. malli bir surette bir tilki —— $— KURUN 271, KANUN 1935 Longşan sun bahar yarışlar na başlanmıştı. Önündeki yolu, müşterilerini hi let aldı. Üç türlü at üzerine ei 3 yacaktı. Fakat kazan lardan biirncisi dört, ikincisi be üçüncüsü yedi.. çıktı. Üç numara hiç bir şey kazanmamıştı. Lüs * gönle” e gilin sıkıldı: ordan sen de, böyle kötü giri ir mi olur? b Vee im slave Parise gelecek olan trende yer bu- lamadğını, ii ayrıca bil - direceğini yazıyordu. Bir dakika bunu düşündükten sonra omuzla ” rını Mp ağır ağır yürüdü. bakıyor, tanıdık bir çeh iye yarış biletini çıkara: şöyl bir göz gezdirip hay- Dü bağır: — Vay dönme! IŞIN be!.. Numaram üç değil dörtmüş!, Beni de az sersem deği ! Gişeye koştu. Kazandığı üç yüz kırk dokuz frangı aldı. Saymaya başladı. Bu sırada yanımda prog ramı tetkik eden güzel bir kadın gördü. Bu hafif, kumral, sevimli bir kadmdı. Omuzları üzerine ih buva at - . Lüsyene bir baktı. İkisinin de m birleşti. Kadın gülüm sedi. Lüsyen söyleniyordu: — Bu çe vi nerede? dm uzaklaşırken o da hiç te- şampanya içmeyi kabul ettirmek için pek te güçlük çekmedi. Bugün zannının aksine olarak talihi adamakril iş liyordu. Kadının teşviki üzerine daha iki bilet aldt. tkisinde de ka zandı. Cebinde on bin frangı ol - çay ii me teklif etti. Bunlar btn sonra eğleneceklerd li, Kadın onun par * mağındaki yüzüğe bebe mn ne mesi sordu. Lüsyen| mi kaldırarak cevap ver - — Adam siz de! O Pariste de- .ğil Ben şimdi bekâr demeği Çıktılar, Kadın Biariç'den gel diğini İç — le mi? On beş gün ce ben de ger idim. Sizi ilk gö- bepsiz değilmiş. Orada gördüm eme — Ya, ben de şimdi hatırlıyo - m, Bulunduğu otelin ismini söy * ledi. Tamam Lüsyen de karısı ve kızile o otele inmişlerdi. Kadının adı Simon'du. Lüsyen apartımanı na götürdü. Geceyi (o pek neş'eli geçirdiler. Sabaha kadar geveze e eirey bir yerde gördüm de? —Dün yi) nemaya sonra klübe gitti lik edip durdular. Kadm omun ta- YK se ez Gi çin bir hari * bl Olur şey değil! — Sahi mi söylüyorsun? — Elbette. Bir vurdun? Ya kadınlar! Kadınların hiç de talihi yok. Lüsyen yerinden kalktı: # — Eh artık kâfi! — Ne o, gücendin mi? ler böylesiniz. Hep kendilerinden ba esini istersinz. Kadın - lara hiç bir hak vermezsiniz. Bu sabah ne kadar canım sıkılmıştı! aim inerken bir adam gör - üm karısını aramaya kuŞ| 24 ingilizce konferans. BU GÜNKU MA ee zetelere mahsus havadis servisi verile- cektir, BÜKREŞ: — 12 plâk, 12,30 Sandu Marku ip mi 13,15 Spor, 13,30 konserin Ser e haberler, Debi, Şa arbrie v.s.), plâk konse ri, BUDAPEŞTE: 550 m. — 18 Çocuk şarkıları (piyano ile). 18.25 spor, 18, 40 çingene müziği, 19,45 konferans. 20. 15 plâk. 21.15 dış siyasaya bakış, EN Listin org eserlerinden pe lar, 22,30 buz hokey maçını nakil, 2. haberler 23.30 sake konser Gi Guno, Kal ve -| mek salonuna i on) mimeye bir di tesadifler ve sür Yazan:A.C. Samime giyindikten sonra ili indi ve boş bir saya oturdu, Orada uzun bir bek leme devresi geçireceği gayri ihti yari aklından geçti. Hulüsinin gö Dr o şekilde idi ki, onunla ma ra yaşıyan bir kimse, bu mace ranın evvelinden düşünülmüş im kânlar kri gelip geçeceği ni hesaba katamazdı. Hulüsi Sa "| prizlerle dolu bir ingan gibi görü nüyordu. Fakat Samime bu hali Hulüsinin Ban im : yor, onda ha; re ayar Yl bir #erkalâde Yi fik buluyordu. mime bir kere daha anladı ki Hulüsi ile yaşamak hiç bir za man iç sıkıcı bir hayat olamaz. Takvimi: Cuma Kânun Şevval gelmişti. İf xılm ere kadm geceyi bir âşıkile geçirmişti. n gece tren de mi idin? Tren kalabalık mı idi — Hayır, vagonlar e hemen de boş denecek bir halde mevkiini alir mi ter) min lisa Tüzum ..yoktu. Çünkü koskoca vagonda dört kişi idik. telgrafını dü. şündü. Sonra (o yanmdaki kadına sordu: — Beim karımı tanır mı abii tanırım, Onu bir genç > bir kaç defa yaninda dansta — Kâfi, nını pek sıkmıştı. Bir berbere uğ - radt traş oldu. Sonra doğruca bü - rosuna gitti. Telefonun zili şid detle çalmaya başladı. Ahizeyi kulağına yerleştirdi. İşitiği, karı - sının sesi idi: — nmisin? Eve, yatma- ya gelmedin mi? Nerede idin. Me raktan çatlıyorum. Trender irin ce seni bulamamak!.. Olur şey değil. canım çok ir e Si bir oyun vardı. Sabaha ei 9y- BORSA $ —26-12-935— -İ # Banknot kler “Ol Stokhim « Viyat 4,8340 108,1717 as.1231 Mn» 2775 1089, # İş Bankas alna ei Merkez Bankas EE) ki > El Sep .. Myra — tahiler — (6 1933T'ürk Ye o Elektri, bi al. 70 — “- vir » Anadolu | vti istikrazı in 1998 AM (« Sıvas-Erzuram e » Mümessil A 45.35 nadrm ve doğruca buraya geldim.. 'akat Lüsyen rısına karşı üdafaa vaziyetinde kalmaktan er. Habe ağa geçti: a sen kalabalık tren al da leşi Bir arkadaşım 6 trenle geldi. Vagonların hoş oldur ğunu söyledi. Haydi bakalım doğ i gün kızımı: yük bir harareti vardı. Bul hal ile ee binmek istemedim. Doktor Hazimsizlikten ileri gel- ğini söyledi. Sonra iyileşti, Ben de akşam trenine bindim. Bu sa- bah gelip sana me bir sürpriz yapmak istedim Doğru mu eki Ne de ipi yine kabahatlisin. Beni yalnız bırakmak iyi bir şey değil di. Şeytana uydum amma ne ise| yük da kaybedenler pek (o çoktu. Ben bir kaç frank kazandım. lag doğru. vi | kt 0, ii gendiğ hediye MR ği ” bra roya gel. Kürkçüye ere gidelim, Nasıl hoşuna gitti Telefonu e ni alam e be rısına söylediği en kanin, ir tara bile bile yu tmak p bk kola mz ae Y Boğulmamas da büyük bi talih işi idi. ps kendine söyleniyordu: kötü msn dediğim hiç d de m değil. Gerçekten bü- şansım var Bir taşla kaç Kadın bu gibi düşüncelere da larak yav vaş yemeğini ii e ve ondan sonra etrafma bakı “Birdetbire hafif bir sürette sar sıldı: *. Karşısında biraz yana düşen ma salardan birisinde dün ye soluk nn ge adam yordu. Genç ateşli kara sözlerini biran bile kadından" lk du. Samime neden ei ve ne reden geldiğini bilmeden Rai bir düşünceye daldı: —“ geçen en tatlı. an lar bile se bir kere daha yaşa, li, Ayni da, bu gibi sere mülâhazalara dalmasını çi ok rip buldu. Bu aralık cazband dans havaları