5 Ağustos 1935 Tarihli Kurun Gazetesi Sayfa 4

EE a ATATÜRK “Kendisini inanla a takip eden bir ulusun başında bulunan Atatürk, hakikaten Türklerin babasıdır Fransızca Entransijan gaze tesi eği hakkındaki yazılar in gelen pal getirdiği yazıyı da veri Çankaya'da, elçiler, bakanlık- lar mahallelerinin bulunduğu en ayakla çıktım. Buradan, solda, Anadolu bazkır- larının bir parçası; sağda, ufukta karlarla örtülü İdris dağı görünü: yordu. Biricik bir durum, ideal bir görey (manzara) noktası, yet) edir Cumur başkanı gece leri sabaha kadar çalışır. Eğer misafirleri varsa onlarla münaka- şündüğü yeni bir proje, bir Aİ lâp işi, herhangi bir tedbir hemen yerine getirilir, izde bütün Avrupa için söke olmus-olan Valmi zi harbi sl Birinci teşrin Sakarya harbinde ordunun genel Komutanı (umu: 'azartesi SALI KURUN'un Romanı 63 mükemmel her şey gibi aşklar nı) iken basit bir as ker öifürümei ile bir köylü ku lübesi içinde, bir asetilen lâmba- sının mavimsi ışıkları altında ha- ritayı gözden geçiriyordu. Bütün büyük kararlarını orada gecele- yin vermiş ve karar ertesi sa h, 0 yeri ağarırken tathik e Dgr İğ > Galibi İngilizlerin en mü: kemmel askerlerile, sonra Kiçne- rin arkas ile rise 1916 da Arıburnunun ve Anafart Seziteli ve tile kurtarır cısı olmuştur. Seneler geçti. Bozkırların u cunda, Kaldiniki kıyısında başr na değer biçilen bir ihtilâlci iler liyordu. Haliç çevresinde ona kin bağlanıyor; O faka nadoluda takdir ile, takip ediliyor; yalnız her yerde kendisinden korkulu" yordu. ımad apacağını yaptı. Bütün dünya için, destları ve düşmanları için o, Ankaranın Bozkurdu clmuştu Asyada: ları att:; ra İngilizleri, Fransızları, Taa ları onu kendilerile müsavi gör meğe mecbur etti. 1934 son Kânununda Kamu tay kendisine Atatürk, Türklerin babası adını verdi. Kendisini i manla takip eden bir ulusu idare alarım) 5 Takvim)|: : 2 s (6 Ağustos ği G. Evvet (6 C.Evvel Gün doğuşu Şol Gün batısı 19.27 19,20 | Sabah namaz. 419 4.14 Öğle namazı 1290 1240 İkindi namazı 16.14 16.13 Akşam namaz: 19.42 1921 AE namazi 21.09 21,07 Im a01 302 Yıl geçen Vi 215 216 Yılın kalan güni ıs 10 — m rin | RADpYyo | Li — 18,80: Yüzme dersleri, Azade "Tarcan ; Fransızca ders. 19,10: Plâk neşriyatı. İm Estegaço orkestrası, Romen musikisi. 20,20: Son haberler, Bor - salar. 20,30: Bedriye Tüzün, tü: e serler, radyo caz ve tango orkestralar. 21, 3i aile yinirvafuaız ne esli sazla ERLİ Spor ve gençlerin za manı, Seli gar 10,35: Konuşma, 20,05: Hamburı 20,45: “Günün Deep 21,05: Haberleri si 151 Eğlenceli konser. 22, 05: Koriser Vagnerin eserleri. 23,35: e on r. DAS — 1740: Gençliğin zam, 05: Konferans, ii ii Cazband yes 'erans. : Gramofon. 21, sö: ner e pi ça iyanı a) e EY ei mi ği 20: BÜKREŞ — hz Konser, 20,05: ve şan. 22,10: Mani yl Here 22,55: Gece kon: 1 dillerde haberler, Jantin orkestraar, 24,21 t şarkıları. 24,40: Cazband takımı 24,50: Havaiyen gi tareler. 