9 Ekim 1940 Tarihli Halkın Sesi Gazetesi Sayfa 2

9 Ekim 1940 tarihli Halkın Sesi Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

SAbiPE 2 O AYATA MUVAFFAK OLMANIN SIRLARI * yatta, ayata herkes Maral “ak Olabiliemiz.Evet!” li ve pr j Her bir âmir, reis ve kumândana İtaat farzdır Nizamı âlemin temel taşı itaatır. Muti olanlar mes'ud olurlar. Bir dairede memur- musun vatandaş? Âmirine mutlak aurette itaat ve hür- met göstermelisin. mirinin kusurlarını arı- yan, her vakit fırsat kollıya- rak onun yanlış ve eksik bir işini yakalamak suretle intikam almak peşin- de koşanlar hayatta çok de- fa perişanlıkla karşılaşmışlar ve hiç bir işte dikiş tuttura- mamışlardır. ele bu emri mühim as- kerlikte pek ehemmiyetlidir. Bu meslekte itaat - körü emrederse Onda “ “mantık - ve isabet: aramıya- caksin. İyi işliyen bir maki- e hareket edeceksin ve ve her halde âmirinin buyu- ruğunu yerine : getireceksin. “Böyle insanlar: ve milletler sâadete ve bahtiyarlığa ka- vuşurlar, Bu suretle hareket > eden milletler ölmezler, şanla ve.şerefle yaşarlar. İşte bu ülkelerde intizam refah ve saadet: vardır. Zi- ra cenabı resul bir hâdis- lerinde şöyle bir emir buyu- ruyorlar: “Her bir emir, reis kumamdana itaat ediniz ve emirlerini harfiyen (yerine İnİZ.,, Her bir mukayyet sözü ile'verilen bu emir umumi- dir. Emir, reis ve m ne olursa olsun, sen yerine getirmekle mükele sonu fecsatla veticelerir. —Devamı var— p Dr. Fahri Işık izmir Memleket Hastanesi Rontken Mütehassısı Rontken ve Elektrik tedavisi yapılır. İkinci Beyler Sokak 29 No. TELEFON 2542 KİRALIK VE SATILIK Hastahane karşısında bir » tarafı Babribaba (o parkına nazır (havadar ve ferahlı elektrik, su tesisatına malik dört odalı bir ev kiralıktır. ağ peşin olarak 250 lirad Erkek Lisesi alâtı dersiye 6-2 işyarı Kenan Türk (Falkır 56s0) Türk Büyüklerinden: Tuğrul Bey Iran, Efgan ve Hindistan büyük hâkimi Sultan Mah- mut, Selçuk (oğullarından Tuğrul beyin elçisi İsrail beyi kabul edecektir. Gür bir sesle bunları söy- leyen adamın başında ipek- li ve büyük bir sarık, sırtın- da sırma işlemeli uzun bir kaftan, ayaklarında kırmızı atlas e pabuçlar vardı. İsrail bey kenarları tüylü ve sivri kalpağını iki eliyle kulağına doğru çekti. Ke merinin soluna asılı olar eğ- ri kılıcının sapını sol eliyle tutu, sert adımlarla büyük salona yürüdü. Sırtındaki kısa ve hafif şalvar, ayak- İarındaki ince ve kısa Çiz- meler onun çevikliğini biç kırmiyordu. Gezneli suttan Mahmut altın bir taht üzerinde bağ- daş oturmuştu. Başında bü- yücek fakat ve atlastan bir sarık vardı; ön tarafında sorgucun dibinde . kocaman bir zümrüt, zümrücün çev- resinde beş tane iri irci par- liyordu. Kaftanı, gömleği, şalvarı, hatta pabuçları, ai- tın işlemeler, renk renk mü cevherlerle süslenmişti. Per- deler, halılar, sedir örtüleri salonun. tavan, ve “duvarları en güzel renklerin - akisleri- le “parlıyordu. Burada hiç şüphesiz milyonlar © vardı. Çünkü sultan Mahmudun Hlad ülkesinde yaptığı akın- ar © zamana,kadar bir dü. zineyi-bulmuştu; yalnız bir defasında oradan getirdiği şeylerin değeri kırk milyon altından aşağı değildi. Buraya kim girse gördüğü zenginlik ve şetafattan göz- leri kamaşırdı. Fakat (Sal tık-Selçuk) oğlu Israil aldır- miyordu. Çünkü onun için hareketleri bozulmamış olan a e Yazan: KADİRCAN KAFLI ovud, yurd, soydaş, at ve silâhtı. İsrail, Selçuk'oğulları bey- liğinin İva Tuğrul y turafındı ri eriniyti Sü Mahin da —Eğer istözüünik silâhla- rımızı sizin için kullanırız! iyordu. Sultan Mahmut ona #or- u: kadar savaşçinız var? Israil bey sözlere bir uy- gun bir jest vaparak sert başı- mın üstünde çevirsem, bir sözüm üzerine iki yüz bin kişiyi ayaklndırblrm —Si nemek isterim. re bin kişi getirelim? —Üç bin kişi yeter! Ya- kında Büveyh oğullarına bir ren vereceğimi; orada bu- nun! gr beyin sözleri Sultan Mahmudun “gözlerinden bir kordu bulutu geçirmişti. Bu kadar zorlu adamlarla kom- şuluk etmek korkulu, fakat dost olmak kârlı olurdu. Fa- kat acaba bir'kuru kalaba- ık olmasınlar ! Ma Yangın Çorakkapı Kalfaoğlu ga- rafında - İsmail oğlu şöför muavini Mestan yattığı ba- rakada atlığı yanık bir si- garadan ve yahut yanık o- larak terkedilen lambadan çıkan yangın nericesinde tahminen 400 lira kadar bir zarar ve ziyan husule gel- miş ve yetişen itfaiye tara- fından ateş baslırılmıştır. Yapılan tahkikatta bura- da motorlu ve motorsuz va- sıta'a'ın sigortasız olduğu ve yangının dikkatsızlık ne- bütün Türklerde olduğu gi- | ticesinden ileri geldiği an- bi, en değerli şeyler sırasile, ! laşılmıştır. Se 400000: 0000409009301 v0 0099800900 ce *.004 Telefon Telefon 3 36—46 Tayyare Sineması 36-16 3 3 Inci Teşrin 1940 Perşe mmbe günüsden itibaren 1940 sinema mevsimi için 4 ? İl Proğram YILMAZ ALİ $ Yazan: Vâlâ Na sıyanlar: yeğ ve arl : K TÜRK AVANTÜR F $ ilâveten: ankete Tiyatro (3 Kiel Komik) 3 Matineler 3—5—7 ve 9, 15 de salonlarını yeniden açıyor Ah Şu Sivrisinekler .. Herkes yorgunluğunu gi- dermek, şöyle biraz uzana- bilmek için gecenin hasre- tini gündüzden çeker ve ak- şam olunca, bilhassa Karşı- yakada yemeğini yer, biraz sonra yatağına kendini atar. Her günkü yatak 'aşınasiyle hülya perisile azıcık ahbap- hıktan sonra uykusuna dalar. İşte bu mes'ut işleri yap..- mıyan yalnız benim. Daba gündüzden götenin derdi içimdedir. Bu v ne yap- sam? Acaba ne yapayım rahatça bir uyku uyüyayım? — olap ta yatmak için elbise- i cehennem zebanileri' etrafımı alır. Şey- tau gözükmezmiş, fikri, aklı bozmasindan yakınlarda bu- lunduğu; mevcudiyeti anla- şılırmış: Bunlar da öyle. Gö- zükmezler, “yalnız vücudun şimdi, 'Şurası, biraz © sonra başka tarafı, “derken e” ta- rafın o kaşivmasin sardığını ve pek e a İaştıklarını anlarsın. Keşki gözükseler, m. bi- lirim. Fakat ne gezer? tane etrafımda; gülerek dolaşıyor.. Elimdeki blok'notla üç beş defa hücum ettiğim halde akayı ele vermedi. ' Bu na zeninlerle başa va al gına tamamen kani olduğum için, tecavüz - değil de sulh yoluna (gitmek istiyorum. Imkânı yok; şimdi onlar mü- tecaviz... Bugünlerde müda- faa'vaziyetine : geçeyim de- dim, onu da: yapamıyorum. Netekim, karyolaya cibinlik taktım, faydasız. İçeride ge- ne vücudum “kaşınıyor. Ge- ne bu zebaniler etfafımda. Yatmayayım, gi yatayım da uykusuz kalayim, bir de yatınca hemen uyuyüvere- yim diyorum, olmuyor. İster uykusuz ol, İster uy- kulu, ister ayıl, ister | bayıl; afile. Gece otursan da, gezsen de, yatsan da bey- hude. Gene etrafında, gene pusuda, seni didikler, seni hırpalar dururlar. Bunların yıgâne hünerleri, sessizce okşayıp ısırdıktan seyretmekdir. o Netekim sı- zısını hissedip elinizi attığı- niz zaman, o çöktan gitmiş- tir. Büşka tarafta, | başka miiipliele hüner sâtmağa İsirir, ka- çar, güler, gene ısırır. Bu yn 00.1000004 *“17ZM IR suretle sizi mütemadiyen pat- ş KiZ e — 0 Nihari latır ve -asabileştirir. $ ERKEK Kültür Lisesi Leyli 2 ba, filid “ sikayım $ Orta okul ve Lise sınıfları vardır. Ciddi bir tahsil ve Bu * mübarekleri ) terbiye yuvasıdır. İpgilizce; Frsnsızca, Almanca dersleri: ina nl “Vakıa filid ; — manada gr vi m dan 75 liradır. Üç ile “biraz “bayılır! amma, taksitte alınır. Memur çocuklarından yu 10, şehit ço- > ; cuklarından yüzde 40 terzilât yapılır. > is e br İd “mezler. Bu şaşkınlıkları mu- İster Gül, İst > 9 indi Okşarsan surat asal pençesini kaldı Ingiliz sekeri Teri KA il! hesine giderken bir çok eşyalar sir g eşyalar arasında kiti ig gibi i ve av köpekleri d€ Geçenlerde bir İ9£ feri cepheye hareketi ii) , e ken çantasının içi” kedi yerleştirmiştir ' Bunu gören büyü” sormuş: y — Iyi amma bU orada nasıl ve gertöi dıracaksın? — Koynumda! A — Bu hayvan sesi” mi zl — Bilakis, o zi ısıtır, ee de eğlen” 1 di — Evet si 0. li vekili sevgilisidir. "Bu kedi oldukça daima 1 ber yatıyorum hâkimdir. ii Subayla beraber # ii i ları gülüştüler. eti i Nefer onlara cid | iri hası e : öyl Neye güldüv” s8! ? an kadının farkı | Ül l Onların tabiaatı N şarsan kabarır ve biraz surat astin gi” ! sini kaldırır; uzaklsfi alkışlarlar, Ibgiiiz “neferibin * 481” | İster gül, İstör 7 : tl Köy kanununun | gden v6 gt köyler / Dahiliye Vekâleti" lere bir tamim yapi” kanununu tatbik €f etmeyen köylerin 175 vakkattır. Gene bö / toplarlar ve gene &” arzı endam ederler» gi) Fakat, bu sefer ”.'| değil, öfke ile, inik sile iş görürler. AV nekler, ben size da» yi atar tutardım d a rip üzere, aka "Sin de o sırnaşik” yi bu uyku ve rahat” 4 devam ettikçe, be” gene konuşacağım. Lüttü AKSU

Bu sayıdan diğer sayfalar: