e > 20 EYLÜL 1934 PERŞEMBE Ankara Halkevi'nin İzmir seyahati | 17,10 (17,40), temmuz 17,20 (17,50) ağu tos 17.30 (17.60), satış: 70.000 kilo (1 bin kilo). İNGİLTERE YUMURTA k, yürdunu canı gibi sever. ir veda. Coşkun gençliğin ince te- x Kat, bilerek; tanıyarak, güzelliklerinin hu-İeden hazırlıkları ea üzere harek i z 1 1 susiyetlerine girerek sevmek iv. .4 ibi etlidir. Maruf bir atalar sözümüz (çok Ee ei Mele İ, i gin Müge Ber gezen mi çok bilir, çok okuyan mı?) diye Ee rlardı olr ” manidar bir sorgu ile bu noktayı işaret ” i Ke Süet, Halkevinde toplandı. Eşya bir otomobille | Bey siyah gözlüklerinin arkasında kaşla- vam Gümeriyet Halk Perkamızın en değer: İltasiyona gönderildi. Seyyahlar da baş. rı kalk dudakların var zi m ee İm bü ei p m . eli YÜN eyi ii teşrin m sid, dar mü g , Eylül — K. teşrin tahmili * İkukların kenarma vurarak kk seç a m eşi ir > pa eylal — L. teşi kahkahalar! lüyorlar. n hepsi konuşuyor ve izi Bey, YÜ e PİYASASI. KONTENJANI, v hakkında martta di ğer lerle yapılmış olan ve ese er ank iİlüle kadar temdit t ln olarak kote iletir. maya nazaran ulan YÜN PİYASALARI leri mij urta Polatlıda kaymakam, e ek an e ln İneği NSA Birinci ii İka mensupları etrafımızı al ye HE ea bab ve ileriye ) (parantez için-| sonra i ır yapılması ve ikin- ikram ediyorlar, Artık milli müca- | Aki rakamlar 6 eylüle ağ ci kâı dar ithalatın yüzde 5 güzel ia | Di 29 zi (23 1/2), 1. teşrin 23 1/4İmasr ihtimali vardır. Dominyonlar Otto« sanatlar şubesi iyoruz. Aramızda bu harba 3/8), II. Vi 23 1/4 (23 9 yi N wa itilafr mucibince her türlü tahdidat« zasından dı iştirak edenler de var ve o harikalar dolu 23 1/4 (23 3/4), 2. kânun 23 3/8 (23İtan ii arka ile 1033 te sanatkârımız. şanlı hatıralar anlatılıyor. Nihayet işte i.) şubat 23 1/2 Ve 7/8), mart 23 sa ye itilaf erir de üç sene müd- Türkün inkılap ve 2 tarihin- | 24, nisan 23 3/4 (24 1/4), satış: on etle Danima minel gümrük i Herkes tüyler iyi > yel > »smj arttır ten bir hürmet duygusile bir de dalı- Tourcoing 12 eylâl fiat - li teşekküllerinden olan Halkevlerinin fiarında bere, göğüslerinde fırkalar suyor; © Ea yapanların şehit- |, Gür Eee (parantez içindeki ra- binlerce çok hayırlı ve e iz bayrağı olduğu halde hep bir arada gara heci biçin Te tihalar okuyor; yaşıyanla- | karlar 5 eylüle aittir) MISIR MADEN KÖMÜRÜ ALIYOR. şebbüsk vi arasında seyahatler, de meihim saygılar eyi ii 16.80 (16.90) u Misir riya demiryollarının ir i tutuyor. o Bütün ” Halkevi Halkevlilere tahsis edilen vagon dolmı orsuk vadisi, zira? bahislere vesile ©- | (1690) IK. teşrin 16,80 a6, 0 . kânun kömürü satın memleketi gençliğe tanıtmak yolunda eğe in yn on ii yi huyor; her grupun ayrı bir see var var. Bir | 46,80 (17.00) 2. elin S0 İN (17.00) şubat sima eter; Delikler imdi” eğim ette a Sn N dali a3 İğ n tahsis et | Kadar ma yapr'acak, teslimat ar. Ankara Halkevi bu noktada birr: kor kırdı ve en uzun memleket seyahati- GERE my ERO Çİ) e EŞ GN paghdy lee ni yaptı. Seyahatin istihdaf ettiği Ben yalnız Gani bir ei yazacağım. dil, tarih, edebiyat, güzel sa- mele- di, Halkevimi- ze : e Muhterem, Melahat, Semahat Hanım e yok. Eskişehire kadar böyle gi- yoruz. sr mum vee Jce erkek, kadın kaynaşıyor. Üç tıklım tık. lam e e vagon wenimize ekleniyor. Ek uyumak kei EN ğma ni mi? ni. kısa kısa uyumak insa ra ine yz n kaymağı ediyoruz, Köfte, bön üzüm, buzumuz ve suyumuz var. elini itibaren bağlık mmtakaya, z — ntakasma iel? e yeri gibi. ez da fakat kabil İrek. ma da- herkes ayaktâ., rında saat- a büfeden çay li — arr Da nlar. dalya dolu üç, di iy ze İm Taç piya da e m. İHfava, kara: geliyoruz. karşı ei izale nl çi Her ui 26 a baş -İde şenlik var. Halkevi reisi si davet t edis ri «skında iş a İni rrefik Ahmet Nuri, saz a sine Ankara Halkevi yazılı levhalar asıl-|taki Türkmendağı ormanlar veb arikalar roi ve Düyek talip hak Beş? inasi, Ekrem Fethi Gün- ös ili sake "3 eketlerimizin. sahasınd: NM geti £ şubelere miöhsup Doktor ik; bele Bunlar: a ei > yeket edince akşam yemeği tevziatı başlı. | İz e kerr” üzmedi DD lari e de bizi hayretlere di ii izi an Nurettin, Hıfzı Oğuz Beylerle bes- |liyenin a iri toplu bir alem zi |iyu tav cigara böreği | ae çam mare üşürüyor. halk bizi alkışlıyor. teiğe si ER, ire Gi ve sah- Jaldı ve saat 12 de trenimiz hareket etti. ii çiş ge su.. eyice ka-İsana fevicre Karşıyaka ile İzmir arasmdaki yol ni lena Beyler inen akadaşlara İrarmış, Alpo'ya varıyoruz. e > dan hat 3 — ö a b Hee miri gil i. Nihayet işte Aydın geçiyo « se eçiyo Halkevimiz Izmir ali Ankara istasiyonundan ayrılış. Ziyarete rak edenlerden bi: kısmı İzmir'de. bulu; var. Uşak'ta mazı, ardıç seri yi e manza- sinema bah mimar He az ruz. Artık her istasiyonda pek çok kalabalik şeker kerimi mii iye giriyoruz. © > Di e lap, “ İkalabalık ki. bunun içine bizi zırlattırılan çelengi bırakıyoruz. 1 ge ner insanı taya ri orman'ı sal ğ mir'in Valisi ve ağaç. Bu ne güzel Be ei ve heyeti reisi, sil huşu e sevimli yurdun bu teşem İevi reisi, belediye reisi bizi bekir güzellikleri a Ee tüneller, köprü- za >. ende mine in elini sr lerden viii ın daima çam, meşe, yükletili Veni ye de büyük ir ik çahsiz edin iy m gidiyoruz. Saat on ikide erkek lisesi önünde el iniyoruz. Hepimiz yor- gün ve uykusuz erkek Heevinin temiz yar i ü Neselerii karşısında çok kalaba geldiniz za Uşak'a davet ediyor. Binler. taklara uzanıyoruz. ei ni- ve güzel “lzmindeyiz. AVNİ ALİCANDAR - Kaymakam Bey bize iii H-'“miveti Milliye'nin romanı: 3 Insanlığın hali. Andre Malro Ceplerini doldurup yukarı çıktı. Ötekiler mitralyi kapının arkasına da dikenli telleri nn ilerdi: ki nm zili iyim bir ANN Deli aktı: sisli sak hep eskisi pa e r, sisler arasın. bulanık si ibi nz birer geliyorlardı. Gi Katof'u aramak için geri dönerken ardı sıra iki zilden bir tü ifek sesi, e hırıltı ve yere yuvarlanan bir Mini gü- rültüsünü işiti Kapıyı Li e birkaçı hep birden: “İşte e ler!,, diye bağırdılar, a zenden çıkarılan sil: dıları ile ha: rm fısıltılarından başka ardan bir şey işitilmez oldu. Hali silah başına koşuyor: Tefrika: 98 zır bulunan Saat bir buçuk ;kalarının sarhoşluklarını pim gibi Klapik'tı ederek ia sl zil nümeratörü altğdeki meri okkaliemi et 1! otel koridorunda, yarı Garilı gamlr, oda m kapısını açtı, kb Hofman hikâyelerinin elinden Blgyiiyehı laa apple fırlattı ve bardağını viski ile dol- d vakıydı. u odada değişmiş bir şey vardı. Fakat bunu düşünme- ug! uğm ai bir Blak - Kat'a lariyle kalplerin! kabil değildi: bitkin, söyl ime i geçici kardeşliklerden bıkkindi... yaklaştı. z Aynadaki Klapik'e: “Nihayet, neden kaçacaksın ki? de- di, bütün bunlar daha ne kadar sürecek ki? bir karın vardr: sip ah bundan bahsetmiyelim! metreslerin, paran var- şeyler mlara sığınıyordu. siye m bi anl; ai ve ni Kendini aynada görerek a vasıflar var: eli seni De Eğ ğe zaman Geli di Ya pen gen büyüklük delisi slyorsun. Sana di. ie i geri; kat öl eri iyar rsun. Ölm me pis, musibet! ama ne ini yakışan bir suratın var...” Aynaya biraz daha yaklaştı; hemen hemen burnu ayna- nın camına dayanıyordu: a bir karış açarak suratını Ga ve e bu surat ona cevap vermiş gibi: ölemez mi? tabii: bizi demin eydana getirmek bei ii akdi r, Canım, sen de. zaman cen- e gideceksin... Ne düşünüyorsun? 'üzünü gene değiştirdi: ağzını kapayıp uç ne doğru çekti, i ri Ve sonra, sözlerin yetmi tün li ile ve kendi bendini iinde ediyormuş dı suratı, velh an Jarmı çenesi» budala, korkak yüzünün ortaya vurabildiği bütün acayip halleri vala başladı. Bu yetmiyordu: ellerini de iade gözlerini çe kiştirdi, sırıtkan çehreye mahsus kurbağa ağzımı temsil et« mek için ağzını büyüttü, burnunu yassılattı, kulaklarını us gi ; i hası kul g di, kendi sesi, anasının sesinin eşi olan sesi... Ve birdenbire suratının özü ir a korku içinde geri geri gis Kanapenin üstünde b bir bloknot” la bir kalem e die bizle elini ğine Ge ia gi müthiş a bir lara yazmağa başladı: