Sarı kehribar 710 uncudan devam) iniz, yöksa âvukatımı davet ede- yim ir mi. ve fa olarak Alan Veyn müba- ire ar anningham, bu son öy sinde ME ene nail olmuştum. yim ben yl kabul etmesini rica edecej ve Zim iş in b a it tarda bulunulmuştu. mi etmeli, mına harel derek bu ia dere edilmesini ie & diyorum. EYZEL ve girince Alan elle- lece söyle sevgilim, eminim ki sin nm bu muammann hal gösterecektir. Paraya ihti - — Evet nasıl? diye Miss Kanningham rdu. Paraya ihtiyacı olduğndan bah- sediyordu.,, — lm buldum... Diye genç kız tek- Bu ateşne? Gayyalar taştı yine Kızıl örtülen umman, ei Ormanda yılan Al şerit krvrrm, kıvram. Sular benden nefessiz Taşlar, selviler yarrm, tali Korkura var ülkelerden Korkuyorum püsuda, İz ararım uykuda. Misis Mattisonun dudakları ed titriyordu. m kadını evvelce nerede afızasıne zorladı. Eve enini ia otelde, *$ © Misis Kafıningham azametle ayağa kalktı, Müstehzi bir tavırla Misis nir! ösona diyordu ki: i Ceylân bakışlı hız?! Bak, ceylân bakışlı kız! Bak uçtu rüya —— a Ben giderim iz. Karanlıklar kanatlı. Dört yandan deniz gider Dört yanım si, Ma vi ışmadan aya yi Yanal bir tel sarı saz ş ve soruyordu. Yanan çöle, boş çaya zannederim ki bulacağım. Mis > unutmayınız.,, nn her şeyi hat ıtırlamışta: Mattisonun elmasları bula & ği nemi lm tatbik derken Şanghayda bulun. Veda ettim geceye. Geceler hülya taktı. Ken ir edeş ir otomobil kazasında İYollarımdaki siyah levhalar soldu. güya. 2 Eğer Mi Lovel giiphi yaralandığını lar Derhal para doğrusu gi rl e İlle ei göndermeliydim. anninghamdan ai d dr, Kızıl kehribar ger- ttisona sastım. Zaten iyordu.., Başka çarem kalma kadi Misis Mi daima satın almak — Mer, O Alan barde “Zavallı kızcağız, Alan Veyn bir kö İSen de iç içmediğin bu nefti nurdan İO zaman uzanıp da bir dal altında Kuşların geçitlere dönüs vaktinde bah yediye kadar nasıl vakit geçirdiğini Misis Matttison nazarlarını Konnoy - dan Mis's bla sonra da Ala na çevire *Ka in iter öğebilirim bii; diye isbat ikin i, he dün gece ve eğ — sözü kesi mek sen bizi tarassuz ediyordun LR — Talbhmiyle doğru “Yalnız bur kader r : ğturdan yazomdaki son gül sarardı. « Sai İle İnn, Şiraz bağından Bana getiren bir şair vardı.,, Bilme, yine sen bilme beklem me oldu? e m sem çemenli yollar? şebnes e oldu Ne ehe “o — taşıyan iler. Salih Zeki AKTAY A — Ben size asansi ede & mer kata g kacağımı söy siz dama inim ki £ kedisi mi san e ink işi ese gate gelip fersat hekliren lâ — KURUNUN İHAYESİ Yerli yerinde: “Bir müsamerei Yazan Bürhan Arpad MAY Fevkalâde,,!? Ye apn boğuk feryadını vö olmuştu. Öğleye kadar parlama- klârinetin tiz GN davu- — m Yane ikindi üstü bu- Jun patlak ahenginde 3 kişi- a ni ın hücumuna uğrayor, şiddetli beri, Istanbulun bu şirin yazlığında eri beyaz masa örtülerini ei eni inle Arada bir le ik gbi ıslatarak vr epi AN Raza; pacağı ilk Du dinlendiriyordu; sonra gene iri yam ediyorlardı. Davul ve ko- klârinet mabon alibiik patlatıyordu. rası derin derin ç Bütün gün ak ve kesir duran gök, hoş bir eyi kokusu alikii ufka yanladı. ton AN ellerindeki tesbihi keyifle oynatarak, kapının önünde göründü. rında bir ümit gülümsemetiyle gökyüzünü, karşıki dağları rak, cigarasmı gösterişli bir kib. e vi ateşledi. Hava, güzeldi; beliren mevsimin tik güzel akşamı başlıyordu. Haziran 80- Buna yaklaştıkları halde bir çi ar. 1 kesilmeyen yağmurla! adi dinmişti. Gerçi arada al Ye güzel havalar yapmıştı, ama sürek, - dişmesini arkada bırakmarın verdi— gi bir neşeyle konuşarak geçiyorlar- âi linden umulmaz bir azametle — eski ş fahal- leleri do vu dönen ilâner ocuklarının meraklı bı siklaştı. Karşı sırtlarda, denizi gileslezen ve kırmızılaşlıran bir gurup; sarmıjtı. Yoleular, yavaş yavaş, cultar isteksiz isteksiz uzaklaştılaraj Ve kapının önü, birden tenhalaştı. Ak N Rıza; pedavi mine lan çatık vermiş gi mpulü yaktı ve bilehiüri seraya koya, Besli or alacalı ışıklarını açtı ve önün. “ ilan ufak bir Tabaka AES a gök ciğer kızartmasına, cebindeki tık ederek bekledi. rgürla sallanan gererek, EM e ve soyum- ma odası hazırlayor, bir diğeri, cis sah- reyl arşınlıyordu. Sahnenin ortasın- d din; hesaplı adımlarla ve kollarını #8 ğa sola açarak, yeni bir şarkıyı geçis yordu. irat, ilce kararmış. Kapının ö nünden, bandonun iel he ee m reklere asılmış ampuller, are kah- (Lütfen sayfa çeviriniz)