16 Ocak 1935 Tarihli Kurun Gazetesi Sayfa 6

16 Ocak 1935 tarihli Kurun Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

m —— ö — KURUN 16 İkincikânun 1935 Lâdik'te çocuklar soğuk- tan mektebe gidemediler Köy yolları—Kültür işleri—Ekim biçim— Pancardan kazanılân — Gölün verimleri— Lâdik kaplıcaları Lâdiya (Hususi) — Lâdik kilometre mesahai sathiyeli şirin | | bir kasabadır. Kaza Karaabdal adında bir aahiye ve 56 ee müteşekkil ve 22 bin pm Lâdik, Sam: tren yolunda kendi sea dural 15 kilometrelik çok iyi bir şose ile bağlıdır. Köy yolla 24 inde köy kanunu tatbik edilen a kaza köyleri köy yolla- rını Lâd am: m — üne ve vr ik — a ş0se- lerine a Ba sayede köylere her :omobil ve araba ile gidilebi Kültür ve ii işleri Lâdik özeğinde tam teşekküllü beş sınıf ve bir şubeli, altı mual- limli ve 7 köyünde de üçer smıf- İı okul vardır. Bu okullarda 177 kız, 453 erkek Türk yavrusu o- kumakta Jır. Bu yıl mekteblere kaza kayma- kamı Bay Ramiz Batuk,un her biz olduğu gibi büyük himmetle- le dahabeş altı okul katrlacak- Gün Esirgeme kurumu akar Si lu çocuk esirgeme 28 çocuğa ayak kabı, Müd çorap, elbise giy- dirmiştir. , Lâdik eğ şa Başlıca ay, arpa, mısır, fa- satabilecek mahsul elde etmekte- dir, Cümhuriyet erin ağa eserlerinden biri hal şeker fi er) geçen yıl Lâdik pancarı yetiş- tirmiş ve a0 bin liradan fazla pancar parası almıştır. Bu yılda pancar ekimi için iyi hazırlık var- dır. ihracat Kaza, Akdağ gibi Samsuna vi- sı olan büyük bir yaylaya malik ek, d nir, kümes hayvanatı ile yumurta, ce- viz, mercimek, buğday, arpa ihraç etmektedir. Lâdik gölü “Kasabaya bir saat uzaklıkta ve Lâdik — Erbaa şosesi kena- rmda 14 kilometre murabbaı yer kaplayan Lâdik gölü vardır. Bu < çok faydalıdır. Bir kere Lâ- liğe yetecek, hattâ dışarı şıkarıla nl kadar airkları vermekte, ından civar köyler haller Kili SİLE sureti- e epeyce para almakta, bunlar dan bu suretle faydalanmaktadır. Bundan başka bu göl, Amasya bududunda Yeşil ırmağa karışan el çayının o kaynağıdır. çay, bir kısım Lâdik ovasmı Mn ve bir kaç kara un de- ğirmeni çevirdikten sonra Havza hududuna geçmekte, ora ovasmı da sulamakta ve bilhassa Havza- n virm asyanın geniş ve verimli olan Suluova'sını sulamak- dır. | Bu gölde güzel ördek avcılığı 1 a yapılmaktadır. Bazı yıllar donduğu ve köylülerin yüklü ara- balarla üzerinden geçtiği söylen- mektedir. Kaplıcalar Lâdik özeğine üç saat uzaklık- ta bulunan Hamamayağı adında- köy kenarında bu adla anılan meşhur kaplıcalar vârdır. vi yerinde oldukça iyi ge rw miz iki oteli vardır. Yazı rası çok işlemektedir. Lâdik, gerek bu yüzden ve ge- rek temiz havası, bol ve temiz su- ları ile Samsun, Bafra ve daha ci var komşu kaza ve vilâyetler bal. kının sayfiye yeridir. Ladikte soğuklar L her yer kar içindedir. Soğuk, sıfırdan aşağı 19 — 20 de- recedir. Bir kaç gündür mekteb çocuklarının bir kısmı mektebe gidememektedirler. Ger- i kış mevsimlerinde Lâdikte kar ii z ıvasta ölüm cezası yiyenler Sıvas, (Hususi) — Sıvasın laş nahiyesinde Artini, karısmı kı zını ve beşikteki ğ ece yarısı ellerinde balta, kazma ile eve girerek öldürmekten suçlu, Hampar Ohanes ve Tarık hakla - ma, diğerinin de yaşı küçük shüollnlii 24 sene ağır hapsine karar verilmiştir. Sıvas kadınları Sıvas