—— 6 — KURUN 9 N'SAN 1935 Tarih tekerrürden mi ibarettir ? Almanların silâhlanması bazı Fransızları nasıl düşündürür; şu tarihi misallere bakın! Almanların silâhlanması üze - hasıl olan telâş cesi olduğunu, Almanların har - betmek fikrinde bulunmadıkları. ik etmenin. doğru olamıyacağmı söyliyorlar. Bünâ karşı ur ga” zetesinde Leon i bazı tarihi misalleri dikkate değer bir tarzda izâh ediyor, diyor ki: riste, sökaklarda gezenler bugünkü ağa gok Geli za- manlarda Madelen meydanında redingotlu bir mösyüye tesadüf e- diliyordu. Bu redingot mermerdendi. Bu mermer bir heykeldi. Bu heykel de Jül: Simon'undu. ül Simon imparatorluk zama- Ann ilerlemiş bir cümhuri; ik ak! bele etmek için hazırladığı askeri ıslahat ile mücadele ediyordu. Da- ha.o zamanlarda bile! Kuvvetli ve daimi bir ordu isti- yen Niele karşı Jül Simon bu ta - i yınlmbelsde bulunmuştu: “Ben b gi ii b tek değil. ki 23 Birincikânun 1867). Jül Fox erer getermek N — ten çekinmiyerek: “ — Siz Fran- sayı bir kışla haline sokmak mı is- tiyorsunuz?,, demişti . Tiger ilâve | ediyordu: e Prüsya ordusu o ka - — Baylar dar müthiş değildir.,, AÂyandan Nişel Şövalye şunu söyliyordu: — Tehdit edilmediğimizi söy - Ere korkmam. (Sonkânun İsi eşal Niyel'in Me redde: dildi ve 1870 muharebesi bu ko nuşmalara nihayet verdi. LR Fransız annediliyor mu ki, Cümhuriyeti bu dersten istifade d etmiş olsun? Hayır, çünkü 1913 te nazır Etiyen Alman tehditleri - ne cevap vermek için (o üç senelik talime dair bir kanun projesi tek - lif etti, Bunun üzerine ayni itiraz- lar yükseldi, Sosyalist Edvar Va - yan: yıllık askeri talim kanu- nu Fransa için bir cinayettir. Jan Jores — Fransayı bu kin ve'câni og kurtarmak gün geçtikçe daha müstacel bir mesele oluyor. (22 Mayıs 1913) G i adam — Alman milleti ve Almanya hükümeti sulh istiyor. Sosyalist Brizon — Bütün Al - manya sulh istiyor (o (8 Temmuz 1913). mis- Aristid Briyan — Ben Alman - arı tanırım. Onlar hiç bir vakit bizimle harbetmiyeceklerdir. (31 Temmuz 1914), oldu. eği aki mümkün olduğu kadar bütün Fransızlara öğrete - lim, > b şaşkın m pi ami çok kan dökmek ile ödedi Habeş bl iinin Uluslarbirliğinemektubu — Habeş hükümeti vaziyetin vahametini işaret ederek bu işin hakem vasıtasile halledilebileceğini söylüyor am —— Habeş hükümetinin Uluslar Bir liği Bel Bitipliğine sein mektupta yaa klicimi try: m defa Habe tinin madesine uygun düşmektedir. va İtalya ile ihtilâf, bu hükümetin yeni askeri seferberlikte bulun - ie Afrikaya bir çok kuvvetler ühimmikt arp malze- mesi sevketmesi, bu askerlere ku- manda etmek için büyük bir aske ti reis tayin eylemesi, Afrikaya Habeşistan hükümeti Me Samsunda E'ektrik ne zaman pace e Samsun, (Hususi) — Samsunda aki adan dert yan- mıyan yok gibidir. Saat kirası, rü. sumu hesap'edilince kilovat başı- na 30 kuruştan aşağı düşmüyor. | Arasıra tarıfenin değişeceğinden bahsedilir, kışa ucuzlıyacak, ya - za ucuzlıyacak diye sık srk yem borusu çalmır, fakat yine orta hal- li bir aile ayda üç lira vermekten ol - lâzım değil mi? Halbuki akan evler bir teneke üç aydan fazla idare ettikleri “halde on kilovat sarfeden evler bir te - neke gazın bedelini bir ayda ve-| riyor. Bu pahalılrktan usanan halk | nihayet vaziyeti içeri işleri Ba - kanlığına şikâyet etmiştir. Bakan- lığın, bu haklı müracaatı gözönün de tutarak, daha ucuz bir tarife tatbikini emredeceği o umuluyor. Evlerinin yüzde doksanında te - sisat bulunan Samsunun elektrik kazancı masrafını her zaman ko- layca kapatabilir. pe ve- ya biye komşu vi de on, on beş kuruşa idare Serie bele- diyenin varidatı azalacak endişe * sile bu yükü halka yüklemek doğ- ru değildir. ### “Habeş askeri tedbirlerine karsi, eme —.... — . — w Böyle dediler, fakat sonra hatp | d | detli mere ediyor. Bunu tevsik | etmek için A: abeş hüküm: na- | ziyetin eni ai dik - Alaşehirli Gakeler Uşakta nasıl karşılandılar ? Alaşehir Ken birliği Uşakta elen kulübünün diği çay toplantısı Uşak, (Hususi) — İlkbahar gel- di, Uşakta özlü ve canlı spor kar şılaşmaları başladı. Bayramda ya- pılan komşu şehir karşılaşmaları sporcularla dolu idi. Kardeş A şehirin değerli sporcuları iyi duy' gularla karşılandılar, Uşak genç - ler birliğinin konuğu oldular: Uşak alanında Uşak gençler bir- Stadyomumuz binlerce seyirci iel B iyiden