0 si i FRANSIZ KÖPEĞİNİ DALYA VERİLİYOR pek 223 22askeri kurtarmış man köpeğini esir etmiş Pre, irtibat va- ini, ha arikalar yaratı» ii 180 kilometre yo SN sladığı den vasıl be are vok ve gülleler p M yerlere uzanı- meyanda sindi k lilik göster- y, oradan buna diğe; Ne e alıştıran Dyck mi b vazifeler- GR tehlike. F ve daima eyl beraber dönü- ke ii iki Tae olarak üşman kö- ke ge- N, N e ya- Söyle olmuş- in beraber yakalan - iyi, SYaİfakiyet- ! “ağ sfendisine Mezuniyet min etmiştir. Dyek ile efendisi bu en günlük mezuniyetin hitamın- da Paristen kıtalarına dö- bünce alaylarile (beraber Montmedyeye osevkedilmiş ler. orada ileri birlikler ile temas ve irtibat vazifesinde kullarılmışlardır. 10 Mayıs taar- .İruzundansonra 10 mayıs Alman taarruzu gününde tayyareler mütbiş gürültüler ile bombalarını Fransız kıtaatına yağdırır ken Dyek diğer arkadaşları bu cehennemden hiç yılmı- yarak ateş bhettiyle cephe gerisindeki Fransız kuvvet- leri arasmda irtibat vazife- lerini wükemmelen görmüş- r. Bir gün Dyck, sırtından üç mitralyöz kurşunu yemiş ve çok kan kaybetmiş Ol- maâsipa rağımön yerlere sü- rüne sürüne, gene kıtasına dönmüştür. Bu maharebede Dyekin arkadaşlarından üçü de can vermişlerdi. ck yara arı iyileştikten sonra ötede beride kalmış mecruhları aramak işine me- mur edilmiş ve irtibat işin- de olduğu gibi bu vazifede de tamamen muvaffak ol muş, yaralı 22 Fransız as- kerinin hayatını kurtarmış tır. Garp cephesindeki mu- barsbelerde Jorjun emrinde bulunan on ordu köpeğin- den altısı şeref meydanında can vermişlerdi. Jorj bir gün başka bir vazifeye memur edildiği cihetle. (Dyck ile sağ kalmış olan diger üç köpeği bağlıyarak (o cephe gerisine götürmek üzere bir furgonü bindirmiştir. Fakat fedakâr ve sadık Dyck, bir fırsatını bularak tasmesinı çıkarıp kurtulmuş ve ateş hattında 40 kilometrelik bir mesafe katederek efendisini gelip bulmuştur. O andan itibaren Dyek ile efendisi birbirinden ayrılmamışlardır. Bir gün Jorj, bir Alman kur- şuniyle yaralanarak bayılmış ve bir bataklığa yuvarlan- mıştı, Dyck, derhal efendisinin arkasından bataklığa atla- mış ve kendisine gelinceye kadar suyun satbında tut- mi Eğer köpek bu fedakâr- lığı yapmasaydı, Jorj boğu- lop gidecekti. Dyckir men- sup Oo bulunduğu 23 üncü müstemleke alayının 3800 erinden ancak 250si ve Dyck ile arkadaşı Riri sağ kalmışlardır. Bugün Dyck, efendisiyle beraber Lyon şehrinde bu- (SALKI SESİ) EHMETÇIĞIN 3 Mayıs 1941 K4HRAMANLIK DESTANLARINDAN BABAMIN ANLATTIKLARI Basmanede gayet güzel | lunan düşmanlara doğru yü- bir bahçesi bulunen bir kah- veye olurdum. Az ilerde yeşil ötlaslara gömülen bul- var, aceleci yolcularla konu- şvyordu. Düşüncemin / içine ağır bir balyoz gibi, türlü renklerle boyah hatıralerdi- zilmişti. Bâzısı kırık bir ay: | Bı ade, bazısı paslı bir zincir: de, kuru yapraklara sanki bayat vermekle meşguldu. Fikir ve düşüncelerimin ha- tıralarına açtığı bu sshneyi yanımda beliren bir ihtiyar kapattı. Hayretle bir birimize ba- kıştık. Karşımda sv! kolu yok, iri vücutlu, uzun boylu bir adam belli ki heyecanın- dan titreyordu. Ben bu mec- hol hayretin içinde kendime inanawıyacak şekilde bare- ketsiz duruyor ve karşımda- ki adamı tİaımağa ouğraşı- yordum: Uzun süren bir sü- küttan sonra : — Baba senin adın ne? diyebildim. Karşımda duran ihtiyar: . — Oğlum Adnan, diyerek beni kucakladı ve gözlerim- den öptü. Bunun Çimente- pede şehit düştüğünü haber vermişlerdi. Onun sağlığın- dan ümidimi kesmiştim. Lâ- kin bu gün hayretle babam kucaklarken, bahtiyarlığını anladım. Biraz sonra garsonun ge- tirdiği kahveyi içerek Oba- bam başımdan geçen -vaka- İarı kısaca arlatmağa baş- dı — Oğlum Aduar!. As- kere aladığım gün içimde tüten sevivcin coşkunluğu ile Kafkas cephesine (O gö- nüllü yazıldım. İzmirli Oyüz- başı