kadınları C. H. Fırkası- üye yazılmağa dı etmek - tedirler. Kendilerine büyük bir hak verildiğinden fazla sevinç i- çindedirler. Mekteplilere yardım ve Receb Peker mekteblerinde okuyan fakir o - cuklara d beşer lira para yardımında ai N, Samsunda Tayyare piyangosuna rağbet fazlalaştı (Hususi) — Geçen Mal sebrimizd zen © olan b ei bur lundurmanın « riyle, Samsunlular TY Yili aşı yangO: suna fevkalâde rağbet gösterdi - ler. Ge len biletler bir kaç defa bit- tiğinden telgrafla yn nu “ maralar satılm alnız son ünde ami fazla bilet sar - fedilmi Ülke et versin bu rağbetten e- peyce talihlilerin yüzü gülmüştür. En büyük ikramiye Encümen aza" sından Bay Selime çıkmıştır. İki yüz bin lira vuran dört ortaktan bir berber kalfası, öbür arkadaş” larından habersiz, İş Bankasmdan beş bin lirayı alarak ortadan kay- bolmuştur. Ortaklar (o polise baş vurarak bu arkadaşlarınm bulun - masmı ve paylarına dü: - nın kendilerine verlimesini iste - mişlerdir. Hangi Mehmed Ali? Bir af ve vi gazeteler- Patrik Meletyosun sö leri ve Yunan gazetelâ İskenderiye Ortodoks Patriki Meletiosun dini elbiselerin gi - yilmesini mâbed dışında yasak eden yasa etrafında bir Yunan gazetesine yaptığı beyanattan bahsetmiştik. Meletios bu be - anatımda bilhassa şu noktayı göstermişti: “Eğer Türk - Elen münasebet- leri diğer bakımlardan sıhhatli ve iyi ise, iki memleket arasında- ki dostluğun ruhani kisve dola - ei bozulması kat'iyen doğru değildir. Ben eminim ki eğer bu suali İri bul Ortodoks Patriği- ne de sorsalar o da ayni cevabı HESTİA işime bu muki a ayi ve işte iki vaziyeti unuttuğunu “Ruhani elbise, bu elbiseyi satan gi olduğumuz ihü.. ve inkılâp! zamanlarda mane usatı alâ eden şeylerde © elan r ek rd ii n larından ziyade cemaatlerini © melidirler. ülkümet taraftarı TIPOS g5” Meletios'un bu emi nef” ri sonra diyor e Venizelistler tarafından ; verecektir.,, Iştı inç Meletiosun a ye yer e - kisve strafnda ya oi ediz yare veçhile, fırl © Ni büyük ve muhtelif cepheli akisler u - Ana, zun uzadıya yazmağa mecbur kalmış - lardır. Bitaraf HESTİA gazetesi, zaman- iz ve umulma dık bir beyanat diye tav- ta cevab verirken ile Meletios'un Dd kilisesi an yüksek ve i, kiliseye ve Yu- ie rin büyüklü- bu ihterem manllra yabağı iL gün se - — ileri ille ve Meletios'un e sanındaki kongre: : liği zama; kisv ünakaşalar eriği hakkında yazılan yerini ri vermediğini ve Meletios'un da ! Ele sükül aitim yazdıktan sonra sözüne yö) mediyor “Halbuki muhterem ruhani bu be- yanatile maraz sükütu—kecmekle kal- or faka ze raj ikütu bozarak cevaba mec- bur kalıyo: sad müfettişliğine tayin edildiği yolunda haberler okuyoruz. Bu havadiste iki yanlış vardır, Sam - sun Maarif müdürü Memed Ali değil, o Cemal Gültekindir, Re hangi bir şekilde bir yere nakle mi değildir. Bahsedilen Meh - Ali, Giresun, Artvin maarif Ml Kayseri o Yatı mektebi müdürlüğüne getirtilerek ilkmek - önce burada müfettiştik yapmış Fakat Yeermmişi e Biz Yi'Ne hani kisw ze ok. a iktifa di Biriz ene hükümet defa gi Rİ a şu mütaleayı yürütüyor? NA beş ios, nazil bir zamanda Ta, tile kilise içinde de birçok lara sel et veren mutad Jisa9 bestliği ile resmen ruhani kisve  esinin tali bir iş olduğ. yy İskenderiye patriğinin bu terakk x fikirleri bizi hiç mütehayyir *$ Kan) di; çünkü biz, Meletios'un 4 Yara, e düşmanı ie w ve İsi Miz s kon lenberi it . se re iin a olduğu! yoruz. Bun Mirime > Ne gezetel e İz bu kı e dolayasile d 5 yazmı a taşır he Fakat bu boyanata acaba Vef du listler ne diyecekler? O Ven ki Elen hükümetinin bu işte gaf” ii. , ceriizsiz etüğim naysi” Li ve bundan Me hükümete hücü” mekte idiler. Feti Hülcümet taraftarı PROJA Mirai m tesi ise bu beyanatı manasız ve #f Aday, 3 ız bulmakta, Meletios'un Miraya, ii bere'irele ta erdi. duğunu Fakat gimdi yalnız esli Ed İt lerini tekrar etmekle Mi kılâbın patrikhane ruhanilerinin vap kirlerine mutabık olduğunu söyl idi, | adar vardığını bildirmekte ve #Üİ (©. asını tedi | Aköz, İsmi, mil ya a ik) “Gi ses,, teşkil etmektedir. ” i YURTTAŞI Her günkü kazancından vari 2 bir pay arana hayatımda sıkıntı çekmi Ulusal” Deni ve Arar yin olursa da böyle acı soğuklar ol- | de Sami müdürü Bay | olan zattır ni , var vilâyet ve kazalarında yayla- | mazdı. ” ulm Alinin alli ilk tedri- ML AN ei KURUM'un Milit Romanı: 2 Diye merakla sordu: tım. Soluğu Viyanada aldım. ağını, uzun uzun tarifler Ül bi, eyer ei Anlattım.. tele bile uğramadım.. Sefaretha - | ğını, belki bir ameliyattan —E — A, birader! Mademki bura - | heden bir göz mütehassısı sordum. | deceğini umuyordum. akat Yar, # da çaresini bulamadın; Viyanaya | Bir adresle bir tercüman verdiler. e emi an 4 <5 ali kadar gidemedin mi? Ne de olsa | Hemengittik... yazıhanı 3 henüz bizde doktorluk orası ka - Hekimi ayakta bulduk.. Siv inle bir İde çıard. için YAZAN : K di dar ilerlemiş değil.. Kendine ya - | beyaz sakallı, kabak kafalı, iz e beya ni 7 Li sela mi zik yiye ” boylu bir adamdı.. Beni görünce er sardı ai serdi Ben hepsini dinledim.. Hepsine iii. bağ altına yattık. | Pedi. hiç bir şey sormadan ilerledi. Gö- een bir şeyler söyledir — Bu gidişle büsbütün kör ola- | Züm: . ağ gözümün siyah | man Türkçeye çevirdi: gittim.. Reçetelerin hepsini yap - tırdım... Kullandım.. Lâkin he - nüz sağ özümü olan hastalık vw e ağ ap padığım zaman hiç bir . göre - mez oldum... Biraz sonra sol gö - züm de hafifçe ari o — Aman, hastalık diğerine geç- meden sağ gözü körletmeklâzım.. Ameliyat yapmalı!.. Ve solun fidyesi olarak sağ gözü- müzü verdik... Lâkin i iş bu kadar- la bitse bin defa şükredecektim si Bu sefer de gittikçe dumanlanıyordu. O sırada eski Obir arkadaşa rastladım. Senelerdenberi görüş - memiştik.. Sağ gözümü siyah bir si ez parçasiyle örtülü ve sol gözü- ü de beyaz bir perde altında gö- isci — Ne oldun az Bu ne hal?. cağım!. Kör Miri sabahsız bir ne kadar acı olduğunu, körlüğün eşiğine kadar sürüklen - il iğ olmıyan bir adam an - layamı Karımın vi bile klein, babadan kalma altın saat ve kordonu, evde anak bir çingene çadırına yete - Bütün bir ömür, 1 ı cik kadar eşyadan fazlasını sat - kapağını kaldırdıktan sonra ter - cümana bir şeyler Birol Oda bana sordu, anlattı. Tercüman REY söylediklerimi mancaya çevirirken doktorun elimeyi birkaç ri tekrarladı: — Yazık!.. Yazı Dediğini bile e Masanın başına doğru yürüdü Şimdi onun koca bir reçete yaza - — Hemen otele dön ee kadar o alacaksınız.. Sonri ai birini yutarak ya! Gece terlerseniz Bu sözlerin gözle mü bir türlü kavrayamadım. © Di

Bu sayıdan diğer sayfalar: