22 Ağustos 1935 Tarihli Kurun Gazetesi Sayfa 6

22 Ağustos 1935 tarihli Kurun Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

“w- ümran yani didi İşi Volter'den - Çeviren: A.U. ir 14, 15, 16, 17, 18, 21 os tarihli sa - me Bu wi davetliler arasında sot rasma gelmemişti. Bu öyle bir a- demi ki kalabalıktan kaçıyordu. 1 iyi tanıyordu, Daima ihtiyatla ba > .. e abuk b a sadece kötülerin görmüş işsünüz. Her kit, her memlel eti her şeyi fenalar, kötüler, yabancılar e biler, yüksekler azdır. e gelen edip! e ve Şi ep > kendilerini beğeni tülerdir. meğe çi Sizin ızda daha başka (adamlar unlar ile görüşebilirsi- unlar sizin takdirinize lâ- lardır.,, Eriş tabiatlı a- bii ve eşime bir eri meh ı. Bütün sözler sadece et i- di Hurafattan uzaktı. Hakikatin kendisi idi. O vakit Babuk kendi kendi- nsan diye bunlara der- yük Melek İtıryel Me İn dokunamaz. Şayet küçük bir zarar ecek olursa büvük şiyar; az olur. Babuk edebiyat Bali ile böyle ve e ola Meg ken he- men bu ik ba — > ie VAR m nu anlayan büyük dl dedi SE — Siz bu memleketin yaban- CISISINIZ, Sümer taşkınlık- lar sizin gözün yor, çarpıyor. iyllder ise Sir. H attâ bazın 5 kınlıkların ie mi görmiyor: t Ba metesiir » Bun- öğrendi Mn ve şairler arasınd. be iyi ki bunların u. Hattâ din bi le fazileti larla icede şuna karar verdi ki böyle a we çarpışa çarpı- ü har caki ibi olacaklar eril yük (cemiyetler, heyetler, iğneci hakikatte insanlık icin selâmet vasıtaları i- di. Her müessese kendi rakibine karşı bir nevi fren vazifesi görü- ordu. arm aralarında fikir ihti- lâfları iyiki Fakat hepsi de ay- ni ders, ayni ahlâk kaidesini öğ- a Ti emmlar, faydalı hiz- metler görüyordu. Babuk bunlardan bazıları ile sıkı münasebette bulundu. * İçle- rinde çok yüksek ruhlar bulun- ei ai Hattâ Büyük - La- karşı harp ilân eden Çinli- ani âdetlerini E i bü inalara benzetti, O bi- a di bazıları kendisini iğren- dirmişti. Bazıları da güzellikleri ile ruhunu cezbetmişti. MAHKEMELER: Babuk edibe dedi ki: — Ben bu medresecileri tehlikeli nim Şimdi ki iyi bir hükümet bu a- damları idare edecek olursa bun- lardan istifade edilebilecektir. akat hiç Rina sen de şunu itiraf et ki daha ata binebilecek bir dereceye le hâkimliği ra ile satın alan bir asilzade mahkemelerde gülünç olmaktan ka bir şeye yaramaz. Bunlar adalete değil, sadece en ahlâksız- ca adaletsizliklere yol açarlar. O bunlara değil. ka çok ıyorum < a. g u- ia gi elbette sinha mu- ME Li sözlere söyle” cevap) * verdi: : — Siz (Persepolis) e gelme- den evvel bizim ordularımızı gör dünüz. Anladınız ki bu unu başında olan genç ; zabitler ku- mandanlıklarını para ile satm al- makla beraber o kadar fena harp etmiyorlar, İhtimal ki bizim genç hâkimlerimizi de iş üzerin- de görecek olursanız bunların da mevkilerine para ile gelmiş ol- malarma Bein davaları fena muhakemi tmediklerini kabul siedlinie (Arkası var) m. Yazan: Kadircan Kaflı — Karadan akınlar yaparak dolaşık yollarda neden vakit kaybetmeli! Hıristiyanlığı kalbinden vurmalı! Son pa en çok göze griye i. Bu yi imparatorluğa yetece! kadar geniş ee. tmıştı. Bu yüzi padişah oni sk