KONUSMALAR Oburlar Akademisi 4 Salkım saçaklısına bayılırım !,, Can boğazdan gelir — Keki Türk evleri — Yirmi beş çeşit yemek gün kaç çeşiş yemek pişiyor? — Misöhanesi — Zalkamızın zevkini niçin | veremiyoruz? — Hasretini çektiğimiz yemekler “Ba, Kaymaklı slmasiye Meraklılnr — Sofra değti çiçek bahçezi— Sultan Aziz — Bir kuru, elli pat, hean dolmasi — Baha Yaver — Fuat pazanın ziyaleti — Doksan bardak Umanata — Yemek nedir? — Korkunç bie liste — Yazan. Münir Süleyman Çapanoğlu TALARIMIZ* “ — Can boğazdan geliri Perlerdi, Bunun içindir ki dai ma İyi ve mütenevvi yemek yerler- di, E kir bir Türk evinde, bir kaç türlü yemek pişerdi, Orta ha)- ilerle yüksek Sınıflara doğru, ba nun sayısı artar, besi, onu, hatti yirmiyi, yirmi besi bulurdu. Belki bu bir israftı, Fat, lin yatın ucuzluğu, etin en iyisinin dört kurusa, en meliş gıda madde lerinin yok babasına satıldığı o | yıllarda, bunu bir israf saymak doğru değildir. Nihayet, insan gi nesini güç geçiyor, Filhakika, bu- giin, eskiden olduğu gibi bes, on türlü yemek pişirmeğe imkân vok- tar, Buna keselerimiz müsajt ol - madığı gibi, gıda maddelerinin 27” lığı mânidir. Bugünkü sartlar al tında zajkamızın zevkini Vereme- yiz, Fakat, surası da muhakkak ki boğrzmnızı ilmaj edişimizin sebe bi, yalnız vaziyetin normal olma - maşmdan ileri gelmiyor. Bunun birçok sebepleri var, İste birkaçı: 1 — Eski Tük mutfağının yıkılması, 2 — Eski aççı neslinin münkariz olması, $ — Yemek zevklerinin azalması, 4 — Yemek, mutfak merakiıları- uu günilen süne eksilmesi, Bugün evlerimizde, artık eski Türk yemekleri pişmiyor. meselâ Pirahiye, talaş kebabına, kushane çorbasına, sakız mahallebisine, kaymaklı elmasiye- ye, tatarböreğine hasretir, Punla- Fa benzer dahane kadar nefis Türk yemekleri vardı ki 4simlerini Türk “mutfağının ve Türk yer meklerinin ne demek oldeğunu ve bunların son günlerine yetistiğim halde— ben bile unuttum. Eski yemeklerin yerini birtakım soysuz, yabancı yemekler | çuttu. Eski aşçıların yerine bir sürü dan- gil dungal ssçı müsveddeleri kaim oldu, Biçare ve zavallı zaikamız bunlarm, elinde işkence | görüyor, san Şekişiyor, Ve muhakkak ki, boğnz va matfak hususunda eski lerden çok geriyiz. Ve her gtin da- ha geri gidiyoruz. meş E SKİDEN, © yalnız boğanma düşkünler, isi, nelis ve mü tenevvi yemek isteyenler ne kadar soksa, usta bir 256 kadar, hatti onlardan daha in yemek pişiren- ler, merakbilar da varlı, Runlar mutfağı girip yemek bişirmelten zevk duyarlar, dostlerimı, nhtab. larmı davet etlerek ikram etmesi ne bayılırlazdı, İçlerinde öyle :ftar Sofrası hazırlıyanlar vardı ki, ma | sanın üstü bir çiçek bahçesini an- dırırdı, Nerede şimdi bunlar? Hepsi, bir yığın hatıra İle, bir avuç top - raktam ibaret kaldı, Kedadımızın birçoğu bir oturuş- ta bir kazuyu ver, bana bile de - mezlermis, Pski devirlerde büyük. e bir tencere pilâvla, kâselerle rerde yiyenler o sayısızmış, Ve ba sekemperverliğe $asmazlar, nor - mal Yeyis nazarile bakarlarmış, Saltan Azizin de bir oturuşta bir kuzu yediğini işitmistim, Daha sonraları, bilhassa İkinci Abdilhamit zamanımda bir kuru - Yu, elli patlean dolmasını hık bile demeden tekle yine bir