İzzet beyin kumandası altında 23 mart sabahı İz- mirde Basmahaneden hare- ket ettik. Ansdolunun içine dolup boşalan güzelliğin. ha- tıralarına sksettirerek yürü- yordum. Nihayet Kafkas cephesi» ne yanaştık ve dar geçitle- rle çevrilmiş Boz (tepeye yerleştik, Düşmana saldırma zamanı gelmişti. Yüzbaşımı- zw; “Şimdi karşıda uyku saatlerinde bulunan düşman- ların arasına gidecek gönül- lüleri görmek istiyorum, di- yen sualine. —Hepimiz ha- zırız!. diye cevap (overdik. Nibâyet 9 kişi aynidık. El- air birer tabanca ala- k 2000 metre ilerde bu- hep birden silâklarımızı pat- tekerleğin ortasında birden- rüdük, Saat bir sıralarında lattık. Ani bir baskına uğradık- larını anlıyan Rus askerleri kendilerini müdafaa etmek üzere silâhlarını kapıp ate- şe başladılar. Yavaş, yavaş vazifemizi tamamile ifa ede- rek, hiç birimiz yaralanma- | dan Boztepeye çekildik. Za- | vallı Rus askerleri karanlıhında, korkaklığın neticesi birbirini öldürdüler. Bu haberdev memnun ©- lan Atatürk, bizi Çanukka- leye gönderdi. Li Li 21 Teşrin Cumartesi gü- nü düşman askerile mage- han bir çarpışma oldu. Kar- şımızda binlerce asker bu- lunuyordu. Başımızdaki kıy- metli yüzbaşımız İzzet bey bir kurşunla yaralandı ve “arkadaşlar sona kadar dö- vüşün,, diyerek (gözlerini kapadı. Kaybedilecek vakit yoktu, Derhal düşman üze- rine yürüdük. Uzun süren bu çarpışma karanlık bas- masile bırakıldı. Şabah he- nüz şafak sökerken düşman tarafından top sesleri du- yulmağa başladı. Hep beraber Çimentepe- yi tuttuk, Uuzun halatlarla topları tepeye © çıkarmağa başladık. Fakat . sol kolum bire ikiye bölündü ve bay- gin olarak yere yuvarlandım. Gözlerimi (oo açtığım zaman kendimi bir çadırda buldum. i e kalin sargılarla bağ- lı idi Aldağ düşmanlara aman vermeden, ateşe baş- İsmış ve koskoca aleyi geri- letmeğe muvsffak olmuşlar. Beni harp harici çıkardılar. Fakat, düşmandan kinimi a almak istiyordum. 26 Ağustos sabahı Türk ordusu Afyon sırtlarından | Akdenize doğu ilerlemeğe | başladı. Içinde köpüren ka- sim ve Türklüğümün yüce-. liğile kendimi Otutamadan tek kolumla savaşa koş- tum. Oğlum on kişi ile,on bin kişiye (galebe o çaldığımız; topa, süngüye karşı yalnız göğsümüzü siper yaparak yirüdüğümüzü, ve bu sayede altın odestanlarla dolu mu” kaddes topraklarımızı düş- mavın çizmelerinden kurtar- dığımızı unutma, Bazen üç dört kişi ka şımızda bir ta- bur durdurduk. |Ölmedik, öldürdük. Biraz sonra babam, cebin- den çıkardığı, kırmızı kaph bir defteri bana uzattı. Bü- yük bir dikkatle yaprakları — Devamı düncü sahifede — Fahri Işık Dr. Memleket b satamaği Rontken mütehass ontken ve Elektrik iedarlal yapılır. Ikinci Beyler j 39 Na FELEF ON. Yer yüzünde bir cennet köşesi izmir belediyesi lie ir Dizimi TER eki izmire gelip de yer yüzünde hakiki bir cennet köşesi olan (izmir belediyesi Kadife Kalesi gazinosu) nu görmi- yerleri İzmire gel her noktasına nezir ve hâk emiş, İzmiri görmemiş Halbuki Izmiri ziyaret ver de şehrimizin her im bu fersblı ve gönül açicı sayabiliriz. köşesine, tarihi ve şairane mevkie çıkanlar bütün sisi bütün güzel- likleri ile birlikte ve ayni zamanda ve temaşa etmiş olurlar. Müstecirinin geyret ve sine bir kat daha | kıymetlendirmiştir. iv gündüz gazinomuz açıktır. Servisler gayet muntazamdır N SÖZ: Bu lâtif ve müstesna yeri görmiyenlere ba- ri acınır.. nuluyor ve orada hnipiemi evvelki numaralarını sahne- de yapıyor. Fransız hayvanları Okoru- ma cemiyeti, 22 askerin ha- yatını kurtaran bu fedakâr köpeğe bugüvlerde bir ma- dalya verecektir. z —Sen— Avrupa yüksek san'atlar i wektebinden diplomalı (Kâzım Şangüder) Kemeraltında Meserret oteli karşısında (67) neiereii enin en son modaya uygun kadın - erkek elbiseleri ikmek ve mevsimin modern komaşlar satmak müşterilerin memnun etmektedir. KA ŞA NE Ni . ii, ği ei