Tarihim DÜV —W3— Genç kızları zehirleyen doktor -8- © Toplayan: Keza dolabının içersi doktora mahküm ettirecek kâf; detilleri ih tiva etmekteydi, Üzerinde istrik - Bin habları vazılı bir kutuda minj yüz kadar hah vardı, Bu darı gören mületlis Haynes tahkı katı idare eden müddlelumumi mu. avinine fısıldadı: — Genç kırları öldüren hablar bunlar olacak, Ve ikisi birden doktora baktı - lar, Doktor sanki kendisini hiç # lâkadar etmiyen bir şeyden bah - sediliyormuş gibi sakin ve lâkayt “, Müddeiumuminin iddinnamesin de en kuvvetij delili teskil edecek ve simdiye kadar gizli kalmış baç- ka birtelem cinayetleri de açığa vuracak olan vesikalar dektorun yazıhanes) sre “*vapk-n Yazıhanenin gözlerinden birisi birtakım mektup müsveddeleriyle doluydu, başka bir gözde ise bu mektuplar güzel kâğıtinra kopya edilmiş, zarllarmış, üzerine ad - resleri yazılmış, hattâ barılarınm zarfları pullanmış olarak bulan * du, Her mektup müsveddasina mu Kabil bir zarf vardı, su halde mek- tuplar yazılmıs, hazırlanmış, fn - kat hiçbir) postaya verilmemisti. Zarfları söyle alelide bir mus” Yenesi mektuplarm islenen cina » yetlerle alâkadar oldağunu ihsas ediyordu, sira zarflardan bozrla - Tin üzerinde ölen kızların adres Teri vardı, en Üstte olan zarfta ise Eva Floresin âşılı olan ihtiyar ak bayım adresi bulunmaktaydı, Müddeimnumi daha esssk bir tetkik yapmak üzere biltün bu müsveddelerle zarfları topladı, bü- yük bir zarfa koydu, zarfı mühür” ledi ve muayenehanede arastır - malara devam ettiler, Arastırınaların bundan Sonraki kısmı da enteresan neticeler ver mekte devam etti, ekserisi umumi evlerde dolaşan kızların fotoğraf” n m ibaret olmak üzere yüz kadar kerm fotoğrafını ihtiva e - len büyük bir albüm bulundu. Ba albilmde ölen kızlardan Alis Mar sm, zavallı arkallaşı Erman ve ilk kurbanlardan olan Matilde Kloverin resimler; © bulu, Üç resmin üzerinde de birer tarih | bulunuyordu. Genç #ızların ölüm tarihleri, Bundan baska üzerinde “hair ralar” kelimesi yazılı bir defter de bulundu Defteri şöyle.bir karış tıran müddeiumumi bunu da mi- hürlü evrak arasına koydu Sonradan okunan mektuplar ve doktorun defteri, doktor Neli bu cinayetleri hangi hisler altinda is- Jemis okluğunu acıktan açığa mey dana koyuyordu, Mahezimiz olen kitapta bu mektuplarm birer birer sureti mevcuttur, fakat okuyucu - Tarmıza uzun Ve Jüzümsuz tafg; lât okutmamak icin Yalnız birkaç mektubun bir iki PAÇASIMI aynen alıyoruz, 13 İlkteşrin 1891 de öldürülen Mis Ellen Donvarm oturduğu ev - de oturan Eli Vensleye yazılar, 14 İlkteşrin 1891 tarihli mektptan bar 71 parçalar: “.. Size Komşunuz Mis Ellen Denvarn ölümünü habar vermek- le bir vazife yaptığıma kaniim. Aynı evde oturduğunuz, aynı mev kadaşınız acmacak değil, imireni- lecek bir ölüme kavusmuştur, “Yer yüzünün bütün nimetlein “len istifadeye son vermek olan ö- Hümün, korkune bir sey olduğunu, bir doktor olmak itibarile, herkes ten iyi bilirim, fakat her insana er veya geç indder olan örüme “erin bir zevk önden sonra ve hiç beklenmiyen bir sırala kavu - Suvermek ölümlerin en imrenile - en gerektir, “Tesadüf arkadasımız: beni karslaştırdı. lâyık olmadığı m falet icersinde sürüklenen bu za- vali, kizi çok seviyordem ve sew diğim &adar da ona mesin, İyi bir insan, güzel ve narin bir kredı, hir lokma ekmek mukabilinde > Miaiie suretle akran ©i - ıyan bhirtal ei kay *ben de zavallı Elene çok nerdiğrm içim onu bu murdar hayattan far Tazmala Assn ve anmeve bis vw Muzâffter Esen Kuya ve İstirahat diyarı olan ade- we yollamağa larar verdim. “Bu satnları okurken belki de » zavsllıyı yasadığı scfalotten kur- tarmanm, onu öldüzmekten dnha | Jeğra bir iş oldağunu düşlünçesk siniz, Fakat bu çok yanlış bir dü i şüneçdir Vakın ben arkadasımız: yaşadığı iğrenç muhitten çekip er “karabilirdim, ona rahat bir ev, sr cak bir çorba, mütevazı bir elbise temin edecek kadar kudretim var, Fakat bu neye Yarar, ben zavallı Fletin Yücudunu kurtarabilirdirn ama ruhunu karlarmak elimden gelmezdi kil, “Kurbağayı bataklık yaratır, ba toklığa düşenler Ya ülmeğe, yahut camur içersinde Yaşımağı mah - kümdur, Elen de çamur içersinde yaşamağa alışmış bir mahlâktur, Onu nereye götürürseniz gölürü - Büz, muhakkak eski mubitimi dü- şünetek, orayı özliyecek, ilk fersat ta tekrar oraya kaçacaktır, “Ben bu zavallı Kiza Bayattı karşılaşahileceği en sonsuz sefkati en e$siz sevgiyi, en büyük saadeti beraber geçirdiğimiz birkaç saat | içersinde tattırdım, Bü kısacık xa man arkadaşımız lenin ha i yatında tatlı bir rüya gibidir, o bu tatl rüyadan uyanacak kadar va: İ kit alamadı, gözleri henüz bu rüyanın (o tamamiyle Silinmeyen renklerile dolayken, kulaldarındn €n tatlı bir aşk şarkısının en kıv- rak nağmeleri henüz uğuldarken, “dudaklarında sandet i öpürükleri - | nin İzi silinmeden, vücudunda he yecân dakikalarımın Ürperisi ger melen, nasıl olduğunu kendi de anlamıyarak, nereden geldiğini | bilmiyerek ölüme kayoşuverdi, “Bu ölümün ıztırapsız olmadı - Zini biliyorum, Onun acılar içer * sinde kıvrandığını, haykırdığını, inlediğini oturduğum yerden ta * hayyül edebiliyorum, ve bu ürk, - ük davaları ZABER — Akşam Pos'as: sark cephesi harplerinden bir manzara İtalyada çikan “Sıumpa,, gazelesi, vin harp muhabiri, gördüğü bir harp İ safkasını şöyle tasvir ediyor: “Emir; Düşmanı durdurmak... As, | kerlerimiz, düşün gayretlerin; sarlet, | #ikleri halde muvaffak olamıyorlar. Düşurayı, yakalanamıyor. Bununla İ barabar, kumandanımız, sahra telefa nu ile aldığı haberle biliyer ki, karşı, ınızda, Don âlrseğinde, çeraber içine | atınmak üzere olan bir kol butundu, İ gunu, bir kısın düşman kuvvetlerinin de Dan relirini geçtiklerini biliyor, Büyük müfrezeler geride kaldr. Bum lârin ricat hatlarının kesilme tebii kesi var, Alman kollarının, daha — şimalde, Den aehrine yaklaşşıkları ve düşme, İ van, pek büyük bip en tim hareketler; önle bijintyor. Sovyet zabillerine o verilen emirler, her yerde aynl değil: Butada, mukabil taarrudlara mukavameş g diyorlar. Diğer yerlerde, fazla tazyik görmedikleri için, çete harplerinden vazgeçmiş görünüyorlar ve mayla sararak kaçıyorlar. P.... köyünde, köylülerden, buradaa pek uzakta olmuyan bir yerde, mü , dafas mevgiinde bulunduklarını öğ repâik. Sabahleyin gönderilen bir ka #t kolu, haberin doğruluğuna Anlat ti, Düşman yakın bulunuyorsa, muhax Kak, İri ot yığmlarma Obenziyen şu çaylı yuvarlak köylü evlerinin Nevtorktn, yeni evlenenler, ken- dilerine bir soyadı bulmak müşkü- tâtımda kaldıkları zaman, doğrncn wmümt kütüpheneye koştyorlar. O- rada, önlerine, 550,000 soyadını ba- vi uzun bir liste çıkarıyorlar, Bu Yistede, bütün milletlerin, tarik bo- yunca, half tarihten ervelki devir» lerde kullandıkları isimler var, Böy- Newyork >yeni oelilerinin * “aMAŞAİAN ezalsri arasında gizlenmiş olan mit ralyözlerin yaylım ateşleri, kölümu #umn yanını vurmaya çalışıyor, Küçür gövirme harekeşlerile,.bu mjtralyöz Yuvaları, birbiri arkasından imhu ©, didi, Daha ilerde, kızajların mukaveme , ti daha kuvvetli ve daha muntazam. Düşman, çok güzel bir sureşte ara , Ziden İstifade etmek tabiyesine giri, İ. O, insani şaşırtan bir sürütle, teh, Ekeye giren yerlerden, başka yerlere Keçiyor. O, hücumun çehlikesi sıtan, | da bulunan her yerden, yor değiştir. | #atsini biliyor. Her yerde, hazırla , iniş bir siper buluyor, her köylü evi, Biz tetihilm,., ve nereden &leş elfi, #ini kestirmek pek güç. İle; mant, çanrruzlari, mukabil tm, | arruzlar takip etti, Birdenbire orla Viyüklükte bir düşman tankı görün, dü, Pek sürüşle ilerliyor. Yelpaze şek Wade ateş ediyor, bir yarım dalre 90. wiriyor ve küy evlerinin gerisine d8, | Derek gizleniyor. O zaman, o sağda: #owra solda muntazam bir hat halin €e diğer tanklar görünüyor. — Onlar, Meri atan Rus piyadesini Ohimaye ermek için yavaş yavaş flerliyorlar, Hamleleri, birdenbire duruyor meye? Çünki, istihkâm ofrıdımız düşman yanklarınm önlerire doğru kaymış ve oraya mayn Gükmüş. Mayinlerin pat, tamaszile bernber iki tank (o havaya uçtu. Rus mukabil tanarruzu toma me önlendi. Düşman, mukavemeti İ kırarak ricate başladı... , kadar ismin hiç birini beğenmiyor- lar. O saman da, kötüplene memur ları, büyük bir netnketle, yeni soy- adları #ydarup yeni evlilere, on. ların aktabnlarıma o beğendirmede salışıyorlar, İşte bunlardan bir kaçı: Erkek ler için., Stotoşyay, Flimpz, buy, Kızlar için, Baseline, Zippe- Kalarda duyduğum yerine ızfırap | !e olduğu helde, bus ebeveyn, bul rah, Ordimari, Nervertin ba kıvranısı, bu haylarışı, bu in - 2 : leyisi görmemek, isiflememek ve | Cenubi Amerika yolu bunün tadımı dtyamamak olayor, | o Perazuay hükümeti, İguazu şela.| O Bu yolu, Ameriza birliği büyük (Devamı var) | lesine kudar uzanacak olan bir yel yolun tahakkukuna doğru ilk adım- yapmaya karar vermişlir. Bu yol,| dır, İgnazu şelaleleri, geyet vahşi 26 de Brezilyanın Parana Devleti büyük| bir mıniska olduğu İçin, oraya, ka- Bundan evvel, gecen harpte, Fran şosesiyle birleşecek ve Sao-Palo,da nihayetlenecektir. radan gidüemnez, ancak su yolu ile gidilebilirdi, mağ «ız cephesinde hir İngiliz askerinin > İ İngilleredeki ebeveynine yazdığı Muazzam bir perde bir mektubun, daha yeni, yerine « «eyorklalar, yarın, Koney-| beş kilomelre boyunda bir perde vasıl olduğunu yazmışlık, İrland plüjma giderler. Bu piğjİ germişlerdir. İşte. bu poxla xür'at rekorunun | boyunca, kilemetreleree lokunta, Ba buluş. belki de fayda verebi- bir ikincisi: Geçen harple, 1916 wenesinde. Prağda bulunan hir Macar gerci meyhaneler nzarır. Plâjin ziyaları- nı fahtelbahirlere göstermemek, &- ,) cim. Amerika siyah kalın bez. Yir; fakat bir fırtına baslırdığı man, perdenin hall ne olur? Çak geçmeden 2 hünu da öğrene Macaristandaki ailesine bir kart - | den &lh metre yüksekliğinde vel ceğir, poslal göndermiş, bu poslal gön derildiği adrese daha yeni teslim Gevşeklik alâmeti edilmiştir. Bu kariposlal, bu suretle, Prağ- dan 150 kilometre mesafede buft- nan Szolnok (Macaristanda) arasın daki mesafeyi miş, da ez değildir, Meyvalara gelince, bol bol kurutup şehirde salmak mümiktin, daha da iyisi vodka yap. malı; çönkü meyva vodkası hiçbir vodkayla müuküyese kabul etmez Buradan sıvışmanın bir çaresine bakmak da hiç fena olmaz, Çitin arkasmıdan göçen ve ollar. la tamamen kapanmış bir palik gör dü. Evvelâ gezmek, sonra lerin yarından usuleacık rü açılmak nivelilye ayoğımı poli, kaya koymuş koymamıstı ki bir denbire oldukça kuvrelli bir elin onuruna İndiğini hisseli, Dün büyük bir teessürle ve bab, sının ölümüne ve kendisinin yal, " kasında dürüyordu, İhtiyar karak: — Beyhude yere çiftlikten mayı düşünüyorsun. filozof elen. a ev in kadar kolar değildir. Yollar da yayan Yolevluk için elverişsiz. dir; Iyisi mi beyin yanma git. 0, sent çoktanberi odasında bekliyor, Filozof: — Gidelim! Ne çıkar, Ben mem, nuniyetle giderim, dedi ve kazağı takip etti, Ak hıyeklı, ihtiyar yüzlaş,. Yerin bir keder içinde Başını ellerine da. yanış, onda masanın önünde olr. ruyorde, Kendi vefli yaslarında ardı; fakat yüzüne akselen Son, 26 senede bitirebil- ızlığına ağlıyan ihtiyar kazak or, dedi. Buradan kaçmak zannel, Anslo-Saksonlar, beyaz lüyü, ev: şeklik lâmeti addederler; çünkü onlar, hali horoz döğüşü (seyrine döğüşleri tertip eden kumpanyalar da vardır. Yazsn: N. V. GOGOL meraklıdırdar, Bu lü Bu kumpanyar, kuyruklarında beyaz lüy bulunan borozların gev- şek çıktığını, iyice odöğüşemediğ- Bi tecrübe etmişler, halk ta bondar dolayı beyaz tüyü gevşeklik alâmeti addetmiştir. KEŞ e A EE Rusçadan çeviren: SERVET LÜNEL — ———— | suz elem ve zayıf, solgun renk, Fu, İ hunun birdenbire, bir anda ölmâş v | kılmış ve eski neş'eli ve sil ü bavalın ebediyyen kaybol. | muş olduğunu gösleriyordu. Homa, | ihtiyar kazakla birlikte içeri girin. ünim birini indrd ve flozofun Yerlere kadar eğilerek verdiği se, ima karşylık hafifçe başını eğdi, Huma ve kazak, büyük bir ihti, ramla kapının yanında durdular, Yüzbaşı, ne sertlik, ne de tatlılık ifade eden bir sesle: — Kimsin. nerelisin, ve unranm nerlir, efendi? Diye sordu, — Papaz meklebi talebelerinden filozof Homa Brut, — Senin baban kimdi? — Bilmiyorum efendimiz, — Ya annen? — Annemi de bilmiyorum, Doğ, ru düşünecek olursak, tabli annem vardı; fakat kimdi, nereliydi, ne 7woan yaşadı. ne zaman öldü, va" Jahi pek iyi halırlamıyorum, Yüzbaşı sustu ve galiba bir daki, | Ka kadar düşiindü. — Peki benim kızımla nasl ie. niştın? — Tanışmadım, efendimiz. Yal, İlahi tanışmadım, Dünyaya geldiğim, den bu güne kadar, şeytan kulağı- na kurşun, bey kızlariyle henüz biç bir alış verişte bulanmadım, — Peki neden dolayı dua oku. mağa başka birisini değil de seni tayin etli? Filozof omuzların, silkti, — Bilmem ki Bumu rasıl izah ef, meli. Bazan beylerin aklına eseni en Alim bir inasn bile anlıyamaz; tevekkeli | alalarımız dememişler: “Bey nasıl islerse öyle yap!” — Sakın yalan söylemiyesin, fi, Wozof efendi? — Eğer yalan söylüyorsam şura, "dan suraya giderviyeyim, Yüzbaşı, mahzun bir sesle: — Ah, kızım, daha bir dakike farla