Nakleden: Him ii tim X e eğe pe Key Mak. vi deki ir halkada! larak biz çiit düçük anahtar a öğleden sonra bana getir. dariberi bu anahtarlar bu. Kd Kimse elini sürmedi, “sapi aldı. e di üst ka. mi başladı ie anm ta rindeki lo. pa gelince, Del deliğini ©tmek üzere bir müddet dur. ra külü gi yüzdü. w ds ay üzerinde de iyordu. ii ni bir ima işler biraz. .&o ola; e 7 vik büyük bir dikkatle kat. #ladı. Halıyı, vi ortadaki * gelinceye kadar ladr. Son. iN iin — açılan şen yi ai o bati iii urdu. Locanı ima verde Sahalara bii ani “Tahtanın m da be çi. öyl unmıyordu. ema bir elektrik teli nın ön Meli ktır, üessesenin gayesi bir ve terbiye vasıtaları. a yurd. 17 - KUEUN 7 MART 1937 Dört köşe essizce Yi el Maks, bu parçanın in yanı! iza alt kat. taki B markalı Ideanın tavanını, m ortasına isabet eden kabartma yıldızı gör: Zola eke ki ti delikten şağıya, M m; a baktı. Bu. pas yerle, ke İn m n Vera Geylin oturduğu yerin ara. EN mesafeyi zihnen ölçtü, e bu > giyen başında parlamakta olan elma: n bir gli DİL fazla ende ee i tahmin (Sivri sakal) Maksın ilin ndan e bir eek, e İnce ve eki yüzü, parıldadı. dığı dört ie tahta Ear Mini il rs r Üstünü de ö 'e dürmüş olduğu iy tekrar ir eski vaziyetinde locanın İdöşemesine ai i, mai eski vaziyetin man, ve (U) bi ii iy “sir Vrİ e dr..Şüpheli bir gözle muayene etti. Ve tere res Maks, tiyatro EM iğ odası işitili; aks r ve si lağ bir ge decilerden birile bir şeyler Perdecinin ni li En tam sonundaki bir şa Ik oldu, du. kapıyı di vii açi z Maks un üzerine cebinden bir deste in li çıkararak kapının anahtar deliğinde idenedi, daha iki üç yea Me galları, ji alar v nzer diğer elektrik levazımatı e dolu küçük bir (Arhası b ER Havüilir idaresinin kârı Havuzlar idaresi un tet. kiki bitmiş 936 yılında er bin lira z gorta Şirketi dolandı- rıcılığı muhakemesi rta şirketine Sigorta- ları hal na, dördüncü cezada dün sabah devam edilmiştir 'yzi, şahit ol olarak ei miş, “karabek benden rapor o m. Bu di öl fakat k a tavsiye mektubu Ni ye iki Şahidin On dört yıldır dünyayı dolaşan ve dört bin konferans veren seyyah Bay Kolb'ün macerası cazip ve alâka uyandırıcıdır Konferansçılık insana ne kazandırır? — — binaen izdivaç — Muhakkak bir ölümden nasıl kurtulm — Türk gölü kenarındaki ev İstanbula birçok seyyahlar gelir; kimi lehimizde, kimi aleyhimizde inti- lar taşır.. Fakat kim ve nasıl o- seyyah deyince mut- gittiği memlekete para bırakan insan hatıra gelir; min de se yahat masraflı şeydi Bu, böyle olmakla beraber son LE Kolb). ismini taşıyan bu zat, öteki seyyahların aksini rak gezip dolaştığı memleketlerde bıraktığı paradan ziyade para — < zanmaktadır; Zira seyahat, ia çin sadece bir zevkolmaktan ziya- bir meslek ve Se geçim vasıtası halinde bulunu; B. Kolb, imi otuz dört ya- mda, ie e ola- sevimli kar: İstanbulda bulk sırada kendisini Bg ELM RM; resmi, ii alli” Tiki e EN önferans “Verdi; © porjeksiyonla ai haritalar ve resimler göster- di; konferansları alâka uyandırdı, zevkle dinlenildi. i rririmiz, dün B. Kolb ile konuşarak bu seyyabın meraklı erasmı dinlemiştir. > ve cazip mace; H erman Kolb, muhtelif suallere şu cevapları vermiştir: — imanım, «Pek küçük aştı seyahat hikâyeleri o- kumaktanı ve dak İdim Ria evk ardi tahsil ettim; fakat geniş ve yük dünyanın her tarafını dolaşmak is- teği benim içimde her zaman canlı olarak yaşamıştır. İlk defa 1923 senesinde şimali Avrupaya ve Finlandiyaya bir se- yahat yapmak imkânmı buldum Bu havalideki muhtelif memleket- lerde bir sene kadar dolaşıp memle- g a bana başka yerleri. gezip görmenin ne kadar zevkli birşey olduğunu daha iyi an- lattı. Ondan sonra sekiz buçuk; do- kuz sene kadar süren ikinci bir se- düm Konferansçılık, Almanyada ve başka memleketlerde insanın haya- tı in eden bir meslektir. . Üc- ret mukabilinde konferans vermek her yerde pek tabii görülen ve tat- bik edilen bir usuldür. Konferans yahatlerde görülen şeyleri anlatmak da işte herkesi alâkadar eden mev- zuların MM > eder. Ge- rek Almanyada, rekse gezeiğim başka aralik li de ve klüplerde konferanslar vermeye baş ni Gezdiğim her yerden renkli esimler ve o yaemleketin hayatına âdetlerine, fikir hayatına ve ora- lardaki yeniliklere dair malümat g ında izahat veririm m dan başka Fransızca, İngiliz: oy İsveççeyi iyi ik tığım diğer memleketlerin dil. inden de bazı kelimeler öğren- kiz buçuk sene süren ikinci seyi a Almanyadan Balkanl: Türkiyede bir buçuk On sene evvel. Mem- İeketiniz ve tealsiniz beni fevka- Vâde alâkadar etti. luğum senelerinde Benim çocuk- Türkler ve Al kında: birçok “iyi şeyler işitmiz ve karşı sevgi 'duym Memleketinize geldikten sonra duygum çoğalmışt Türkiyeden sonra Hide. e ki tıştum. bu 5 zünde is- tediğim zaman gzl bir evim vardır. “Almanyada 'bir sene oturduktan sonra beri İsveçe git- orada evlendim, bugün tam altı ay oldu. Üç üncü seyahate karımla birlik- dat 5 ye, Misira, Sudana, şal ve ABİ atik hedi Geri Kp ze a AŞ uğramak iste- dan Almanyaya veya İsve- çe sindi Şimdiye kadar dört bin konfe- rans verdim. n hangi mek- tep veya klüpte verildiği defterle- timde konferansm verildiği mektep veya klübün resmi mühütü ile ka- ıtlıdır. sefer verdiğim konferaneslar- dan dördü Edirnede, 'kırk altısı İs- tanbuldadır; Bursada ve erer da konferanslar vermek isteri bancı memleketlerde Türkiye ii selecekleri de şüphesizdir. feransçılık insana ne ka- Zan: ay bin lira.» Bazı 2y hic Beyi Fakat şunu da söyle- mek lâzım ki ben paşa gibi yaşamı: yorum; idareli yn Hindie anda çok para kazanı Bu kada: EE başınız- dan mühim hadiseler e mi? ü şey yok- zip aldik birçok için m tur. İnsan yi orlar; laşmak gibi ii geçirmedim değil. Fakat bunları erimi saymıyorum. © Yalnız h çok — ehemmiyetlidir. Almanyaya dönerken Amer vapurum! — Konstans bla yolda bir buçuk gün geçikti; buna çok kızdım. — En mühim hadise bu mu? — Evet... ün ben bugün dünyada bukkal tım!.,, in Muharririmiz, B. Kolb'ün İsveç- mb ve ram ilk defa gel a memleketimiz ve kaleli hakkındaki intibalarmı ormuş, Bayan Kolb İngrid şunla- rı söylemiştir: — Evvelâ hududunuzda ei memurlarından üz nezaketi ve misafirperverliği Söyleşi teşekkür etmeliyim; bize kahve bile verdiler. İstanbul dünyanm en güzel şe- hirlerinden biridir, zannederim ki çok. güzel olacak. Mek- teplerinizin iie çok güzeldir, irço vrupa şehirlerinde * böyle binalar Yoktur. Türk çocüklari fev- kalâde sevimlidir; zekâları yüzlerin» den okunuyor. İsveçte maalesef Türkler hakkm- i ; halbu- Türk ördüğü" gı yazın daha bir renk sürmek âdeti Avrupada da ürk dınlarının iyi karakterlerini, kibar e medeni hallerini ve Ml hayranlıkla karşıladım; belki tesadüf ettiğim boyalı ve fazla mani- tabii nihayet bu bir zevk meselesi- dir. İbette bunun hakkmda kati birşey söylenemez: sunuz? yanm büyüklüğünü dün şündükce küçük bir şehirde ölünce- ye kadar oturup beklemenin pek si- kıcı a düşünüyorum... son, B. Kolb ehemmiyetli bir müşahedesinden bahsetti: geldiğim zaman bazı kimselerin şapkalarının güneşliğini arkaya çe- virip giydiklerini görmüştüm; bu sefer şapkasını ; yarar iler gösteren mes- ir hadi: kürlü kadınlar kücük bir azlıktır ve öyle yal dolaşan bir os caya ni için memnun mu- i in sene evvel memleketini: tek bir kimseye rast gelmedim; bu, lim.