iyiye ellerine aldılar. devrede de bi yapmak yolundaki tekitlerini şid- dis-Ababada bulunan İtalyan elçisine verdiği birçok res- mi notaları izah ediyor. Hattâ bir itaraf mıntaka tesisi için yaptı ğı müteaddit tekliflerin cevapsız kaldığını da hatırlatıyor. İşte bu- nun içindir ki Cenevrede Fransa ve İngiltere murahaslarının tavsi- ye ettikleri ei mıntakanm tesisi geçikmi İtalyaya veren n bir çok Mi yapılan teklifler niyeti den çok uzaktır. mili 19 Sönliğ nun 1935 de Cenevrede yapılan anlaşmanm sözlerine ve fikirleri - ne tamamile uygun olarak dostluk ve itidal TİE delilleridir. eğin” kati celbediyor ve bu işe ancak ha' kem vasıtasile nihayet verilebile - ceğini söylüyor. ar çok alâka ve sevgi top- laması çalışma heves ve arzusu nun çoğalmasını doğurmaktadır. Maç başlamadan evvel iki kar- deş takım kaldı; verdi. U - şak gençler birliğinin Turan idman yurdu ve e he - yeti başkanı bay Yusuf Aysal sa bir söylevle Alaşehirli m lerimize sundu. Konuklarımız da buna Papalık lar. Konuklarımız bir kadro ile gelmişlerdi. İlk dakika - ların bıraktığı duygular her iki ta- rafın güçlerinin denk olduğu yo - İunda idi. Oyun bu şekilde biraz devam etti, Uşağın akınları sık * laşıyor, oyun tarzlarında bir açıl- ma göze çarpıyordu; birinci dev - reyi Uşaklılar O—3 kazandılar. Konuklarımız ikinci (devrede daha enerjik ve daha düzgüf oy- nadılar. Yapılan aknılar hep bo - şuna gidiyordu. Uşaklılar bu dev- renin sonlarına doğru hâkimiyeti Ziyafette spotcular, yi. hazır bulundular. Karşılıklı” ginin iyi duygunun örneğini © defa daha gördük. — ————— Çift sürerken altın © bulmuş! gi Tarsusta Nemir oğlu köyü çift sürülürken bir çömlek su altın bulunmuştur. Bu rın üzerlerinde iskemlede nüz tesbit edilmemiştir. Muğla ek pl Muğla, alda i meclisi şehrin yeni plânını t > için 5 kişilik bir nm ay! mıştır. Komisyon çalışmağa bi lamıştır. #“İRUN'un edebi tefrikası: 22 Kaptanı da onun aleyhine kiş - kırtmak öl Fakaş o mü yi barek ka e Cahid m iliklerini yumşatıyor. Şu denize ez vr Siz denizel - kar gibi crt ve — Nilüfer melâike gibi bir kız- dır. Sen onu daha iyi tanısan hiç de böyle söylemezsin. Diyor. Ayaklarımı biraz evvel-Nilüfe - rim oturduğu koltuğa dayadım. si- garrmı derin derin çektim. oh, mr rrldanır gibi: .— O kadar iyi tanımağa niye - tim yok... Lâkin bugün . hava da sınız değil mi? Öyledir. İyi denizciler dur gun sudan zevk almaz. Deniz oy- namalı, köpürmeli, insana heye - can vermeli. üldüm: — Şu budala şairlerin bir saç - malıkları da kadını denize benzet' meleri değil m aptan? Sözde kadında oynak, fıkırdak olur. Bir kararda durmaz, şimdi dalga- sız sakin görünür, şimdi köpürür, azarmış. Halbuki denizin O zevki ınm zevki nerede. Ben» ce; kadini ve benzetmek deni- ze hakaretti ki ri Eski ge Eş keyfi geldi: — Deniz tabiatin en temiz par ya e Halbuki (o kadın, dım Kaptan. Fakat ka- dını e. çıkaran biz erkekler olduğumuz için.. — Öyledir. Hani bir şairin de - diği gibi, insanlar için ne diyör - du. Putunu kendi yapar, kendi ta* par... İşte o kabilden. (Halbuki şimdi artık (put) lar değişti. Şim- di mabetler banka, putlar da pa - ra tomarları oldu. Herkesin kita - br adamına göre ya çek defteri, yahut maaş bordrosu. Onun için kadının mabut sayıldığı devirler çoktan geçti, fakat ben bazı er * keklere şaşıyorum. Bir kadına gö- nül verdiler mi ralarını, mal- hattâ canlarını veriyorlar. — Sersemlik... Amma, dünya- da herkes bizim gibi olsa kadın - lara da pek yazık olur canım. On- lara da öyle saf, budala erkekler lâzım vu biraz yüzleri gülsün. r. Böylesini buldula ar mı paçavra vii didik didik et - mekten zevk Mm Benim bir tanıdığım vardı. Bir kadın sevdi. Evlendiler... Zavallı şimdi kadının elinde oyun. laymun gibi oy: natıyor. Herif iramian izinsiz bir ahbabına merhaba diyemiyor. Hotantolar aldıkları esirlere bu kadar kötülük etmezler cl — ktır öyle sersemlere" .V kin onların intikamını da bizle” ein işte. Bak şu senin terbiyf” şun bizden yüz bulama! le tıpış tıpış çekti, gitti. ilm. eden lâkırdı dolaşıp yine (Nilüfer) e a Amma Kaptan da hâlâ onu dafaada inat ediyor. Benim l kırdım üzerine başını beyaz yö ke çevirdi: n z Kana kana güldüm: — Kadın değil e dişi mi, ima bir gül ö için verir, yi mazsa AN kendini r. Bak şimdi hatırıma çeldi zaman frenk gazetelerinden