çalmaâğa başladı. Dans parça! m misralarını botu ile halka anlat - mağa ei cazband “Spiker,, i faaliyete geç iye ki gence baktı: O hiç vaziyetini boz mamış, İrini kendisine bakıyordu. Masasmda hermutat bir kadeh limonlu votka duruyor du. üsiden hiç eser yoktu. Sa ne gibi imkânlardan istifade ede bileceğini düşün! da , karşısı indaki genç a endisine karşı olan hareketini da ha mülâyimetle ve daha hürmet * kârane bir surette muhakeme et ti. Kadmlar, sabırlı prestişkârla * rına karşı nihayet böyle bir his e em çok ii y ler. Samim ra va gözlü gence Mini gülümse di. Genç adam kendinden © geçti, hasır koltuğunda sağa, sola kımıl danmağa, koltuğu ileri geri itme ğe başladı. Çapkmnlığa Sl o lahlara has olan cesaretle hemen kadınn yanma gitmek istediği an ar aş nedense buna cesa - ret Göre İhtimalki yanıldığı - zal Peli elden bırakmıyarak yele inin üst cebinde sıkıştırılı duran dim kalemini çıkardı. Portfe - ninden bir kart aldı, üzerine bir kaç satır yazdı. Onun: bu hareketlerini uzaktan seyreden Samime meraka düştü. Kendi kendin elek ne MP Diye dü vine benim talihim varmış. Oyun- kuş vurmuş oldum a vetine hiç lak asmadan Taksi * rüdü. "| lıyarak kırk elli adım ilerileyin * yüzü solgun, ka den bi ;) | metlerimi arzedeceğim..,, şünürken genç adam garsonu ca Bölem: 17 gırdı ve kartı ona il Genç rson bir et baş v — “Yağmurdan kaçayım der ken galiba doluya tutulüyorumi" diyordu. Garson, devamlı müşterisinin rini bol bahşiş mukabilinde nas” 4 yerine getirdiğini il bir i vırla kartı aldı, na baktı. Orada yazılı olan şu yi arı okudu: ! “Çok muhterem hanım efendi. üzelliğinize hayran: olan bi zavallının kendisini size takdim etmesine lütfen müsaadebu, yuru” | nuz. Sizinle tanışmayı bütün ki cudiyetimle arzu ediyorum nail olmak i rsi böyle bir yla gitmeğe m: dım, kusu mu affediniz.,, Samime bu satırları okan sonra karşısın, bir nazar fırlattı. me ia PE pre öyle bir kart aldığın okuduğuna ve hiddetle:red ai p almadığına hây retten kendisini alamadı. er senelerdenberi o tarakta bezi bir kadin imiş gibi hareket işi ne, böyle bir vaziyeti gayet tabil masına bir mânâ veremedi. İh tiyari haricinde kalan bir A tin kendisini sevk ve idare ötmek i olduğunu düşünerek yine nü i sone : nu çağırdı hesal nı gördü ve ikale Otel banal nin yokuşlu yolunu tutarak bahçe kapısnın “sağ geldi. Şoförlerin: — anım efendi!,, da me in yürü Bahçe kapısının önünden baş ceye kadar dikkatle etrafına ba” ir iki dakika geçme j an j dan bi enç adam arkasın N Hızlı yürüdüğü için birâz col ordu. Tasdik onu yanında Göründü durdu. Genç adam hemen kendi * sini bir kere e şifahen takdim derek e — “İsm Rifka, hahımı efendi: Müsaade ederseniz yalnız başı * iniz Rifkı bu e söylerken icap ettiği su Samimi li ciddi bir tâ vir alinarak cevap verdi: ; 'ketinizi eta nıza verecek bei siz de be” im kmaymız. Yak Si nIZ kulaklı ne biliyorsunuz? — Biliyorum, e efendi. ünkü bu akşam Hulüsi beyi bek lediniz, gelmedi.,, alize ij