YA SAYIFA 6 örme HAKİMİYETİ MİLLİYE em SİNEMA ve TİYATRO. Sefiller. Ankara seyircileri, Sefili. iki Ibsenin dönüşü. e ir e e İsim b eni Idulı ha ler'd o ik sahne P ük İskandü m ah ir a © İz ki; il İ kaydedilecek bir noktadır. p ederken bilakis bunl d Bimer İmei ik, A eaalarl, yi pek büyük wi etmiş, Hugo'nun çocukça taraflı il Iâğalı bi ide ak Ilk defa 1894 te tesadüf len sonra, ae gazetelerinde hakkında | (O bu beşeri mevzu, fazla |1905 e kadar birçok defalar gi çıkmış olan pek fazla mediikâr yazıların b- az mübalâğalı, ve kim bilir, b - kazanımları si kalbimizi, — bir d iğüm ibsen, be enin için dai sima, tiyatro ürer 7 za bkm. Çünkü daha sek kopyasma b cede mübalâğalandırılması, bizzat ıstırap fh bileb ; özlerinde sü riydi. ili ve İbsen yazmayı bitirince BP ii re EE madık. Harri Bor'un, sanatın son haddine hul bir eserden bir şaheser çıkarmış olan| lar İİ Tk ödi lık eden diğer rağmen böyle za - fakiyetleri, İli bir ölçe ölürilimir olu reisin dili berikinin bı hareketiyl. olmadığını iddia edenlere an sil inal ç he de mümessillerine lâyık bir sanat adamı | fedilemez. Y.N. ve . Buna rağmen — ve yakında bu Muvaffak fransız artistlerinden Piyer Blanşer. nadir yaratıcılardandı; biliyorlardı ki eseri neva kö7anle Giri heri İzni bir kii ğı İb #z bakımından alea eti istiyorum. Beer cermen Külürü alda sanırlar. Bu « Almanya'da tanımış olduğu a m ği ade ,, yapmamıştı emi bir ari m ol 40 yaşında iken oi i . olduğunu biliyorum. is ransızca: e Fransa ile çok akadar oluyordu. 1870 rl açıkı tt, iieleğ “Balonla Mk unda: 2 ris'i za) pfa gi giden barb: leri,, diyordu. 1 D eli iyi geçmişti ki bir tarihleri erim Filim operatörleri bazan böyle vaziyetlerde de çalışırlar. Mosl 1 çıng tiyatrosu ardır, bu da çingene Kl Sovyet | Rusya'nın hükümet merkezinde yirmi bin - den fazla çingene vardır ki Vu gli göçebe halinde yaşarlarken şimdi M ne tiyali mekte Aktörleri ekseriyet iytibariyle genç çingene ler olan bu tiyatro, çingenelerin göçebe ha- m İİ selirierle verlemmel 3 alamı yapmak için kuvvetli bir vast- tadır. İlk defa bu tiyatro tesis edildiği za - ei aliş İsen Mn eN e - sız m öde rapi vi ten sonra şehrin m gergilerine dö, nü - at hâdimlerine yalniz e İbsen'i orlardı. Bu yeni det ve asabiyetiyle tanılmıştı. > ii ve il köri Gk ma İlimle # kat okuma ve yaz- ank defa 1690 dn. sahneye koyan) çetik aşar, etmeden geçemiyece 1 da öğretmek iycap etmiştir Die İbsen, mesaisini Mi ve eser- ri eğin Evi, ile bi bir vali ki de: “Yabani Ördek,, i sahneye koyuyor. Kırk sene pi l l 1 bana Heç “güçlükler iz ona yakın nirdi. Bir aktör istidadınm bir eserine vere- üre bileceği parlaklık umurunda değildi. Piyes iz ir dördü, piyessizlikten orta - Şimdi çingene iile muntazaman dik kate iğ temsiller vermekte v genelerin pek faz! * İneler tertip etme liğe Ukrayna ya tur dedir Çocuk za için bir k yazılmamıştı, ondan evel geleni ve ondan eeR dabi iel Bir ER) yali yi kartarıldılar (*). Tıpkı bugün ol duğuduğu gibi, mekle mükellefti. un hoşuna gitmiş olan şey benim 1892 di ziyade şiir olan “Deniz Hanı-| | (© ih temsil ediğim oldu. Bu be | * B İl Yaban Ördeği nin tekrar temsili mii ekkep ilam tır Çocukları müdür fikirlerini tespit etmek mevzu kir, vi pi gençliğe ku idi. Doktor e GE gün, Kondorse wezunlarının ziyafetinde, benim bile unut - wuş olduğum bir la yadetti. O zaman ikinci sınıf talebesi olan kardeşi Mae bir gün mektepten ela ni ie ine: “Gel- demişti, l - bei temayül İbsen'in muazzam eserini e az gn bil sayı — etmez. Ni p: ill teşki li; bu temsillerde klasik eserlerin hissesi, ve nihayet dil ve üslüp meseleleri büyük müna maz: Nez çok araş ln yol açmıştır. ongre, çotuk tiyatrosunun sovyet ti- öl ye kesi nesli ele balk 3 Po, ae | bu fikirli ki işgal etmesi iycap etiği, - çocuklar yeslerini okuyan deli gri biri var,,, Deli, İ inde düşünmeğe d. derim. (Mütercimi: li Güzel bir amerikan filmi olan Küçük Kadın'da Katerin Hepb İbsen'i elinde olan bendi nota). İsi 1 hususunda mutabık kalınmıştır. pe KÜTÜPHANESİ : 2 Tefrika: 58 > e emirde mezru e LAR ali mından muhtelif elektiri. al e mevkilerde 28 MAYIS 1934 PAZARTESİ — rr ANADOLU. Yazan: Prof. PİTAR 3-ile 1928 arasındaki ithalat ve ihracat istatistiklerini e t , kı tetkik edilirse m muazzam gayretin ierieleri derhal gözi onguldak ibi li 1926 da, e tarihe kadar istih- ek sevi maddi Salinin en yüksel iyesini bulmuştu! Ehli hayvanlar adedi artmıştır. vE arazi mesahası rr etmiştir. i tün bu değişikliklerin aş hakkında bir fikir edin- Es imrük e göz gezdirmek kâfidir. 1921 de Dori, 790 an ibaret olan bu varidat 1926 da 34,720,724 milyona SARIN bulunuy: ke u değişiklikler, cümhuriyet . idare m tasmim ri yeniliklerin yalnız başlangıcı- ie Muhakkaktır ki Türkiye'nin bütün istihsalatı teksif edi- ıyalım ki ziraat an memleketin baş va membar l er yüzde sekseni köy! EE SEE e dd, memleketlerinin mali bakımdan ecnebiler. eline görmüş olan türkler, bugün şiddetli birer milliyet- a ka Gayet vahim neticelere Me hükmettik- eri tecrübelere yeniden girişmek için met, bankacılık, dare t ve m teşebbüslerinde mürşi ni ve RE i vazir fesi miştir. Hariçten gayet ağır şeraitle mali maksadiyle de hükümetin müzaharetiyle milli ali yardım etmeğe matuf kredi müesseseleri tesis edilm Bugün, Ziraat Bankası, Türkiye anayi Bankası, Sanayi ve Tic: di müesseseleri hükümete a ış bulunuy: millleştirilmesidir. ie lar a aret Bankası gibi birçok tâ a onun hiamyesi ii ır. Bu, başlıca sanayi şubelerinin bir'ne' aktiyle mutlak hâkim olan ecnebi sermayesi bugün milli sermayeye müsavi e altında ortaklık ediyor. Türkiye'nin bugünkü nispi refahı yalnız ihracatının kıy» meti ile değil, hariçten iştira bet dahi sabittir. İsta- tistikler bu hususta beliğdirler. Son seneler zarfında, ticari m kıymeti-bakı - anya ih- birçok değişiklikler oldu. m İtalya, ithalât ai Bu iki so: hususunda adımlarını BR eken İngiltere ve No bik eder. Hulâsa Türkiye, ecnebi see plaklar için ha- veri bir alâkaya değer bir | mle! kettir. ımirde ta » ürkiye'nin ep ettiği başlıca mallar pamuklu mensu- cat, buğday, mi mlekeler mahsulü eke, t, yün ve ipek kumaş, smal Ses maden, kâğıt, tıbbi istihzarat, makine kimyevi istihzarattır. »## olu'yu gezen yolcuların azim mesafeler katettik » üf etme * de,.bu vaziyetten yalnız türkleri mesul tutmak doğru olmıyacağını da söyle- Mul iğ kkatır N ii la ağaç Ki pek güç e Fakat mkün olmasın niden orman ei me imkân olmıyacağını ta- savvur etmenin sebebi ne olabilir? Sonu var