30 Eylül 1942 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 2

—— -e m ae ” " » -i b Mikc ll | elei” -| — İer, Buü nakil sekki karışıktır. ve — Mmetxle de uzundür, M bulundurabilsceklerdir. Bunun ise, Rus lonanması Bogazlardan - Geçebilir mi? Geçemez mi * ? İngiliz, İsvire, Farnsız gazeteleri, bugünler de, bu meıelı';ın mrünakaşa edip duruyorlar. Buna dair yazılan bir yazıyı, İsviçre gazele lerinden birinden :ihtıbas ediyoruz. v z ee SA AAA ARADENİZ havzasındakı 25 ) keri vaziyet, bugünün, en nâka ile karşılanan bir meselesi. dör. Almanların, Kırımı karşısın - daki yarımada boyunca ilerlemesi, mantazaman devam ediyor, Malüm dar Kğ, deniz kenarında, Türkiye Rududuüna kadar giden geniş bir yol uzanıyor. Ruslar icin, ellerin” de bulunması sön derecede Hizim ha olan Amanlar, birbiri arkasın * dan Almanlarıin elâine geçiyor. Şu da var ki, Alman bühriyes., Hara- detizin gerp sahihindeki Timanla- | ra el atebilseydi, Kafkasyada Snv- vet kmavvetlerile muhafebe eden Almanlarm iaşesi çok kolaylaşır * dı, * y * Mesele, hem askeri, hem de si. yasidir, Askeri bakımdan, zengin Kat “ kas bhavalsini ele geçirmek için 'eereyan eden müuharebeler, iki Kâas yeye istinat ediyor, Bvvelâ, Kus dardan almacak zengin iptidai Mmadde kaynakları, Alman iktısat Bistemine bağ'ınacak, Bir Alman amiralinin, böyük bir Alman ga- ıtesi'mleln yalasında anlattığı gi- büyük bir kısmı, Ruslarım Kaf- ; ordusunüu tahsis olunmuş olan lıtbnıı bağdayı gözönünde hulhm « Garaknaktadır. İranda bulunan Rus ve Angla - Sakson kuvvetlİsirinin de, ayal şe- kilde, Kafkas mahsalât servetin - “den istifade ettiklerinin de ihti « mal dahilinde bulunduğu düşünü: küyor, | Filhakika Kafkasyanın cenubun daki toprak, bu arazinin şimalir, « den çok daha az bereketlidir. Ger ne bu Alman amiralji aynı yazı « sında, Kafkas ordusu ile İrandaki | Rus ve AngloSakson kuvyetleri « ınıı, rtittefiklerde hissedilen to - naj sıkmtısı dolayıs?le, Acem kör. feri vasıtasile ınşelerimn müşkül olacağı kanaatinde bülunuyor, Geriye, bunların Hazer denizi yoliyle iaşeleri ihtğmali kalıyor. Almanyada, bu ihtimalin olduk ça zayıf olduğu tahmin olunuyor, Bilinen rakamlara göre, Hazerde nizindeki ticaret — filosu, 192.000 tonilâto haecminde, 114 gemiden ibarettir. Bunun bir kismı da bat- mış bulunuyor, Bundan başka, ce- nupta toplanmış olan ordulara, şir mülden «lâh ve cephane gönderir JTeb'elceği de pek az mümkün Xö » Tülüyor; çünkü Almanlar, simdi « den dada Volganım bir. noktasmı isgal etmişler, Alman tayyareleri . de, Astrakan havalisini kontrol!ler Ti altinda bulunduracaklardır. Bu, silâh ve cephane gönderme meselesi mühimdir; çünkü cenubi Kafkasyanımn harp sanavfi anz İnki” şal etmiştir. İkinci bir yol, Uralın cenubun- . Gy balmnan Orskdan, Hazer demi- — Binin şarlımda olan Güryefe gidi * yor. Gemiler, burada yüklenecekle Fi hamulayi, Bakfiya götürebilir * Diğer bir ihtimal daha var: — Çakalof (Grenburg)dan Taşkende — yoradan da Marerayı Kafkas hat, — tıyla Krosnodoska, buradan da Ha O Wer denizi vasıtasile Baküya, mal- — Zzeme nakletmek. Burada da, yol — #züyoör ve mestfe 3,000 jle 4.000 | kilomatre arasmda değişiyor. Görülüoyr ki, Almanlar, Karade “niz limnalarını ellerine geçirmelke İe, cenubi Kafkasyayı Rusyaya, bağlıyan yolları, daima, daha kuv” O vetli bir surette işgalleri altımda gsırf askeri bakımdan, pek Iııtıtıu bir ehemmiyeti vırdn- “* * * & - — Biyasi bakımdan İse, bu mesele — Karadenizde, mühim bir Rus do » -.ıfı?lmı yüzünden naziktir, Sık — sık, bu donanmanm Türkiyede si « İâhîan tecrid edilmesi ihtimalin * Ğenlıahsohnnyor Hattâ, Ankara” — min, büyük gemileri, nozaret altı . hıı almak için tedbirler Hit'haz et daııgıı Ğs, -.my'h'nîynr Dey' tarafımdan işgal edildiği takdirde Sovyet donanmasının boğazlardan geçmesi meselesini gözününde bu- lundurmuya lüzum görülecektir. 20 temmuz 1936 Montrö muüahedena- mesi, muharip bir taraf gemileri * nın, merbut bulundukları limanlar dan hüç olmazsa, ayrı düşmüş bu * lunmadıkça, Çanakkale boğazın , dan geçemiyeceklerini tasrih et « mekedir.” diyor, İngiliz gazetesi, Almanların lir manları işgal etmekle Rus donan” masmmm — oralardan — ayrılmasını »Adnanmayı merbut bulunduğu hi - amanlardan ayrı düşmüş - şeklinde igörmek ve bu Rus donanmasımnı, bu — münasebetle, — Vlâdivostok “Rronştat donanmıılmnı iştirak etmek |gili bir mülâhazaya sap - mış görünüyor. Bu meseleyi, yalnız Türkiye hat tefsirini yapabilir. Bundan başka, Rus donanması, müşkülâta uğramadan boğarlar - iden geçemez, Türkiya boğazları aç. ,SŞa bile, Ege denizinde yerleşmiş 'elan mihver devletleri, Rus donan- masmi büyük hasarlara uğratıma - “dan geçirmezler, Hiç şüphesiz, Rüuslar, son kara” rı Vermek ânmı, ellerinden geldiği ,kadar tehire çalışacaklardır; fa « hat wşhyelım ki, böyle bir vazi » yette, enterne edilmelerini, pek” tahammll edilmez bir şey addet - miyeceklerdir. Hususit inşaata çimento Teşrintevvel kontenjanının artırılmasına çalışılıyor İstanbul vilâyeti emrine verilmiş o. lan ve hususi inşaatta kuclanılacak o. lan çimento kontenjanı evlülün daha ilk günlerinde tülkenmiş — ve eylülün sön günlerinde hususli inşaata çlmen . to verilememiştir. Belediye mühen , dislerinin yaptığı tetkiklere, istina . den belediye fen işleri müdürlüğü ta. rafından tevzi edilen hususl inşaat:d çimento ihtiyacımı karşılamak Üzere birinciteşrin ayı için yeniden köhten, jan verilmiştir. Fakat bu parti — içia de müracaatlar şimdiden o kadar ço: tur ki gene ihtiyaç karşlı.nmış olmı. yacaktır. Buna gsebab de bilhassa bı ayların yazın başlanmış olan inşaalırı bitirilmesi için çalışıdığı son zaman. lar ölmasıdır. Öğrendiğimize göre, Ankaraya gir. miş olan belediye fen işleri * müdürü İstanbulda hususi inşaata — verilecek olün çimento köntenjaniının da art?t'. rılması için teşebbüsatta bulunacak - trr. ğmı Almatıların sayı ve malze - me bakımından çok üstün olduk - Tarmı da kabul etmek - Tâzım, Fa - kat bugünün insanları o zamana . Büğün erkekler şyuvalarını daha fazla düşünüyor, ve kadımlar daha çok ağlıyor, Son ra 1914 de Rusya vardı, —Fransa rsanen ve maddeten Rusyaya çok güveniyordu. Eğer Ruslar şarki Prusyayı istilâ etmemiş — olsalardı Almanlar 1914 de de Parise ılmis M bulunutlardı. Fakat bunları brrakalırm; zaten bunlar eskidenberi — tekrarladığım şeylerdir. Burada anlatmak istedi. ğim şŞey Paristeki son günüm ve Paristen çıkışımdır. Kendi hususi endisşelerimle mesşgul olmak neye yarar! Bunlar Avruranın — itinde yaşadığı büyük fâcianın karşısm - da o kadar küçük geyler ki!., Bur nunla beraber Paristen — ayrılişmmn yüreüler acısı bir manzaraydı; ar. kamda geçinecez bir. iradı. olmı - yan birkaç tane zavallı ihtiyarcık btraktım; ya sonra şimdi benden cok uzaklarda olan Parisli tamwı - Giklar?,, Bunlar arasmda, ceple - de olanlar da var; - bunları belki edebilir ve Montrö muahedesini'n | Odun 8,5 Hradan verilecek Vilüyet memurları kooperatifi dGevlet teşkilâtında çalışan ücretli, masşlı, gündelikli, mütekait, dul yetim gibi maaşları — mutemetler tarafından : dağıtılan memı;riâra z ıqılmm yarısı kadar ::ıi açacaktır. İstiyenler bu kre« di ile cdun, Kömür alabilecekle:* dir, Tevziata ay başından itibaren beşlânacaktır, Odun almak istiyen ber bör çekiden az, 10 çekiden faz la alamıyacaklardır. Bir çeki meşe odunu 8,5 lirakdır. Kesilmemiş clas rak aîmnmam. 1'90' kuruştan veri* lecektir. Gürgen ”" kestane - karışık olarak kbesilmiş 800, kesilmemiş 780 MWM bunu dört taksitte ödeyeceklerdir. Kömür al- mak üistiyenler de 100 kilodan az 1000 kilodan fazin alâmıyacaklare dır, Kömürün külosu 10 5:>kuruştur, Kömürün tevzii -günü iteride ilân edilecektir. Hasusf müecsseselerde çalışan ortâflar ancak 'peşin ,para ile kös mür verodun" Mrdir Kok mılıhıı başlamıyor Bu ayın ilk haftasımda evlere tır, Evvelce beyanname veren her« kese sma numaraları dağıtılmıştı. Bu numara sehiplerinin müracsa! günleri gazetelerle ilân olunacal« tır. Yalnız tücarethane, mağaza, dükkân gibi soba kullanan yerlere kok kömürü verilmemesi için dün iktısat vekâletinden emir gelmiş- tir, Kaloriferli'apartımardarı kö « miu' verilhecektir, Sinema locaıındd yakalanan çift Birkaç ay evvel, şehrimiz sine - malarından hbirisinde Ayten adıne Öa evli bir kadınla Tamk “admda |) binisi locada biçimsiz bir vaziyette - bulunmuşlardı, — - Asliye yedinci teza mahkem:s- Ne verilen kadınla erkek mmuhake- melerji sonunda 2 sşer ay İ5 ger gün müddetle hapis cezasına çarm pr'mıslardır. KÜÇÜK HABERLER | * Son zamanlarda şehrimizde yeni mahsulden az miktarda kuru fasulya gelmeğe başlamıştır. Bu yüzden fj - ÇAARTNA yatlar, 54.60 kuruş arasındadır. Ma, | amafih yakında yeni mahsülden bo! miktarda fasulye gelip fiyatların dü. | şeceği söylenmektedir, * Evyelki gün yapılan koöntrolde, | İstanbulun muhtelif semtlerinde 125 esnaf hakkında ceza Zzabıtları tutu!. müştüur. — Bunların suçü, sattıkları mallara etiket yapışlırmamalarıdır. ** Varidat umum müdürü — İhsan Pırnarın maliye — vekâleti müsteşa: muavinliğine tayin edildifi heber alrn mıiştır. * İstanbulun kurtuluş bayramı ge. lecek salr günüdür. Bu münasebetl: vilâyet bir kutlama programı hazırla mıştır. Ö gün bir geçit resmi yapıla, taktir. Geçit resmi — Sultaenahmettein başlıyacak ve Taksjmde sona erecak, tir. Resml daireler o gün tatildir. Yazan: Aleksander Vert bir daha göremiyeceğilm... Dünye, malınma sımasisı; bağlı — olanlardan değilim; fakat kitaplarımı da dü şündükçe içimi 2cr bir keder kap. hyor, Bu kitaplar on üç senelik | güzeteciliğimin, belki de benim i. çin tamamiyle bitmiş olân bir mes leğin hatıralarıdır. Parisi, Paristen Beçen buü seneleri ve Parisin Ar- | rupa Mmedeniyetini temsil ettiğini düşündükçe, kalbim ızlırapla bur: kuluyor, Parisin yörinde durduğu nu biliyorum, Ve Parisin hâlâ ye * rinde olduğunu bilmek insana da ha ©e mzlıran veriyar. < Şimdi Turdayım, Fransatm cen reti, Roble cihl birçok büyük a . | Ş ık bir ham'al Peynir ekmek yıyorum aç kalıyorum, fakat şık geziyorum. Yoksa temiz gezen herkes hırsız midir ? ,, —_--lııııı başka kıuınyok, rımı, Benim için çantayı çaldı da şık şik geziyor, diyorlar, rica ede- rvim, AHat için söyleyin, bu dümn “ yada şık gezen herkes hirsiz m- oır? Ben ayda 40 Tira kazanıyo ” rum, Peynir ekmek yiyorum, |âkin tık geziyorum, Kabahat n! bu? Eğer bunlarım çanlasını çalsay- dim, nüfus küâğıdim cebimdeydi, idarede sicilli de değildim, Pırrr kaçardım, Kim kime dum duma, beni nerede arayıp, nerede bula- caklardı? r Bu kadar lâfı bir solukta söyliye veren, kara yağız bit genç adam” dı, Orta boylu, geniş omuzlu, par- lak siyah saçlı, kalım kara kaşlıy” dı, Sırtmda kuruni renkte yepye- ni bir spor ceket, ayağında 'sütlü kahverenginde itina ile ütülenmiş pantolon, ayaklarmda da gicır gr cır ayakkabılar vardı. Mesleği ise, bamallıktı, Süçü da, kendisine tas .gimak üÜzere verilen bir valizi çah mak suretile emnniyeti suiistimal etmekti, Valizde 2500 liralık mü - cevherat, ipekli kumaş vesaire ol duğu iddia olunuyordu, Davacısı kısa boylu, şişman yaş: t bir kadındı, Somurtkan suratlı, herkesten güphe eden tavırlıydı, Adeta, ne yapılıp yapılacak ve da> vâ ettiğ' hamal! kurtardacak gİbi hâkimi, müddeiımumiyi hattâ her. kesi emniyetıiz bakışlarla süzü * yordu, Anlattığıma göre, o gün Anado«- huya tayin edilen oğlu ile Haydar paşadan tirene bineceklerdi. — Oğlum ile ben önde, hamal arkamızda vapura bindik, Haydar Paşaya çıktık, Tirenin kalkmasına 10 dakika vardı, Denkleri yerleş - Ürdiğimiz sırada, o telâş arasmda. yoketti. Hırsızlığı tirende anladık, başr nuz ateşler İçinde kaldı, Zira ba * yulda enaz 2500 İiralık eşyamız vardı. Benim anamdar kalan hü - tün mücevherlerini içindeydi., En kıymetli eşyalarımız bundaydı, Hükim tekrar hamala döndü: — Bu valizi sen mi taşıyordun? — Hayır beyim, bu kadının oğ« lundaydı, Ben sihirbaz değilim, ki bavulu yokadeyim, Tirenin fkalkmuasma anca beş daldka vardı, Ben dengi yerleşti * rirken oğlu: — Aman, firen kalkmadan ben anneme yer ayırayım, Yliye yanı: mızdan fırladı, gitti. Bavul da on“ daydı, - Şahitler dinlenilmiş, yapacak bir şey kalmamıştı, Hâkim, kara - rmı büdirmek üzere taraf!:ın dı ” şarı çıkardı. Her ikisi de dı$arı çıkar çıkmaz kadın, bamalm üzerine doğru yiü- rüdü: — Aliahtan korkmaz mısın, sen? Bavul sende değil miydi? Ni> çin yalan söylüyorsun? B'zi yak Um, kül ettin, Hamal da boşandı: — Arüık fazla oldunuz hanrme 4 damlarım ve müattee&silf Sotanm Muzafter Esen vatanı olan Turda.. Paristeki son günl., Bır!mç güne denberi! Parisin zaptı — ihtimalleri ile karşılaşmıştık, Camartesi günü karbiye nazırlığında — mübhem bir | ümit vardı, pazar her şey değişti. Almanlar Esn mnehrini geçtiler Suvasgona doğcu ilerliyorlar; mü- törlü küvvetler Ruene yaklaşrıyor. Pazar günkü vaziyet tehilikeli bir şekil almıştı. O gün Pariste yeni haberler nazırı Prüvostun — bürosunda bir gazeteciler toplantısı, vardı, Fa - kat oraya gitme'tk istemedim, (Da” ha sonra Jilber bana nazırm İnoi, liz « Fransrz iş birliğine dair ya » bancı birtakım sözler söylediğin! | lanmaktadır, Büu ilk konserin prova - fendi, bavulunuzu ben çalmadım, diyom. işte.,, öyle olsa, kaçar - Amı, henım gibi bir yetime yap tığınız; çekeceksiniz, Her gece yar tarken Allahıma dua ediyorum, Zaten oğlun da belâsını buldu, ya, Kadın büsbütün köpürdü: — Ne olmuş oğluma, ha ne ol ınuş oğluma? — Daha ne olacak işte,.. Stirilm sürüm sürünüyor., Bugün buratla, 1 başka diyarda, Kadm bayılacak gibiydi. Niha - Yet mübaşir gelip ikisin; de içeri- ye çağırdı, , Mahkeme, hamalm suçunu sa * bit görmüş ve kendisini 4 ay müd. detle hapse mahküm etmişti. Kadın “oh olsun!” — gibilerden kıçbir $ey söylemeden dışarı çık * U, Fakat şık hamal olduğu yerde kâlâ kalmıştı. Bir iki saniye ye rinde sallandı, sonra titrek adım” larla dışarı çıktı, doğruca pencere kenarma giderek başıni duvara dayadı, Sesesiz sessiz ağlamaya baş iadı, Kendisini görerek haline ac- yan birkaç kisi etrafmı aldı, Bu arada hayır sahibi bir nvukat da: — Merak etme evlâdım, ben se“ Hin temyiz lâyihanı yazarım! Diyerek karttını verdi. Faknt ha malr hiçbir gey teskin edemiyordu, Ağladı, ağladı ve neden sonra kıp karmezı gözlerini yumruklarile si- le sile kalabalığa karıstı, gitti. NİHAT SAZİ Tarihi Türk müsiki konserleri —H Bu sene yeni ğ konserler hazırlanıyşor Geçen sene yaptığı tetkikler ve ver. diği konserler ile büyük bir — varlıt gösteren İstanbul könservatuarı ta | Tihi Türk musiki heyeti bu yaz yanı. lan çalışmalardan sonra yeni bulunan ve tesbit edilen eserlerin de dahil olu. cağt bu mevsimin ilk könderine hazır Jarı yapılmaktadır, Bu sene konsorvattar tariht Türl musiki heyeti geçen senenin yedi kor.. serine Mmüukabil altı konser verecek - tir. Bir konser eksik verlilmesine ge. beb şehir tiyatrosu komedi kısmıntu yeni binasınm — sahnesinin vaktinde hazırlanmamış olmasıdır , Tarihi Türk musiki hevıü geçen seneki kadrosunda ney gâlan bir ka, natkârm ayrılmasından başka kadro. sunu tamamen müuhafaza etmekte - dir, Daimi encümenin sertede beş bin Hira gibi küçük bir munzam tahslsa'ı kabul etmemesi döolayısile başta bü yük sanatkâr Münir Nuzettin olmak üzere Üç Kıymetli rüknlür hayete ilti. hakı geri kalmıştır. Faka;. bir müns«, kale veya başka bir şeki) ile kadro nun Kuyvetlendirilmesi v» bu kiymet. H Banatkârların alımması müuvalt'k görülmektedir. anlattı), Oraya gidecek yerde ih - tiyar Piyer'i ve Liyuba'yı görme Be gittim, Kadın bana kiraz ve kahve ikram etti. Yarım saat ö - turdum ve şahsi ıztıraplarımdan bahsett'm, Fakat bunları göyler » ken biliyorum ki, ben Paristen ay rilirsam bü zavallıların. çekeceği bin kat daha fazla olacak, Onlar. dah ayrılırken “İnşallah yine gö- rüşürüz” dedim, Zavallı Piyer amca! Karısile beraber hu Lüyük dünya felâketinden evvel ölseydi her halde paklarında daha hayırlı olordu. Vedalaşırken kucaklaştı ğımız zaman yüzüme hatan sert sakalını nâlâ suratımda hissediyor gibiyim, Onlara 5000 framk bırak Um, Karısr bana bin frank — daha birakıp brrakmıyacağımı sordu; kı saca “hayir” dedim, Sonra yıllar, danber? tanıdığımi dar #okağan cik- tım, Caddeye dönen köşede Jan Lüfevra ve Manona — rastreldim. Jan beraberinde bir valiz taşıyor, bü valizde Anatol Fransm mek - tupları, el yazısile bir eseri, evle- nirken söy'ediği nutbun basılr bir süayısı var; ona bn kâfıtların çok krvmetti olduğunu G&Atlamtalar N HADISElER :?İ'AR v üü Ruslar Kaft syaşyı nasıl istilâ ettiler? U senenin en mühim hüdiser .| Kafkasyaya girmiş olmalarıdır; henüz Şimali Kafkasyada, Terek nehri boylarında bulunuyorlar; istilâ etmeleri uzak bir ihtimal de- gildir. Acaba ne kadar zamanda o” lacak? Bir ayda mı, üç ayda mı, altı ayda mp yoksa gelecek yaz sonlarında mı? Herhalde muhak » kak olan bir şey varsa ve Kafkas" yayı istilâ etmeleri mukadderse - fazla uzamıyacaktır, İstilâ müdde. ti Ruslara göre pek , kısa sürecek” tir. Kafkasya, hele Simali Kafkas. ya tarjihin en güç ve en uzun za" manda istilâ edilebilen bir mem - leketidir. Çetin ve sarp dağları, n dağlar kadar sert ve dik başlı imsanları Ruslarla iki yüz yetmis sene döğüştülert; hücumlara karşı koydular, Müdafaa edenler ara- sında dağları da sayıyorum; Zira Simalt Kafkasyanın düşmana kar" şı mücadelesinde dağlarım başlı basına ve mühim rolleri vardır, Rüs çarlığı kendisini bizans İm- parntorîugunun varisi saydığın- danberi gözlerini İstanbula dik- mişti; diğer tarihin en ı)üî'ük fâtihlerini kendi. &ine çeken © Zengin ve masallar dünyası memlekete çevirmişti. Her iki tarafa giden yol da Kafkasya- dan geçiyordu. Şimalft Kafkasyaya ilk Ruş sal dırışı 1594 de oldu; fakat Khoros. tin kumandasında Terek ve Sulak nehrini geçen 20.000 kişilik ordu- dan bir kişi bile Moskovaya döne” medi, 1604 de 10.000 askerle bir sBürü Kazaktan mürekkep yeni or. dü da Sulak nehri kenarında imi- harp meydanmı 7900 | ölü dolduruyordu, Bu tarihten #on ha edildi; ra 118 sene Kafkasyaya — taarruz cesaneti güsterilemedi. 1636 da Üürcüstan kıralı Telmuras Dağis- - tanda bir kale yapmayı teklif et tği halde çar yanaşmadı, Devamlı -| Rus taarruzları 1722 de Deli Petro - | zamanımda başladı; Gürcüstan ve - Azerbaycan istilâ edildiği halde Şimali Kafkasya yarım asır sonra — - bile müstakil ve hür yaşıyordu. | Ruslar dağlara yavaş yavaş sakule mak usulünü takip ettiler; Terek vehri boynne ve Hazer denizinden — Azak denizine kadar Kazakları yerlestirdiler; müstahkem nahiyes ler vapuîar Bunlar - birbirinden on baş yirmi mil uzak olarak uza» yıp zidiyordu. Herhangi bir yerdae Dağlıların tarruzu olursa top ats lır, diğer nahiyelerden ve kaleler" aen yardım istenirdi; sıra İle her kala aynı isareti verinea yüzlerce miji süren müstahkem hat böyüne daki her hâdise cabncak her tara« fa bildir©İm!ş olurdu. Car ordularının dağlara yaptır. arı seferler ancak 1864 de kati zafere ulaştı, Bu işte Kazakların hizmetleri büyüktür. Bir ellerinde (#apan diğer ellerinde silâh oldu- Ku halde Ruslara öncülük ettiler, Kefkasya istilâsı carlık Rusyası icin dokuz milyon imsana, hesan- &ız para ve zahmete ma) olmuştu. A'manlarım bit derece fedakârlik yahmağa mechur olacaflIarı aslâ idüta edilemez! tünkü Kafkasyayı ası! sahiplerinden, yerlilerden de" Bil bot'geviklerden almağa çalısı yor; şimdi harp vasıtaları ve harp usulleri de çok değişmistir. Hırsızlıkta tekâmül NLASILIYOR Kİ, hırsızlıkta para Vesnire gibi haddi zatinde kıymet olanlarma ehemmiyet ver rilmiyor; durduğu yerde çalmdığı günkü kıymetini artıracakları ter, cih ediliyor. “Enlan Vere Tiren hırsız, yalnız yiyecek Çalmış!” gibi haberlere taraftan Bindistana, e ' fakat yıldırım gibi değilse de çok — geçmeden bu memleketi büsbütün — e e T a: ğeül KADIRCAN KAFLI — dn bir tekâmüle doğru g'. diyoruz, Artık, çalınacak - şeylerin rastlamamızz hunu isbat etmez mi?- -- Bu zat “para” çalmış bulunsay, dr, gün olacak bu para belki kiye — - yecek çalmak böyle mi? Nevadan taarruz İR gazetede şöyle bîr bış_ lik gördüm: “Sovyetler Nevadan tıımııı Bectiler.” Neva bizde, bir müsiki maltü, metinden kayberlecekti, F'alıı.t Yüi , M mıdır, Acaha bu taarrazun bu ma- —© kamla bir alâkmer van mrilen9