ve ei rdu- Di u çok sev ğer vezirler ku raber, Mr ba yazmakta çekini. yorlardı. > toplantı w önemli idi. ül eği iii are Venedik elçi" si, Sad gelmiş, sena - tonun iel Mm istediğin i söylemişti. Ayni zamanda büyük Türk yezirinin kulağına şunları söylemeyi Mi etmem m ii; izinle hoş geçinmek isteriz. Size inin değiliz. Çünkü sizinle a“ mese rdi ten bundan e size bizden değil, başkasından gelebilir. Napoli Kralı ri Sizin üzerinize büyük bir haçlı seferi yapmak için çalışıyor. pa da ona yardım ediyor. Bizden haber vermek.. Ötesini siz bilirsiniz!» erkes düşüncesini söyledi. rk akıncıları o sırada mayı so iki er, İsi rya, Karniyola BE 87 9 3 EE a EE ti 5 n bunlar, çapulcu ğa ğiişm Bunun için de uzun yollardan geç ” sani yu, düşüncesini he “ nüz İtğmiye açmamıştı. Herkes düşüncesini söyledi, Fakat hiç kimse Napoli kralı Fer - dinandı tepelemek için kestirme bir yol bulamıyordu. Denizden gitmeyi a-| rildi getirmiyorlardı, çünkü o sr rada Türk 'doi ik veya derya gre göre hem'az, hem de usta Padişah ebelat dinledi ve başını acı acı salladı. Şimdi söz sirası Gedik Ahmet Paşaya gelmişti. Halbuki o susuyor ve'düşünmekte devam ediyor. Padişah dayanamadı ve sordu: — Sen ne dersin Gedik Ahmet?.. Ahmet iki elini de parmak - larını açık olduğu halde göğsüne koy- — kiler kalktı, baş eğdi ve gür bir dı: il akınlar yaparak dol ık yollarda neden vakit 2 Dae Hıristiyanlığı o kalbinden yurmalı!. anne kadar bi olursa olsun, meki zerine sline Hem de bu yürü: yakm yo Mete öpisağ u yol denizden geçer hım. Bu- ilik Verde ba - ir, ermediği şu mi bu iş için en elverişli zaman Gedik zip o kadar kandı » rıcı bir dille söylüyordu ki. Önceden böyle > düşünceyi ha : yallerine bile sığdıramıyan diğer ve - yiye bile onu can kulağile dinliyor- Ahmet birçok söyledi. âliletişler kendi dü rı olanların . ileri her a itiraz imkânlarını kesip a- “Sözünü bitirdikten çerken yol e olarak Kr ge rek olan Düka a! ollamamış. Napoli Eralı Ferdinand Ea DA afından haber KA e Na - poli kralı kl uzanan ui N f ye bu işi de mümkün olan hızla yap” malıdır. man Pa Diyerek sözünü bi Padişah onun ii ladı ğındanberi zaten gülümsiyordu. Bir. erdi: aşa, Gedik Ahmet!... ak na ben söylemişim kadar eni Bu işi de ancak sen leri Venediklilerle hemen barış Mel ferman ediyorum. Sen de hemen e ir başla! Ba harda Kefalon; Zanta adaları pençemize girmelidir. Adriyatik de . nizini aşmak için İtalya kıyılarına atlıyacağı yim seni... Sadrazam Kulum her di - leniz aşırı yi ve gerek olan şeyleri yapsi oplantı dağıldı. Birincikânunun yi: mi # e. eno lerle barış pr eta medikliler, savaşm başlan, Şii eri aldıkları Türk eN sirlerini ve meşhur İşkodra kal teslim bileni Bundan başka 7 ıda hemen veriyfi lik elçisi barış konuş mal a aile İl ikdi etmiş, Bur. fsi rin Venedik kelerini vurduklarını tetim gel Eİ ve öl söylemişti “ f ve Hi mileriyle ülke ve Karakartal da yetişmişti. herhalde denizin dibini boylıyacaktı, Fakat talih yardım , etmif da Kara kc seviyordu. Onu diğer esirlerle birlikte f zara aa sırada razı olm mıştı. — Onu bırakmız.. Götürmiyelir” Demişti. — Niçin? — Götürüp satmazsak daha iyi gi Burak vpbalenmişti Sanki deli kanlmın vi Iduğu gibi o muştu. Leven! ilerden bazıları da nun gibi idiler. Hattâ: Arkası var) var ALMANYADA TEVKİF EDİLEN! BİR TÜRKÜN en r-cv8 Bezi: Bölem: 14 Yazan: Mehmet Naci Komiser: “Naci pılıyı pırtıyı topla buradan kaybol... ” dedi Wa sabahın saat dokuz: tirdiler. Ka biribirimize anlatti b likler vardı, Dördüncü Tevkifim : Bu dördü! Mz ve son tevkifim pek r çok yeni - misere tesadüf e' ahvali etrafiyle en Kafası ikEZİ ğa başladı ve düşün edi Bari senin 1 yerinde. ok g > £ sam ye rw de bir sene orada mimlemi lari Buradaki kol miloine İN etti, mü- bd arar zer el yenin iş hale Seni burada el hanen gırtlak gırtlağa girerler. Sözümü dinle de va an bu se e kaybol, harice git, oradan is ii bütün bildiklere mektup y nyadan giti rensin. Ben senin piri kardı vw an dinle, Ben senin ikin edeceğim. Bana gelecek paPEL, telden wi Yakin ne yapmak rsuvafıktır! dedi. Bu adama telefon etmek için bana vakit eni ak ie gün geçer geçmez gen bahın ai sında kapı - ve pi imi Karım ii bir he- canla yatağından Sinladı, Ben de gene bir polis memuru beniml: Lİ istediğini söyliyordu. anım ne demek old — Buyurun, dedim- Kahvaltr ede- lim de gideriz. — Siz yanlış olarak tahliye edil - mişsiniz, dedi. Daha bazı muameleler Yep mış. o Onunçin sizi almağa geldim K peki, Dedim. Ben artık bu hale alıştım. Rahat rahat Per e eki endil .koydum, ka: Vi geri m il . dım. Doğr oğruya karak uğramaksızın gene ut Alexandre meydanındaki polis müdüriyeti tey kifhanesine geldik. Moabit tevkifha sine otomo! son ikide gideceğinden bu vakte ka k lâzım Beni otuz altı bir yere tebdil Fakat büyük bir yeklâmla ayi — bu sayfiyede çocuklara içinden yağı çıkarılmış su gibi süt Pe sep asi, İnce bir dilim ekmekle biraz da re Bu adam bu hal dömesiğ Şikâyetler etmiş. Bir gün sabri kaçmış, böyle e şim e bir dilim ekmeği bu ibi olan bir mua! kesime a at mış, trene binerek Berline avdet et* miş, burada milletin yavrularını na- sıl beslediklerini öteye beriye sö ammül e - yle” miş. Bunun üzerine bunu tevkif et - mişler, bura; r. Tabii doğru mu, değil mi mn e kat bu adamın elinde nasy. yalist fırkasımca tasdikli ei mİ hekim olarak tayin Me ve çocuklara refakat etmi ika vardı. sy er mevkufların cürümleri pek şeylerdi ve bunların içinde ge: spear ecnebiler'de vâr. ed, nenin otomobi - line girdik. On iki mevkuf idik. Bize Ni iğ bir yi memürü bura- dan ş yüz, altı yüz mevkuf sevkodldiğisi teessüflerl: 2 Bu mevkuflar içinde harbi umu * mide birinci de ceğini bilmiş olsaydı, her hal Yünler ce sene daha ederdi!,, bundan de kendisini iş, bu si kalamışlar o da inat diklerini tekrar ii, gir imza etmi — Hii iğanbri ile beraber harbettim. Kendisine hürmet muhabbetim var. O asker adamdı, * sil idi. Bunlar ne nlık £İ terdiler? Diyordu. gi Saat dörde doğru Moabite sl “Câniler içinde kaldı Naci; Tahlisine yok mu bir duacı?» Ümit ve temenni ederim ki, bü zıyı benden görmez. Her ne kadar ara sır& ko li nemiz ve büyük miz olduğu ve tahliyemden de tekerrü mü ei ediyor, hem de izinde alıko: du, | (Arkas si 1 a ği

Bu sayıdan diğer sayfalar: