4 AĞUSTOS — 1942 GUN JLTürkive endüsiri- sinin gelişimi ÜUmumi makine ve umumi kimyevi maddeler fabrikaları olur mu? - Elektrik fabrikaları kurmadan evvel Nafıa Vekâ. letince yanıian elidierinsonunu beklemek lâzım-Petrol tasfiye fabrikası (çin de acele etmemeli-Balık konservesine gelince Yazan: SABİH ALAÇAM AARİF Vekilliği meslehki ve teknik. öğretim Müsteşarı M Rüştü Üzelin “Türkiye endüs, irisinin gelişim programı hakluan da” yazdığı “rapor'u bu sütunlar, da bahis mevzuu etmiştini. (1) Eseri tetkike devam ediyoruz: Bir nebze “ümumü müulüne fabrla kası üzerinde duracağız, Teknik misteşar, “bu fabrikada her çesit dokuma ve iplik makineleri ve brm- larım yedek parçaları, tulumbalar, dikiş, matbaa, çorap makineleri £İ- bi makineler yapılacaktır.” ve *bunlardan başka mevcut diğer tabrikalardaki makinelerin yedek parçalarmdan mümkün olan bazı- ları da yine bu Tfabrikada yapılı, cuktır” diyor. Lâkin, dünya sana yi Glemi için meçhul olan — böyle bir fabrikanm sasıl kurulabileceği bir türlü anlaşılamıyor., Aşikâr bir hakikattir ki dokuma ve iplik ma, kineleri vüâpmak ayrı bir istir, mats baa makineleri yapmak yine ayrı bir iş, Yine herkes bilir ki tulumba fabrikası başka — tesislerle — vücut bular; dikiş makineleri fabrikası da keza.,, Bunları ve diğerlerini ça« tısı altında toplryacak o'an, ağnı zamanda, “mevcut diğer” fabrikar lara lâzrn yedek parçalarını da tornadan çıkarmağa muktedir bu - nan bir müessese inşa edilebildi ği takdirde, milletlerarası sanayi kuruculuğunda bir inkılâp görüle 'Tabrikası, halen yürürlükte olan sanayi proğramlarına dahildir ve Sülmerbark tarafından kurulmak tadır. Eğer Bay Uzel, inşaatm hız landırılması maksadile süper fosfat ; fabrikasına raporunda yer vermiş l ise, kendisile aynı fikirdeyiz, Bu katagoride “petrol tasfiye fabrikası” da var. Lâkin, M.T.A, umum müdürlüğünün etütleri bit, meden, bilhassa Raman dağındaki sondajlarm müsbet ve hayırlı &o« nu, almmadan böyle bir tetis lüzumlu ve faydalr mrdmr? Zira, Bay Uzelin “fakat petrol bulunma. sa bile, yine böyle bir fabrika kür rulabilir.” yolandaki düşüncesi bizi ,tereddüde sevkediyor, *“Umumi kimyevi maddeler fab « rikası”na gelince: Bu hususta, “u mumi makine fabrikası” hakkında yazdığım düşünceyi tekrar edece ğim, Bay Üzelin misallerini alıyo. rum: (Aleminyum sülfat), (Alü. ! minyum asetat), (Potasyum bilks0. | mat), (Sodyum sulfit), (İdro sul: | fit), (Demir sulfatı), (Şap), (Üs- tübeç), (Çinko beyazı), (Krom sa rısı), (Toprak boyaları), (Amon İ yak), (Oksijenli su) İstihsal eden ve muhtelif boyaları yapabilen bir fabrikanm kurulması —ne kadar |diiştıııülilı"ııa düşünülsün— alâke. ( ve bu kıymetli İlim müessesemizin , etütlerinden numıî edilmesini “— Seramik fabrikaları” bahsin de, Bay Uzel ile hemfikir olarak “Ateş tuğlası fabrikası” üzerinde duracağım, Bu, hakikaten en önde gelen ihtiyaçlarımızdan biridir ve sanayileşmek davamızın tahakku . ku için mutlaka lâzımdır. | Raporun “besin maddeleri fabri- kaları” kısmı iki tesis ihtiva edi « yor: 1 — Balık konserve fabriknaları, 2 — Et, süt, meyva ve sebze konservoleri fabrikaları, Bunların hepsi ehemmiyetli ol makla beraber, bilhassa balık kon Servesi üzerinde durmak lâzımdır, ; Bu yüzden, her yıl milyonlarca H, ralık serveti denize döküyoruz, Ka naatimce, diğerlerinden evvel balık endüstrisi kurulmalı ve bunun için de zaman aslâ İsraf edilmemelidir. Et, süt, meyva, $ebze konserveleri fabrikaları ayrı ayrı yapılırken de yüksek ziraat enstitüleri tarafım . dan birkaç senedenberi üzerinde durulan noktaların ele alınmasın temenni eyliyeceğim, * | kları tarafımdan imkânsız görülü- yor, cek demektir. Alâkalılar da: En,'$ “edüntri için, bu mazhariyet, belki İerde —yani keşiflerle!— müm - kündür; lâkin, bugün için kabi! de- ğildir. Binaenzleyh, bu yoldaki projeden vazgeçerek, “umumi ma- hine fabrtkası"nı asli unsurlarma ve narmal şekilde hem İşliyacek, hem de randıman verecek tesisle- rin nlânlarını çizmek lâzrmdır; mü talânsında bulunuyorlar. Raporda ayrı ayrı zikredilen ba zı fabrikaların da —umumi mak', ne fabrikasi düştlincesinin zıddıma olarak'— birleştirilmesi gerçek « tir, Meselâ: Lokomotif, vagon ve tekerlek, bandaj fabrikaları gibi; otomobil, kamyon fabrikaları gibi, bilyalı yatak, dişli çarklar fabri - kaları gibi.., “Hafif endüstri fabrikaları" bah- sinde de aynı birleştirme ameli - yesine devam edlilebilir: Avadanlık, kös'el Gletler, ege ve türpü yapan tesisleri bir çatr altında toplamak münekündür. Baporun “hafif endüstri fabri kaları” kısmında 1 numaral mev kil Ücivata, vida ve perçin çivisi fabrikası” işgal ediyor. Mozkür te. Zisi buradan alarak ağır endüstri fabrikalarınm arasına — katmak; böylece, kendi mensnp olduğu v1- nâyi zümresi içinde Tandırman Vermesni temin etmek daha mu - vafık olmaz mı, acaha? “Rlektrik fabrikaları” ve “elek trik makine ve âletleri fabrikala- rı" bahsinde, üzerinde durmak is- tediğimiz mühim bir mesele var. Tesislerin İnşasma geçmeden ev vel, enerji ekonomisi esaslı tetkikler yapılmak, böylece imkân ve ihtiyaç nisbetleri karsı laştırılmak lâzımdır. Nafıa Veküâ . letine bu husus, halen, etüd e- “dilmektedir. Gerek bu vekâlet er. - kânmdan aldığım malümata, ge - rekse “bayımdırlık isleri dergisi'n- deki neşriyata nazaran, anlâkadar larım hilgili çalışmaları bir hayli de Herlemiştir, Buna nazaran mezkür etütlerin plânlaştırılmış sonuçları ele almarak elektrik işlerinde fir, yata geçilmelidir. Bilhassa tesis - lerin kurulma yerleri ile- elektrik istihsal merkezleri arasında srkı bir münasehet vardır. Bondan ö- türü, elektriğin çevresine giren fabrikalar için gâh Ankarayı,, göb Erganiyi gâh Elâzığı, güh Malat- yayı, gâh da Kütahyayı inşa yeti olarak göstermek, acaba muyafı” | mıdır? Raporun “kimva endüstrisi fal- rikaları” krsmında — Sliper fosfat fabrikast da yazılı, Halbul; bunu hakkında | Küzum yoktu. Zira, süper - fosfat' - Bir gün, âmirimiz İvan Petroviç | Semipalatovun çalışma — odasında, şehir tiyatrosu müdürü Galamidev oturuyor ve aktrislerimizin kabili « yet ve güzelliklerinden bahsediyor" du. İvan Petroviç, ita emirlerini im* zalarken: n — Fakat ben sizinle ayni fikirde değilim, diyordu. Sofya Yuryevna,; kuvvetli, eşsiz bir dehadır! Öyle sevimli , Sülün gibi,., Öyle Iâtif,.. İvan Petroviç, devam etmek iste, di, fakat hayranlığını anlatacak söz , bulamadı, nihayet öyle geniş tatlı bir şekilde gülümsedi ki, ti- yâtrö müdürü ona bakarak ağzında bir nevi tatlılık duydu — Onda beğendiğim şey... e..e..© Monoloğları okuduğu — zaman düy- duğu heyecan ve körpe göğsünün, titreyişidir,., —Etrafa ateş saçıyor! Bu anlarda, kendisine — söyleyiniz. ben,.. Her şeye hazırım! — Beyefendi, Herson polis mü” dürlüğünün tezkeresini lütfen im - za buyurün, Semipalatov. gülümsiyen yüzünü, kaldırdı ve karşısında memurlar » dan Merdyayevi gördü. Merdyayev, önünde durüyör ve gözlerini belir- terek elindeki kâğıtları imzalat - mak için ukatıyordu. Semipalatov, yüzünü buruşturdu: Nesir, şiiri en merak'e yerinde kesivermişti, — Bunu sonra da getirebilirdi - niz, dedi. Konuştuğumu görüyorsu" nuz! Ne terbiyesiz, nezaketsiz — İm- sanlar! İşte Bay Galamitlov... Siz, artık bizde Goöğol diplerinin mevcut olmadığını — söylüyordunuz,., — İşte buyurun! Bu tip değil de nedir? Salak, dirsekleri delik, gözleri şe- şı., Hiç bir zamen saçlarını tara.'" maz., Bakınız, yazdığı yazıya bir kere bakınız! Bu yazının içinden geytan bile çıkamaz! Cahilâne, mâ- nasız., Tıpkı kunduracı gibi yazı - yör!Bir kere bakınız! Gâlamidov. küğıda göz atarak: — Evet,. Diye mırıldandı. Haki- katen öyle! Siz, Bay — Merdyaye”, her halde az okuyorsunuz, Amir, devam ederek: — Böyle olmaz, azizim! dedi. Si zin için ben utanıyorum! Hiç ol - mazsa kitap okusaniza,.. Galamidov: — Okumg İnsana çok şeyler ve" rir, dedi ve hiç bir sebep yokkan içini çekti, Çok şeyler verir! Oku- maya başlar haşlamaz görüş zavi- venizin ne kadar değiştiğini ken- diniz do farkedeceksiniz, Kitanla ve | (1) İlk yazi 3.7.942 Pazartesi | günkü “Haber”de çıkmıştır, İ xaDIN — Bu harp günlerinde eski - elbiselerinizi yenileştiriniz ! Bir çok kadınlar niçin yaptıkla- rını kendileri de bilmeden modası gecmiş, lekelenmiş, yahut yarpran- mıgş elbiselerini saklarlar, Bunlar- dan ayrılmak istemezler. Belki bu roplar arasmda eski bir hatırayı akla getirenler vardır, belki mesut bir günde giyilmiş elbiseler — var- dır, Belki de bir gün bu elbisenit lâzim olabileceği düşünülmüştür, Bugün eskileri dolapta bırakacak zaman deyildir. Onları kullanmak, OKUMA Yazan: A, ÇEHOV Rusçadan çeviren: SERVET LÜNEL rekkep hokkasına, Ertesi zifeye kızarmış gözlerle geldi, — Dört defa başladım, dedi fa: ra gelince her yerden tedarik et - mek kabildir. Meselâ benden alahi* lirsiniz.. Ben, memnuniyelle veri- rim, İsterseniz hemen yarın geti . reyim, ; ' Semipalatov: t ; — Teşekkür ediniz, azizim! de _ Merdiyayev, acemice eğildi., du- daklarını kıpırdattı ve çıktı. Ertesi gün Galamidov, bizim dal- reeye Seldi ve bir yığın kitap ge tirdi. İşte hâdise de bu andan İiti- baren başlıyor, Neslimiz, Semipa: latovun bu düşüncesiz — hareketini asla affetmiyecektir, Bunu yapan genç. bir adam olsaydı, belki de af- Afodilebl!ird!, fakat tecrübeli bir da ire müdürü aslal Tiyatro müdürü gelir gelmez Merdyayey, âmirin ©- dasına çağrıldı. îemfpılalov ona bir kitap uzalar rak: — İşte alınız, okuyunuz, azizin! dedi. Merdyayev, titreyen elleriyle ki- tabı aldı ve çıktı, Yüzünün rengi uçmuştu. Şaşı gözleri huzursuzluk la etrafı tarıyor ve orada bulunan, eşyalardan yardım bekliyordu sar- ki,. Biz kitabı elinden aldık ve İiti* nayla karıştırmaya başladık. ıdİKilnbın adı “Kont Monte Kristo,, İhtiyar —muhasebecimiz Prohör Semioniç, Budıl da, içini çekerek: — Önuün emrine karşı gelinmez! Dedi. Gayret et, kendini zorla., A* /Zar azar oku, ondan sonra, nişaallah ö da unutur, o zaman bırakabilir* sin. Hiç korkma, En iyisi zihnini yorma... Öku, fakat bu zekâ işini anlamaya çalışma. Merdyayey, kitabı bir kâğıda sar dı, ve yazı yazmaya — oturdu, Fakat arlık yazamıyordu. — Elleri titriyor ve görzleri başka başka taraflara ka: vıyordu! Biri tavana, diferi müt - n güm va* kat hiç bir şey — anlıyamıyorum ,, Bir sürü ecnebi.. Beş gün sonra Semipalatov, ma: saların arasından geçerken Merdya yevin önünde durdu ve sordu: — E, nasıl? Kitabı okudunuz mu? — Okudum, efendim, — Okuduğunuz — neydi, azizim? Anlatınız bakayım! Merdyayev, başını yukarı kaldır dı ve dudaklarını kıpırdattı, Bir dakika sonra: — Unutlum, efendim.. dedi. — Demek ki; okumadınız, yahut. e e e, dikkalsiz okudunuz! Oltoma- tikman! Böyle olmaz! Bir daha oku yunuz! Size, de, baylar, tavsiye e- derim! Okumaya alışın! Hepiniz o» kuyun! Odamda, pençere önündee ki kitaplardan alıp okuyunuz, Pas ramonov, gidip kendinize bir kitap alınız! Podhotsev, siz de gidin, a- zizim! Smirnoy, siz de! Hepiniz, baylar,! Rica ederim! Hepimiz gittik ve birer kitap ah dık. Yalnız ihtiyar Budılda itiraz etmek cesaretini gösterdi. Ellerini silkti, başını salladı ve: — Beni mazur görün, Beyefendi. dedi. Kitap okumaktansa, İstifa e- derim,.. Bu tenkit ve edebiyat (- îâ_Plawrınuı nelere sebebiyet verdiği ni bilirim Bu kilaplar yüzünden, büyük torunum anasına — gözünün Öönünde, budala, diyor ve perhiz ay larında süt içiyor, Beni bu işlen af buyurun! Bermutat, ihliyarın bütün kahas lıklarını affeden Semipalatoy: — Siz bir şey anlamıyorsunuz, Dedi. Fakat Semipalatov — yanılıyordu: İhtiyar, her şeyi anlıyormuş. — Bir Hafta sonra da bu okumanın sema- relerini ördük, “Serseri — Yahudi., 'kendisini içkiye verdi, eskilerden istilade etmek lâzımdır. Bu &ün herkes bize “giyinmeniz i- çin axz para sarfediniz, çok lâzma olanlardan başka bir şey almayı - Nız.,, diyor, Bunun için biz de az para ile modası geçmiş eski elhi- selerden nasıl istifade edeceğinizi, göstereceğiz. Çok ucuza mal ola - kardığınızı tahmin edemeyecekler - cak bu güzel ropları sırtınızda gö- renler bunları eski bir robdan çı" dir, nin ikinci cildini okuyan Podhodit sev, Budilda'ya “Yezit,, dedi; Smir- nov, vazifeye sarhoş gelmeye başlar dı. Fakat okuma, Merdyayev'in ü zerinde yaptığı tesiri hiç kimsede yapmamıştı, Ö, - zayıfladı, — çöktü; Budilda'ya: - — Prohor Semionıç! diye yalva" rıyordu, Ömrüm oldukça size duü ederim! Ne olur, beyefendiye Tisn edin, beni af buyursunlar.. Okuma yı beceremiyorum. Gece gündüz © kuyorum, uyumuyorum, — yemiyu- rum! Allah aşkına bana bu iyiliği yapın! Budılda, bir kaç defa Semipala fava arzetmek cesaretinde bulundu. fakat Öleki yalnız kollarını sallı yor ve Galamidov ile birlikte daire" de dolaşarak herkesi — cahillikle it ham ediyordu, Böylece iki ay ka dar getti ve bülün bu hadise, e» feci bir gekilde sona erdi, Bir gün Merdyayev, vazifeye me- lince masasının başına geçecek yerde odanın ortasında diz çöktü, ağladı ve: — Beni affedin, arkadaşlar, de di, çünkü ben kalp para basıyo rum! Bundan sonra Semipalatov'un ©- dasına girdi, diz çöktü ve: — Beni affedin, beyefendi: Dün küçük çocuğumu kuyuya atlım! de di. Alnını yere vurdu ve ağlamaya, başladı..., ' Semipalalov, hayret içinde: — Bu ne demek ! Dedi, Gözleri yaşlarla dolan Budilda i leri atıldı: — Bu demek oluyor ki, beyefen- di, aklını oynatmış! Kaçırmış! İş te sizin Galamidov'un — oserlerinin mahsulü! Allah, her şeyi görüyor beyelendi! Eğer sözlerim hoşunu za Hitmiyorsa istifranmı kahul buyıs run, Bu ihliyar yaşta böyle şeyler” görmektense ölmeği tercih ederim!' Semipalalov sarardı ve bir köşe den bir köşeye dolaşmaya başladı Sonra boöğuk bir sesle: — Galamidoav, bir daha kabul © dilmiyecek! müsterih olun hata etfiğimi şimd' anlıyorum. Teşekkür ederim. ihti * yarl ) Ve o zamandanheri bizim daire de başka bir vukyat olmadı. Merd yayev iyileşti. fakat tamamen deği! Şimdi bile bir kilap görünce titri- yor ve hasmmı reviriyor. niz, B Korsajı dört köşe kesiniz. Arkü, — gitmemek — dedi. Siz de, baylar | Buü muüucizenin nasıl yapılacağını öğrenmek isterseniz Tresimlerimize, dikkalle bakarak aşağıdaki satırla: rı okuyunuz: 1 Numaralı resmin könarında e- tekliği eski, moda, önden düüğmeli, kolları şişkin bir rop görüyorsu - nuz, Bugün bu ropla sokağa çıka - mMmazsınız, fakat bunu kolaylıkla de- Biştirebilirsiniz. Bunun için de bu robun rengine uygun giden bir renkde iki metrelik bir emprime, kumaş kâfidir. Kenarda gördüğünüz, eteklik bü- yük resimdeki gekli alır. Etekliğin sağ ve solundaki peşler ortada em” prime kumaş üzerinde birleşecek - tir, Demode korsaj yerini empri - me korsaja bırakacaktır. Roptan çıkaracağınız eski korsa" j1 da atacak deyilsiniz. Ondan da bir bölero yapmak mümkündür. . Bunun için kuması ilik yerlerinden kesersiniz ve kenarına da bir zirh geçirirsiniz olur biter, Şimdi 2 numaralı resme geçiya- ruz: Kenarda yine etekliği geniş, korsajı dekupe, yakası bir rop gö- rüyorsunuz. Bundan ikindi çayın" dâ giyebileccğlniz zarif bir tuva « let yapmak ister misiniz? Evet di- yorsanız haydi iş başına, 1 Metre 25 santim emprime ku- maş alınız, Yalnız bu kumaşın de- senlerinin robun rengine aykırı ol- mamasına dikkat ediniz. — Yakayı, korsajdan çıkarınız. 4 köşe bir de- költe yapınız ve büzgülerin bulun- duğu yere de 20 santim büyüklü « Bünde kumaşı kesiniz ve oradan emprime bir şerit geçiriniz . YNT AĞ Kolları da sökünüz, onların da — yerine emprime kollar — geçiriniz. roba yakışır bir de kuşak yapınız, bu tuvaletinizle en kibar toplantır — lar da kızarmadan bulunabilirsiniz, 3 Numaralı resmin boyuna kadar çıkan bir korsajı var. Bteklik altı peşlidir. ve geniştir. Bu elbiseden, zarif bir tuvalet çıkarmak için ne yapalım Kolay, Acık renkte bir melre 75 santim emprime alınız. . Etekliğin orta peşini söküp çıkarı- nız veE yerine emprime bir peş tas kınız, 4 Korsajı geniş. olarak açınız ve hafifce büzünüz. Sonra bele kadar inen bir dekütpe ile beraber empri- me bir plastron ilâve ediniz, Yine emprime geniş bir kuşak çay veyı hut ziyaret için size modaya uyğun bir rop temin etmeye müsaade ede- cektir. Biraz da son resme Bakalım: Bu: rada emprime bir rop görüyorsu" nuz, Bu robunuzu çok severdiniz, fakat ne yazıkki koltuk — eltındean yırtıldı. Simdi bunu ne yapacağını zı, düşünüyorsunuz. —Müteessif ol mayınız, nasihatimizi — dinlerseniz, bu robdan da istifade — edebilirsi- tarafına da bele kadar yüme v A şartiyle V harfi BPs'minde oyma * nız lâzımdır. Yalmz — unutmayın'z ki, dekolte belin İ0 santimetre yü- karsında düurmalıdır. Bu suretle gü zel ve aşkılı bir rop elde edeceksi : niz. v KU * Korsajdan çıksracağınız — pu: larla dört küçük cep yapar ve elek- liğe dikersiniz , şık bir rop sahil, olmuüş olursunuz. Fenni Sünnetçi Nuri Eşsiz Büyük yaştakilerin de sünnelleri kabinasında kolaylıkla yapılır. (Dü. ğün için bir hafta evvel müracaat.) —— Aksaray polis merkezi karşısında —— No, 1/2 Tel, 20937 dan isteyiniz. Acele gayet ucuz satılık hane Beş odalı kâgir içerisinde ter- kos, kuyu ve elektrik vardız, İki oda birinci katta, iki oda İkinci katta ve bir oda daraçada het — ' katta helâ vardır. 2500 HUraya satılıktır, Beyoğlu: Sakızağa — caddesi Atlı Esas sokak 19 Numarada sahibine müracaat,