2 Ağustos 1935 Tarihli Kurun Gazetesi Sayfa 6

2 Ağustos 1935 tarihli Kurun Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

yılarımızdadır.) A efendimizin hayatları - na suikast için tertibat yapan bir amın bu cinayetini kendi ağzı ile itira itiraf etmesi mümkün olabilir 1? Bereket versin SE senin kötü niyetin gizli kâlm rtık mey- dana çıktı. Allah se senin şerrinden efendimizi takladı. Fezahatin ve ve m — e Bunu bilen deve; ine karşı her hangi bir kökü. > meyledebileceğine inanamaz: © nun ai eri sözlerini dinledik kalbinde de bir Şüphe ayan ig kendine: — Ayı haksız olsa bu kadar ce: al nünde let ken dini ekle Si oldu. Bu ka: küstahça bir iftira hücumu- “na uğradıktan sohraoda artık dilini biraz değiştirmek lüzumunu - anladı. Ayıya karşı imama dedi i e B-hey insafsız, behey irfan- 8IZ... ma in kadar seni kardeş diye telâkki etmiştim. Senin kal- dü senin küstahlıklarına, iftiralara csvap vermekten âciz © Ben bu dal efendimizin huzurunda hep senin ayıplarını örtmek, fesatlarını sön- © dürmek gayreti ile üğ en ise benim ga; ek kolaydır. rm isbati zordur. Sen “ eğer muktedir isen efendimizin (Baş tarafı 26, 27, 28 29, 30, in A benim aleyhimde m Kadıköyü'nün Romanı l ana arslan aleyhinde veni ter- sen isnatlarını isb Çünkü şahit gösteremezsin. Fakat n bu par iftira olduğuna yemin ederim. Yok eğer o sözler aramızda le başka birisi ya- ii var a Ağ getir, e- ; feni in huzurunda şahadet et- sin, dn "öylesi in. Evet, seninle aramızda bu türlü ll oldu. Fakat il bahseden en değil, sen kendin idin. Sonra bu sözleri bir daha tekrar et: mek için bana yemin ettirdin. en senin söylediklerini burada cinayetin aa isnat- ları, devenin ise o isnatlara karşı gösterdiği mukabele işi bütün Fiğ e Haklı ile haksı- mkânsız hale gelmiş ğin Çünkü birinin söylediği tama- men öbürünün zıttı idi, Hiç biri- nin elinde de kendi sözünün hak- Ir olduğuu isbata yarar bir delil yoktu, Bunun için arslan hakika- ten müşkül bir vaziyete düşmüş- tü. n zaman ne yapmak Jâzinı geleceğini düşündü, Nihayet hem ayıyı, hem de deveyi ei a karar verdi. Adamlarma ne 8 Ng — Bunların ikisini de almız Bir mi koyunuz.., ahir ke sk i ida anın muhafızı oarslanm adamlarından bir tilki idi. Ayı i- İe deve zindana atıldığı gün bu tilkinin yanma bir fare geldi: ile devenin ne gibi suçları vardır ki böyle ikisi bir- den zindana atıldılar?,, Diye sordu. Bu suali söran ev: velce ayı ile deve aralarında ko- muşurlarken sözlerini delikten din n r anlattı. Her ikiside şimdi Arslanm emri ile mahpustur, bun- lardan hangisinin sözü doğru ol- duğu anlaşılmcaya kadar her iki - EK BUYUK DENİZ m si Kadircan Kaflı Yanındaki zabite mırıldandı:' “- Birisi tutuldu, diğeride vurularak denize düştü..,, çek ölem. 26 Yanındaki zabit mırıldandı: ; — Birisi tutuldu, diğeri de vurula» rak denize düştü. iie kalçasındaki o m dırdı. 'maklarını büzdü. Sağ vw: sol a ile alnına ve e 8 6: £ b ei haç çıkardı. t eğdi. yn olanlar da, böyle yap! mir dakika için hiç bir ses çıkmadı. Armenyo: eşsiz iki yiğittiler. Allah, tutulana kartala, ölene de ins bi versin !».. Kh ll onlar gibi o) larını dileri edi. Sonra geriye ri alda ir yakaya inmeğe| başi ei körfezine Er Armenyo, gemilerine saf yaptırır, ri gemisini vi ateş ortasında bi- manevra yapardı. “er Kara Kartal bu şekilde onun sonra Keşişlemeden eseceği anlaşı - liyordu. Amiral Armenyo boğazm dışında” ki iki gemiye, koya gine için ha- ber önder di. O zami adar orta- lık ii epeyce GŞE lak m biraz İlerisindeki Preve - ze kalesinin önünden, filosile birlikte, süzüle e e ve pervasızca, - mey: okuyar: de onun için ne büyük bla olacaktı!, Ta çük çapta bir fırtma MM b ki Venedik gemisi b ibi len, daracık boğ: Li vi teye sağa ee olan yemis ve üçları. su, rare olan kayalara çarpi e iri ük çekmi mişlerdi. Üstelik Hİ ya de bir türlü lamıyor ıştırılması, yelken o lame Sa 7 Amiral Armenyo o zinciri kırarak pale denizde bırakmayı da istemi - ordu. Zaten artık hiç bir korku yok- u ki. Artık bütün bu (boğazlarda, ini ve açıklarda, kollarını sal- laya sallaya, istediği gibi dolaşabi - lirdi. Bu hal hemen hemen kuşluk vakti- ne kadar sür ez bir türlü KN DİE” b hazir 0 diğer leri gitmek için üç gel im eee Slm kaptırarak lara e eş için durma * yelken kallaMiyatlAğ . Eölem: 73 : Bu hanım diğerlerine nisbetle Necdette hayli iy yaptı. Çök zarif çok müstesna dındı. Tatlı bir - sükdtiliği vardı 1 Daha ziyade bakışla» le, jestlerile kendini anlatıyordu. Yazan: Safiye Erol — Ben sana lâyık di Necdet ark Şt büylik eiip onu ç0 olmalıy- dr. Bütün Prbenir onun v zgün ve kaj büzülüyor, e bul kadmları sanki bu itirafı ağla içih sözbirliği etmiştiler. imei e zamı SE bu kadar teva- eği hi si olla e tutarak iin en düşünü- yordu. Sonraları şüphelendi ve dedi)si ki mki bu hanim bana lâyık ol- madığını hissediyor, e e pe değildir. Sebep sormağa ne ha - et? nefsi emi bir kü - eöklük, benim hesabıma bir büyük - ta bir amiraldi. Hele Türklerin zağına »k korkusu ona —i7— 4 tedbirleri. miş umutturmuyordu. SAVAŞ VARI, Rüzgâr da gittikçe sertleşiyordu. Tol Dİ beri mba daha çok inat et ğine hiş bi karakol yoktu. al dışında gezinen iki kadırg e! Buna lüzüm görmemişti. Çünkü o-| umulduğundan daha geç gel imiglerdi. Filosunun e gemisine de: rası uzaktı. Alabildiğine görünüyor * Günkü > doğduk n biraz sonra, — Boğazdan çıkınız... Kefalonyaya.. du. Eğer Kara Kartal baskından kur- | Keşişle: sipan bisdenbire bin ge ver tulur ve oradan körfeze girmek İs «| doğudan esmi Jamış, . hizini da Üçe ii — yüz kulaç âra“ terse hiç olmazsa bir saat önce göze| arttırmıştı. ıkla ya eyl çarpardı. O zamana kadar da amiral O kadar ki, buna aşağı yukarı, kü- Amiral yi da A bir türlü | anla « diyorum. — sen deve ile ayı | mu Mi si de bu zindanda kalacaklardır. edi. i ' . fare tilkiye: — Ben yı ile devenin ser- güzeştlerine ni merak ettim ticede hangisi haklıdır diye bira- kılır, hangisi de burada kalır ise bana bildirmeni rica ederim,, de- z Bu söz tilkinin zihninde bir şüp he uyandırdı. Farenin böyle ge - lip te ayı ve deve işi kında | kendisinden izahat istemesi, son- ra da akibetlerini öğrenmek mi üşmesi sebepsiz ie dr. Kurnaz tilki işin bu inceliğini m gişesi o. iş enin İ- sil M sir a hisse- lük ila Doğrudur elbet, — Bir aşma eğ tırabın ie ayyen bir kemal mai € çıkardı — yerimi muhitinde İnziva ar . e alâkanın Sicak n eri o halde HigüNİeğ er Eğ hiç de arzu mke bir gaye değil - mertebesini almak ii uzaklaşmak, İnziva - ya kalan mak, ei vaz geçmek t bir insan bu gibi sey- lere | kumanda edemez. Diyemez e lâzım? Ben kâmil adam çini. Atar; Ra: bu - cakta kâlmış yarı akilli, yarı aptal herif olayım: ih güleyim, kâh ayım. Bana tabif acılı tatlılı lezzeti . vet, insan bu meselede irade- SE mağa mahkümdur. Çok basli adeta yabancı | arasında l İN Hatlardan “Rangisinin haklı, hangisinin haksız olduğuna kani bulunuyorsun. Onun için han- bu e muslihan, kati derecesini ia ölçmek istiyorsun, Eğer hakikaten Pi iş- te'senin bir BEN varsa ildiğini mia gibi gidip eri söylemi Zalimi mazlumdan, suçsuzu pi yardım male adalet icabı. ve bir vicdan borcu da değildir. e karşı sadakatin icabı da budur.,, CÂrkasi var) büyüklüğüne u yekünu nihayete vermişti: — Saadetin azzam arzusile inciri kesi. Bırak demiri!.. Gi haykırdı. Demir, denize bırakıldı, Amiral gemisi, filosunun son ka - gir gra ve kolaylıkla en ö- n çikarken en geride bu li e ayrıca faydalı ill, Kara Kartal bu sırada boğa: e ti li dimdik olacak, yelkenler sile lecekti- (Arkası var) me dim. Külâhımı havaya çılsm. bir ile ba- na ear ve bu böyledir, tâ me a kadar. (Arkası var)

Bu sayıdan diğer sayfalar: