Tarihin: büyük davaları —— Robespiyerin idamı Fransayı bir sene, kadından, paradan ve şöhrs'ten nefret eden bir adam idare etti g Toplayan * mecliste ulu Kobe nutku k cümleli piyer; wnra gn n verili? rm vsiyeği ini size bi » ğıntedanı izm. elirse bunda vi terel ilim, Ölürken bile göreceğinizden emin içmek düt edecek beni sakin olabilirsini Klüp sznsrsdan — ressam Davit -o: ceğim,, Azadan bir çokülri da bağırıştı. li arabi ben de seninle içe. — Hep beraber, hep beraber! Robetpiyer klipte ve belediye meclisinde candan alkışlanmış, belediye meclisi mjlli orduyu ha. uarlamıs, millet miselisini sarmak kararımı vermişti, Fakat Robes piyer bu hazırlıklara katiyen gü. venmiyo: ler, Fransız cümhuriyetine yaptı ğı hizmetler, temiz ahlâlı,manevi fasiletleriydi, o, bu silâhlar saye da hükmünü yürüte- e inanmıştı, 794 sabalır.., Robes saatinde kalktı, aletini yaptı, kendi. tönitan gök ma. visi elbisesini giydi ve meclise doğra yola çikti, Birtakım Fransız müverrihleri Kobespiysrin © gün evden çıkma. dan evvel paraların, silâhlarmı ewlen rp gizli bir yer, gön derdiğini yazarlar, Bu Robes Pi- yerin dü nlarının açık bir if. trasıdır. Çünkü (o Robespiyerin bes parası bile yoktu, hattâ evin. (de pansiyoner olorak oturduğu ramacıya olan borçları bile ğ- eyememisti, Rohespiyerin haya, ildiği silâh ise yak tır, Konvansiyonun teisesi, Fransız ülinin dik. katle tetkik edilmek — lâzmmgelen bir parçasıdır, Bu toplanış İnsan iarm en <üzel taraflarını, en in taraflarişle beraber apa- cit r'oydana çıkarır. merliste Mebespiyer 0” ava esiyordu, Çün an bir çoğunun he 'eydi. Bu toplantıdan Kobes Piyer sağ ve galip çikacak ren, ertssi sabah oParjsliler bu yüz mebösun bayların “celi. dm sepetinde - görerekti, O &ün mebusları Robespiver © aleyhine beyceanisndıran sebeplerin bas tas rafmda ba korku gelir, ana getiren başka belediye meclisinin rlühtandırdığı havi. un itin toplantı rüya çıkan Robespi SE Ve SAZ kolu temuz 1794 tobsspiyer bu fır. çıkmadan, yalniz söşleterek nilatmak n sözleri rasında Konild latden Talyen x kürstiye »leyhinde v gl Robespiyer 'a dolu nw Bu nutuklar ham edi. bir kısmı doğ r fakat, fazileti | gürünmek iltirasisle hayatım b rhden w vasayay bu sefahat, hırsızlık gibi. y lar bastan , bu sözler obespiyeri e büyütmüştür rx evvel mebesjar ölümden koi in arı ve Robespiyerin kem X bırakmuyacaklarını bjk Bobespiyere hücum nİnız mevkii, küçülterek mı Talyenin sözleri ve haraketek le r, Mebüs yalnız kam ogimekie kel mamış, koyfandan çrkardığı bü. rükeç bir Drağı kolunun okuduğu ç İ bu sözler İbir parça gevsetti ; Fakat Talyen sözler do umduğu tesi Muzaffer Esen kuvvetiyle sallayarak “ieabederse seni bu bıçakla o boğazlıyacağım,, diyerek işi tehdide kadar dökmüş. tu, Fransız millet meclisinin tari- hine mal olan bu büyük eeisesi bu swretle seyyar tiyatro trupları. nn oynadığı yarı gülünç, yarı korkunç melo dramlara benze riski. Merliste Robespiyerin İehinde söyliyenler o da oldu: meclisin o düşmanlığını söz tekrar kürsiye çıktı, Bahsi en mü- ' hin nokteyn temas ettirdi; Kobes piyerin can alsak yerine dokün. du, onu meclise, encümenlere kar. sı ihanetle itham etti, diktatörün menlisi hiçe saydığını söyledi. Robespiyer © tshlikeyi gördü, öfkesinden titredi, Meclisin infi. ratçı ozasından yarılım göremiye ceğini anlaymeca muetdillere döB- dü: — Size hitap ediyorum, temiz yürekli insanlar, O haydutlar süy İenecek sözüm yok artık, Fakat bu husule ge tirmedi, metediller d6 bu sözleri hakaretle, istibza ile karşıladılar, Robespiyer bu sözler karşısın” ila beyninden varalmuş gibi olda, mruğunu kaldırdı, mçelis resi. ne döndü” — Ey katillerin reisi, “senden sön defa olarak şöz istiyorum. Bu sözler söylenirken kürsüde | Dantonun arkadaşlarından bir | mebas o vardı, ODantonen ölü. ! mündenberi kürsüye oçıkmmamıs, halâ meclise bile uğramamış bir | mebus, Robespiyerin yaplıklarını | sayıyor, aleyhinde en kuvvetli ite | hamları sıra'ryordu, Mobespiyer bu sözlere cevap vermek istedi, fakat heyecandan sesi titredi, nefesi tıkandı, boğu lor gibi oldu, Kürsüde ilk defa olarak kekeledi, Onun bu halini gören mebuslardan biri oturduğu yerden haykırdı: — Sen! böyle boğan Dantonan kanıdır, Mezardan £elen bir ses .gibi meclisi çomlatan bu sözler Robes piyerin heyecanmı dindirdi, alay tden bir sesler — Vay, dedi, simdi de Manto. nun intikamından mı bahsediyor. sünüz, Onun tevkifine karar veren merlisiniz değil midir, n yüzünde bir aklamıştı, Artık meclisin heyecanı son dereceyi bulmuştu, en durgun, en sakin mebuslara varmcaya kadar herkes derin bir heyesan içerisin. deydi, Şimdiye kadar el kaldır. maktan baska hic bir is görme. miş olan mebuslar bile hayfar- yorülu: — Tevkif! Tevkif! (Devamı var) dün bekçisinin eline o düşen fırsat, kralın ve halifenin eline bile düşmez. Simdi vezirin canı benim elimdedir. Hattâ benim elimde de değil, Çünkü, ertrk iş işten geçti. Alev saçağı bir kere sardı, Aslanlar hareme yayıldı, Yar, Onları hangı babayiğit önlyecek * Hangi kahraman onlarla mücadele e. decek? Zindandan çatılar... Karanlık karldorlardaa, dehiizler den güler, Zindan bekçisi bir kliçük demir ka pıran önünde durdu. — Buradan konağın arka bahçesine çelerine dalıp uzaklaşır ve burudaki çıkılır, Oradan burma ve muz bah oyunu uzaktan seyrederiz. Demir kapıyı açtılar., arka bahçeye çıktılar ve hurmalıklara daldılar, Küçük kabahet. büyük kabahat ! JM Peyami Safa'nın verdiği cevapçan anlıyoruz, Falih Rıf, kı Atay, yari bizim birliğin refsi, ikinci defa olarık, gazetecileri di, ina dolamış, momleketteki vurgunculuğun sebebi bizmişiz. Bizin, kılâbı inkâr « hayet, İstanbulda, muşuz; inkılâtmn feyizli, ve murlu eserlerni görmü. öyle team edilecek derecede hayat Çı, srkntz, şa ve bu yokmuş. İstanbulda, sıkıntı çekmiyen, ncularla, zenginler, işi yitirmde gidenler, bir yolunu, tarafını bulup yoluna kuyanlar müstesma— bir tek aile olmadığına göre, be, yat er ılığı olmadığı hakkındaki icin booıya sormuşlar: sizler, (Ei Hak) yerindedir. — Kiyamet ne zaman kopacak? Bormuş: — Büyüğü m8, küçüğü mü? - Sibel de, Hoco, rığını arkaya atmış; sakalmı sıvazıyarak cevap Vermiş: — Karım ölünce küçük kıyamet, ben ölünce büyük kıyameti. Taari Gatad Falih Rıflr'ya sıkıntı yüzü göstermesin, kendisi bu s1, hintiya tutulmadan, si line manmıyacaklar galiba ?.. Nefsimde tecrübemle söylerim tanın, hayat pahaliğınn Istanbuldaki ha, inan bana Brezilyanın harbe girişi üzerine “halk cepiu teşki” | lâtımm *ki altında, harbe sü“ rüki Şimdi, memlekette, di” hili bir mesele var: Dahili düp manları nezaret alunda bulun” durmak, Bu dahit düşman, Brezilyada © yerlesm Bresii; ötedenberi, olan Al Hükümet, mak Üzere, nezsre: altında bır lundurmaya karar kamplara se ya, birçok & dört milyon Al kamşlara tirar değil Brezilyanın nüfusu 40 milyon» dur, Bunun 3 milyonu İtalyan, 530,000 ni Alman, 200.000 Japon» âur, Sao Polo şehrinde, İtalyanın Turmo şehrinden fazla İtalyan var, Brezilyada öyle şehirler var İki, ahaiisi kâmilen İtalyandır. Bu bakı, kamplara alsalar, şehirler bomboş kül. Brezilyada, harp ilinmdan ev vel, 17 Alman, 14 İtalyan ve 9 Japon güzetesi çıkıyordu, Brezilya, biliyoruz ki, mihve- rin yalniz ikisine, Almanyaile İtalyayn harp ilân etmiştir, Japon. larla sulh halindedir. Garip bir dava Öyle davalar olur ki, çok zd. wan, hâkimler meseleyi hallet - | mekte güçlük çekerler, Hele öyle garip meselelerle karşılaşırlar ki bunları, kanunnameler, dikkate almadığı için, kanuna uydurmağa imkân bulumaz'âar Ve O zaman, yalnız kanaatleriyle hareket et mek mecburi; de kalırlar, Son zamanlarda, bir Kanada hâ kiri, böyle garip bir mesele ils karşılaşmış, bir bakışm bir ada. mı öldürebilip öl iyeceğini tas yin etmeğe mecbur kalmıştır. Maznun Montreal'dan Fred Ar bo İsminde biriydi ve keskin ba- kişiyle Pers Harş'ı öldürmekle it, ham ediliyordu. Bu iki adam, Tilki avcılığında, hangisinin daha mahir olduğuna dair bir münakaseaya girişmişler. di, Münakaşa çok kızışmış ve iki İdiser, birbirinin karşısına diki” lerek kızgın bakışlarla birbirine meydan okumağa (başlamışlardı. Bu hal, bir burda, birçok kimse lerin karşısında cereyan etmişti ve Bi odam birbirine dokunma . mişti, Öyle iken Persi, birdenbire yere yuvarlanmış ve ölmüştü, Bunun #zerine, ölenin arkadaş. ları, mazhunun Üzerine atılmış - lar, onu, katil diye Hnç etmek i# temişler ve nihayet mesele. mah, kemeye intikal etmişti, On şahit, maznunun aleyhinde sahadet cde, Tek, adamı, onun keskin bakışının öldürüldüğünü söyledi. Hükim, bu iddiaları rağmen, Persi'nin tabif bir gekilde öldüğü ne deliller getirerek maznunu be Taet etlirmiştir, öten döşeme Japonyada, Kotyo'daki Kiyon . | İn mâbedinin garip bir şöhreti vardır, Ba mâtedin birçok asirlik | tahta döşemesi, Üzerinden bir kim. | se feçtiği zaman, kuş omltularına | benziyen birçok sesler çıkarır, Bu | , bu mâbedin döşemesinin | grsubai” vini Bülbül ol | mugtu İ Gelgelelim, kimdi bu sesler ke» silince, Japonlari bir merak nimiş, | tür. Bunun için, birçok Japon | TARİHİ «59 - YAZAN: — Kızlar. bu gürültü nedir? , Cariynlerden bir Ikisi başlarını kal dırdılar., hir şey anlıyamadılar. Keşid kulak verdi; — Bir takım homerimlar, boğuk wsler duyuyorum, O ne? Koşuşma lar, bağrışmalar da var, Bu, baskına bekziyen bir gürültü amma, Bağdada bu baskını kim yapabilir? Ba mebel | seyi Cengiz Handan başka kimse gös Bu saatte Kaşld, sevgili cariyelerin den döri tanesinin koynunda yatıyor | du, O geceyi neş'e ve eğienes İle g€ | Girmis, sabahı ksdar afyon çekmişti, Konağın alt avlasuında başlıyarak Üst Katları sirayet eden bir görülü du yuklu, Hayatı dalma şüpüe ve koşln içinde geçen vezir Birden Ogözlerini astır teremez, Fakat, o da bize çek usak larda, Dişarıdan acı bir 505 aksettiz — İmdat! Arslanlar hücum ediyor. | İşte, şimdi neredeyse beni de parçalı | yacnklar, Vezirin kız kardeşini şo kos | koca konakta koruyacak Dir tek c6 var insan kalmadı nu? Nöbetçiler, » | Baler, üşaldür moredesiniz* l İ sayede, mâbede bir şöhret mimurları, döşemeyi tekrar 5€8 Ve. i recek hale getirmiyo çalışınış ise” İler de muvaffak olamamışlardır. Birçok mütehasseslar, döşeme « den çıkan seslerin, tesadüri olma gıdmı, binayı inşa eden eski mi, marların, döşemeyi, Bülbül sesj çr karacık şekilde yaptıklarmı bü temin Fakat keşfe ettiklerini iddia ediyorlar; bu san'at sırrrar, bir türlü demiyorlar, ROMAN ISKENDER F. SERTELLİ Keşld yaşaladı.. yatakinn fırladı. Veziçin koynündakj cariyeler korku ve heyecan içinde titreşirken, koridor lardaki çığlıklar artıyordu. Reşid kılıcını duvardan alâr, kınm dam sıyırı — Adamlarım nerede? Ba cığlıkla. rın sebebi nedir? Reşid kılıcını çekerek nereye gidi yordu? 0, dışarıda bağrışanların orslanlar. dan kaçtığını tahmin etmiyor: — Başkin bie felkket var. Diyordu. Odadaki cariyeler hep bir den vezirin kolundan tottular, — Allah Aşkıma dışarıya çıkmayın, efendimiz! Belki çölden Eedeviler gel miştir. Onları muhafızlar çevirir şim. a, 23 ILKTESRİN — 1942 9 seneleri icat üstüne icat yaratıyor muhabere usulü- Yöüsüiz harbe nit icadlar değil, İnsanlarm keyfine, rahutınâ ve faydasına ©öre de sentlar... Tim adamları harp ten sonrakj sulh senelerinde. bayalimize bile zelmi la karşılaşacağımız: ve bu sayetle bir çök kolaylıklara, iyiliklere ka- Yuşacağınızı — söylüyorlar, İste, bugünkü icndlardan birkac nümu- Mei SESSİZ KEMAN A vusrunyaxın bir musi ki mektebi, sessiz bir ke- mag'meydana getirmiştir Bu keman, bir mikrofonla mi -hendir. Kemanı çalan Kimse mfentona bağlı bulunan bir abe! ileti kulağına taksyor, keman'a çaldığı havayı yalnız kendisi isiti- or. Bunun, ne faydası mr var, ük yeceksinir, Cok, Bundan “sonra musikiye yeni çalışan w vinde, kemsularmda, gıreırlariyle kimseyi taciz etmeden, hem de kendi btceriksizliklerini teshir et meden, istediği gibi çalışabilecek. Ssssiz kemanı icat eden adam, riyano ile bütün diğer miki & letisrine de hu çareyi tatbik ede bileceğini ümit ediyor, 2. ... ÜNCÜ GÖZ ERİKA mucidleri cü göz, diye bir icat etmişlerdir, Bu âlet, görün göre kuvveti. ni pek ziyâde arttırmaktadır, Ta Wi bir görüs kuvvetinde olan bir gön, 3,500 ile 6,500 angstroem a- rasındaki dalın rm farkedebiliyor, Bu âlet sayesir 1400 ile 18,000 angstroem ar“ sında mesafeleri görebileceğiz. Yani gözümüzün görme kuvveti dört misli artacaktır, Üçüncü göz denilen bu hlet, sun'i bir sebeki tabaka vazifesini gören bir “flaorescent” o ekranmı ihtiva eden bunun daha ziynde te rükkisiyle ,elektrik ziyasma da ih- tıyaç kalmıyacığına — ihtiğal ve renler bulunuyor, s.. YENİ BİR MUHABERE USULÜ İNE Amerikada, Mak Even minde bir âlim, fevkalâ. de bir muhabere usalü keşletmiş. tir, Bunün âletiyle bir sayfa yazı, ancak mikroskopin o görülehilecek kadar küçültülebilmektedir. Bu âlim, bir moktupluk kâğıda yazi. lan yazıyı, bir söntimetre Mürab- Bamrı binde birinden de daha küçük bir sekline ( gifebilmiğtir. Bü sayede, bir cep saati esmının konarma, bir düğmenin Küçücük bir yerine Sayfan dölasu yazlar nükledobilmektedir. Bu Kesif, harp yamanındla casuslarm işine yâramakin beraber sulh zamatında da sevdalların Artık posirestan moktaplara, gir Reşid çek biddetliydi,, kızların sö zünü dinlemedi, Dışarıya çıktı, Oner! Koridorda İli urslan, biraz önce fer yat eden bir cariyeyi o parşalıyardu, İnce Acem balılarının üzerine düşmüş dan cariyenin kolunu, bacağını par. çalıyan arslanlar açlıktan öyle kük- reyorda ki. Reşid urkkfan bunları görünce git, redi, — Zavallı Gülsüm! Ben senj şöks Yapıyorsun sanmıştım, İyi amıma, Po | arslanların barada ne işi vee? Yoksa ben rüya mx görüyorum?! İ Odu kapısı aralıktı. Odada Yeni | uyanmış olan cnriyeler, kendi Arka, daşları Gülsümün arslanlar tarafın, dun parçalandığını gürünce, Korku | önn kapıyı kapayıverdiler, Roştd kö, | ridorda kaldı, | Vezirin hâlâ nkie başma gelmemiş. ti. O, alaşamdanberi çektiği Afyonun sersemliğini giderememişti, Kakat, du sirada arslanlardan birinin, Güle min sağ kolunu ağzında sürüktiyerek vezirin üzerine doğru yürümesi, bu fenha koridorda yalnız kalan Meşidir durumunu tehlikeye düşürmüştü. en icarllar. | Sessiz keman - Üçüncü göz- Yeni bir Fotoğraf çeken tabanca - Kurşun bulan âlet-Cep telefonü Ili mekteplaşmalara lüzum klar yacak, Aşk mektuplarınm fotoğ- İ rafları, en kücük seylerin üzerime naklolunacnk ve kolaylıkla tes edilebilecekler: için mikroskop lâm, B a7 tuzluca,, Hem de mikroskop” satm nJan kız, yahut kadm, ser ba süphe uyandımıyacak mıdır” ... YOLOĞRAR CEKEN TABANCA .âi bir silâiçı da, af çeken bir taban ca iend etmistir, Bu tabancanıf 3 bir fotoğraf maki in silâhlı bif tanrruzuna uğrayan bir kimse, bö tabarcay em Kendisini müd faa edecek, hem de kendisine t# arruz edenin fotoğrafını slabils” “ektir. Polis, bu sayede, müteaf rm kolayen ele Tecirebilecektir. ... nesi vard bir âlet irad 4 sayede, muharebede a kursun kalan yaralılar! rım, röntzenle muayenelerine Li zum kalmamaktadır, Ba âlet, kam sunan vücudun neresinde bulu” tozunu derkal haber veriyor. t, bir oparlöre, yumuşak 1 bulunan bir kesif, sondasından ibarettir, dskandi âleti, yaranın etrafında gezdirildi”! 4 vakit, oparlörden çikan kaim! ses, kursunun obulonduğa yer vaklastığı darrrode Ganişleşiyor VE kursuna en yakın balunduğu yef, de i bösbütün tizlesiyor, B* suraya yara, kursun balunduğ' ! yeri, kendisi, söylemiş oluyor, Bu wsul, hem zaman kaybını te” lâf; ediyor. bem de ©zun İ karsan aramalariyle yaralıların. fazla ztırap çekmelerinin önüne iyor, ğ Almanlar, bu wn) sayesinde sark cephesinde bir cok (Yara Kurtarmışlardır. ... ASTİNİ isminde bir maf yün âlimi, yelek cebind/ tasmabileeek kadar küçük b telsiz telefon icad etmiştir, Bi telefonda bir dalga verlej er Bu dalga, bir merkezdeki fonik cihaza tesir ediyor, va cile da, dulgayı konusulmak istenilef adresteki sabit telefon Aletin naklediyor, l Arsmlan kimse, sabit telefon yanında değilse, sabit telefon, Bi müddet sonra, dalgayı, inden merkeze iade ediyor merkez de, bir dalga verici halini aranılan kimseyi arsanıya başirys” O zaman, cehinde bir telefon nan aranılan adam, yelek cebinde ses geldiğini işitiyor ve telefonunu çıkarıyor, ni arayanla konuşmaya başlıyor, Can sıkscak, hattâ kolayca 'asılamıyacak fenni tafsildte ols b cep telefonu ile, söndü, mah” bere edildiğine inanmak pek göl ise de güzeteler, yapilan tecrü lerle, bu İcadın müsbet netice diğini bildiriyorlar, Tecrübeler, biri Romada Sen” Yiper meydanmda, diğeri Bağ” restedeki parklardan birinde b" CEP TELEFONU İ | ğ İ ği viye İtalyanın en büyük fen mb$i fatı olan “Markoni mükâfatı, v€ rilmitir | Fenni iendler, ©» kadar çoğah mıştır, ki, burada, hepsinden bs” setmiye İmkün yokter, Yalnf televizyonun Amerikada çok 1” rakki ettiğini söylemekten >) müyeceğiz, Bir televizyon Şi Nevyork Metropoliten müzeye. müzedeki tabloları abonelerin, 1 levizyonla göstermek hakkını kef isime inhisar ettirecek şekili bir moknvele ektetmiştir, Simdi Amerikalılar, müzeye eitmiye tam rörmeden evlerinde, müz” m es zn em m mn AMA MA e A e İİ karlar,