tepsi baklavayı sün- netleme haklıyanlar vardı, Ben bunların bazılarmı gördüm, Ve (Maber)de yazdım Bu mevzua dair bir yazımda (Yeni Türk) mecmuasında çıktı, Büylelerine obur derlerdi. Hem yemek, hem misafir meraklısı kim. seler bunları evlerine çağırırlar, önlerine yemek sahanlarını, ten - sereleri, tepsileri yıtarlar, ağıla” rm şapırdata saprdntn yeyisleri - ni seyrâderlerdi. Ve bu seyirden hoslanırkandı, Son elli elemi yıl içinde Yeti - - Sen öburlarin en meshuaru ve hattâ o en korkunen (Baha Yaver)miş, © Ben bu yaman oburu görmedim, ABA Yaver, sadrazam Funt Paşanın yanında ki sefirlere verilen kırk #işi " yalette böyle bir softaya dağıtıla” İm terbiyeli paça ile firinda pis miş Fal ayı, herkesin öntinde vemis, seyirciler hayret etmişler, Sofradan kalkınca, yalınm balko - | nuna #itmis, kendisini poyrasa vermiş, bir saat kadar kestirip o- yanmış, Bakmış &; dudakları | rumus, retten dili ve ağu nıp kavruluyor, hemen kilere koş mus, bakir tenecrelere yapılan & - monatalara büyük büllür bardak” ları da'dırmış, doksan bardak ka- dar içmis! * Bir lokünteya gittiği zaman ilkevvel sebriye, iskenbe, düğün, mercimek çorbalarından içer, ar - / kasmdan #ovuk haşlaması, koyun i baslamasını yer. pirzola, $is keba- ibi, kızartma, taskebabı, orman ke bübı, dağ kebab, yoğurtlu Kehah, pathean kebabı, kuzu ciğeri, kuru başı, kuzu fırmı, İzmir költes gıbi etli seylere iltifet eder, barbunya tavasjle kefal pilâlösini yemeği ih- mal etmez, bunlari patlıcan beğen- di, patlıcan musakkası, patlıcan oturtması, patlıcan silkmesi, ayse kadın, etli bamya, domates dol - mesi takip eder; arkasından da zeytinyağlılara geçip İmambayıldı Yı, biher dolmasını, barbunya (a salyasını göçürür, tavuklu pilâva | da kasık salladıktan sonra tatlıla- Ya Şecit resmi yaptırırmış, * Baba Yavere sormuşlar: —— Yemek nelir? Hemen cevap vermis: ” — İnsanı dnyumeak her sey! * Baba Yaveri bir kır vişafetine götlirmilsler, davetliler yemekten evvel demlenirlerken, 0, vemekle. ie basına geçmis, hemen hemen epsini saklamış: iste likleri: 20 kurm başı, $ e m hindi, 20 patlıcan dolması, büyük bir tencere makarna, bir tepsi ir- mik helvası, Bunların üzerine 25 kâse de ü slm hosafı imis? * Baba Yaver tatlıyı sever, Şer betten, İimönatadan o baslıyarnk #şare, gilllir, baklava, mahallohi, tavuksöğdü, tulumba tatlı, he nımgöbeği, sarığıburma, elmasive, keskil, kazandibi, Allah ne ver « Giyse, Yer ağrım siler, Tanrıya hamedermis, Magmefih en cok Sevdiği yassı kadaifmiş. — Salkımsaçıfılısma bayılırım! Dermis, Temsil Sariyer halkevinden: | 8 birincikânun 1942 pazar Sanş 15.50 du tersi) kolumuz tarafın dan (Kizi çağlayan) piyesi temsji *. dilecehtir, Davetiyeler idare memurlukların den alınır. — Rahip efendi! — Buyurun dostum! İşte mesele burada, Kenasine vuziyeti anlatıyorum ve kekeliye * rek, azameti beni bile korkutan teryinat projemden bahsediyorum, Hrm beyaz örtülerle rizlemek, Bax Ka örtüler sofra örtüsü vazifesini görecek, Pecete filin da kizrm.. Rahip hizmetçisini çağırıyor — Mölünle, kaç tane örtümüz var? — Örtü mü? Tam bilmiyorum, rahip efendi, — Nasıl, Mölahiş, siz ev karlın larmın kralicesi oldağunuz halde kaç