1,05: Radyo fı 135: Süel marşi Yeni montaj ustaları Kayseri yünlü mensucat fabri- ışmak “üzere Sovy: Rusyadan 3 kadın ve 6 erkek montaj ustası gelmiştir. Ustalar eden Atatürk hakikaten Türkle- lerdir. rin babasıdır. bugün Kayseriye hareket edecek- makta ii Kayseri Her yıl 30 milyon metre beyaz ve renkli dokuma verecektir İzyesiğezim, 5713 numaralı sa- yısmdan eli olan birle e dokuma fabrikası (hakki See gazeteleri Ee 1 keler yazmaktadırlar. “Türkiyenin en wi dağları- Türkiye ile Sovyetler Birliği arasında dostl Zun ve iş birliğinin bir belgesidir. Bu fabrika Sovyet tekniğinin plân ve makinelerile kurulmaktadır. Türkiyede iplik ve dokum: lüstrisi ile meşgul 351 dalar. ve fabrika vardı. Bunlarm ge- ii yetirimi Türkiyenin umumi ih- tiyacınm ancak yüzde 15 ini ver- mektedir. Yalnız beş fabrika be- yaz pamuklu yaparlar ve bunların da yıllık (o verimi 15 milyon met- reyi ik Halbuki ülkenin ihtiyacı 150 milyon metredir. Bu suretle ei cumuriyeti s3 yıl 135 milyo: ie alba almak Dedin an g v5 Kayseri fabrikası bazı kardeşlerine ait olacak, bir de İn! giliz tayyareciliğine ait olan bir takım hayır müesseselerine veri” I ir. fabrikası cins emi mak dokumaları e. - den Türkiyeyi kurtaracaktır. Hitlerin eski muavini Atina, 4 (A.A) sında yakalan: — Eğine ada» an Buham, Otto St- rasser'in Yunanistanda olduğunu fakat bulunduğu yerin neresi ol duğunu bilmediğini söylemiştir. Pasaportsuz ve gizli olarak Yur nanistana giren Buham hudut dr şına atılacaktır. fabrika Sümer Banka bağlı e caktır. Ve banka bu fabrikayı 15 ay içinde adeta çöle benzer bi rkiyenin en yük yaratıcı teknik merkezle - rinden biri olmak üzeredir erinin yü: şü Türk mimar ve işçilerinin bü- yük bir başarısıdır. Kayseri dokuma fabrikası üç kısım olacaktır: İplik, dokuma ve boyama... Fabrika her yıl 30 milyon met- re beyaz ve renkli dokuma vere- cektir. İplik şubesinde 33.009 iğ ve dokuma şubesinde 1000 tik tezgâh vardır. Türk hükömeti. nin iş plânma göre, fabrika yıl- da 306 gün ve her gün iki nöbet “ çalışacaktır, Fabrikada yal z Türk pamuğu kullanılacaktır. Fabrika 7 santralı, ri lovat kuvvetinde e DE ile çalışaca! .çadan Türl ve genç işçiler için güzel bir oku- la açılmaktadır. Burada Türkiye dokuma fabrikaları için teknikçi ve makinist gibi elemanlar hazır- lanacaktır. Fabrikanın teknik üstünlüğü ve işçiler için temizlik ve istirahat vasıtaları çok dikkati çekmekte- ir. K > 50 Sovyet fab- rikası e yi Uzman ve kadro mesel in halli için de keiki birliği si çalışmış ve 70 Türk ustabaşısı ve 5 Tü hendisi Moskova dokuma mekte- binde yetiştirilmişlerdir. unların YE kolaylaş- tırmak için bir kitaplar rus- irk mü- türkçeye zl Bu k okurları Meskova, Lenin- grat ve İvanovd brikalarında ayrıca senelerce çalıştırılmışlar - dır. et uzmanları ve mühendis- leri ile İĞ kiserid eki Türk mühen- dis ve ir beraber çalış- ması dev ekte ve bu suret- le ga orada Türklerden yeni yeni k teknikçileri yetişmektedir. Bu fabrika 25 hazirandanberi ktır, Fabrikanm yanında aralı işe başlamış sayılmaktadır. da gizliliklere bürünüyor, “değil Gi Binnaz, air ia göğüs geçire- u e-| rek cevap vi — di şey ap açık ol- sa ne di vali Şiirde bir sır, ir Ml emmi konuş e farkı olurdu? dok- cazibesine tu- ği ele mü? Siz de mn sihirli