Fıls&ir, Nüüâzalh, MMüilkâye, Nt ocomasarn ı | N UMDESİ *ÜLLİYEZ, Ti $UBAT BUGÜNKÜ HAVA b a en 3z n Ğ | | | « beş yağan karın irti | mimetredir. Ön 4 | | | önbeşe, | oluklardan birer sütun cesa-| Kİ yerdem biraz uzakta ya Yaksimde, ya şişlidesiniz! Bü hazimn, acalp ve kot- kunç şehirde hayatımın bir Çok kışlarım geçirdiğim dağ | başlarını hasretle Yadediyo- | ri Istanbulu bir düşman | gibi um, ordusu basan — yarım | metroluk kar orada Iki, iki | & buçuk metroyu bulmuştur; hararet derecesi tahtessifir yirmiye — Inmiştir, | metinde buzlar sarkıyor; ve FIKRA —| Istanbulda Kış | Istanbul şehri bir. kaç günden beri hem hazin, hem | ç, hem acaip bir man- arzetmektedir. sara edilmiş, ( mış, veya herb bir | Wetin akibinde kendini henın toplayamamış bir hali var. Diğer taraftan sun'i bir şi- mal beldesi dekörümü da andırıyor; — penceremizden | baktığımız zaman bir ti mesini - veya Sibiryay sinema filmint seyr- ediyorum sanırsınız. Fakat bir de İçine girip, umumü | hayatına kat miz mi, . bir | kış günü, bir «rmanda vı,-'; lunu şaşırmış bir scyahtan, | ve ya birden bi alarımın — ortasına bir bedbahttam hiç . Bürâda her sığır k yer bigâ: bir. lama m her ras | geldiğimiz adam bir donmuş Buda beykeli, her yol san- dığınız — İiz bir uçuruma gliden berzah, otomobil ve tranvay gibi şeyler birer asatiri ejderhadır. Sizi bütün mahnası ile bir ağır kâbus bastırmış gibidir; bir kırmmıl- daya bil-eniz, bir silkinseniz uyanıp kurtulacağınızı ümit edersiniz. fakat, heyhat kâ- bus zanmnettiğiniz. hâl bir hakikattır! Ve hiç bir fena rüya, hiç bir kâbus dehşet ve garabette bu hakikatın Kâbina varamaz. Sokakta bin bir türlü ölüm tehlikelerinden geçip evinize geldiniz mi, asıl şehrin İzti- | rabını orada dinleyin Evde ne yiyecek ekmek, me içe- cek su, ne yakacak ateş vardır!. O zaman - kendinizi bir dağın tepesinde, bir çoban kulubesinde karlarla mahsur kalmış addetmekte artık bir tereddütünüz kal- maz. İşte, uzaktan uzağa kurilar da ulumağa başladı. Uluyan belki yalnız kurtlar | değil, civardaki aç Insanlar- | dır; zira gazeteler yazıyor: | geçen'gün Tarlabaşında bir et kamiyonu devrilmiş ve içinden düşen koyun, kuzu ve dana parçalarinı halk | kapışıp kaçışmış! siz de bu valış! vak'anın cereyan etti. kası 9 Milliyetin tef | gü zara ait di | ça karçısında baygın yatan mev: Cudiyetin düşüncesiyle bu güne kadar mes'ut olmuştu.. Bu gün ise Ne olur, karısının yerdiği te'minata, bu inanabilseydi... Ahi, olurdu, —ona inanabilseydi, — sözlerine edebilseydi, samimiyetine dı.. Eğer buna muvaff: şimdi karısını köllârının arasına almış Bulunacaktı Evet, — Saci inanabilsey sözlerine, gün de ne gene timat olsaydı, sözl 1 nandır- karısını © sevdiği saçları, #ziz vücu öpecek. e endini olacaktı, Dastıracak, Sâydı. mes'ut bağrına yüzü, dağınık dü okgayacırk yrunla .| | getirilmiştir. | yorsunuz; siz herhangi - bir yüzlerce kilometre uzakta, 1800 metro irtifada, orman- | lar, kayalarla muhat bir dağ vadisindesinizdir. Fakat dışa- |rıda halkın neş'eli gürültüleri, sporcu kadın ve çocukların billur kahkaları, posta ara- | basının çıngırak sesleri, ga- zete akenktar naraları v.s, bu souk kış gününü, bu dağ müvezlinin küçük ve | / örmenin far- yeni disi kında ! bir. kış karşısında ©. ve şaştık işında ki Bunun - üzerine , ği ndan m.— arasından | Anadolu: | dağını geç | Her saatte | k şehirden | seslerle otomobil olduğı veylâ kurta | mezcetmek v ığı — ka | irip çeken başında bir eğlenceli bayram | gününü şekline sokar. oda- | nızda — masanızın evel “Nice, den Buraya gelmiştir. elinde kahve altı tepsisi ile | mütebessim kapudan içeriye giriyor. Bu taze lüks şeyi tepsinin içinde sülünden miani mini ekmeklere kadar her bu sabah saat altıda LAkKIm — sizin camnınız bir de faze hayvyar istiyor, hizmetciye emredi- bir. kaç dakıka sonra hemen emriniz yerine | getiriliyor. Bir parça kar yağdığı için | bir vahşi dağ başıma dönen | bü koca şehirde, ezeli kar- larla dalma örtülü dağ baş- larını birer medeniyet mer- kezine çeviren o insan ma- rifeti, Insan — cehti, insan gayreti, İnsan dehası bana akla veleh veren bir mucize gİbi görünüyor. Yakup Kadri FELEK Karlı hava muaşereti Vakta her mevsimin olduğu gibi kış ve kar mevsiminin de kendine mahsas elbisesi eylen- cesi havayici, elhasıl modası vardir - Fakat kış mevsiminin kendine mahsus bir * Adabı muaşeret , i olduğunu zannet- mezdik, lâkin hayretle gördük ki böyle bir şey varmış. Dün Beyağlunun — cadde — üzerinde bulunan en maruf bir otelinin kahvehanesinde memleketimizin adabı müaşeret ve teşrifat iş- lerinde eh solâhiyettar bir zat ında soluk nefti renkli bir tıpkı bir Buhara oluruyordu , bu oflse Tâkin dik- ken- — Selâmi İzzet — beraber ağlayacak, beraber teselli bulacak, onunla sasacak ve gene antnla beraber her şeyi unu caktı Sacideye gene itimat edebil. seydi, hayatları ertesi gün, ve yahutta bemen derhal eskisi gibi, her zamanki gibi sürüp gidecekti.. Halbukt Halbuki inanmiyordu, inanmı- yördü ve.. Kendi kendini aldatıp hakikata göz yumuyurdu. Dik tik yatağa baktı. â kendindi Sacide h: bir vaziyette bayğın Muhsinin hc)nındc bi ma yandı, çaktı. Şu yatekta çiplak “yatan en g yordu. hum- gözlerinde şimşekler vü- üstünde | duran bu taze çiçekler biraz| eyza ve saf hezar Yek & dava FELEK Hizmetciniz şimdi | H tUl SIN' K Gi lk ve son babar mevsimlerindi olan ve bronşh fan Çocuk lara müğeddi. yem vermek- ve Taber tabibi çocuklar boğa ve göğüs nıuılwıvım anda kurtulacakları gibi soluk henkleri penbeleşmeğe ve vücudlarıda » başlar Hafif sun bümaya olsun çocukların bir kaşık ile ine basarık boğazlarım müayene etmeli boğazda bademcikler üzerinde bir. beyazlık görülürte ( kuş palaz olması ihilmafine mebal ) Dakıora Müradaar edilmelidir. H.B.Z Dr, muhlttin Halk sütunu ZİRAAT BANKASI Cavat imzasile aldığımız mektuptur Buğda Ziraat bankaşımın Vakıf kanındak! şubesine gelen havaleyi almak için gittim. Ban- kanın sobası olmadığı İçin iş yapmadılar, — Vakıf hanındaki kalorifer buraya kâfi gelmediği için geçen sene soba kurmüus- ta. Bu sene bankanın bu rrufuna ne dersiniz? Yirmi mil- yon sermayesi olan bankarın | bu tasarrufuna hayret etmemek | mümkün değildir, koalla dağınık okşamış, di üstüne ne yabancı bir el yanakları öpmüş.. Saciden gözler düşmüştü. Yumruklarını attı. sıktı, bir sonra olduğu yere mıhlan- mış gibi durdu, kımıldamı Yan odanın kapısında hafif- bir gürültü duyar gibi oldu: ka pimin tokmağı hafifçe çevili “yoldu.. h. Kayın pederinin odaya —uzanıp, yatakta yatan kızma baktı Gözleri iki üç dakika kızının üstünde — tevekkuf —eti hiç çevrilmeden, Muhsine madi Sonra bak. dan odadadan kayboldu. Kazım bey, kapıyı açuğı sessizce kapadı ve odasına gir yatıgı yende - titre ve ölüm uykusundan Sacide uyananan tasa- | Boğaz rahatsızlıkları| | | | bir imsan haşvetile, diseğine da>- | M Muslukçu geldi ipars — Hesap — Getirdi Ver, getirdi mi ? elendim Söyle geçerken ben slukçu giti; ben ma otur hesaba baktm. icrcti Musluğu a müşahede ücreti 2 usluğu sökme slugü bu Zun koyma ) yerine . yerleştirme Alçı Alçıyı sulandırma Geçen, vakıt Müsl Saatı a Pa meşin ücreti Yeni, musluğu tecrübe kapamak Eski lazım #eldi için banımla münakaşa » Geçen zamsa Ş Alun edevatı toplama ve beyhude geçen zaman Ü. Y 509 Uzun bir müddet düşündüm. Ba mudlukçü mübim adamdı.. kay.. berüği - vakıt için. bile-para - ahi yordu:. Vay canıma bet.. Paraları | vetdim.. Altı ağ sonra Birgön “hizı Tuğun degişmesi ini anlatmak 30 3 S0 | et |Ü çim odaya girdi ve şaşırmış bir halde; Beylendi. dedi, — mu e görüşmek isti slukçu geldi, or. Musk: metçim l odaya girince hiz bende Bizim. muslukçu $ österdim. ot Sehebi ziyaretim, dedi. — Bekliyorüm, dedim, an Yosul Ziyayı, kara k) kul den oynamışi t Gözleri yörlerin n Çılgin gibi: babasırtın « doğra - baktı, ve bu şisinda Muühsini- gö Bu anu bütün - bürün den çÇık Ü, sarardı, Dişleri ardı, gözleri daha fazla kenetlendi, ve buhran içinde tekrar, yatacağı zaman, başını karyolanın demi- rine çarptı Muhsin bir biraz dâha y dim daha ilerledi, şti, Çene kemik- lerini gerip oynatarak: kapıyı baban açtı. dedi. Sacide sadece: — Yal Dedi, sonra > gene Kapadı, kâbusulfu bir n sordu: gözlerini içinde — Beni gördü mü? — Evet Kısa bir sessizlik oldu, Sacide gözlerini açmadan tekrar sotdu. — Seul de gördü müm ğ rında dört beş odalı ufak bir $ sayfiye ( — Hele bir. düşüneyim, de Mecmua athanesidir yorum. ret Geçe ya birakınız. -- © Bir Wafta ıraktım,arkı kâyeyi yazıp hesabı Kariha musluğunu kâp ücreti yazma — ücreti gim vakıt için | bokkayı mi birakıp, | kapama ücreti ... paraları verdi ama, çıkarmadığı - için bi- *1, İit Muslukçu mecmuayı kâyeyi neşredemedi. geri akdım,5liraya $ iz satıyorum. KİRALIK SAYFI IYE İSTENIYOR Derhal kiralanmak üzre Ö | Boğar içinle Balta limanı, | Emirgân, Boyacıköy, Kireç - burau ve Keleliköy tarafla - azıyor. Milliyet zetesinde Nail beye muracaat | olunmalıdır. I eei aiRmaz ci ee mememee İ Sultan Ahmet sulh kukuk mah: kemesinden: bir deyni mahküm- ün bihin temini istifası zımnında 1 hacze ahınıp fürühta mu- karrer f markalı bir adet ku yakinesi şubatin | dokuzuncu cumartesi günü saat üçte — sandal füruht kti muayyende bedesteninde caiçındı in cevap sinin sesini duymay 5 | Tin gözleri vaçıldı — şuursuz — bir | yalvarır. gibt mdi ne olaçak ? nin de şuurü yerinde değildi. Ne olacağını ne gını kendisi de bilmiyordu. Odanın içinde derin, uzun bir sükün oldu, veSacide, son nefe sini verirmiş gibi gene inledi — Söyle ne olacak, — Bilmiyorum.. Sahiden bilmiyordu.. lik içinde ilâve etti Bilmiyorum , ihtiyacım - va: Düşün.. çabuk düşün, çabuk karar ? Odama gidiyorum burd. y Odam Kararsız düşünmeğe Fakat Allah aşkına | ver, Gitme, düşün. | Olmaz.. ihtiyacındayim, kalmak | | gideyim, | | öyleye kadar size kararımı bil- diririm. Sacide — çırçıplak — olduğunu | silkti. Jendi. Büu akşam MELEK SİNEMASINDA (DOROTİ GİŞ MORENO I"IADAM DO POHPADUR Taribt hâyat ve ih ve ihtişamı eee ,mium. BU AKŞAM ALHAMRA Sincmusmda Şuh ve dilber (ROL NFGRİ)J . ve en AŞK öiLENCıLDm ve a Volga! Voln"' yaddi Havaları: hafen” dühi' iracı bil « ayon Blg yaptırınız. Türkiyeda bilafasıla icrayı muamele etmekte olan NYON 3—.;-—-> Telefn: Bey ge SERİ YOLCULUK « v Aero-Ekspres İtalyan anonim şırlxclılmn ler Istarhuldan Arinaya $ saatre ve Atin. Mevki tayiı ! mektup ni may - ?ıın_ Armme e rın Haftada iki dela hareket posta tayareleri ile seyahat ediniz. an Brendiziye 4 sante gidilir. in Löyıd Tiryestinonun Bey cu idarehanelerine mür B0t gemelik - kadife hare ve fantam mütenevvi keten pe iler marokea ç korniş maslf pirinç ve İake karyolalar ile çocuk karı sktadır. Fiat maktüdür. n İstanbul aynı depoda en derileri, p vika Hatına —l—pirıo ve ispirtolu içkiler umumi müdür- liğinden: 126.000 ADET EVRAKI MATBUA TABi bat 929 Cumartesi saat J1 de ihale edilmek üzre kapalı zari usulile münakasaya kommuştur. Taliplerin mubayaat komisyoriu kitâbetine mürnesat eylemeler Fatih dairesinden: 119 — harita 14 emlâk Mutasarrıfı Marya Takohi Kirko 120 .| 16 | 121 5İ 18 122 20 tıs 4 88 293 Çakır ağa caddesinde: Pars Yağhane Marya, Raya Yağhane Boyacı İstifan Edirne kapı Fd Abacı Yani Balâda muharrer emlâk esh: emlâki mezkürenin kısmen kal ının adresleri meçhul olduğuna ve tari bina; eylemeleri zimınındi keyfiyet kalpedileceğine eshabırın 15 gün zarfında daireye muüracaat tebliğat makamına kaim olmak üzre ilânı olunur. Sivrihisar belediyesinden: bekimliği münhaldir. — Dahili hası kridarına 123 lira maaşlı belediye arda maresesi fazla olduğuna ibraz etme kşartile taliplerin ve gayri ihtiyari Muh gvi Tuzmak, koyvermemek, git- mesinş mani olmak için kollarını uzattı, Muhsin, karısının uzanan çıp- kolları ” kaşısında —bir an | kollara ve süreti um dair resmi be müracaatları, gi istikbalimiz öldü Muhsin başını bile çevirme irümekte unuttu, müt yi devam etti, Kapı tokmağını tuttu, Sacide hayk Muhsinl. Muhsin bir lâhza duraladı. El kapının tokmağını çevirmedi ci lak kendinden geçt, bu mak için öne doğru bir hamle auıl- yarağının içinde d Tulmuş, mermer vücudunum bütün güzelliğini Mühs gözlerine yaymıştı yaptız. Fakat kendini çabuk. topladı. İrkildi, — gerildi. omuzlarını Dudaklarının ücünde acı düğüm haşmetini, Mühsin, başını arkaya çevire P cek olsa, Höreceği manza: tahmin ediyor, ve bunun için arkasına bakmıyordu. yükedk'| T! koca bir an daha, sessiz | sedasız durdular. Sacidenin göğsü çarpıntı için- inip biniyor, şakaklarından guk bir ter damlıyor, gözle n altı, her saniye biraz daha r gülüşün kıvrımları Sacidenin kolları düştü. Asabi — bir sağdan- sola, sonra iküldü, başı yastıklarının altına gömüldü: ihtilaçla soldan | | di Demek gidiyorsun Muhsin? Odama gidiyorum. Gidersen bir daha gelmezsin. | * Muhsi PIYA | heyke almıyorr nn — tok Jarını kemiriyordu. kapının 4 kimıldama Ş, gibi durü sıkıyor, dud (Bitmedi) Muhsin cevap vermedi, k. doğru yürüdü. Sacide indi: — Demek bitti d öyle mif.. Hayatınız, saaderi- Her şeş bir-