örtünüz okluğunu bilmiyor musuavy ? Mölenie, bu ahmzliniz - ilen dolayı Sen Piyere hasap vere ceksiniz" Ne ise, Zararı yok, Kaç örtü varsa hepsini Mösyö o Balbandya veriniz. On «se de Gewurt Tra- miner sarab: Eve etmeği unutma yinez! Ah, rehip efendi! Eğer Min bir mümessili o'masayilmız, sira hem havran, hen de memnuni * yetimi ifade eden bir “Vay can n417 sevuranaktım, ». Kantinir iki garsonmnu varımı lem, Teryinat projem hakkında kendilerin; tafslAt veriyorum, Bi- ri kömüre, öteki rençnermis. Böy le olduğu halde fikirlerimi mükem- günü Düsüncem su: Duvarların siyahir | HABER Yeni koopera- Türkün Tuzu tif fırını Günde 160 bin ermek çıkaracak | İstanbulda o kapatılmış olan 4 rınların unarı yeni kurylan me murlar kooperatifi larafındar İş an Unkapanı firi Unkapanı firm ck a bu Kapak > tevzi na verilen bu unün mülki mt kesilerek kapatılan fırmların rilmeğe başlanmıştır. Memuslar kooperatifi "- dan alman neticeler misbetti Bu fırın evvelâ mektepler, harta nelere ekmek vermeğe başları; tr. Bundan beska yvekın semtlere ekmek sevkedilmekterir. İsten bulun neresinde ekmek derliği rülürse oraya hemen hü Prir.lan ekmek gönderilecektir. Yavaş yavaş bu fırına günlük istihsal 100.000 ekmeğe kadir grkarılacaktır. Belediye fakirlere kömür verecek İz Şehir meclisi 15 bin lira tahsisat kabul etti Şehir meclisinin dünkü toplantı “nda parti ve Kızılay gibi belediye © Bir de yardıma muhtaç olunlara yar, dım etmesin; bildiren tezkere bara retle tezahürata vesile olmuştur. Tez kereda, fakirlere parasız kömür dağı talmağı, için 10 bin iza o ayrılması Müzümü da ileri - sürülmekteydi, Bı paranın 5 bin iira ilâvenile 15 bin ii raya çıkarılabileceği belediya, rels muavini Rıfat Yenal tarafından Wi, dirilmiş ve teklif 16 bin Lira olarak ittifakla kabul ediimişir. Belediye, hömen faaliyete geçerek pürtlce tesbiş edilen yoksulları para, 8:x kömür tevzilne başlayacaktır, Patates 25 kuruştan müşteri bulamadı Piyasada antışlar, gevşekliğini mu. hafaza etmektedir, Dün, toptan pata tee fiyatları, 25 kuruşa düşmüş vaa, Her hulamamışır, 62 luruştan kuru fenülye sataşt olmamığtır. Yalsız Bö Kuraştan biriz morut satılmıştır. Ml Hususi sigara yapılmıyacak İntisartar umum müdürlağü, du gürkü ahval dolsyasile huğust sira ralar imalini terketmiştir. Böyrelik 74, mühim mikgerda maltgime tasar, “| zaf edilmiş olacaktır. er | Aksam P. Türk Tarihinden İ Yazan : RIZA GAVDARLI İ UZ deriz, Fakat hiç birimiz tuzun nasıl bulunduğunu ve i nasıl mutfağa girdiğini bilmeyiz. En emitefekkirimize soracak ulsak ondün rİneaiğımız cevap Şudur: — Tuz mu? Bilmiyerum! Yal - niz tuysuz yemeğin tatsız olduğu nu biliyorum! Halbuki Türklerde tozun büyük bir efsanesi Vardır, Gariptir ki ve meklerimize lezzet, çesnj veren tuz da ilk dzfa Türk eliy'e bulan muş, onu ilk mutfağa sokan Türke ler olmuştur, İslâmiyeti kabulden sonra efsa- heler, Türklerin neslini (Nuh Tev gambarin) — oğullarından o (Ve fes)e götürürler, Bünün ne km dar yanlıs ve ilimle me ka'lar uy gün olmadığını söylemeğe lüzum bila yoktur, Fnkat nelense bu efsare, bu karışmıştır. Masa» “(Yaten) i in sekiz oğlu nlmus. tur, Onları en » büyüğünün adı 4Türk) tür, Bu