ul n bir kuvvet vardır; fakat bu kuvvetini yalnız bir kişide göste- riyor. Binnaz, hemşirenin gözleri içine baktı. Bu bakışta meraklı ir soru vardı. Makbule gülüm- siyerek devam yalnız bir kişinin yüre- ğini in a. yakaca! atı riyor. Bu ateşin yaptığı, bir ri yangın değil, yeni doğacak par- lak ve mesut bir günün şafakla- rıdır. — illa imiş bu? olacak, ona temiz bir eyi ,25:İ ruhun ya ettiği bir peri! Gök lere giderken, onun alımı (cazi- besi) ile geriye dönen... Binnaz cevap vermedi. Hemşi- re bir iki saniyelik süküttan son- ra dedi ki: — Şo herkes ei fa- — Beni mi? Ben kimim ki kıskanacaklar? Kimsesiz bir kız! D. r bana er iltifat re e maili sebebini bilm değilsiniz. Gala bir dök - - torun kızıyım da ondan! Bunu kendisi kaç defa söyledi. Hemşire Binnaz; ellerini, el- leri de alarak: dedi, sizi kimsenin ei Yok! Burada gördüğü- nüz hareket, sizin için azdır bile. O sözü söylemekten o maksadım, kıskanılmaya lâyik olduğunuzu anlatmaktı. Ben, saadetinizle il- gili olduğum için her halinizi in- ceden inceye gözden geçiriyo- uzdaki son değişik- likleri takdis ederim. o Seviniz, sıhhatinizin en mükemmel budur. Hayatınızı, onu nın ellerine veriniz ki rum. Ruhun: kurtara- sıhhat ve saadetiniz o ellerin (içindedir. bir kız tarafından sevilmeğe lâ- yıktır. MN gücenmiş gibi (o bağır- — Hemşire!... Makbule kızı kucakladı. etmeyiniz, bunu ben- rum; onun kalbini de Masum sevginize karşı onun da ilgisiz olmadığını görüyorum. İki sevdiğim ruhun birbirlerine yak- laşması beni de bahtiyar edi- yor. Hemşire ıslanan gözlerini men- dilile kuruladı. Seviniz, Binnaz, sıhhatinizin en HACI YAŞAR AGA HASTANESİ Yazan; A. Ismet Ulukut ilâcı budur YUZ KURUŞA BİR BİNNAZ memur Hüsnü, doktoru! kımı dükkân, bir kısmı ev, bir iki tanesi de arsa idi. hej epsi" ahipleri vardı. Tapudaki Fakat nl Şefik kı: yi tr. Hüsnü, doktora telefonla heee Doktor dedi ki: — O halde bu Binnazı arayıp bulmalıdır. burun Bu şekilde! al İu, büyük ağızlı idi. e ri bulmak pek te kolay | Bir gün bi kiç müdürü kendisi". enİZ-İ. nicağırdr: — Size önemli bir havadisint var: Binnazın rini komis yoncu Cevat yok mu — E, ne olmuş — Bir olmamış; azm! hastaneden çıktığını E etltecde | merak etmiş; bizim ürüne mektup yazmış; e istiyor. İşte mektup! Hüsnü bunu okudu; sevinçle haykırdı: © — Oh, ne iyi, ne iyi! — Bunun nesi iyi? — Budala herif, dü zağı kendi hazırladı. musunuz adresini? — Görüyorum, bundan ne çr ar? — Ne mi çıkar? Arayıp ta bu lamadığımız Binnaz çıkar. Nasıl? o 5 — Ben şimdi hafiye kadınla” rımızdan birinin yazısile ona bif mektup göndereceğim. Cevabı gelince de Binnazı enseliyece- — Peki, ya şube müdürü ne cevap verecek? — Ya, gördünüz mü doktorun yaptığını? Cevadın bu işle uğ tığı bilmiş te gazeteye, Binna- zın cesedinin bulunduğu havadi» sini vermiş, — Tabii doktora Haci Yaşar Ağa bildirmiş olacak. — Ne diyeceğimi şaşırdım. BU lam, burada mı, Bulgaristand8 mi, idi her yerde hazır ve ni” zır mı? Ah şunu bir ele geçirebil” sem! ğ oktora bile görüştüre” ceğini vadetti ya — Bakalım! al müdürü de ayni şeyi yazsın. (Arkası var)