olduğu gibi yan burada bulunan tuhafiye bakkaliye| M$tIT. ve mobilyeci dükkânları eşyaya hiç lbnvannâııel sahifede J Yum firarileri Ne çare buldular Yunan hükümeti hakeme müracaatı teklif edecekmiş Atina, 18— İyi malümat aları ma- hafilde beyan edildiğine göre Türki- ye ile Yunanistan arasında mevcut İhtilâfı mucip mesclelerin ve bilhassa saltanat devri pasaportile giden İs- tanbul Rumlarının vaziyeti” hakkın- daki meselenin Lahi divanı adaletine havalesi muhtemei bulunmaktadır. VENİZELOSUN SİYASİ NUTKU Atina, 18.— Başvekil M. Venize- leyhin Hanyada Yunanistanın siyasi vaziyeti hakkında bir nutuk irat et mesi muhtemeldi: Gençler arasında Talebe birliği heyeti umu- miyesi pazartesi toplanacak | “Türk talebe birliği heyeti umumi- yesi Pazartesi günü toplanacaktır. |Gençler arasında çıkan meselenin bu içtimada halledileceği ümit edil- mektedir. TIP TALEBESİNİN 'TEMENNİYATI Tıp talebe cemiyeti reisi Talat B. ot yarın Giride gidecektir. Mumai-| da; Abone ve Tlan Ücretleri Gazetömizde çikan yazıların hukuka mahfazdar Aböne şartları Onct Sahifede San'tın! Sact Yeni seneye hiç borç bırakılma- dan girildi Muhasebei umumiye müdürü Faik hususu diğinden fazla tahsilât Geçen sene - varidati, (927) den 8 milyon lira kadar fazladır. Masraf kısmımna gelince, bütçede mevcut tah- sisat hemen hemen - tamamen dilmiş olup, yalnız münhaller dolayi- sile maaşatta iki büçuk milyon İira, kadar tasarruf vardır. HİÇ BORÇ BIRAKILMADI Yeni seneye hiç borç bırakılmı- yarak ve belki de 7 - 8 milyon Hira derecesinde fazlalıkla geçilmesi büt çenin çok sahih ve mütevazin oldu- Bunu teyit etmektedir. Bu sene va ziyetin daha iyi olacağını ümit edi- yoruz. Bütcelerdeki yeni teşkilkt, eylülden itibaren, Barem kanunile bu gün Ankaraya giderek cemiyete zit bazı işler hakkında teşebbüsatta bulunacaktır. Bu meyanda tıp talebesinin Ital- yaya yapacağı seyahat ve son iki sınıf talebesinin fakültede açılan al ti aylık askeri (edrisat devresinden e takıp edilecektir. p talebe cemiyeti, yerli mallarr evacı için fealiyete geçmiş leri tir Refik B. Londrada Londradan — bildirildiğine — göre, Sıbhiye vekili Refik B. Londrayı geçen pazar günü vasıl olmuş ve ie- tasyonda hariciye nazırı M. Arthur Henderson namına Mr. Nigel Ro- İnald tarafından istikbal edilmiştir. Rüs - İ;ıgıliz münasebatı Avam Kamarasının 16 temmuz i; timamda hariçiye nazırı M. Hendet son Rus - İngiliz münasebatı hakkın- da beyanatta bulunarak Londradaki Norveç sefiri vasitasile Rusyaya bir tahrirat gönderildiğini Londraya bir mümessil göndermesi - bildirilmiştir. Sabık bhariciye nazırı Sir Chambcı lain de başvekilden Rus - İngiliz müzakeratı başlayınca — hükümetin kamaraya izahat verip vermiyeceği- ni sormuştur. M. Mac Dönald cevaben 927 de Baldvin hükümeti Rusya ile münase- batı keserken Kamarayı haberdar et- memiş olduğunu — söylemiştir. Onun için şimdiki bi de Rusya ile münasebatı lade etmeden her hangi bir münakaşayı kabul etmekte haklı, olduğunu ilâve etmiştir. İTAWADA 'l'ERBlî 'E MESELESİ Abiren M. Mussolini - tarafından Milanda irat edilen bir nutuk yeni- den İtalya hükümeti ile Papa a1 sında yeniden bir mesele çıkarmış. a Bu mesele İtalyada çocuklara ka- tolik terbiyesi verilip verilmemesidir. (Geçen sgene M. Mussolini katolik iz- çi teşkilâtimi lağvettirmiştir. Çok geçmeden M. Mussolini din' bir ma: hiyet arzeden diğer katolik talim ve terbiye teşkilâtını da ilga etmiştir. | — M. Mussolini tarafından irat edilen son nutku bu kabil tesisatın “hiç bir istisna göıedıknth'ılm" —lünkı- ğını söylemiştir. Halbuki Papanın himaye ve riyaseti altında bir genç- lik teşkilâtı vardır. M. Mussolinin | bu teşkilâtı kastedip etmediği Vati-| kan mahafilinde mübim bir merak uyandırmıştır. İrak sefiri dün vefat etti Şehrimizde bulunan İrak hüküme- tinin Ankara sefiri Sabih Neşet Be- yin dün Vefat ettiği tcesürle haber, alınmıştır. Sabih Bey Türk ardusun- da miralaylığa kadar terfi etmiş umu- mi harpte mühtelif cebhelerde çalış- mıştır. Genç yaşında vefatı kendisini taniyan mektep arkadaşları arasında büyük teessürlerle karşılanmıştır. istifade etmelerinin temini mesele-; birlikte tatbi edilecektir. Her ay varidat ve masarifi. eski vaziyetlerle mukayeseli surette gi termek, mali ve iktisadi akşama ait malümati toplamak üzre istatistik müdüriyeti teşkil olunmuştur. Maliye vekili Saraç oğlu Şükrü Bey Bu daire hazırliklarla meşğul o- Tup bir aya kadar istatistikleri neşre başlayacaktır.> İsmet Pş. Hz. kil İsmet paşa Hazretleri dün Pendikteki köşklerinde — istira- hat etmiş, bir tarafa çıkmamışlardır. Vali vekili ve Şehremini Muhiddin Bey dün İsmet paşa Hazretlerini öşklerinde ziyaret etmiştir. Anka- radaki büyük yangını haber alan Baş vekil paşa bundan son derece mütcessir olmuşlardır. Istanbul Merkez kumandanlığı Âli karar heyetine iltihak etmek üzre Ankara'ya giden — Merkez ku- mandanı Emin Paşanın yerine vekâ- lcten binicilik mektebi müdürü Mi- talay Ferhat Bey tayin olunmuştur. Şehitliklerde Çanakkale şehitlerini ziyaret için Şehitlikleri imar Cemiyeti tarafında: bir seyahat tertip dâlilhl dünkü nüshamızda yazmıştık. Bu ziyaretin diğer senelere nispetle daha munta- zam ve iaik olması için Cemiyet i- dâre heyeti tarafından tertibat alın muştır. Seyahata iştirük edeceklerin her türlü istirahatları temin edilecek 5 tir, Ziyaretçiler Ağustosun 15 inci gü- nü İstanbul'dan hareket edecektir. Şehitlikler siyaret edildikten sonra Merhumun cenazesi bugün Kadi- köyünden kaldırılacak ve saat dörtte| köprüye getirilerek Eyupsultana ge-| fendilecektir. Ağustosun 16 ıncı Cuma günü avdet edilecektir. rel İlan tarifesi B S0 30 v0 Ankara yangınında beş yüz dükkân yüz ev yandı. Felâketzedelere yardım başlamıştır. Gazi Hazretleri ateş sönünceye kadar yangın yerinde kaldılar. Borçyok Milliyelin biyük anketi © ; RREEEEE Nİ S ASA Mali vazıyet 'Güzinin en büyük eseri nedir ? Faruk Nafiz Beyin cevabı Birini ötekine tercih imkânı Faruk Nafiz Bey Gazinin eserleri, Manzumci Şem- siye gibi, birbirinden ayrı göründü- kleri halde o kadar — sıkı bir suretle birbirine bağlıdırlar ki, bence bun- lardan birini ötekine tercih etmenin imkânı yoktur. Bu azametli dağla: Tın en yükseğini, uzaktan, zaman ve tarih kaydedecektir. Benim ancak benzeri gelmiş geçmiş liyakatler için bir ölçü taşıyan mantıkımım bu harika huzurunda duyacağı başdön: dürücü bir hayranlıktır. FARUK NAFİZ ... llhfza İlhan Beyin cevabı süsliniz (Gazinin memleke- timiz için en büyük eseri — nedir?) Tarzında olsaydı, onun binlerce eser leri arasından birini intihap için dü- şünürdüm. Fakat sizin (Gazinin en büyük eseri nedir) süaliniz karşısın. da hemen aklıma gelen cevap şu ol du: (Garinin cn büyük — eseri yeni Türkiye dir). Gazinin, asırların na- dir yetiştirdiği büyük dehâsı bu gün- kü hur, müstekil, kuvvetli ve mede- | |ni Türkiyeyi yarattı. Gazinin din ile Biletler Tülbentçi Muhiddin tica- thanesinde satılmaktadır. dünya işlerini ayırmasından, son ya- zı inkilâbına kadar olan diğer eserle- ri, bu büyük eserinin mütemmimleri- dir, 1918 de eski Türkiye ölmüştü, fa- kat yüreğinde hürriyet ateşi kayna- yyan bir Türk milleti yaşiyordu. Ga- zinin büyük dehâsı, o sırada kimse 'nin görmediği o ateşi çoktan görmüş 'tü. Taraf taraf yanan bu alevleri, Ga- zi kendi kalbinin şuurlu ateşi etraf da topladı ve bu günkü yeni Türki- yeyi yarattı. Büyük milletimin efendi yaşamak aşkını hiç bir zaman terketmeyece- ğini bilen ve buna imaneden bir Tür- küm. Bununla beraber, eğer — Gazi Türk milletinin başına geçmeseydi bu günkü şümul, mahiyet ve kudre- ti ile Avrupalrlaşmış bir Türkiye va rolamazdı kanaatindeyim. Bunun i- ;a..ğ:ü — naçiz fikrimce — Gazinin en eseri, bu gün bütün dünya- nın bayret vç takdirle gördüğü yeni Türkiye dir, İsviçrenin (Neuchâtel) Darül. fünunu talebesinden HİFZİ İLHAN | Devamı 2 nci sahifede ) Tütün bayiliği işi ve harp malülleri Harp malülleri, Tütün inhisar » daresinin, sivil bayilere de tötün be- yiye tezkeresi vermek — teşebbüsün- de bulunduğunu ve bunün, — gayri kanuni olduğunu söylemektedir. Mülüller, bu hususta Vekâlete de telgrafla müracaatta bulunarak hak larının — muhafazası için teşebbüsatta bulunmuştardır. İnhisar idaresi, sırf çigara satışı- ni arttırmak - için sivil bayilere de tezkere vermekte olduğunu beyan et- mektedir. Harp malülleri isc, bu tede bire Jüzum — olmadığını ve sivillere müsade verilmediği takdirde kendi- lerinin icap eden yerlerde dükkân açarak ihtiyacı temin edeceklerini ııh— hiyettar mekamlara bildirmişler.