Türk, Türk illerin. de, Türkler arasında padişahlığı koran, Türkler; dünya fatihi cden anttr, Bu (Türk) dünyaya gelinceye kadar, yağmurdan, orürzürdan, Kardan korunmak için ağaç ko - vuklarına iltica ederler, yarıklar, mağaralara girerlermiş. Fakat (Türk) gayet aklı ve zeki bir adam olduğu için hayvan derilerinllen evvelâ kendisine bir glbisg yapmıs, bakmış ki ısıtıyor! bunu daha ziyade ileriye götüre - rek bir de çarlır kurmuş, Ve çarı rın ilik maeidiymiş, Bu ilk Türk padişahı bugünkü O Karakistandaki gölde gelip tavattun etmis, Banun da dört oğlu olmus, Bü- yük oğlunun adı Totenk yakat To tuktrr, Bu zat Son derscedle ava moraklıymış? Bir gün avdan döndükten son- ra, gölün kenarma gelip oturmus! Etini orada yaktığı atesle pişir - dikten sanra — Yemefe — baslar, Verkcn et kazara elinden düşmüs, Toprak meğer tuzmuş, Tekrar alıp yeyince et sayet İezzetli gelmiş! Bundan sonra da yemeğini hep 0 tuz toprağına banarık yemeğe baslamış! Ve böylece toz meyda - ra (karak, yemeklerimize lezzet (Türe), sz Memurlara şeker tevziatı iaşe kartlarile yapılacak Bütün memurlara tevzi edi'miş o Is yeni iaşe kartları (le iaşe madde leri verilmesine ay başman ilibaren taşlanseaktır, İaşe karşlarında bulunun — 25 tane rumaralı haneden (1 Humarslı hane Wir defa olarak şeker (o tevztatı İçin kullamlacaktır. 1 numaralı han“nin öbtali mukabilinde. 5C0 grüm — geker İ vertlecektir. Şeker tevzlatınm ay ba dn baştayabilmesi için vilâyet ter, bat, almaktadır. Fransa harbi Umumi Seferberlikten YAZAN: RONE BALBO men anladılar, Birkaz saat için ir düğün sa- in üzerine, Merini temsil eden dallardan iç içe harfler diz- dik, Masa örtüsü üzerin de hircaz Geek biraz buğday ve hiraz yalaf koyduk, Belediye reisi birkaç sise eski / orda şarabı verdi: komutan, ara Mİ eren Dilan basmdak; kasasından birkan Sise Möntenehet şarabı crkard tahitler de sampansa veteteller, Kilisenin çam ça'ıvor. Fakat bu, bir hava hücumu değildir, BE Hikis, bir düğüm... Görünecek ka- lar heyecanlı olan gene gelin, ko- casının &olunda, kilrelarmezım te3- kil ettiği kubbe altindan Feriyor. Biz de heyecanlıyız! Öyle ya, Bur serait altmda evlenmek! Hay dj casım, bunu düşünmenin «ras mı? Şiselerin de yarilımiyin, nik- binleşmek sırası çökton geldi... Genç kadin, salenen tezyinatı Dünkerk bozgununa kade- ÇEVİREN: 7 A.MİTHAT KANIK isin bana tesekiklir ediyor. İhtimal | merhur kaldım. Gere sakin, sessiz ber şeyi bskliyordu ama, her hal de bunu değil... Her taraf çiçek dola? Hand biraz da fazla bile. pi Di matluklarmıza gir miş,” | Şu efsane rsasal, biz tuzun da ber şey gili Türkler tarafından icad edildiğini göstermektedir. Ba efsaneyi sakleden (Hbülşazi Go- hadır Han) sdzünü su cümle #e bi tirir: “Asfa tn salmazini ol çıkardı” En işde de biz Türkler reker ki» tiyoruz detektir, Garp medeniys- tinin çok yüksek olduğunu, ve © nün bütün meleniyetiğrin, babası bulunduğunu iddia edenler, her soy gibi, tüzün da Türkler tarafın. Jan bulunduğunu ve öniârım elle- riyle mutfakları zirdiğini görerek böyle bir iddiada bolunmuğa utan maladmlar. Yalniz tx değil, tabubelte en mühim bir mevkie sahip elan SJ amonyak bile Türlerin o bulluğu ve bütün diltrya talabetine hediye ettikleri bir mesrcdir, Milüan evvel ikine; asırda, Türk diyarın: da dolaşan Çin generali VemYen- Ti bü Ss) amunyakın Türkler tara- fından nasıl çıkarıldığım bizzat Bürmüş, ve sayfalar dolasn yarı - İar yazmırıtır (1) Ve ba Türk bulur ilk defa Çine gölüren de o dor, Daha saril icin Arin. daslerımızı kasmılırmağa o yardım edin tozlar da Türklerin icadıdır. Eissneler bunnu balunusunu Oğuz Hann atfetlerler. Oğuz Man hir gün Dir ağnem dibinde otnrar- Ker uyur, Ağacın üstünden birta- wm tozlar düşer, ensesine konar. Fenn halda Kasın'tırmağn baslar, Oğuz Man, o vakit anlar ki bu nğsetan düsen toz kasınaırcıdır. Hemen onu toplatır, Ve mami bir kurultayda, bütün Kurultay yalarının arkalarında olasarak sizli gizli herkesin ensesine atar, Umumi bir kasınma başlar, Sebe. bini bilen Kimse yek! b ahkahalarla gü der, Pirbirlerine muziplik yanarak eğlenmesini © bilmelidirler, : “ens, ba sari Perbrilarımz dot ru gençler arasmda pek'moda idi. Hattâ bazr muziplerimiz, Beyoğlu. na kafinr yaya ç'karlar, bonmar eder bunları alırlar, getirerek ar kadaş'arınm enselerinç ntarlarılı, Biz Türkler iftiharla zöğsümüzü kabartarak sunları diyebiliriz: — Tuz ds, sel amonyak da, ek lence için kasındıtan tor da... Mer sey her şev Türkün icadıdır, Türk hilyük matadu demiri bulmamış polsaydı medeniyet bu yüksek zir veye Gkamaz, bugünkü ihtisam ve marlak'ığını gösteremezdi, Eber di Şef Büvük Atanın bir sözü var. dir, onu hiçbir zaman unntmya İm? “Ne mutlu Türk'üm devene"' Bünn düsünetim, milli tarihi » miri, bilhassn milli me'leniyet Ve e tarihimizi daha iyi araştıra” m, (1) vis *8le; a tnrtarie, w: Biblietheçüe eritn” tesekdilir ederim Ve sizi kotuta * hinzm salışmda kucaklıyorum! Hurra!,. Neredeyiz? Alman top larının ataş menzil içinde mi, ya. Mut geriden çok uzakta mı? Kimse bilmek istemiyor.. Yakında öğre - necsğiz, Hem nasıl!,, ».. Sahalı saat ür, Köyde bulunan askerlerin çokluğu yüzünden Ya tağımı bir arkadnş'a pavlaşmağı eriyor, Acaba neye uyandım? Pencera haffen sarslıror, Uzak ta, boğri bir sürülü havayı sirs | Arkadaşlarımın gayreti tahminle. | 4 Ton “ci, Bu harpte duyduğun rimi geçmis, Manmafih netice Gok | ilk top sexi... güzel, Ben de, bü güzel gözlerin bafkışları karsısınıla, zevlilmden kı arıyorum, Küçük madam.. ileride düğün sofranızı heyecanla hatır - larsıniz. ne kadar memnun olaca- Acaba şarip #r,. yoksa İlniforma | Ses simalen, ihtimal Vissembürz larımızın arasında kaybolan bu ka- | an geliyor. dinin mevcudiyeti mi? Sörlediği putaklar biraz uzuyor, Tehi/kel; mevsulara temas ediyor. İstikhal, Rundan bahsetmere daha iyi eder, Neyse., Yerine oturdu, Alayın rahibi, belediye reisi de birkaç sâz söylüyorlar. Zım, Fakat, o ne? Komutan rahatsız? Fransız ruha var. Şimdi xıra gone gelinin: — Maylar, size biltün kalbimle Helediye | rn «iivor, Benim mektunlarımı reisi Alsaslı, fakat onda tom bir | sldlerma emin olaherm* Arkstasım Ballini ayandırdım, — Dinle! — Canımı sikiyorsun? — Dinle yahu. Top sesi! Avieilasım yerinden fırladı bi. Is. Nefeslerimü atanı izi tutarak w "elen bu ölüm Sesini Ainliyorer, s.s.» Ya mektun'ar! Nitin mete rlmevarız? On bek sünden farla aldu ki #ariden hirbir hahar yok! İsten vakit be'ah'“iim zamanlar. dMüsianem derhal iki sevsi'in doğ karımın shhat; zerin ibi bir aksi tesir yapacak? ç (Devamı var) ire 25 SONTEŞRİN — 1942 Vazife ve sarhoşluk 1.. ARHOŞLUK ettiği isin fesinden az'edildiğin! söyl” gikâvette bulunuyordu, Son” live ediyordu: Ne yapayım, elışmışım! Bir kadeh çakıştırmayınça akl rma gelmiyor. Başkalarını rı, icihee zıvanâdan çikiyor, inik de dersine. e Sarhoş midu" dum zamanlar icmeüiğim zaman Zardır, Yaptığım işte aksak'ık var er? Vazifems ge; kalıyar mu »? Mevkiimin şerefini kıracak İlareketlerie bulunuyor muyum? Hepsi düzgün, hepsi mükemmel « O balde ne kurışıyorlar? Za ton simdi alkol gıda oldu; intana cw çek ve en çabuk kaloriyi en- cak içki terin ediyor, İstelik za* manda kölü,.. Sarhoş olsam Sile mazur görülmeliyim, çünkü akl basında bir insanı, hele benim v3. ziyetimde olursa, ancak sarhoşluk sayesinde yaşamağı tahammül €* debilir! Evinin hususi vaziyetinden daha hususi şeylerden bahtettiği için artık kulek misafiri olmaktan vazzegtim, w Bu adam kenâi vaziyetinc an « cak kendi görüş zaviyesihden Da kiyor; böyle bir bakış insanı be - men hemen hiçbir zaman haksız çıkarmaz. Fakat hakikat bizde des ğildir; bizim hakkımızda hüküm veren cemiyette ve ceihi; n işe iâkkisindedir. Sarhoş, hattâ belli edecek kadar içki içmiş olarex va zileye gelen bir memuruuü cezalar dırıimasr, yola gelmediği takdirde uzaklaştırması kadar tavü bir hal yoktur, ş Fakat bazan kendini bizriyecek kadar sarhoş oldukları hâlde vazi* felerinden çıkarılmıyanInra de te» sadüf mümkündür; bugün böylele- rinin bulunduğunu zanneimiyo rum, fakat dün vardı, Hem de bum lar devletin yüktek mevkilerini isgal buyuran, itibar sahibi, ta * ninmeş adanılardı, Nişancılık vazifesi vezirlerle pa” dişah arasındaki münasebetlerde .küyük ehemmiyeti baizdi. Bu kö- dar yükselmek vesirliğin . eşiğine varmaktı, Ormanlı tarihigdeki ni“ sanerlar arasmda âlimler, gairler, edibler, tarihciler Celâl Zade bunların meşhurların: dandır, Onun yerine geçen Firuz Ey de daha geri sayılamaz, Va kit vakit koltuk meyhünesine uğ” rar, adamakıllı kafayı çekerdi. yolda sarhoşluk galip gelir, yık İse, kalırdı, Uşak err onu kaldırır. Jar; bir berbör dükkânma yahut başka bir yere sokarlar, avilinca” ya karlar orada tutarlardı, İş ba » sında sartıcş olduğu da seyrek del Zildi. Onu çekemiyenier birkaç defa gikiyet ve ihbarda bulundular, Buna rağmen agedilmiyordu. Bu un Üzerine bir gün gayet ağır kür fürlerle dolu bir ferman yazdılar; sarhoş zamanındza Firuz Beye sun- dular: adamcağız farkında olmak» sizin tuğrayı bastı; alıp Sadrazam Sukulin Mehmet Paşaya götürdil- ier, Artık bunun örtbas edilir ta> rafı yoktu; azlolundu, Demek ki o zamar bile böyle ba'ler şiddetle ceza görürmüş; doğruşu da budur, İş ve zevk bir“ Virine karıştırılmamalıdır. la il Ek ez ma Ölmememiz için ELEDİYE, anlaşılıyor ki he. balamdan İstanbullunun öl. memesine büylk bir gayret sarfct- mektedir, Eslediye tarafından kaldırılan 'âhidk eenwa ileretinin yüz lire dan yüz yirmi liraya çıkarılmasını bir Wade zaafrndan ileri geldiğini anlar ve bilâkis buzlinkü orak KADIRCAN KAFLI d il “ken iğ