AN > R. 2 MİŞ “bir boru içerisinden ötekinin Yapışık Kardeşler ENG ve ÇANG — — SAG ve SOL | HNM ölem : 2 TMM Yazan: Rudolf Van Wehrt Ut Palyaçoya Tokat! Seyircilerin sabrı tükenmişti. Hep bir ia bb ağızdan bağırdılar: “ikizl Dünkü kısmın özü: Amerikı miştir. Çadır, dört bi mış, yirmi bin kişi ağ ii mıştır. Ahali, gür. pa ediyor. Miralay Mei ye ikide ettiği kırk tane atlı po- is, inzibatı temin ediyor. Bu is âmiri, ilân edilen şeyin doğruluğuna inanmıyor. Ahali- ye çıkıyor ve sirk ddriıcei riyor. rağ Sirkin içerisinde, daire şeklin. ağı E inbaleriiiii biribirine yl şan kokusu, nı nefes darlığına uğrattı. Manej- de iki palyaço, taklak mi Bu bir çi odan biri, nin başına su boşaltıyor, e N yas: Tüklarla şişirilmiş sittma doğru u zun oklar rileyordu. Seyircilerin, bu soytarılığı ye: yaçoların umduklarından daha eğlenceli PP eş şüphe yok. tu, Onları seyredenlerin sabırsız İandikl li ar ve kı- mıldanışlarından belli oluyordu. Miralay Murfi, çadıra giriş yeri- nin tam karşısındaki sirk oyuncu- larının soyunmalarına mahsus yere, manejin çevresinde" ki dar yollardan geçip de nasıl gi debileceğini bir türlü kestiremi di. Bunu kestiremeyince, mak için ter döken hiç aldırış etmeden, manejde yü- rüyüp gardro doğru ilerledi.|. Kalabalık, onu görür görmez, çıl bir ağızdan şöyle sesleniyorlardı — İkizleri getir, Murfi! Haydi çabuk! Biz, bi € onları başına bıraktı. Hemen çekilin git- ti. Miralay, nihayet oyuncuların mında kırmızı fraklı bir seyis, su biran için kumanda.) Y a| Dediğim gibi işte, emek! e ani ü “ikizleri getir! ,, tr asık a halde, duruyor, ciga- ra tüttürüyordu. Miralay, şiddetli bir el hare- ketile onun ağzından cıgarayı ye re düşürüp, bağıra bağıra çıkıştı: ada cigara içilmez! Olan biten kli arasında bir de fe- lâket mi kaydedeceğiz?. Yangın- nl... Şimi ö erd e atan gülünç adam ne- n bir tavırla dişlerini gr ağınm u- yandaki bir kapıyı gösterdi. Mür- fi, bir sıçrayışta o kapın tokma- i makamlara başvu: karar verdiklerini öğrendik, Kadın ve makyaj Moda ve tuvalet düşman- ı $ — KURUN“ 14 AĞUSOT 1935 © üLKkEmMizDEğ ları bir sosyete kuruy Üniversitede ve kollejde oku- ko- Mis İngiliz tuvaletini inceliyor. lâkadar rmağâ Ortaya atılan bu mesele etra- m bir disile gö- kaç bayan ken m m şunları söy- yüksek roğan çizmeli, sapsarı Teen pantalonlu, masmavi fraklı bir ,Ba ayan Leylâ: delikanlı! Ma allık gibi makiyaj- — Siz kimsiniz?. Bu nhus ii kadınları güzeli ili b bağırmasına bike al ğe e rinden kalkıp, si sakin bir ta. vırla şu cevabı verdi: demek istediğinizi anlı- yamıyorum. Ben, Ene ve Çangın hususi sekreteriyim — Eng, kim? ğe, kim Bu Saral karşı, eme de şunu sordu: — Ya siz?. Siz kimsiniz acaba? Murfi, köpürdü: — Bana burada“ Şerif,, derler. dı Ben bu yerlerin en üstün polis & miriyim, delikanlı!'benim adım, Murfidir. Bunları bilmediğine gö re, sen e ER galiba?. Öyle mi? eri ri üstüne konan bir tozu parmak: yır, Mister Murfi, ben bu ki değilim. Ben, lmraleyım! Bilmem, Londranın yeryüzünün neresinde olduğunu bilir misiniz! > Bunları anlattıktan sonra, a şu Eng ve Çang bahsine lerden sağ ve Çang, öl. saya dir. Bu hususta daha fazla şeyler. den bahsederek, bilginizi arttıra yım mı?. Eng kelimesi Siyam li- sanında sağ ve Çang kelimesi sol mânasına gelir. Siz hiç Siyamda bulundunuz mu? Hayır mı? Ne ye zık! Fakat ben orada bulundum Eng sağve a Ş Çang sol, ki bunlar pek mânalı isimler! Miralay Murfi, bu sözleri din. lerken, âdeta soluğunu tutarak. kısa bir müddet için kendisini zap varla- tetmişti. Ansızın gene ateş pi:s- “| kürdü: — Delikanlı! Ben bu mıntaka- nın pa EİN Saçma sapan çef lâflarını Bun dan başla, size başka bir şey ih- tar etmekten de kendimi alamıvo" u memlekette benimle ko- nuşulurken, tevazu ile ve nezaket le konuşulur. Benimle böyle ko- nuşmak gerektir! (Arkası var) m işi tertip eden adam siz misiniz sö oksa? çi a arının ucuyla Si) man .| lerek, “a söyledi: ni Ez bettirmekte Ben şimdi tam otuz iki ,yaşın- Fakat i inanmız ki şim n e değilim. Çünkü Iı genç göste; termekten ziyade İk oualaştiE dır. Ba ayan nzMlamliiiği. “— Bundan başka'moda ipti- lâsmın da aliğhindeyini: filân Ni ir a; mo u yor diye yenisini yaptırmak bi kavgalarına sebebiye miyet kuru- lursa derhal iliak öödreğim. Ee Öğr etmen! nM: yan Bilhassa öğretmenlerin i- çinde. dalakta allık boyaları kul- hale hemen hemen her gün tesadüf ediyorum. Bu hiç bir za- kya ile uygun eli 5 İp Bayan — EE erkekler makyaja fev- iy kızıyorlar; tuvalet düş- manı kesiliyorlar. n kendi hesabıma yaşlı kt S dınlarm bir dereceye kadar mal ları yi larma göre, makyaj derecelerine ld ayırmalıdır!,, mz a a Ra j1 Gelenler, gidenler | BAYDONDÜ FERNANDES kei üzere ari mize sal iştir. İTALYANIN SOFYA ELÇİSİ useppe Sayupo dün şeh- nsolosi dün şehrimize dönmüştür. Tunayailk vapur dün gitti ai Köstenceye kalir Ba seferi Budapeşte ye yap mıştır, Vapur, Tunada bir çok is- İ kelelere uğrayacaktır. Sovyet uçuş uzmanı | Anohim'in 1600 lira değerindeki paraşüt denize battı, denemeleri bulunamadı Tayyareci Anohim denizden İzmir, be aytarımızdan) — Türk kuşu için Ankaraya getiril. miş olan Rus m ütehassısı Anohim ile arkadaşmın İzmire geldiği, burada açılacak şube ve şubeye lâzrm olan uçuş alanı için alan aramağa başladıkları, mütehas- sıslarn daha bir kaç de kalı a apmış, aa ger 2 metre sonra ilk paraşütü ve biraz son- terdiği ilgi ve sevgiden son dere ce mütehassis olmuş, bu uçuşu es o nasmda yüksekten indr oraları tetkik edeceğini söylemiştir. İ Mü la 33 üncü | defa paraşüt derleme yapmış ols duğunu da ilâve etmiştir. Çorum gençlerinin Çocuk Esirgeme Kurumu için verdikleri temsil | | Çorum, (Özel - aytarımızdan) — Halkerinin değerli. çocukları ötey gi r, bize anısı u- ek iz Dre kalacak bir zevk ve ders gecesi daha yaşat- tılar. Gözümüze, gönlümüze gu- rurlu bir ışık ve ferahirk Ke Ben, Çorumun böyle, renk, ko- ku, anlam ve ışık içinde buğulan- dığını, sert ve hırçın bir devrim yeli estiğini gördükçe, MN daha yakı n olmanın onurunu p e seze s€ze blidelar ie ba te bir ödev ki, Çorüm çocukları, komşu il çocuklarına örnek olacak bir grg eğ öncülük ederek, biz. sevgiyi, bahtiyarlığı yes e veri- yorlar, Gerçi, çocuk esirgeme kurumu- nun faydasına verilen temsilde, tuluat tiyatrolarının göbek kıvı- ran yosmalarına avuç avuç va tehlikesine üye yazarlar kusile) görünmez olmuştular. Bu- nunla beraber bütün, yokluklar içinde ee yerinde insanlar, yarm için güvendiğimiz gençlik çi esime sıcaklandır - mış ve ali Erkinlik marşi si, e bir saygı ile “dinleniyord * | Gündüzün (Ikizler) i, lake konuş ve ışık tertibinin noksanl:- ğına, perdelerin vakıtsız kapanı- şına rağmen güzel sonuçlanmıştı. Sarı zeybek raksı, uzun ve tekrar tekrar alkışlanıyor, adi müzik parçası eşsiz başarı i- e ruhumuza akıyor! du, perdelik medi de Bayan Nane ia Atıf, e kini çok alkışlandı ER 1 ve ç İkizler piyesinin MA Ba yan Emine bize büyük umutlar. verdi. İçli sesinin titreyişinde ülkü lü bir varlık vardı . Gecenin ilerilemiş ( saatinde Çorumun an! sokakları karışan seyircilerin Diye kesik kesik söylen un devrimci değerini | daha candan md Cevdet Baykal Şebinkarahisarda yeni amıştır. nde başlanmış Bu “Tet pebaşı (Belediye Tiyatrosu: Per « mi MU Lİ HN nü akşam saat | 21 de (DELİ DO” LU) 3 perde ope ret, < Ek > rem Reşit, beste * liyen Somal Reşit. cumartesi (Deli Dolu) uzun !nun mi üncü cü defaki sürprizleri. iğ