16 Şubat 1936 Tarihli Kurun Gazetesi Sayfa 5
Gi Yy din m Yabancı Posta mz — ES m — E sa kabare sahnesinde Staviski o davasında müddeiumumi İlber Romanyino adında birini “Sta - unda görmüş. Fakat “Staviskinin > bön bir şey söylemekten çekinmiş, yal — Bana hiç de rahat etmek mukad - | der değil. mi? Size beyanatta. buluna - çocuk, iki Ga ri yi kliyordu. emişti. Muharrir bir kaç gün ken- ie taki, sağ >> İri ir söz « müuvaf- ii omü Big ei le sada bazı hatıral: lere dairdir.,, — Siz eee Saviskinin sırdaşı ti idin z m cevap vermek güçtür. Han. | Bİ sırlii demek istiyorsunuz? Bir'a - “am hattâ pek sıl münasebette bulundu e — Bave bir sahtekârlrk dehası b Yarış, doği e ri müthiş bir gay- > e iski inin son si hakkında bir ey söyliyebilir — Cok Hatt felâkete sü- cen. an da bu e eter. Bu tabanca benimdi. rn bunu benim dolabımdan almış- , — Şimdi ne yapacaksınız! “- İngiltereye gitmek, ii hatıra. rm yazmak istiy gem için ni > Şimdi ben de yi liğe "Bir Kabare direktö bir tekil Yapıl rol alacak w iyonların sahnede Mi asagi - Kitapla hastalık tedavisi mi ir. Bu t lir ki tmak suretile teda Mektir, rm dikkatle i kler kitapları, hastabakıcılar, yine has talara büyük bir itina ile okut zi Mesela ya tutulmuş olan bir ç . taya eş'e ve ümit verici kitaplar 0- Sını Öke sip baş- tenberi a başlıca Araya, mene ile yar anlaş - Ma imzalamıştır. Yiskinin ya olmakla itham etmiş. ” ved miti *— Bu siri onun yanında | © iler Senelerce; dostu, müşa; » Viri, sırdaşı, kâtibi idi. Bu adı eze KA değil aynı zamanda tehlikelidir de. min müdafaasını dinlediniz. Bu, hiç Kibhe yoktur ki “Staviskinin gölgesi, ür, Soruyorum size, mütevazı bir otel- “elan bu adam fransızca ar t Diz olarak söylemeyi, o kadar zengin nelere iş olmayi paradan öğ Müştür?.. Pari sail e bir mu! bu adi adamla ml miş. ei bir mağazı m çocuk e reyo -” h ii kimsenin bütün sırlarını bilebilir) da yıs 1935 te yapılan Rus) Staviski'nin gölgesi neler anlatıyor? “Artist olacağım. Mahkemede yaptıklarımı bir tekrarlayacağım!,, Staviskinin gölgesi sayılan adam il kasayı açmak için yalnız iki a - htar Veri Biri Litvinofta, diğeri Sealindedi Silâ'ı ticaretine ait ikat Birleşik Amerikada silâh Hesret hak- kında tahkikat yapan bü edilmişti. Şimdi de Londra seks Hal la tir. Sir Filip la psin - başkanlığı altında bulunan bu k ik GL > lışan veba yari salâhi; az olmak ve yalnız endüstri çi çalışmak itibariledir. lerde “kimyevi endüstri; reisi Go- vene sordukları sualin cevabı karşısın şaşırmış kalmıştır. Reis şöyle sor - tu: — Mançuko harbi sırasında Çinlile re mühimmat sattığınız doğru ld — Evet, doğ Li — Ya Ja; çin) — Onlara Reisin hay ei kumpan * Ze ye şun ime? iri biz saydık, kartuşları- nı ve Sl die yapacaklardı! Pariste kar ğlenceleri akşama LE a ii enceli br İngiliz tahkikat komitesi son gün »|- ödenecek borç İkrar ri şeker ovay ramında agı a yı iye belli yüksek t lar boyuna oruç borcundan konu- şuyorlardı. “Birinin iki gün, bir kasının bir ie bir Na bir gün borcu v aşanın A riyakârler dan canı sıkıldı. Bir Men bir zülmüş duran H. | 'aşmete sordır: — Senin ne kadar borcun var? Haşmet, sıkıla A cevap verdi: — Şu karşıki bakkala üç yüz kuruş!, — Onu sormuyorum, oruç bor- cunu soruyorum. — Onu Allah sorar, sizin so- rup da ödiyeceğiniz bu borçtur! Kim içer? Tekkeler Kkapanmazdan Oturacak yalnız bir yer Babanın yanı!. Hoca efendi elindeki marulu arak geçti, oturdu. Fakat e babaya nefretle bak - ir oldu. 2 ağir kadar Şaş bir 8 vardı: sl ağzı mey- hane gibi irem Gelmiş de el “ sağnak i indek? h raklarını koparıp yemeğe başladı. Bektaşi, ei dön gülerek cevap vötdi: — Oğlum, utanacak ne var?. Rakıyı insan içer, hayvan içmez. Ben senin gibi yeşillik yemiyo - ya!. Tul Ya ne çıkacak? İşkembeci dükkânına girmiş - ti. Beş kuru: işkembe çorbası aldı. Kaşığı daldırıp çıkarırken ir bez ası gördü. Çırağı ça- ğırıp germ za ki: bana!. Bu nedir bayer. ire içinden © paçaı Ke ne istiyordunuz?. Beş kuruşluk çorbadan bursa ipeklisi çıkacak değil ya 'ydan: olMüsndin Sen ii çocuklar, kayi mak için ayakkaplarına çuval, isa par çaları sarmış oldukları halde sokaklar- di al Ledi rağ n çıkan şem a açmak ai ii vine ihtimali kalmadığını gör - erdir. RL arabacılar buza karşı bir nevi mayi kullanmışlarsa da hiç bir fayda görmemişlerdir. —Msror il JE Bugünkü maç Istanbu'sporla Peşiktaş pm Bilir misiniz? sorduk Dünkü Sa; larımız ve cevapları: 1 — “Tenis,, sözü nereden Dk ekime Tı ceci (— sanli — Güneri kaç ilâhı vardır? — 500 tanı Asi si ibi ışık çıkarır mı? — Hayır, yalı i, 4 — a her şeye galiptir.,, sözü- Kagii sl emiştir? — Lâtin şairi Virgilius. — — Diyen kimdir ve ne zaman yaşam Yunan ein Milâttan el 4 ve5in YENİ soiiöyü MMA 1 — Habeşistanın nüfusu ne kadar- dır? — “Sulh istersen EN hazır- lan,, sözünü kim söylemi 3 — Hindistan mi ii neresiydi? d | Hayr, Artine we göze | ladı. Yaz da olsa orta karar verilmişti. Halbuki dün alamadı... Omuzları düşmüş, ba -| ayazı var. Fazla olarak Beşiktaş sahasının oyuna imkân | raklı karşılaşmalarından olduğu| cakları gevşemiş, kiii dü-| serin bir poyraz da esmede erecek derecede kuruduğu gö -| için, Şeref stadının bugün bütün e) haldeydi. “Taş taşımış ka- eliğinin göğsü b açık, rülmüş ve geri bırakılan maçlar -| futbol meraklılarını bir araya ge-| dar bir yorgunluk ve dermansız-| kolları sıvalı ve avakları Kil dan İstanbulspor — Beşiktaş kar- e muhakkaktır. k... her arat Sr buz Ki esilmişti. Knikonu şılaşmasının di yapılmasına saat on beşte başlıyacak, kapıdan alt kata mirdi karar verilmişti e Mahiddin Apak tarafın- tike zil caldığının simdi far- y 1e-| dan id dilecekti kıma varmıştı. Taşlıkta, mut - “(Ar ei b n > İnline sildik : a ii Gb — - 5 — KURUN e ii 16 ŞUBAT 1935 ( Kırkından Sonra Azanı Teneşir Paklar | İ 1Atalar sözü “ 17 Yazan: Sermet Muhtar Alus ğ 47 Eski Büyükadada Cakomi caddesine denizden bakış. Sofadar bir ayak sesi geldi Pençere bekçisi farkına varmamış tı bile... gi a k anım kapısı aralandı. Besle- me Kezer gü ründü: — Yem miyecek misiniz? Damadı mer. ses sarla çıkmad-i ğını gören Edanım, içini kurd kemirerek yenir bl ni- bağ artık duran bakta kimseler yok. Sesini süs - lükle çıkararak seslen zümü vi vaktim yok. Elini çabuk tut!. a Odasına iri eN soyun- Geceliğini hırkasını ağ şıp terlikltrini Ö ziydi. Belki kapı aralı; ığından. gözetlerler diye, i divitini Yo İ erva Sahile mi girly Ye-j mek zi ecek Mi , diye ei Diyerek N: ila haline şaşkın şaş - kın baka kalmış olan kız, kekeliye- rek tekrarladı: — Yemek yene misiniz? Esseyid, köpür — Hayır, yel ziftin ya yiyeceğim... Defol karşım “. slemeden evvel sofaya fırla- mış, bar bar bağırıyor, aklınca da keeesn ye eriyordu: nnellahe amade Söy- iyes söyliye dilimde tüy bitirdim, ice nefesler tüketkim, siz mahluk- İs ara meram anlatamadım gitti. Ne diye faaliyet ve hareketi dima- ğiyemi zirüzeber ediyorsunuz? Müfekkeremi Ke eylemekte çi mânâ? ir e ebyat ile meluf o Idu eümle “nize ayân. Nihan haç dünühat tulü etti. Acizane ve fakirane bir nâti şerif im etmek üzereyim. Beni ra- hat bırakın be havatin! pının kilidi rka - yayı dayadı. Gene pençere önün- de soluğu aldı. Di — su daha içti ve yerine y Hurisi ile ari Aş me lar; .çardağın altı bomboş. Öbür pençerelere koştu. . Gelenler ge - çenler çok, fakat aradığı kimse ile yanındakiler yok. Muhakkak sokağa çıktılar, gezmeğe gitti - er, Paldır küldür bahçeye fırladı. Bitişik evin bahçesini ayıran telin yanma seğirtti. Boylu boyunca şarı ğa sola baktı. Yerinde yükler b esi- Saat de on bir buçuğu beş ee- giyor.. Mühendis pek yalvarmış, mut laka ei demişti. Aaba bir böy gitse mi şulardan, mom şulardan ib ırup bitişiktekiler - dön a derin üstüne koydu. Lâmbayı ya. kp yanıma a çak Baj m li kurup kâ- gıdı eline aldı... ğ bi yaparak fakat me gire peliya i sokmadan yıkıl karşımdan!. Ağızsız dilsiz, veli gibi bir a- damda hiç vaki olmamış bir mi İlk defa görülen “bir hiddet i şiddet. ii kapayp arkasına gene söhğülyali e du. o Kıtlıktan ıkmış gibi yemeği yedi. Barda: ğa kanaat etmiyerek koca testiyi dikti ve bitirinciye kadar hepsini Tikir lk içti. Odanın il yalın ayak li pençere... dan telin a: Siklüğ gel Dışarıda parlak bir mehtap vardı. A eyi çı üstün lay Kafasını pencere- nin ela yaslan. hdırdı. 3 Enn ıvnya... Baj Zileli katılmalar mebzul kat nerede o berrak ses, 0 bir kahkah. a? i gevgemi is, göz karak YI edi muştı. Uyumayı diyor, disini sıkıyor, kafası aşağı sarkıyordu. k Bir ürperme ile gözlerini ara