yaşasaydın, dedi, muhakkak ber şeyi üğrenecektim. “Benim ru hum için okufacağın duaları baş. katına okulma, baba, bemen şimdi birini Kiye Papaz mektebine gön, der ve talebelerden OHoma Bruf'u İmliye laz» | Bugünün dikkate şayan adamı 28 SONTEŞMİN — 1942 MAREŞAL SMUTS Cenubi Afrika Birliği —i— Konferans sonra, Bota, ile Seuts, Transale döndüler, Eski müstemlekeciler * "en mürekkep yeni bir kabine tes Kil etüler. Kabine, yine, Dotânın riyaseti oltindâ bulunuyordu, Smuts, üç nezareti, dahiliyeyi, hazbiyeyi ve müden nezaretin; avucunun içine #ldı, Mertzog, adliye nazırı, Jo - burglu bir İngiliz olan Hül nazırı oldu. Adliye nazın Hertzozun da, Smuts gibi gözü yükseklerdeyrii, başvekil ma, sonra Smutsun birkaç vekâleti elinde toplamasma canı sıkıldı, Eylül intihabatı, yine Bota ile Smutson lehinde teceMi etti, On - inr, bu intihap neticesinde, yalnız Transvale değil, Cenuhi Afrikn Birliğine dehiikmedecek vatiyette bulunuyorlardı; fakat güçlükler, baszöstermekte getikmedi. “Afri Kander” denilen Molanilalılar, Bo” ta ile Smatku İngilizlere satılmış adamlar diye itham etmiyo baş - lamışlardı, Bunların reisi adliye , nazır Herzoçdu. Bandan dolayı, #müin kabinele kalmasına imkân kalmaması, variyetinde re döndü ve dünlsü ile berabor, madehciler, grov yaptı, Smuts, maden #melesini, şid - detle yola getirdi; fakat ba yüz - den de, bütün Cenuhi Afriknda birçok düşman kazandı, UMUMİ HARP Bu sırada 1014 harbi başladı, , Bota, parlâmentoya, Almanyanm i venebu garvi Afrikası müstemle * kesine taarruz oçdeceğini haber verdi: fakat şiddetli hir itiram uğradr, Smuts, parlâmentoyu yola getir mek icin: — İngiltere, bize, iyi muame- le etti, Bire hitrriyetimizi verdi. Simdi de, hizim munvenetimizi i$- tiyor, Alman harp gemileri tienre* tmizi tehdid ediyor, İngiliz hü - kümeti, bire: “İste sizin isiniz” diyerek vazife gösterdi, Parlâmen todan, bire düsen vazifeyi yapma mıra müsarde etmesini istiyorm, Bu, aynı yamanda, kendi vazit, mizdir de. Almanlar, fena kom - anlardır.” Diyordu. Münakaşa, parlâmento huda - dünü aştı, bütün hir memleftet meselesi haline geldi, Eski kumun do reislerinden birkaçı, Hertrozun yardımiyle umtmi bir kıvam eyan dırdılar, Bu kıyam, (dahili bir har be müncer olmak istidadımı gös - terdi. Smütenn elinde, Alman müstemlekesine taarruz için ha - zırlanmış kuvvet vardı, Bu kuvvet Afrikanderlerin ilzerine sevkolun” Retirt, O, biliyor... bunu artık işitemezdim, Yavrucu Ram, Yalnız bunları si öldâ. Sen. herhalde, mukaddes ha yaliyle ve Mak işleriyle. lanınmış £ insan olaceksn ve o da herhal de sana dair çok şeyler duymuştur Filozof, hayret içinde birkaç a dım geriledi ve: — Kim? Ben mi? Ben mi mükad, des hayatımla tanınmışını? Diye süvlendi ve yüzbaşının gö”. lerinin #çine baktı, Aman efendi, wiz! Neler söylüyorsunuz! Bon, öy! Jemesi ayıp, mukaddes gününden bir gön evel kadının ziyaretine gittim. — Orası bana alt değil, elbette bir hikmel yardır, Perşembe ekmek; günden itibaren vazifene buşlame, lisin, — Buna karşı ben de efendimize! yunu arzetmek isterdim ki. en kaderince dedikleri gibi, rm kaddes kitaba vökif bir insan ©, bette bildiği kadar bu isi yapar. ancak buraya bir diyskor. hiç değilse bir zangoç daha fazla yaraşırdı, Onlar, serif kimselerdir , ve neyin nasıl olmas, lâzım reldi. gini bilirler; halbuki hen. besim me sesim İyi, ne de kendim adama) benziyorum, Hiçbir göslerişim yok | — Sen ne derten de, ancak yav. rumun bana vasiyet ettiği her şey hiçbir şeye acımadan yerine gel" Bildiği neydi. rliyebildi. ve yatımt) nihayet bulduktan | du, Önayak olanlar tevkif edile - rek siddetle teciye edildiler. Yal Diz Mertzoğa iisilmedli, SMUTS, İNGİLİZ GENERALİ Alman müstemlekesine, birzat © Botanın kumandası altında yapı- lah taarruz Muvaffakiyetle netice lendi, Zaten, müstemlekcle mü- him Alman kuvveti de yoktu. Bu, birliğin birinci zaferini teşkil etti. Bota, bir fütih gibi karsılandı. İntihabut yaklaşıyordu. Muha - inlet, Hertzoga bağlı olarak, ku” vetini muhafaza ediyordu, İki İn- giliz partisinin müzahereti ile Bo- ta ile Savyts, intihapta kazandılar, Arkadaşları, kaybetmekle beraber Smuts yılmadı ve çalışma gavre * tini artırdı. Harp devam ediyordu, Alman - lann Şarki Afrika müstemlekesi- me taarruz etmek İçin kararlaştı - rldı, Bu defi, kumanılayı Smuts deruhte etti, Kendisin; gösternii- Ye can atıyordu, İngilizler de, onu İngiliz ordusunda, general tanı * mıslardı. General Smats, askeri mütehas- sısları dinlemedi. O, yağmur mev” siminin geçmesin; beklemeden, Alman müstemlekesine saldırdı. Arazi, balta girmmeiş ormanlar - dan teşekkül ediyordu. Yağmur, sağanak halinde yağıyordu, Ater li, baris genera! delicesine ilerli - yordu, Bereket versin, karşısmıda mühim Alman kuvveti yoktu, Bir kaç alaydan ibaret Alman kuvveti maânevralarla Smufsun hücumu * tmdan kendini kurtarıyor, ele geç miyordu, General Smuts, bir sey yapamr yacağını anlaymca bir kahraman gibi evdetten vazgeçti, Askerin kırmandasını birine devreilerek ye Tine döndü, Tam o sırada da İnti- liz başvekili Botayı Londraya dn Yet etmişti, Bota Londraya gilmiye hevesli değildi. Kendisine vekületen git * mesini Smutsu teklif etti, O, kü - çük bir naz göstermeden, vapura atladı, Düşmanları, onun, Londra" Ya koşmak gayretile eğleniyorlar, ve: “Cenubi Afrika, Janniye artık dar geliyor. Bundan sonraki ceve- ân sahası Avrupa olmalıdır.” dr yorlardı, Smuts ie, isini tıkırmda yürüt miye bakıyordu, Kim ne derse de sin onun umurunda (eğildi, Len Taya gelliği zaman. kendisi, hara retle karsılandı. İngilizler, ona, yola gelmiş eski bir âsi mazarile bakıyor. ono İnzilterenin hürriyet petverliğinin timsali addediyor - Jardı, Londra güzeteleri, birinci say - falarımda, onun İehinde, sütun sü. tin Yazılar yazdılar, Resimlerini bastılar, Ve hakkında: “İngilterenin en büyük kahra * manı. Almanların Afrikadaki kad tetini iron eden adam,” Diye vasıflandırdılar, Smuts, memnundu, Melç, Loyd Core onu: — İngilterenin en büyük hsrp kahramanı! Diye, suna buna takdim ettiği zaman, general Smuts, göğtünü kaharttıkça knbartıyorda, Situts, kırk yedi yaşındaydı, Vü cudu Kuvvetli, kafası yükcelme hulyaları ile doluy'u, İstediği ec yüksek yere çıkmak için hir ailem da geçseeii bir basamak kalmıştı. Onun da işaretlerini, Lerdradn 3, RASİM ÖZGEN (Devamı var) Şubeye davet "Eminönü As, Şubesinden, Ya, P. Töm, Tazlua Oğ. Mek met Şakir. 318 Doğumlu (41747) nin acele şubeye müracaalı İlân olunur, ŞEHİR TİYATROSU ıyı KOMEDİ KISM, i Bait 2040 da ill mi ii fesi ve Pazar TN